Keşkeleri çıkardım hayatımdan
Eyvahlar bana göre değil artık
Bana göre değil pişmanlıklar
Ben seni unuturum sevdiğim
Yeşil gözlerini bir bardak rakıya gömerim
Anıları içime
Yıllar önce bir temmuz gecesinde
Zamansız bir yağmur altında başlayan
O zamansız aşkı unuturum
Zamanlara sığmayan
Zaten hayat bir yalan
Gece ağır ağır sırtını vermekte sabaha
Üzerimde eskiden kalma bir sevdanın yorgunluğu
Yüreğimin kara kaplı defterinde
Sararmış sayfaların arasında
Bir adamın yıllar arkasında kalmış suskunluğu var ve küskünlüğü hayata
O ki kapanmış bir kapı umutlarıma
Çaresizliğe bir geçit
Durma hadi gözlerimden de çekip git
Çek git gecelerimden
Bir daha girme düşlerime
Kanıma girme artık
Yeter git
Kimseler bilmez geceden başka
Yine yalnızım
Sokaklar dolusu insan içinde
Bir ben yalnızım
Gece ağır ağır sırtını vermekte sabaha
Ne fırtınalar kopar yine içimde
Bu sevda yakar yüreğimi
Yıkar derinden
Susar içimdeki ağıtlar
Geceler inadına susar ben susarım
An gelir zamanlar dolusu ağlarım
Ağlarım çocuk gibi
İhanet karası gecelerde kıvrandırır bu sancı
Kahpe bir kurşun gibi arkadan vurur yalnızlık
Sabahlara kadar ağlarım
Ağlarım ölesiye
Neden içi bu kadar karanlıktır gecelerin
Neden geceler umut taşımaz sabaha
Ve neden ağlatır beni bu uzun yolculuklar
Yeter artık yeter buraya kadar
Keşkeleri çıkardım hayatımdan
Eyvahlar bana göre değil
Bana göre değil yerli yersiz ağlamak
Madem ki bir kez yaşanıyor bu hayat
Kılıcımı çektim kınından
Kuşandım cesareti ve bitirdim esareti
Gömdüm denizlere
Keşkeleri çıkardım hayatımdan
Eyvahlar bana göre değil artık
Anladım ki insan her an sevebilir
Mevsimsiz açan bir çiçek gibi dirilir yeniden
Keşkeleri çıkardım hayatımdan
Ben seni unuturum sevdiğim
Yıllar önce bir temmuz gecesinde
Zamansız bir yağmur altında başlayan
O zamansız aşkı unuturum
Zamanlara sığmayan
Keşkeleri çıkardım hayatımdan
Geleceksen bugün gel
Yarın çok geç olabilir...!
Yer imleri