Kanser ilaçlarýn da yan etkisiz dönem!
Kanser hastalarýnýn yaþam kalitesini olumsuz etkileyen bulantý ve kusma gibi yan etkiler, yeni ilaçlarla yüzde 90’ý bulan oranda önlenebiliyor.
08 Kasým 2007 08:15 ]



Kanser tedavisi, pek çok yan etkiyi de beraberinde getiriyor. Özellikle kemoterapinin neden olduðu yan etkiler hastalarýn yaþam kalitesini önemli ölçüde etkiliyor.

Yapýlan bir araþtýrma, kemoterapi gören hastalara en çok rahatsýzlýk veren yan etkilerin bulantý, kusma ve saç dökülmesi olduðunu gösteriyor. Bu yan etkiler, hastalarý hem sosyal, hem de psikolojik açýdan olumsuz etkiliyor. Hastalar bu yan etkilerin kaçýnýlmaz olduðunu düþünüyorlar. Oysa son yýllarda geliþtirilen yeni ilaç tedavileri bulantý, kusma gibi yan etkileri, yüzde 90’ý bulan oranda önlüyor.

Uluslararasý Kemoterapi Derneði Üyesi, Amerikan Klinik Onkoloji Derneði, Amerikan Kanser Araþtýrmalarý Derneði ve Uluslararasý Akciðer Kanseri Çalýþma Birliði üyesi ABD’nin önde gelen medikal onkoloji uzmanlarýndan Prof. Dr. Richard Gralla, kanser tedavisinde görülen yan etkiler ve bunlarý önleyen yeni ilaçlar hakkýnda sorularýmýzý yanýtladý.

Kanser hastalarýnýn kemoterapiye bakýþý nasýl?

Toplumda kanserle ilgili bilinen kavramlarýn büyük bir kýsmý doðru deðil. Üstelik kanser tedavisinde de bir çok deðiþiklik oluyor. Bunlarý da çoðu zaman insanlar duymuyor.

Tedaviler bugün eskiye kýyasla çok daha etkin, çok daha güvenli, hem aile hem de hastanýn kendisi için daha rahat kaldýrýlabilir nitelikte. Ama kanser tedavisine baþladýðýmýzda hastanýn bazý endiþeleri olduðunu görüyoruz. Hastanýn bu endiþelerle nasýl baþa çýkabileceðini bilmesi çok önemli. Öte yandan bazý kaygýlarý gereksiz.

O kaygýlarýn doðmasýnýn engellenmesi gerekiyor. Hastalarýn tedavisi boyunca en önemli konu, yan etkilerin önlenmesidir. Eðer yan etkiler ortaya çýkarsa hastanýn buna nasýl tepki vereceðini bilmesi, bilinçli olmasý lazým.

Hastalar ''Kemoterapi eþittir bulantý ve kusma'' gibi bir önyargýyla mý baþlýyor tedaviye?

Evet kemoterapi bulantý ve kusmayla eþleþtiriliyor. Bu kavramlar özdeþmiþ gibi algýlanýyor. Genelde kemoterapiyi sýrf bu yan etkileri görmemek için reddeden hastalarýmýz bile var. Ama tam tersini de söyleyebilirim.

Hastalarda o kadar çok beklenti oluyor ki kimi hastalar bulantý ve kusma yaþamadýklarýnda kemoterapinin iyi gitmediðini düþünüyorlar. Dolayýsýyla bizim her iki hasta grubunu da eðitmemiz gerekiyor. ''Yan etki olmadýðýnda tedaviniz kötü gitmiyordur'' mesajýnýn verilmesi lazým. Çünkü genel inanýþ, ''Acý çekmezsem fayda da görmem'' þeklinde. Ama en çok gördüðümüz hasta grubu, yan etkilerden korkanlar.

Bu hastalar genelde tedaviden iki saat sonra ortaya çýkan bulantý ve kusmadan çok mustarip oluyor. Bulantý ve kusmayý engelleme konusunda aslýnda çok büyük ilerleme kaydettik.

Nedir bu ilerlemeler?

Meme kanseri en sýk görülen ve en etkin tedavi geliþtirilmiþ kanser türlerinden. Çoðu zaman baþarýlý bir ameliyat sonrasýnda meme kanserinde 4 - 6 aylýk kemoterapi önerilir. Eðer hasta böyle bir tedaviyi kabul ederse ve bulantýya karþý herhangi bir ilaç kullanmýyorsa hastalarýn yüzde 90’ýnda aðýr bulantý ve kusma görülür.

Eskiden hastalarýn sadece yüzde 10’unda bulantý ve kusma görülmüyordu. Son yýllarda geliþtirilen yeni tedavi seçenekleri sayesinde bugün bu oraný yüzde 50’ye çýkardýk. Yani hastalarýn yarýsý bulantý ve kusmayý yaþamadan bu tedaviyi alabiliyor. Bunu iki standart ilaçla gerçekleþtiriyoruz. Biri kortizon benzeri bir ilaç diðeri de serotonin antagonisti.

Bu ilaçlarla artýk ''yan etkisiz kanser tedavisi mümkün'' diyebilir miyiz?

Kesinlikle. Son iki yýldan beri aprepitant etken maddeli yeni bir ilaç kullanýyoruz. Çok yeni bir mekanizmasý var. Yan etkileri son derece az. Diðer ilaçlarla kombine olarak kullanýlýyor. Yüzde 50 dediðim oraný yüzde 75’e çýkarýyor.

Yani kemoterapi alan hastalarýn yüzde 75’i bulantý ve kusma yaþamadan tedevisini sürdürebiliyor. Hatta son araþtýrmalara göre bu oran, yüzde 95’e dahi çýkabilecek.Dolayýsýyla yakýn bir gelecekte neredeyse hastalarýn tümü hiçbir bulantý kusma yaþamadan kemoterapi alabilecekler.

Diðer kanser türlerinde de yeni çalýþmalar var mý?

Akciðer kanserinde de çok farklý kemoterapiler kullanýlabiliyor. Özellikle platin bazlý bir tedavi olarak bilinen cisplatin çok yaygýndýr. Hastalarýn yüzde 100’ünde bulantý ve kusmaya yol açar. Ancak, bulantýya karþý tedavi verilirse çözümü vardýr.

Yan etki olarak bulantý ve kusma o kadar yoðun ki doktorlarýn bir kýsmý cisplatin gibi güçlü bir ilaç yerine daha az güçlü ilaçlarý tercih edebiliyorlar, sýrf kusma ve bulantýyý engelleyebilmek için.

Bu hastanýn iþini kolaylaþtýrýyor ama tedavinin de etkinliðini azaltýyor. Eskiden sýfýr olan bulantý ve kusma kontrolünü þimdi yeni ilaçlarla yüzde 80 - 90’a çýkarmýþ durumdayýz. Hem bulantý ve kusmayý önlüyorsunuz hem de etkin ilacý hastada kullanabiliyorsunuz.

Bulantý ve kusmanýn sýklýðý, kemoterapi kürlerinin sayýsýna göre farklýlýk gösterir mu?

Ne tür bir kemoterapi gördüðünüz, ne kadar bulantý ve kusmanýn olacaðýný belirler. Bazý kemoterapi türleri yüzde 100 bulantý ve kusma yapar ama kimilerinde bu yüzde sýfýrdýr. Ama biz hangi türün ne yapacaðýný bildiðimiz için ona göre davranabiliyoruz. Burada önemli olan kemoterapinin türüdür.

Peki kanserin türü ya da hastalýðýn evresi önemli mi?

Hastanýn kadýn ya da erkek olmasý farkediyor. Çünkü kadýnlarda bulantý ve kusma kontrolü daha zor. Ayrýca gençlerde de yaþlýlara göre bulantý ve kusma kontrolü çok zor. Bahsettiðim üç ilacýn kombinasyonu, her tür kemoterapi için faydalý. Aprepitant, kadýnlarda erkeklerden daha etkili. Bu da kadýnlarýn dezavavantajýný gidermiþ oluyor.



Milliyet