Bugün buraya...
Bugün buraya...
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Vergi mükellefleri, elektronik defter ve elektronik belge düzenine geçiriliyor. Uygulamaya paralel, vergide masa başında elektronik denetim dönemi başlıyor.
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, düzenlemeye ilişkin bir Tebliğ Taslağı hazırladı. Taslağa göre, mükellefler, Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan izin alarak elektronik defter tutabilecek, alış ve gider belgelerini elektronik ortamda düzenleyebilecek.
Elektronik ve defter ve belge için mükelleflerin, “bilanço esasına göre defter tutması, yeminli mali müşavir ile tam tasdik sözleşmesi yapmış olması, elektronik defter ve belge sistemine dönük yeterli donanım, yazılım ve personele sahip bulunması” şartları aranacak.
BAŞKANLIK'DAN İZİN ALINACAK
Uygulamadan yararlanmak isteyenler, “elektronik ortamda tutmak istedikleri defter ve belgelerini, elektronik muhasebe sistemlerini oluşturan donanım ve muhasebe programlarını, kayıtların nasıl oluşturulduğu ve saklandığını, personel ve sistem güvenirliklerini içeren bir rapor” hazırlayarak Gelir İdaresi Başkanlığı'na başvuracaklar.
Aranan şartları taşıyan mükellefler ile Başkanlık arasında bir protokol yapılacak ve uygulama öncesi hazırlık dönemi başlatılacak.
5 yılı aşmayacak hazırlık döneminde mükellefler, defter ve belgelerini hem elektronik hem de kağıt ortamında tutacaklar. Hazırlık dönemini başarı ile geçiren mükellefe, elektronik defter ve elektronik belge uygulaması için izin belgesi verilecek. İzin tarihini takip eden veri dönemi başından itibaren de defter ve belgeler, sadece elektronik ortamda düzenlenecek.
Bu arada elektronik defter ve belge düzenine geçen işletmeler, bu sistemin dışında olan kişi ve kuruluşlara yönelik alım-satımlarında kağıt ortamında düzenledikleri belgeleri getirilen süre içinde muhafaza edecekler.
BİLGİLER, VİM'DE TOPLANACAK
Taslak uyarınca mükellefler, elektronik defter ve belgeleri, DVD-R'lara kaydederek belirlenen dönemlerde Gelir İdaresi Başkanlığı'na gönderecekler.
Başkanlığa gelen bilgiler, Vergi İstihbarat Merkezi'ne (VİM) yüklenerek değerlendirmeye alınacak. Çapraz kontroller ile birbirleriyle alışverişi bulunan mükelleflerin vergi beyanlarının doğru olup olmadığına bakılacak.
Elektronik kayıt sistemi ile birlikte vergide elektronik denetim de başlayacak. Vergi inceleme elemanları, masa başında elektronik ortamda denetim yapabilecek. İncelenen mükellef sayısını artıracak yeni uyulama ile birlikte halen belli konularda, sınırlı şekilde gerçekleştirilen vergi denetimleri, tam incelemeye dönüşecek. Tam
incelemede mükellefler, bütün bilgi ve belgeler ortaya konularak, her yönüyle denetime alınacaklar.
RULO SAKLAMA DEVRİ BİTİYOR
Öte yandan Gelir İdaresi Başkanlığı'nın hazırladığı bir başka Tebliğ taslağı ile KDV mükelleflerinin, yazarkasa fişlerinin ikinci nüshalarını kağıt rulolar olarak saklama dönemi de sona eriyor. Buna ilişkin Tebliğin yayımlanmasıyla mükellefler, elektronik kayıt ünitesinde bilgi depolayan yazarkasalar sayesinde artık ikinci nüshaları rulo olarak saklamayacaklar.
Bu amaçla imal edilen elektronik kayıt yapma özelliğine sahip yazarkasalarda, günlük ve mali hafızanın dışında ayrı bir ünite olacak. Gün içinde yapılan satışlar ile gerçekleştirilen işlemler, bu birime otomatik olarak ve aynen kaydedilecek. Söz konusu üniteye, sadece ait olduğu ödeme kaydedici cihaz ile kayıt yapılabilecek, kaydedilmiş bilgiler de harici bir enerjiye ihtiyaç duymaksızın en az 10 yıl silinmeyecek.
Elektronik kayıt özelliğine sahip yazarkasalar, “Elektronik kayıt ünitesi” takılı olmaksızın çalışmayacak.Gelir İdaresi yetkilileri, bazı büyük işletmelerin ikinci nüshaları saklamak için depo dahi kiraladığını, yeni uygulama ile hem kağıt israfının önleneceğini hem de bunları saklama maliyetinin ortadan kalkacağını bildirdiler. Yetkililer, uygulama ile KDV mükelleflerine dönük incelemelerin de çok daha hızlı ve etkin hale geleceğini ifade ettiler.
Alıntı hurriyet.com.tr
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Türkiye’deki yabancı kaynaklı sıcak para stoku 2005 yılında 26.4 milyar dolar artarak 58.1 milyar dolara kadar yükseldi.
Türkiye’deki, yabancılara ait sıcak para 2005 yılında 26.4 milyar dolar artarak 58.1 milyar dolara kadar yükselip rekor kırdı. ANKA’nın Merkez Bankası, Merkezi Kayıt Kuruluşu, BDDK ve Hazine Müsteşarlığı verilerinden yaptığı hesaplamalara göre Türkiye’deki sıcak para stoku geçen yıl hem yeni gelen fonlar hem de mevcut fonlardaki yüksek değer artışı nedeniyle 26 milyar 428 milyon dolar arttı. 2004 yılı sonunda 31 milyar 631 milyon dolar düzeyinde bulunan yabancı kaynaklı sıcak para 2005 sonunda ise 58 milyar 59 milyon dolara kadar yükseldi. Sıcak parada son iki yıldaki büyüme ise 31 milyar 743 milyon dolar oldu. 2003 yılı sonunda Türkiye’de 18.3 milyar dolarlık yabancı kaynaklı para bulunuyordu.
SICAK PARANIN TÜRKİYE KAZANCI
2005 yılında Türkiye’de hisse senetlerinde değerlendirilen sıcak para dolar bazında yüzde 59.5 oranında kazanmıştı. Sıcak paranın Devlet iç borçlanma senetlerinden elde ettiği dolar bazındaki getiri ise vadelerine göre yüzde 16.6’yla yüzde 25.6 oranları arasında değişti. 2004 yılı sonunda dolarını YTL’ye çevirip vadeli YTL mevduata yatıranlar ise 2005 yılının tamamında yüzde 17.88’le yüzde 18.4 arasında değişen oranlarda dolar bazında kazanç elde etmişti.
Türkiye’deki reel faizlerin yüksekliği, YTL’deki değerlenme ve hisse senedi fiyatlarının nispeten düşük kalması Türkiye’yi sıcak para için geçen yıl da oldukça cazip bir ülke konumunda tutmuştu.
SICAK PARA HANGİ ARAÇLARDA
2005 yılında yabancıların Borsa’daki hisse senetlerinin değeri 18 milyar 404 milyon dolar artarak 33 milyar 812 milyon dolara kadar yükseldi. Yabancıların halka arzlarla birlikte 5.7 milyar dolarlık net hisse senedi alımı yaptıkları belirtilen 2005 yılında Türkiye’de hisse senetlerinden kazandıkları net tutarın 13 milyar dolara yaklaştığı hesaplandı.
Yabancı kaynaklı sıcak paranın ikinci büyük durağı ise Hazine borçlanma kağıtları oldu. 2005 yılında, 2004 yılındaki borçlanmaları nedeniyle piyasaya olan borçları için fiilen yüzde 17 oranında bir reel faiz ödediği hesaplanan Hazine iç borçlanma kağıtlarındaki sıcak para geçen yıl 7 milyar 867 milyon dolarlık büyümeyle 20 milyar 351 milyon dolara yükseldi.
Yabancıların Türkiye’deki döviz ve YTL cinsinden mevduatları ise 2005 yılında 157 milyon dolar artarak 3 milyar 396 milyon dolar oldu.
NET GİRİŞ
Bu arada geçen yıl kasım sonu itibariyle son bir yıllık dönemde Türkiye’ye yönelik olarak yaşanan yerli ve yabancı kaynaklı net sıcak para girişinin ise 20 milyar 162 milyon dolar olduğu hesaplandı. Merkez Bankası’nın ödemeler dengesi verilerinden ANKA’nın yaptığı hesaplamalara göre söz konusu sıcak para girişinin 12 milyar 892 milyon doları yabancı kaynaklı, geri kalanı ise yerli kaynaklı sıcak para net girişlerden kaynaklandı.
Yabancı kaynaklı net sıcak para girişinin 6 milyar doları hisse senetleri, 5 milyar 902 milyon doları Hazine iç borçlanma kağıtları, 915 milyon doları ise mevduat olarak geldi. Net hata ve noksan kaleminden yaşanan sıcak para girişi ise 4 milyar 631 milyon dolar oldu.
Alıntı hurriyet.com.tr
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Bazı belediyelerin, ATM’ler için bankalardan yıllık ücret talep etmesi, ATM’leri ruhsatsız bina olarak nitelendirip para cezası kesmesi, işyeri olarak nitelendirip işyeri açma izin harcı, kaldırım işgal harcı istemesi bankaları öfkelendirdi.
Belediyelerin, otomatik para ödeme makinaları (ATM) için yıllık ücret talep ettiği, ATM’leri ruhsatsız bina olarak nitelendirip para cezası kestiği, işyeri açma izin harcı ve kaldırım işgal harcı istediği bankalar, İçişleri Bakanlığı’na başvurarak, "bu haksız ve keyfi uygulamalara" son verilmesini istediler.
Edinilen bilgilere göre Türkiye Bankalar Birliği, bankalardan gelen şikayetler üzerine belediyelerin ATM’lerle ilgili uygulamalarını değerlendirmek üzere çeşitli bankaların hukukçularından oluşan bir ortak çalışma grubu oluşturdu. Çalışma grubu belediyelerin ATM’lerle ilgili uygulamalarını değerlendirdi. Değerlendirme, "belediyelerin konuya yaklaşımındaki farklılıkların önlenerek haksız ve keyfi uygulamalara son verilmesi için belediyelerin bir genelgeyle uyarılması talebiyle" İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’ne gönderildi.
YASAL DAYANAĞI YOK
TBB Ortak Çalışma Grubu’nun değerlendirmesinde, bazı belediyelerin izin alınmadan kurulduğunu gerekçe göstererek, bankalardan ATM’lerini kaldırmalarını istedikleri açıklandı. Bankaların ATM’lerin bulunduğu yerde kalabilmesi için ne yapılması gerektiğini sorduklarında ise belediyelerin, aldıkları encümen kararlarını göstererek yıllık olarak "ücret adı altında bir ödeme yapılmasını" talep ettikleri ifade edilen değerlendirmede, bu ücretin hiç bir yasal dayanağı bulunmadığı gibi, vergi, resim yada harç olup olmadığının da hiç bir şekilde belirtilmediği bildirildi.
ATM’YE KAÇAK YAPI İŞLEMİ
Bazı belediyelerin de belediyelere ait olmayan diğer kamu kuruluşları ya da kişilerden kiralanan yerlere kurulan ATM’leri imar mevzuatı kapsamında "ruhsata tabi bina/yapı" olarak nitelendirerek, ruhsatsız ve kaçak yapı olarak nitelendirerek mühürleyip idari para cezası uyguladıkları bildirildi.
Belediyelerin ise ATM’leri "işyeri" olarak nitelendirip "işyeri açma izin harcına" tabi tuttuğu ve harcı ödemeyen bankalardın ATM’lerini mühürlediği belirlendi. Banka şubelerinin dış cephelerinde bulunan ATM’ler için de bazı belediyelerin "kaldırım işgal harcı" istediği bildirildi.
Bazı belediyelerin ise şubelerdeki broşürler için bankalara "mühürsüz broşür bulundurup/dağıttığı" gerekçesiyle, "el ilanı/broşür ücreti ve damga vergisi" ile "ilan ve reklam vergisiyle ilgili vergi ziyaı cezası" verdikleri belirlendi.
Bankalar Birliği, belediyelerin "haksız ve hukuka aykırı" olduğunu ileri sürdüğü uygulamalarından zarar gören bankaların söz konusu işlemlerin iptali için yargıya başvurmak zorunda kaldıklarını bildirdi.
Alıntı hurriyet.com.tr
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Sosyal güvenlik kurumlarının alacaklarının yeniden yapılandırılmasını düzenleyen yasa tasarısı TBMM Genel Kurulu’nda perşembe günü görüşülmeye başlanacak.
Sosyal güvenlik kurumlarının alacaklarının yeniden yapılandırılmasını düzenleyen yasa tasarısının görüşmelerine bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda başlanacak. TBMM Genel Kurulu bu haftayı da yoğun geçirecek. Genel Kurul’da salı günü yılbaşından önce 26 maddesi kabul edilen Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Yasa Tasarısı’nın görüşmelerine devam edilecek. Çarşamba günü ise İzmir Milletvekili Fazıl Karaman ile Balıkesir Milletvekili Ali Osman Sali’nin, Maliye Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK’ye Bir Madde Eklenmesine Dair Yasa Teklifi ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne Ait Araç, Gereç, Mal ve Malzemenin Satış, Hibe, HEK ve Hurda Durum ve İşlemleri İle Hizmet Satışına ilişkin yasada değişiklik öngören tasarı ele alınacak.
PRİM AFFI PERŞEMBE GÜNÜ GENEL KURUL’DA
Sosyal güvenlik kurumlarının alacaklarının yeniden yapılandırılmasını düzenleyen yasa tasarısının görüşmelerine ise perşembe günü başlanacak. Tasarı ile, SSK’nın 4.6 milyar YTL, Bağ-Kur’un da 16.7 milyar YTL olmak üzere 21.3 milyar YTL’yi bulan prim alacaklarına 60 aya kadar taksitle ödeme kolaylığı getiriliyor. Tasarıya göre, Bağ-Kur’da tüm borçlar, SSK’da ise borç aslı 100.000 YTL ve altında olanlar için borç asıllarına 1998 yılı sonuna kadar gecikme cezası, 1999 yılından başvuru tarihine kadar ise üretici fiyat endeksi (ÜFE) oranı uygulanarak, ödenecek borç miktarı belirlenecek. Bağ-Kur’luların borcu hesaplanırken, geçmişe yönelik ödemeleri gereken sağlık primine karşılık gelen tutar, o tarihte borçlu oldukları için sağlık hizmetlerinden yararlanamadıkları dikkate alınarak borç anaparasından düşülecek.
Plan ve Bütçe Komisyonu, çarşamba günü toplanarak Tokat Milletvekili Ergun Dağcıoğlu’nun Gelir Vergisi Kanunu ve 6183 sayılı yasada değişiklik öngören yasa teklifini ele alacak.
Şemdinli Araştırma Komisyonu da bu hafta Salı ve Çarşamba olmak üzere bu hafta iki gün toplanacak. Komisyonun bu hafta bölgeye ne zaman gidileceği konusunda bir karar vermesi bekleniyor.
Alıntı hurriyet.com.tr
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Irak Petrol Bakanlığı, Irak'a akaryakıt ürünleri sevkiyatını durdurma kararı alan Türk ve çok uluslu şirketlere olan gecikmiş ödemeler konusunun halledileceğini açıkladı.
Bakanlık sözcüsü Asım Cihad, bugün başkent Bağdat'ta düzenlediği basın toplantısında, “Irak, Türk ve çok uluslu şirketlere gecikmiş ödemelerini halledecek, 2 gün önce 250 milyon dolar aktarıldı” dedi.
Sözcü, sorunun Bakanlık merkez hizmetlerinin, Ulusal Petrol Ürünleri Dağıtım Şirketi'nden (Somo), hesapları kontrol etmek amacıyla 21 Ocak'ta yapılması gereken ödemeleri ay sonuna kadar geciktirmesini istemesinden kaynaklandığını belirterek, “Ancak Türk şirketler bu karardan haberdar edilmedi” diye konuştu.
Irak'a petrol ürünleri ihraç eden 34 Türk firması, alacaklarının 1 milyar doları aşması üzerine ortak bir karar alarak Mersin ve İskenderun limanlarında tankerlerin dolumunu durdurmuş, karar şoförleri de olumsuz etkilemişti.
Alıntı hurriyet.com.tr
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
valla tek kelime ile harika haberler....teşekkürler
Bişey değil antecii elimden geleni yapıyorum.Sizleri site site dolaştırmamak için haberleri foruma aktarmaya çalışıyorum.Sağol.
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL
Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)
Yer imleri