REKLAM

Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
7 sonuçtan 1 ile 7 arası

Konu: 10 Kasım Atamızı Anma Şiirleri...

  1. #1

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    A29 10 Kasım Atamızı Anma Şiirleri...

    10 Kasım

    Bir bulut inmiş,beyaz,
    Karlı dağlar başına.
    Her 10 Kasım sabahı,
    Bir ateş düşer, döşüme.

    Nerdesin, ey Ata'm nerede?
    Sensiz millet, öksüz burada.

    Sanat, ilim, fen seninle.
    Sevinen, gülen seninle.
    Olmak isterdik inan,
    Ebediyen seninle.

    Dağların, ak başı kar mıdır?
    Kuşlar, Ata'mdan haber, var mıdır?

    Yarım bıraktığın işler,
    Bugün, sanki seni bekler.
    Zengin millet hayalin,
    Acep, neden emekler?

    Sen gelmiyorsan, bir haber gönder.
    Kim içimizdeki, Atatürk gibi önder?

  2. #2

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Büyük Yas

    Hatırlatmayın bana dokuzu beş geçeyi,
    Hele puslu geçen o geceyi....
    Söyletmeyin kasım adlı iki heceyi,
    Bu benim en büyük yasım.
    Bu Atam'ın öldüğü tarih 10 Kasım.

    Atam ölmüş Dolmabahçe Sarayı'da
    Çok üzüldüm olamadım ya yanında
    Ağladım onun öldüğünü duyduğumda
    Bu benim en büyük yasım
    Bu Atam'ın öldüğü tarih 10 Kasım...

    Duydum ki Atam ölmüş
    Türkün yanan meşalesi sönmüş
    Atam 10 Kasımda gömülmüş
    Bu benim en büyük yasım
    Bu Atam'ın öldüğü tarih 10 Kasım....

    Bu tarihte Atam'ın kalmış cansız eti
    Kan ağlıyor Türk Milleti..
    Böyle anladık yokluğu, sefaleti
    Bu benim en büyük yasım
    Bu Atam'ın öldüğü tarih 10 Kasım...

    Bu gün duydum sirenler çalıyor.
    Sordum ne oldu? Dediler çiçekler soldu...
    Dedim niye? Dediler ki Atatürk öldü diye...
    Bundan sonra bayraklar yarıya iniyor.
    Bu benim en büyük yasım
    Bu Atam'ın öldüğüm tarih 10 Kasım...

  3. #3

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    NÖBETÇİ MİLLET

    Yaradan hey Yaradan!
    Dört yıl değil bin yıl geçse aradan
    Sensin ateş diye kanımızdaki
    Sesin ışık diye önümüzdeki!
    Ey yanımızdaki
    Beş on mermere, bir avuç toprağa sığan
    Sınırsız mavi umman hey!
    Yeni kıyılar bulur, yeni yarlar kazardın
    Sen her köpürüp taşmanda;
    Her konuşmanda
    Milletin alın yazısını yeniden yazardın.
    Bakışların inanmayanı ezerdi
    Sağ kolun bir tırpana benzerdi:
    Başlardı yurt tarlasında düşüncenin hasadı.
    Cümlelerin ya örsten kalkardı
    Ya çıkardı kından.
    Başak saçların sarkardı harman alnından:
    Halk, biçilmiş ekin gibi, düşerdi dizlerine.
    Milyonlar katılırdı sözlerine
    Mıknatısa koşan zerreler gibi.
    Köhne kanaatler, köhne küreler gibi
    Sözünde çarpışıp düşerdi.
    Tam sustuğun gün kıyamet oldu
    Tam konuştuğun anlarsa mahşerdi:
    Rab, gökte "dinleyin" derdi meleklerine;
    Yıldızlar girerdi yeni mahreklerine;
    Nehirler kavuşurdu yeni denizlerine:
    Halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine.
    Şimdi nöbetçi olmak için Anıtkabrine
    Tamamlayabilmek için tavafını
    Sarmış yalın kılıçlar gibi etrafını
    Tutuyor nöbet.
    Bu millet:
    Bu, vaktiyle ayaklarını ummanlar yalayan
    Bu, üç kıtayı atının nallarıyla damgalayan
    Bu, Timur'u, Atilla'yı, Oğuz'u
    Bu, Yıldırım'ı, Fatih'i, Yavuz'u
    Bu, seni yetiştiren ulu millet.
    Vakar ve haysiyetle dimdik
    Uyanık, tetik
    Anıtkabrinde tutuyor nöbet.
    Dünya dönüp dolaşıp
    Boğazlaşıp dalaşıp
    Ergeç ve ancak
    Milli misaklarda karar kılacak.
    Ey en büyük usta!
    Düşünen olmadı bu hususta
    Senden evvel ve senden ileri.
    İlk müjdeyi, ilk haberi
    Senden almıştı cihan
    Ta o zamandan
    Anlayamadığına yansın.
    Sen, dünyanın dönüp dolaşıp geleceği
    Uğrunda milyonların seve seve öleceği
    En büyük maksat için
    Dünyaya ilk karşı koyansın.
    Nasıl içimizdeysen bütün varınla
    İşte öylece dünya davalarındasın!
    O ışık saçların, o alev sözlerinle
    O gök gözlerinle sen.
    Ey ıssız geceler içinden
    Bize eşsiz sabahı getiren!
    Ey asırlardır dul bayrağın eşi
    Ey geceyarılarımızın güneşi
    Ey ışık saçlar
    Ey yele kaşlar
    Ey çekilmiş hançer bakışlar
    Ey fikri döven şakaklar
    Ey kalem parmaklar
    Ey ay-yıldızlı el
    Ey en güzel
    Ey en büyük
    Ey Atatürk!
    Getir dudaklarını bir bir alnımıza koy
    Dağlansın ateşinle bu soy.
    Oy Atatürk oy...
    İrkilmez Ata çocuğu irkilmez:
    Zaptedilmez, Atam, zaptedilmez
    Biz varken senin hisarının burçları:
    Bakışlarımız kılıç uçları
    Bekliyoruz devrimini biz.
    Çökmeyeceğiz diz
    İsterse hayat zehrolsun
    İsterse refah kahrolsun
    İsterse kurşun düşsün yanımıza belimize
    İsterse geçinmek için bir dilim
    Kuru ekmek geçmesin elimize.
    Halel gelmez bizim ateşimize;
    Dünya düşse peşimize
    Yer sarsılsa yerinden
    Ne senden geçeriz, ne senin eserinden.

  4. #4

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    MUSTAFA KEMALLER TÜKENMEZ

    Tükenir elbet
    Gökte yıldızlar denizde kum tükenir
    Bu vatan bu topraklar cömert
    Kutsal bir ateşim ki ben sönmez
    İnanın Mustafa Kemaller tükenmez

    Ben de etten kemiktendim elbet
    Ben de bir gün göçecektim elbet
    İki Mustafa Kemal var iyi bilin
    Ben işte o ikincisi sonsuzlukta
    Ruh gibi bir şey görünmez
    İnanın Mustafa Kemaller tükenmez

    Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda
    Bilimin yapıcılığın aydınlığında
    Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben
    Evrensel yepyeni buluşlarda
    Geriliği kovmuşum ben dönmez
    İnanın Mustafa Kemaller tükenmez

    Başın mı dertte beni hatırla
    Duy beni en sıkıldığın an
    Baştan sona her şeyiyle bu vatan
    Sakın ağlamasın kasımlarda
    Fatihler, Kanuniler ölmez
    İnanın Mustafa Kemaller tükenmez

  5. #5

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ATATÜRK

    Bir gün sordum babama,
    Atatürk neden büyük?
    Çocuğum dedi bana,
    Onu seviyor her Türk.

    Onu biz değil yalnız,
    Üstün tanır her millet.
    En büyük eseridir
    Kurduğu cumhuriyet.

    Çok kötü bir zamandı,
    Uçurumdaydı vatan.
    O büyük kahramandı,
    Yurdumuzu kurtaran.

    Kalbimiz sevgi dolu,
    Yol gösteren o,Türk'e
    Yolumuz onun yolu,
    Saygı duy Atatürk'e!...

  6. #6

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    10 KASIM TÜRKÜSÜ

    Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,
    Bozkır ovalarına, Erciyes'e Ağrı'ya,
    Ulusun egemen olduğunu
    Özgür olduğunu
    Haykıracağım haykıracağım işte,
    Senin sustuğunca!

    Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
    Ana baba oğul kız,
    Dere tepe bucak köy,
    Yeryüzü yaşamalarımla değil
    Oralarda, Senin gittigince!

    Atatürk, taşıyacağım
    Çanakkale'de, Sakarya'da, Çankaya'da, al al,
    Senin taşıdığını;
    Yurdun gök ülküsü
    Dalgalanırken,
    Senin bayrağını yücelteceğim.
    Senin çıktığınca.

  7. #7

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    yüreğine sağlık...

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •