REKLAM

Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 1/2 12 SonSon
20 sonuçtan 1 ile 10 arası

Konu: Abdurrahim KARAKOÇ

Hybrid View

önceki Mesaj önceki Mesaj   sonraki Mesaj sonraki Mesaj
  1. #1
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Abdurrahim KARAKOÇ

    Acaba

    Uyuyan göllere ay ışığında
    Sevginin resmini çizsem kim anlar?
    Tomurcuk ayrılıp, gül açtığında
    Yağmurun saçını çözsem kim anlar?
    ***
    Bir mekan kaplamış ne varsa nerde
    Kendi ötesini saklar her perde
    Sonsuzluğun sona erdiği yerde
    Huduttan bir kulaç kazsam kim anlar?
    ***
    Aşk, kömür beyazı; kin, süt karası
    Eklenir yarama her dost yarası
    Et oldum bıçakla kemik arası
    Cellatla ahdimi bozsam kim anlar?
    ***
    Doğumda yalan var, ölümde gerçek
    Bir şeyler anlatır balık, kuş, çiçek
    Kırık gönülleri toplayıp tek tek
    Toplayıp göğsüme dizsem kim anlar?
    ***
    Gün geldi zamanı gömdüm kabire
    Dağ oldu aklımın verdiği fire
    Bağlasam telaşı çelik zincire
    Sabrın derisini yüzsem kim anlar?
    ***
    İçte deprem olur dışın düğümü
    İhlâssız çözülmez işin düğümü
    Aklımdan geçeni, düşündüğümü
    Okusam kim dinler, yazsam kim anlar?

    Gökçekimi(sh.121)
    Abdurrahim Karakoç

  2. #2
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Açık Dilekçe

    Görmediğim bir bambaşka durum var
    Sizin şehrin kızlarında savcı bey.
    Yaklaşanı tâ yürekten vururlar
    Kan kokuyor gözlerinde savcı bey.

    Gayeleri gönül kırmak dal gibi
    Bakışları çifte faul bal gibi
    Ülkeler fethetmiş bir kral gibi
    Gurur dolu pozlarında savcı bey.

    Kaş yaparken, göz çıkarır elleri
    Çok silâhtan tesirlidir dilleri
    Hayret ettim, bir tuhaf ki hâlleri,
    Poyraz eser yüzlerinde savcı bey! .

    Derviş olup çıktım tığsız, tebersiz
    İlk görüşte avladılar habersiz
    Pişirdiler beni tuzsuz, bibersiz
    Kebap oldum közlerinde savcı bey! .

    Bölüştüler gönlüm ile aklımı
    Davacıyım, ara benim hakkımı...
    Bir yol göster, haksız mıyım, haklı mı?
    Yorulmayım izlerinde savcı bey.

    Vur Emri(sh.54)

    Abdurrahim Karakoç

  3. #3
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Tut Ellerimden

    Tut Ellerimden

    Sırat’tan incedir sevda köprüsü
    Beraber geçelim tut ellerimden.
    Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü
    Beraber uçalım tut ellerimden

    Gönüldeki birlik kalkandır dışa
    Aldırma ayaza, yele, yağışa
    Giden ilkbahara, gelecek kışa
    Beraber göçelim tut ellerimden.

    Birleşmek üzredir şafakla gurûp
    Korku beklenilmez kapıda durup
    İster zehir olsun, isterse şurup
    Beraber içelim tut ellerimden.

    Çağır hayallerin en ötesini
    Yakından duyarsın aşkın sesini
    Sonsuz mutluluğun penceresini
    Beraber açalım tut ellerimden.

    Hatırla kaybolan hatıraları
    Elmastan ışıklı, altundan sarı
    Zaman tortusundan işte onları
    Beraber seçelim tut ellerimden.

    Şüphe “başlangıç”tır, karar “nihayet”
    Zamanı zamana etme şikayet
    Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet
    Beraber kaçalım tut ellerimden.

    Akıl Karaya Vurdu(sh.13)
    Abdurrahim Karakoç

  4. #4
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    A29 Zayıfım Sanma

    Zayıfım Sanma

    Ya Allah,deyince yedi zinciri
    Kıracak güçtesin, zayıfım sanma.
    Fikir koşusunda çok dingişleri
    Yoracak güçtesin, zayıfım sanma.

    İlmi azık eyle,sabırı silâh;
    Gittiğin Hak yoldur,yardımcın Allah;
    Kırk geceden sonra kırk milyon sabah
    Görecek güçtesin, zayıfım sanma.

    Sevda kelep kelep, kin deste deste;
    Eller tetikdedir, kulaklar seste;
    En uzak menzile iki nefeste
    Varacak güçtesin, zayıfım sanma.

    Günahkar ne orman, ne balta, ne sap;
    Akıl yor.. müşkülü halletmez âsap;
    Mazlumlar adına zalimden hesap
    Soracak güçtesin, zayıfım sanma.

    Kötülük beklenmez yiğitten, mertten
    Milletim sizinle kurtulur dertten;
    Haini, zalimi mübarek yurttan
    Sürecek güçtesin, zayıfım sanma.

    Vaktiken çadır kuraşk diyarına;
    Her şeyin sahibi sensin yarına;
    Yumruğu TÜRKLÜĞÜN düşmanlarına
    Vuracak güçtesin, zayıfım sanma.

    Kan Yazısı(sh.26)
    Abdurrahim Karakoç

  5. #5
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Zavallı Milletim

    Zavallı Milletim

    Gâvura benzetildik kanunların zoruyla
    Alnımızdan öpüldük on metrelik boruyla
    Çalındı tarihimiz, yandı geleceğimiz
    Yatıyor-kalkıyoruz her gün aynı soruyla..

    01.02.2006/Vakit
    Abdurrahim Karakoç

  6. #6
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart Kime Gardaş Deyim?

    Kime Gardaş Deyim?

    Yalan,dolan ile garip köylümü
    Aldatıp soyana gardaş mı deyim?
    Allah´ın emrine isyan edip de
    Şeytan´a uyana gardaş mı deyim?

    'Çağdışı kural' der, ar, namus, haya..
    Yol olur boynuzu dünyadan aya!
    Cinsel toleranslı o dümbük baya,
    Şo çıplak bayana gardaş mı deyim?

    Bacısız, gardaşsız kalsam da garip,
    Sahtekara gardaş olamam varıp,
    Camide ön safa karargah kurup
    Kul hakkı yiyene gardaş mı deyim?

    Dinime taş atan dini güdüğe,
    Irkıma küfreden iğrenç düdüğe,
    Davasız, gayesiz şo pis hödüğe,
    Şo sözden cayana gardaş mı deyim?

    Olmalı gardaşlık lâle, gül gibi,
    Resulü Zişanla Cebrail gibi
    Bizi bize düşman edip el gibi,
    Bu hâle koyana gardaş mı deyim?

    Bilgi, Özmen, Imamoğlu, Kahraman,
    'Öç'diye çağrışır yüce makamdan
    Diyemem.. şehitler tutar yakamdan!
    Gardaşa kıyana gardaş mı deyim?

    Tezimiz Türk-İslâm böyle biline
    Söz verdik, baş koyduk ülkü yoluna
    Mao´nun piçine, Marks´ın kuluna
    Yılana, çayana gardaş mı deyim?

    Vur Emri(sh.196)
    Abdurrahim Karakoç

  7. #7

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    bende ekleyeyim gardaş. herkesin bildiği ama kimin yazdığını bilmediği türkü. gerçi üstad. ben şiirimi milletime armağan ettim diyor. ama yazan yürek onun yüreği.

    sarı saçlarını gönlüme,
    bağlamışım çözülmüyor mihriban.
    ayrılıktan zor belleme ölümü.
    aşk kağıda yazılmıyor mihriban

  8. #8
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Warn Benzettiler

    Benzettiler
    Yeni bir afyondur yenen her lokma
    Biber avrupalı, tuz avrupalı.
    Gülücükler sahte, kirpikler takma
    Dudak Avrupalı, göz Avrupalı.

    Bebeklikte benliğini yitiren
    Tepe tepe tepemizde oturan
    Bizi çıkmazlara alıp götüren
    Ayak Avrupalı, iz avrupalı.

    Birisi diskoda içer, kıvırır
    Birisi kulüpte konken çevirir
    Yapmasını bilmez, yıkar devirir
    Ana avrupalı, kız avrupalı.

    Kalıba uydurdu uyduklarımız
    Yazmakla bitmez ki duyduklarımız
    Paris modasıdır giydiklerimiz
    Astar avrupalı, yüz avrupalı.

    En mahrem yerlerin kalktı örtüsü
    Beş santim tırnaktır ellerin süsü
    Bütün bunlar medenîlik ölçüsü
    Cilve avrupalı, naz avrupalı.

    İster sâri deyin, isterse irsî,
    Büyük revaç buldu makbulün tersi
    Duyduğumuz 'okey,adiyö,mersi'
    Ağız avrupalı, söz avrupalı.

    Her gün karşımıza on zıpır çıkar
    Bağırır,çağırır,devirir yıkar
    Dinler kulağımız, gözümüz bakar
    Sürü Avrupalı, yoz avrupalı.

    Başımız ayıkmaz binlerce halttan
    Örf,adet gemimiz delindi alttan
    Analar Muğla'dan, Van'dan, Tokat'tan
    Bebek avrupalı, bez avrupalı.

    Sahnede ekranda hıyar dinleriz
    Deliye,densize uyar dinleriz
    Saçma çığlıkları duyar dinleriz
    Şarkı avrupalı, saz avrupalı.

    Herkes soyunuyor, açılmıyor ki
    Sokakta boynuzdan geçilmiyor ki
    Müslüman gâvurdan seçilmiyor ki
    Şekil avrupalı,poz avrupalı.

    'Türklük bu mu? ' desem 'bu' diyecekler
    Şampanyayı sorsam 'su' diyecekler
    Bir gün kökümüze 'hu' diyecekler
    Kabuk avrupalı,öz avrupalı.

    Abdurrahim KARAKOÇ

  9. #9
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Ben

    Ben

    Ben: Karlı dağların deli rüzgârı..
    Ben: Tozlu yolların demirbaşıyım.
    Ben: suyu kurumuş sevgi pınarı...
    Ben: Toprak bekçisi, mezar taşıyım.

    Ben: Hep yıllar yılı kanayan çıban...
    Ben: Fikir sürüsün yitiren çoban.
    Ben: Hayâl peşinde çarıksız taban...
    Ben: gurbet ağzında bulgur aşıyım.

    Ben: çürük bir gemi aşk denizinde..
    Ben: Yağmur damlası dostun izinde.
    Ben: Yanıp kül oldum aşkın közünde...
    Ben: Kara sevdanın dert yoldaşıyım.

    Ben: Koyu düşmanım yersiz gülüşe
    Ben: Düşüvermişim bitmez bir düşe
    Ben: Bıldır ağlarım bu yıl ölmüşe...
    Ben: Bensiz duygunun ilk savaşıyım.

    Ben: Gönlü aklına uymayan deli..
    Ben: Az düşünceden doymayan deli.
    Ben: Beni ben diye saymayan deli...
    Bırakın, ben benden uzaklaşayım.

    Abdurrahim KARAKOÇ

  10. #10
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart Beklemek

    Beklemek

    Sarıcadüzü'nde bir yığın toprak
    Sulanır her sabah gözyaşlarımla
    Mihriban, Mihriban uyan da bir bak!
    Hasret düğüm düğüm ak saçlarımda...

    Ardıçlı ağaçlarda gene ay doğar
    Akasya gölgeleri delik - deşik...
    Bir pınar ağlar sabahtan akşama dek
    Yapraklar sallanır, ışıklar söner...
    Büyüdükçe büyür içimde bir dert,
    BEKLEMEK...

    Vur Emri(sh.137)
    Abdurrahim KARAKOÇ

Sayfa 1/2 12 SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •