27\04\2007 Türkiyeden haberler

[DEJAVU®42]

Alaattin Çakıcı'ya tahliye kararı



İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Alaattin Çakıcı geniş güvenlik önlemleri altında getirildi. Mahkeme Heyeti Başkanı Ertuğrul Kubilay duruşmada, Mesut Yılmaz ve bazı diğer kişiler hakkında Yüce Divan Başkanlığı'nca verilen kararın örneğinin dosyaya geldiğini tutanağa geçirdi.
Başkan Kubilay, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen yazıya cevap olarak istenilen dosyanın Yargıtay'da bulunduğunun bildirildiğini ifade etti. Söz alan sanık avukatı Mustafa Avlağı, ''Türkbank ihalesine fesat karaştırmak'' davasını sonuçlandıran İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar örneğinin dava dosyasında bulunduğunu belirterek, mahkemece istenilen tüm belgelerin dosyada yer aldığını savundu.
Müvekkilinin davanın bir an önce bitirilmesini istediğini kaydeden Avlağı, Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki görüşünü bildirirse, dosyanın bu celse karara bağlanabileceğini düşündüklerini söyledi. Avukat Ahmet Ateş de bir davanın en ekonomik ve kısa zamanda bitirilmesinin hukuk kuralı olduğunu dile getirerek, ''Dava 8 sene 9 aydır sürüyor. Müvekkilimin sürekli duruşmalara gelip gitmesinin, bir sürü insanın bir araya toplanmasının ekonomik olmadığı düşüncesindeyiz. Müvekkilimizin tahliyesine karar verilmesini istiyoruz'' dedi.
Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Sait Ömer Arslan ise sanık hakkındaki tutuklama nedenleri ortadan kalktığından tahliyesine karar verilmesini istedi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dosyanın Yargıtay'dan dönüşünün beklenmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, dosya kapsamına, üzerine atılı suçlamayı ve yargılamanın bulunduğu aşamayı göz önüne alarak, tutuklama gerekçelerinin koşullarının ortadan kalktığından Çakıcı'nın tahliyesine karar verdi.
-''HASTANEYE GİDİP GELİYORUM''-
Mahkeme Başkanı Kubilay'ın duruşmalara gelmek isteyip istemediğini sorduğu Çakıcı, ''Sürekli sorunum olduğu için hastaneye gidip geliyorum. Çağırmazsanız memnun olurum'' dedi. Bunun üzerine sanığın duruşmada hazır edilmek istemediğini, bir daha celse hazır edilmesi için yazı yazılmasına yer olmadığını tutanağa geçiren başkan Kubilay, Çakıcı'ya gerekirse kendisini çağıracaklarını hatırlattı. Çakıcı da, ''O zaman seve seve gelirim'' cevabını verdi.
Duruşmayı izleyen Alaattin Çakıcı'nın kardeşi Gençağa Çakıcı, duruşma çıkışında basın mensuplarını soruları cevapladı. Tahliye kararına sevindiğini belirten Çakıcı, ''İnşallah, Allah nasip ederse bir an önce de özgürlüğüne kavuşursa daha çok mutlu oluruz. Tabii ki kararı biz bekliyorduk. Biraz uzamıştı. Tahliye olması hem beni hem kendisini mutlu etti'' dedi. Çakıcı, hakkındaki kesinleşmiş hüküm ve başka davalarındaki tutuklamaları nedeniyle ceza evinden çıkamayacak.
-İDDİANAME-
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, ''İşadamı Korkmaz Yiğit'in, Türkbank ihalesinin lehine sonuçlanması için ihaleye giren kişi ve şirketler ile irtibata geçtiği, bunun yanında ihaleyle ilgilenen Alaattin Çakıcı ile işbirliği yaptığı'' anlatılıyor. ''Alaattin Çakıcı'nın ihaleye girmek isteyen kişileri silahlı teşekkülün korkutucu tehdit gücünü kullanarak ihaleden çekilmeye zorladığı'' ifade edilen iddianamede, Çakıcı'nın ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak'' ve ''ihaleye fesat karıştırmak'' suçlarından 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
__________________
Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz.....

[DEJAVU®42]

Alınan bilgiye göre, Tunceli'de güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada öldürülen DTP Suruç İlçe Başkanı Şükrü Binici'nin oğlu ''Faik Suruç'' kod adlı ''Jehat Binici''nin cenazesi, önceki hafta sonu belediyeye ait cenaze aracına konularak, ilçe merkezine götürülmesi sonrası, İçişleri Bakanlığının inceleme başlattığı öğrenildi.
İnceleme çerçevesinde ilçeye gelen bir bakanlık müfettişi, Belediye Başkanı Ethem Şahin ve cenaze aracını kullandığı öne sürülen itfaiye amiri Fevzi Boydan ile görüştü. Müfettişin hazırlayacağı rapor doğrultusunda, dava açılıp açılmayacağına karar verileceği öğrenildi.
Bu arada Suruç Cumhuriyet Savcılığının da ''cenaze töreni''yle ilgili soruşturma başlattığı bildirildi. Geçtiğimiz hafta düzenlenen cenaze töreninde bir grup, yürüyüş yaparak terör örgütü ve elebaşı lehine sloganlar atıp, örgütü simgeleyen bez parçaları taşımıştı. Teröristin cenazesi daha sonra Büyük Sergen köyünde toprağa verilmişti.

[DEJAVU®42]

Merkeze bağlı Fındıkpınarı yayla yolu Çevlik köyü yakınlarındaki tarım arazisinde, ''canlı bomba'' olduğu tespit edilen ve hazırladığı düzeneğin patlaması sonucu hayatını kaybeden kişinin, Tahir Laçin olduğu tespit edildi. Jandarma Komutanlığı ekiplerinin, olay yerinde geniş çaplı incelemesinin ve soruşturmanın sürdürüldüğü kaydedildi. Olaydan sonra bölgede araştırma başlatan ekipler, bir patlamamış bomba ile bir miktar A4 patlayıcı ele geçirmişti.

[DEJAVU®42]

İstanbul hafta sonu ve hafta başında çeşitli mitinglere ve gösterilere ev sahipliği yapacak.
İLK MİTİNG KÜRESEL EYLEM GRUBUNDAN
Akdeniz Çevre Platformu, Aliaoni Kampanyası, Amargi, Barışa Pedal, Barışarock, Batı Akdeniz Çevre Platformu, Batı Karadeniz Çevre Platformu, Beşçeşmeler Kültür Sanat Derneği, BUĞDAY, Çevre İçin Hekimler Derneği, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu, DİSK, Doğa Koruma Topluluğu, Dünya Yalnız Bizim Değil Platformu, Greenpeace, Helsinki Yurttaşlar Derneği, KAOS GL, Nükleer Karşıtı Platform, Siyanürlü Altına Karşı Bergamalılar, Tunceli Dernekleri Federasyonu, Türkiye Çevre Platformu ve Yeşiller'in de aralarında bulunduğu Küresel Eylem Grubu üyesi sivil toplum örgütleri, yarın Kadıköy İskele Meydanı'nda saat 12.00'de bir araya gelecek.
Küresel ısınmanın neden olduğu iklim değişikliğinin tüm dünyayla birlikte Türkiye'yi de tehdit ettiğine dikkat çekilecek miting, 'Türkiye Kyoto'yu İmzala' ana sloganıyla düzenlenecek. Küresel Eylem Grubu, enerjinin akıllıca ve verimli kullanılmasıyla birlikte bugün teknolojik olarak kendini kanıtlamış olan rüzgar, güneş, su, jeotermal ve biyokütle gibi yenilenebilir enerjilerle yeni bir enerji sitemi inşa etmenin mümkün olduğunu belirterek, AKP hükümetinin mevcut enerji sistemlerini sürdürmeye yönelik politikalarından vazgeçmesi ve Türkiye'nin de Kyoto Protokolü'ne imza atmaya çağıracak.
TANDOĞAN'DAN SONRA ÇAĞLAYAN'DA CUMHURİYET İÇİN TOPLANILACAK
Ankara Tandoğan'da düzenlenen mitingin benzeri olan ve AKP'nin Cumhurbaşkanı adayı olarak, Abdullah Gül'ün belirlenmesiyle birlikte, Çankaya'da Cumhuriyetin temel değerleriyle çatışma halinde olan bir anlayışın oluşacağı gerekçesiyle 20 Nisan Pazar günü İstanbul'da Çağlayan'da miting yapılacak. 'Cumhuriyet İçin Birleşin, Yarın Çok Geç Olabilir' ana sloganıyla Çağlayan'da 13.00'te yapılacak miting, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birliği, Bizim Ülke Derneği, İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Çağdaş Eğitim Vakfı tarafından organize ediliyor.
1 MAYIS HEM AVRUPA, HEM DE ANADOLU YAKASINDA KUTLANACAK
DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği, bazı siyasi partiler, meslek odaları, siyasi dergiler, çeşitli demokratik kitle örgütleri, sanatçı, yazar ve aydınlar, 1 Mayıs 1977 katliamının 30'uncu yıl dönümünde, yaşananları unutturmamak, sorumluların yargılanmasını sağlamak, TBMM Araştırma Komisyonu kurulması ve 1 Mayıs'ın resmi tatil olarak ilan edilmesini sağlamak amacıyla, İstanbul Valiliği'nin 'izin vermemesine' rağmen, Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs'ı kutlayacak.
TÜRK-İŞ ise 1 Mayıs mitingi için Kadıköy İskele Meydanı'nda toplanacak. Türk-İş, İstanbul Valiliği'nde kutlamalar için izin aldı.

[DEJAVU®42]

Van Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekiplerince yapılan istihbarat çalışmalar neticesinde, Ş.B. ve M.B. ile Azeri uyruklu kadın R.M'nin, Azerbaycan ve Gürcistan uyruklu kadınları fuhuş yaptırmak maksadı ile Van'a getirdikleri belirlendi.

Söz konusu kişilerin, burada örgütlü bir biçimde kadınları müşterilere para karşılığında pazarladıklarını tespit eden ekipler, takip sonucu adresleri daha önceden belirlenen zanlıların evlerine operasyon düzenlendi.

Operasyonda, B.T, E.S, E.B, M.B, C.B, A.Ç, Ş.B, B.A, R.H, İ.Ö, R.B ile Gürcistan uyruklu kadınlar R.M, M.B, N.B, S.S. ve 18 yaşından küçük olan N.K. yakalandı.

İfadeleri alındıktan sonra hastanede sağlık kontrolünden geçirilen yabancı uyruklu kadınlardan M.B. ve N.B'nin bulaşıcı hastalık taşıdıkları tespit edildi.

Soruşturma kapsamında, söz konusu şebeke üyelerinin, aralarında yaşı küçük kadınların da bulunduğu, evsiz, kimsesiz, fakir kız ve kadınları ağlarına düşürdüğü, para ve çeşitli vaatlerle kandırarak fuhuş yaptırdıkları iddia edildi.

Zanlılardan bir bölümü “Fuhuş yaptırmak, fuhşa aracılık, fuhuş için yer temini, fuhşa teşvik, fuhuş yapmak maksadı ile örgütlenerek insan ticareti yapmak” suçlarından adliyeye sevk edildi.

Olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi.

[DEJAVU®42]

Medya Holding, Sabah Yayıncılık'ın hisse senetlerinin blok halinde 3.250 TL fiyat üzerinden satıldığını 23 Ekim 2000 tarihli özel durum açıklamasıyla bildirmişti.
Kurul ise, söz konusu payları alanların aynı fiyattan diğer ortakların hisselerini satın alması için çağrıda bulunması gerektiğine karar vermişti. Bu karara karşı açılan davada, söz konusu payların Sabah Yayıncılık'ın sermayesinin çağrıda bulunma zorunluluğunun ortaya çıktığı yüzde 25'lik bölümünü oluşturmadığı, Park Grubu'nun hisselerinin tamamının MTM Haber Yatırım ve Ticaret'e devredildiği şirketle ortaklık ilişkisinin sona erdiği iddiasıyla iptali istenmişti.
Ankara 3'üncü İdare Mahkemesi, devralınan hisse toplamının Sabah Yayıncılık'ın sermayesinin yüzde 25'ini oluşturmadığı, pay devrinden sonra yönetim hakimiyetinin iki grup arasında eşit olduğu, davacıların da yönetim kontrolünde olmadığı için çağrıda bulunma şartlarının oluşmadığına karar verdi.
Mahkeme, işlem tarihi itibariyle davacıların söz konusu hisseleri ellerinden çıkardığı için hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaştı. Mahkeme bu kapsamda SPK'nın çağrı zorunluluğu getiren karını 1 Kasım 2006'da iptal etti.