REKLAM

Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 41/43 İlkİlk ... 1631323334353637383940414243 SonSon
423 sonuçtan 401 ile 410 arası

Konu: Günün Şiiri

Hybrid View

önceki Mesaj önceki Mesaj   sonraki Mesaj sonraki Mesaj
  1. #1

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ÖLÜME YAKIN [Orhan Veli]

    Akşamüstüne doğru, kış vakti;
    Bir hasta odasının penceresinde;
    Yanlız bende değil yalnızlık hali;
    Deniz de karanlık, gökyüzü de;
    Bir acaip, kuşların hali.

    Bakma fakirmişim, kimsesizmişim;
    -Akşamüstüne doğru, kış vakti-
    Benim de sevdalar geçti başımdan.
    Söhretmiş, kadınmış, para hırsıymış;
    Zamanla anlıyor insan dünyayı.

    Ölürüz diye üzülüyoruz?
    Ne ettik, ne gördük şu fani dünyada
    Kötülükten gayrı?

    Ölünce kirlerimizden temizlenir,
    Ölünce biz de iyi adam oluruz;
    Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış,
    Hepsini unuturuz.

  2. #2

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    SESSİZ GEMİ [Yahya Kemal Beyatlı]


    Artık demir almak günü gelmişse zamandan
    Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

    Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
    Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.

    Rıhtımda kalanlar bu seyahetten elemli,
    Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,

    Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
    Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

    Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
    Bilinmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.

    Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
    Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.

  3. #3

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Yalnızlık?

    Tohumlar ekemeyecek kadar yorgunum hayata
    Kısır bir yaşam sun avuçlarınla ?bana-
    Dilini körelen aklıma dola
    Sol yanımda dağ yükü çaresizliğimi göm toprağın ağzına
    Görmüyorsun?
    Tanrı bile alaycı,
    Aşkı yasak kılmış bana.

    Etimi soyup,
    Çıplak ruhumla düştüm huzuruna.
    Seninim artık,
    Karanlığının kapılarını aralayıp, al rahminin arasına
    Her günahsız çocuk şehit düştüğü vakit,
    Atma yine dikenli dünyanın kollarına
    Üşüyorum o vakit insan sandıklarımın arasın da -anla-

  4. #4

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ŞAŞKIN

    kutup yıldızı terkeder yerini
    terkeder yerini okçularım
    tutmadan bırakırlar elimi
    nehirleri silinmiş haritalarım

    kapıları düşer minarelerin
    izlerimi çalar çöl hırsızları
    poyraz güneyden eser
    kıbleyi ateşte ararım

    yeşille maviyi ayırdedemem
    ressamların öfkesi düşer üstüne
    yanlış tarif ederler
    hep adres sorduklarım

    kancalar yırtar ağzımı
    plastik leğenlerde can çekişirim
    katiller sokaklarda dolaşır
    suçu üstüme alırım

    kulelerden gözetlenir beklenen
    köprüler indirilir ya kalelerden
    kalelerin benim olmadığını
    köprüler çekilince anlarım

  5. #5

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    seni de vururlar bir gün ey acı
    uçuşup durduğun kanatlarından
    sazın, sözün, türkülerin tükenir
    ellerin koynunda kalakalırsın

    şakaklarına kar yağıyor bilesin ey acı
    gül açan yüzlerimizde
    göğeriyor rengin senin de

    biz seni
    tâ eskiden tanırız
    hani göğüslerimize taş olur inerdin
    avuçlarımızda hira dağıydın
    al atların tan yerine ayarlanmış yelelerinde
    akdeniz rüzgarlarına karışan sendin

    biliyorum
    hiçbir tarih yazmayacak ve bir
    sır gibi kalacak yakılan kitaplarda
    göbek bağı anasından henüz çözülmemiş bebelerimize
    mitralyözlerin washingtondan ayarlandığını

    seni de yakarlar bir gün ey acı
    bir taptuk kul gözlerinden vurursa
    parmakların eğri ağaç tutmaz
    çığlıkların çağlar aşar duymazsın

    ve ben biliyorum
    örümceği, mağarayı, güvercini, asâyı

    ve ibrahim'in baltasını
    biliyorum

    nereden başladı bu kesik dans
    ve bu dansa karşı afyonlanmış hecin yüzlü
    insanlar kim?

    kim kimin yanında
    kim kimin karşısında

    meclis kürsüsünden konuşan bu adam kim

    üsküdür kız lisesinde okuyan genç kız
    çantasında kimin fotoğrafını taşıyor

    kadıköy vapurunda sigara tüttüren delikanlılar
    neden gülüyorlar ki

    seni de vururlar bir gün ey acı
    filistin'de sapan taşlı çocuklar
    dalın, kolun, fidelerin budanır
    kuru bir kütükle kalakalırsın

    öyle bakmayın balkonlarınızdan
    fırat nehri ayrılık çıbanına tutuldu,
    damarlarımızı yırtıyor
    tuna nehri, onulmaz boşnak sızıları
    pompalıyor yüreğimize

    pilevne türküleri ağıtlara dönüşürken,
    çeçenya'da yiğitler
    inancın emeğin / ve aşk'ın
    kılcal damarlarına ulanıp sustular...

    ve ne bağdat'tan
    ne şam'dan
    ne mekke'den
    ne diyarıbekir'den
    ne istanbul'dan
    ne buhara'dan
    bunca telefon direğine rağmen kimse kimseyi
    duymuyor

    seni de vururlar bir gün ey acı
    halepçe'de soldurulmuş gül gibi
    bu sevdaya düşsen, sen de yanarsın
    suskun, sıcak, uzun yaz geceleri

    ve siz
    ey analar,
    hani siz, gecelerinizi böler, çocuklarınıza ninniler
    söylerdiniz

    hani siz, fatihler doğururdunuz...

    gelin kızların giysileri kirletildi
    çocuklar hep yetim kaldı

    'elem yecidke yetimen feava'

    ve ben biliyorum
    ben biliyorum
    istanbul'un
    bağdat'ın
    diyarıbekir'in
    mekke'nin
    buhara'nın
    birbirine nasıl bağlandığını, nasıl çözüldüğünü; sonra
    ey insan
    ey insanlık
    ayağa kalk

    kolları ve bacakları budanmış delikanlıları
    boyunları gövdelerinden ayrılmış insanları
    gözleri uyur gibi kapanmış, kan pıhtıları içindeki bu
    çocukları

    gelişmiş laboratuarlarınızda dikkatle inceleyin
    ve bir gün
    bu dünya
    gül bahçesine dönecek

    bunu böyle bilin; ve
    unutmayın..



    Ferman Karaçam

  6. #6

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ey gül sen hastasın:
    uluyan fırtınada,
    geceleyin uçan
    gözle görülmez kurt,
    senin kızıl sevinç yatağını buldu;
    ve onun karanlık gizli aşkı
    senin yaşamını yok ediyor.
    william blake

  7. #7

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Bütün yollar sende kesişiyor,
    Özlemlerim sana sitemim sana,
    Aşkta gurur yok deme bana,
    Gurur aşkın keskin kılıcı,
    Kestiği yerde ne gül biter ne acı,
    Özlemlerim sana sitemim sana...

    Rüzgarların savurduğu,
    Umutların bittiği yerde,
    Fırtınalar esiyor deli gönlüde,
    Aşkta gurur yok deme bana,
    Gurur aşkın keskin kılıcı,
    Kestiği yerde ne gül biter ne acı,
    Özlemlerim sana sitemim sana...

    Anlamsız geliyor günler bana,
    Oyun değil ki dönenelim bir daha,
    Doğmayacak o güneş,
    Her günüm zindan,
    Her günüm karanlık.
    Bütün yollar sende kesişiyor,
    Özlemlerim sana sitemim sana..

    Ne gündüzüm aydınlık,
    Ne de gecem.
    Yıkılmış kalelerim,bitmiş savaşım,
    Ok yaydan çıkmış,
    Dönülmez artık.
    Aşkta gurur yok deme bana,
    Gurur aşkın keskin kılıcı,
    Kestiği yerde ne gül biter ne acı,
    Özlemlerim sana sitemim sana...

  8. #8

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ACI

    Acı gelirse. Çünkü acı sevinçtir gelir
    Yaralarımı serinletir ertelenmiş sesin
    Bir dost, yüzümü mektubuyla kirletir
    Ve hayat ekmeye gider köylüler
    Bayat bir ekmeğe gider gibi tedirgin
    Belimde heybe. Çünkü kalem umuttur.

    Her yüz mürekkep kokar sevişirken
    Ayin güneşi çiçeğe döner sırtını
    Sair, elini düşürür ilk isinde
    Açlık kavgadır. Çünkü aşk açlıktır
    Acıtkandır. Kapıda kalmak ödüllendirir belki.
    Yasama noktasında kırılırken gül.

  9. #9

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ACI ÇEKİYORUM.

    Hiç ihtimal vemedim bir gün ayrılacağımıza.
    ve aslında hiç düşünmedim.
    ya düşünmekten korktum ,
    yada sensizlikten korktuğum için düşünmek istemedim

    ihtimalini bile aklıma getirmezken şimdi sensizim…

    sensiz yaşamayı hiç düşünmemiştim
    sensizlik şimdi hayatın durması gibi
    sensiz yasamaksa yaşamanın anlamını yitiemesi gibi
    ama işte sensizim, hayatımda değilsin artık, yoksun…

    sensiz gecem gündüz oldu
    düşünemez oldum sustum,sustum ,sustum….

    nedenlerle doldu hayatım .
    neden böyle oldu neden ben neden, neden, neden…

    olmuyor işte sensiz yapamıyorum
    zamansız gelen hıçkırıklara boğuyor beni

    bir zamanlar mutluluklar yaşadığım sarıldığım sevdiğim
    yok yok artık,
    biz birbirimizin her şeyi idik.
    biz bir bütündük ve şimdi yarım kaldık…

    seninle yaşadığım mutluluklar geçmişimi süsleyen bir anı
    sadece şimdi.

    hayaller bile avutmuyor artık,
    çünkü hayallerimde sen vardın
    ben sensizliğe hala alışamadım.

    sensiz ben yaşayamıyorum.
    bedenimi terk etti ruhum
    bende bıraktığın kalıntılarla avunur bedenim.
    ve şimdi yaşayan bir ölü gibiyim..

  10. #10

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,
    Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak.
    Gözlerine yavaşça, yavaşça doldu akşam...
    Göklerin ateşini kalbime boşaltarak
    Benim içimde sanki yaktı gurubu akşam.
    Senin kirpiklerinde bir damla oldu akşam.
    Gündüzden, gürültüden ve kâinattan ırak,
    Akşamı seyredeyim bakışlarında bırak,
    Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,
    Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak.


    Eriyor fırtınanın hızı pencerelerde,
    Soba ılık bir hava dağıtıyor içerde,
    Ateşin karşısında yüzün kızıllaşıyor.
    Yanan ince dalların hafif çıtırtıları
    Bize unutturuyor dışarıda yağan karı,
    Saadet içimizden bir sel gibi taşıyor.
    Ah bu kış geceleri, bu en güzel geceler!
    Bir yığın sözden fazla tesir eden heceler:
    Canım, kızım, yavrucum, benim bir tane yavrum,
    Seni bilsen ne kadar, ne kadar seviyorum.


    İnanmak, ah, bir çocuk saffetiyle inanmak...
    Gözlerin, sevgilinin, dalınca gözlerine
    Bütün muhabbetine ve sözlerine
    Nihayetsiz bir huzur hasretiyle inanmak.
    Şüpheyi içerinde kırıp da bir dal gibi,
    İnanmak deli gibi, inanmak aptal gibi,
    Her yalana kananın illetiyle inanmak...
    İnanmak fazilete, şeytana ve ahrete,
    Ve mesut olmak için inanmak saadete,
    İnanmak, ah, bir çocuk saffetiyle inanmak...

Sayfa 41/43 İlkİlk ... 1631323334353637383940414243 SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •