:::::::::::::::::::::::::::::
BUGÜNÜN KURÂN ÂYETİ
:::::::::::::::::::::::::::::
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِالرَّحْمَنِ الرَّحِيم
Andolsun, biz size açıklayıcı âyetler, sizden önce gelip geçenlerden bir misal ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için bir öğüt indirdik.
Allah, göklerin ve yerin nurudur. O'nun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız. Mübarek bir ağaçtan, ne doğuya, ne de batıya ait olan zeytin ağacından tutuşturulur. Bu ağacın yağı, ateş dokunmasa bile neredeyse aydınlatacak (kadar berrak)tır. Nur üstüne nur. Allah, dilediği kimseyi nuruna iletir. Allah, insanlar için misaller verir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.(4)
Dipnot (4) Bu âyette geçen, "Allah, göklerin ve yerin nurudur" ifadesi, Allah'ın yaratma ve yönetmedeki kudretini temsil etmektedir. Karanlık bir odanın duvarındaki hücrenin daha da karanlık ortamında bulunan bir ışık kaynağının, defalarca güçlendirildiğinde sağlayacağı ışık sütununun karanlık ortamı aydınlatmadaki gücü, Allah'ın kâinat üzerindeki kudretini hatırlatmaktadır.
(Nur 34-35 )
:::::::::::::::::::::::::::::
BUGÜNÜN HADİSİ
:::::::::::::::::::::::::::::
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"Bir zaman gelecek, kişinin helâki, ailesinin ve çocuklarının elinden olacaktır. Bunlar onu, fakirlikle ayıplar ve gücünün yetmeyeceği şeyleri kendisinden isterler.
Adam bu sebeple, tehlikeli (haram ve gayrimeşrû) işlere girer. Neticede dini gider ve kendisi de helâk olur."
(Beyhakî, Zühd, II/183)
Yer imleri