Alfanın dünyası youtube kanalına bu güzel video için teşekkurler

Astronotlar, insanlı uzay programlarında uzay araçlarını komuta eden, pilotluk yapan ya da sadece ekip üyesi olan kişilere denir. Astro gezegen yıldız ve uzay gibi anlamlara sahip, naut ise denizci anlamına geliyor.

Kasım 2016 itibariyle 36 ülkeden toplamda 552 kişi 100 km ve daha ötesine çıkmıştı. Uzaya çıkmak nasıl bir şeydi ? Şüphesiz; uzay tehlikeli ve hata affetmeyen bir yer. Yerçekimsiz bir ortamda zaman geçirmek tuhaf bir his olsa gerek, bunu deneyimleyen astronotlar Dünya'ya döndüklerinde uzayın bedenlerine verdiği zarar daha iyi görebiliyorlar.

Japon astronot Norishige Uluslararası Uzay İstasyonu'nda sadece 3 hafta geçirmişti, dünyaya döndüğünde 9 cm uzamış olduğunu açıkladı bu çok yüksek bir sayıydı. Norishige daha sonra yanlış bir hesaplama yaptığını sadece 2 cm uzadığını itiraf etti.

Yerçekimi yoksa, omurganın üstündeki yükün yok olması nedeniyle omurga düzleşir ve üst gövde uzayabilir. Uzayda 6 ay veya daha fazla zaman geçiren astronlar 5 cm'ye kadar uzayabiliyorlar. Ancak Dünya'ya geldikten sonra eski fiziksel özelliklerine geri dönüyorlar.

Dünya'nın atmosferi tarafından korunmaya alışık olan bedenlerimiz, uzayda büyük tehlikelerle baş başa kalıyor. Yerçekiminin olmayışı, radyasyona maruz kalma, ya da hapsolma hepsi birer işkence gibidi. Bu yüzden astronotlar en iyi fiziksel durumda olmalıdır. Bir uzay gemisi veya uzay giysisindeki teknolojiler sizi koruyabilir, size solunabilir hava, içileilir su ya da acil ihtiyaçlarınızı sunabilir. Ayrıca sıcaklığı ve basıncı normal düzeylerde tutabilir ve vücudun atık ürünleriyle de ilgilenir. Ufak meteorlar ve radyasyon bu giysinin içindeyken size zarar vermez. Ancak o olmadığında işler değilir. Mikro yerçekiminin olduğu bu tür bir çevre vücudu 3 şekilde etkiler, propriyosepsiyon kaybı, sıvı dağılımındaki değişiklikler ve kas-iskelet sisteminin bozulması.

Uzay beyninizde bile değişiklikler yapar. 2017'de yapılan bir çalışmada uzay yolcularının beyinlerinin konumu ve yapısında değişimler yaşandığı saptandı. Daha uzun uzay yolculukları yapanların beyinlerinde ise daha büyük değişimler yaşanmıştı. Yer çekimsiz ortama uyum sağlamaya çalışan beyindeki gri madde, duruma göre ya artıyordu ya da azalıyordu. Bu uzayda omurilik sıvısının yer değiştirmesiyle ilgili olabilirdi. Vücuttaki sıvıyı aşağıya çekecek yerçekimi olmadığında yüz şişer, bu da beynin konumunun değişmesine ya da sıkışmasına neden olur.