Önce Anne
Kur’ân-ý Kerîm’de, "ana-babaya saygý gösterilmesi" emredilen bir çok âyet-i kerîmede (5) anne, öncelik verilerek zikredilmiþtir. Bu öncelik, annenin babadan daha saygýdeðer olduðuna dikkati çekmektedir.
Bir gün Rasûlullâh (s.a.v.) Efendimiz’e bir kimse geldi ve:
"Benim kendisine hizmet ve ülfet etmeme, insanlar içinde en lâyýk ve en çok hakký olan kimdir?" diye sordu.
Rasûlullâh (s.a.v.):
"Anandýr." buyurdular. O zât:
"Sonra kimdir?" dedi. Rasûlullâh (s.a.v.) yine:
"Anandýr." buyurdular. O zât tekrar:
"Sonra kimdir?" deyince, Rasûlullâh (s.a.v.) Efendimiz tekrar:
"Anandýr." buyurdular. O zât yine:
"Sonra kimdir?" diye sorunca, Rasûlullâh (s.a.v.) bu sefer:
"Babandýr." karþýlýðýný verdiler. (6) Bu hadîs-i þerîf de, annenin evlâd üzerinde babaya nisbetle üç misli iyilik ve ihsân hakký olduðunu açýkça ifâde eder.
Veysel Karanî Hazretleri, ihtiyâr, âmâ ve hasta annesine hizmeti sebebiyle, her ne kadar Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’i göremediyse de O’nun eþsiz lutuf ve ihsânlarýna nâil olmuþtur.
Ýslâm hukûkuna göre, bir kiþinin, ana ve babasýndan yalnýz birisinin nafakasýný saðlamaya gücü yetse, annesinin nafakasýna öncelik tanýnýr. (7)
Evlâd üzerinde elbette babanýn da haklarý vardýr. Çocuðunun ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasýnda büyük fedâkârlýklarý bulunmaktadýr. Doðumda annenin karþýlaþtýðý sýkýntýlara o da ortak olmuþtur. Hadîs-i þerîfte, babanýn evlâdý üzerindeki haklarý þöyle açýklanmýþtýr:
"Hiçbir evlâd babasýnýn hakkýný ödeyemez. Ancak; babasýný köle olarak bulur, satýn alýr ve âzâd ederse, bu durum müstesnâdýr." (8)
Muhammed Bahâeddîn Nakþibend (k.s.) Hazretleri, bir vasiyetinde þöyle buyurur:
"Benim kabrimi ziyâret etmek isteyenler, evvelâ annemin kabrini ziyâret etsinler, sonra da benimkini.." (9)
Yer imleri