BİLGİNİN AHLAKSAL YATKINLIĞI

Erdemli insandan söz edebildiğimiz gibi, erdemli bilgiden söz edebilir miyiz? Bilgiye erdemlilik özelliği yüklenebilir mi? Bilginin ahlaksal karakteri olabilir mi? Bilgi bir ahlak öznesi değil, elbette, iradesiyle karar alıp, eylemde bulunabilen. Hiçbir bilgi, insan yaşamına etkisi açısından masum değildir. "Bilgiler ahlakça yargılanamazlar, kullanana göre 'iyi' ya da 'kötü' olurlar" yargısı epistemik ethos içinde anlamlı görünmüyor. Bilginin epistemik ethos içinde bir ahlaksal yatkınlığı (propensity) vardır. Elbette, kimi bilgileri "ahlaksız" kimilerini "ahlaklı" diye nitelendirip, onları "yargılamak", yasaklamak, kimilerinin insanlar üstünde baskı kurmak için öğrenilmesini zorunlu kılmak, "epistemik ethos diktatörlüğü" anlamına gelir. Ethosta bir felaket (katastrofi) demektir. "Bilginin, epistemik ethosa yakışanı nasıl olmalıdır?" sorusu, "temellendirilmiş bilgi, haklı kılınmış bilgi nasıl olmalıdır?" sorusundan çok uzakta gelmiyor bana. Epistemik ethosa yakışan bilgi, erdemlilik yatkınlığı olan bilgi, ulaşılması, yaşanması uygun bilgidir. Böyle olmayan bilgi, "kötüdür, ortadan kaldırılmalıdır, diyemeyiz. Bilgiler edinmeyi, üretmeyi özgür kılmak epistemik ethosun temel ilkelerinden biri. İnsana, ahlaksal yatkınlığı olmayan bilgiden kendini korumayı öğretmek gerekiyor.

Peki nedir bu epistemik erdemler ?

Bilginin açık, olgulara dayalı, düzeltilebilir olması gerekir. (Olgusal bilgiden söz ediyoruz!) Dilsel anlatımı bozuk, anlaşılmaz, olguları çarpıtan, hiçbir zaman yanlışlanmasına izin vermeyen bilgiler, ahlaksal yatkınlığı olmayan bilgilerdir. Bilgi, olgular üstüne bir savsa, açıkca dile getirilmiş, olgularla karşılaştırılabilir olmalı. Doğruluğu kabul edilmiş diğer bilgilerle çelişmemeli. Paylaşılabilir, çözümlenebilir, irdelenebilir, iletilebilir olmalı. Bilginin dayandığı temeller araştırılabilmeli. Diğer bilgilerle karşılaştırılabilir, eleştiriye açık, düzeltilmeye uygun yapı taşımalı. Kendini saklamadan ortaya koyabilen bilgi olmalı.

Erdemli bilgi, elbette doğru olmayı hedefler. Sınırlarını göstermeye çabalar. Açık ve içtendir.

Yukarıda sözü edilen bilgiler olgulara ilişkin, gözlemlenebilir, olabildiğince ölçülebilen alana ait bilgilerdir. Sanatla, dinle, felsefeyle, tarihle, toplumla, folklorla, günlük yaşamla, geleneksel kültürle ilgili bilgilerin kendi başlarına ahlaksal yatkınlıkları için ne diyebiliriz? Bu çalışma böyle bir genel çerçeve aramayı hedeflemiyor. Bilginin ahlaksal yatkınlığı, epistemik ethostaki ahlak durumlarında tek tek kullanılışından çıkarılabilir. Hem ahlakça "iyi" hem de "kötü" kullanılan bilgilerin yatkınlıklarının belirsiz ya da etkisiz olduğunu söyleyebiliriz.

Kısaca, olgulara yönelik bilginin, açık, içten (art niyet taşımayan, belli strateji ve taktikleri içinde barındırmayan) doğruluğu (epistemik anlamda) hedefleyen, eleştiriye açık, yanlışlanmayı, düzeltilmeye izin veren, paylaşılabilir, iletilebilir bilginin epistemik erdem taşıdığı söylenebilir.