Birleşmiş Milletler’e bağlı olarak çalışan DESA’nın (Department of Economical & Social Affairs) hazırladığı “E-Devletten Ağ Devlete 2008” raporunda Türkiye e-devlete hazır olma sıralamasında 189 ülke arasında 16 basamak düşerek 76'ıncı sıraya geriledi.
Türkiye, 2005 yılındaki raporda, 179 ülke arasından 60'ıncı sırada bulunuyordu.
Birleşmiş Milletler’in raporunda e-devlete hazır olma sıralamasında birinciliği İsviçre elde etti. Diğer iki İskandinav ülkesi Danimarka ve Norveç ise 2. ve 3. oldu. 2005’teki raporun birincisi Amerika Birleşik Devletleri, 4'üncü sıraya geriledi. E-katılım sıralamasında, ABD ilk sırada yer aldı; ikinci Kore olurken, üçüncülüğü ise Fransa ve Danimarka paylaştı.
E-Devlet raporunda en iyi ortalamaya sahip Avrupa ülkeleri, ilk 35 sıralamasının yüzde 70’inde yer aldı. Buna karşılık Asya ülkeleri ise yüzde 20’lik bir dilime sahip oldu. Türkiye’nin yer aldığı Batı Asya Bölgesi’nde e-devlete hazır olma sıralamasına birinciliği İsrail alırken, Birleşik Arap Emirliği ikinci ve Kıbrıs Rum Kesimi ise üçüncü oldu. 17 ülkenin yer aldığı bölgede Türkiye’nin Umman, Azerbaycan, Hırvatistan, Ermenistan, Suriye, Irak ve Yemen’in önünde 10. sırada ve bölge ortalamasının altında yer aldı.
Beş farkı kategoride ayrılmış devlet hizmetlerinin kullanımı tablosunda Türkiye yüzde 38 gibi bir oranla orta bölümde yer alan 36 ülke arasından sondan dördüncü olabildi. Birinci sıradaki Danimarka’nın oranı ise yüzde 89. Türkiye’nin e-devlete hazır olma sıralamasına etkileyen önemli faktörlerden altyapı detaylarını içeren tabloda önemli istatistikler yer alıyor. Buradaki tabloya göre Türkiye’de her 100 kullanıcıdan yaklaşık sadece 17’si internete erişebilirken, bunlardan sadece üçte biri PC sahibi. Buna karşılık Türkiye’de her 100 kişiden 71’inde cep telefonu bulunuyor. Geniş-bant erişimine ise 100 kişiden sadece 4 kişi ulaşabiliyor.
“E-Devlet 2008” raporunun özet bölümünde, Bilgi Yönetimi’ne en az özel sektör kadar kamunun da ihtiyaç duyulduğu ifade ediliyor. Rapor Bilgi Yönetimi’ni, “beş doğru” ile tarif ediyor: “Bilgi Yönetimi, doğru bilgiyi doğru zamanda doğru formatta doğru kişiye ulaştırılması için doğru stratejiler sağlar.” Bu bağlamda Bilgi Yönetimi, tek başlarına duran organizasyonsal birimlerin (silo) birbirlerine bağlanmasını hedefliyor. Bilgi Ekonomisi getirdiği yeni kavramlarla baş edebilmek için devlet kurumları, Bilgi Yönetimi’ne ve yeni konseptlere ihtiyaç duyuyor.
Raporun başlığında yer alan ve detaylı irdelenen Ağ Devlet konseptinin temeli bütüncül devlet anlayışına dayanıyor. Bu vizyonda teknoloji, kamu servislerinin yenilikçi ve üretken büyümesi için en önemli katalizör işlevi görüyor. Raporda Ağ Devlet’in kamu yararının artırılması için toplumun tüm katmanlarındaki yaratıcı çabaları birleştiren kolektif eylem yönetimi etrafında şekillenmesi gerektiği belirtiliyor. Ağ Devlet, geleneksel yollardan hizmet veren model yerine kalitenin artırılmasına vurgu yapıyor. Yeni devlet paradigması, yönetim süreçlerinin tüm devlet birimleri yatay ve dikey ilişkilendirilmesini zorunlu kılıyor. Ancak bu şekilde raporda üzerinde durulan büyük ölçekli tasarrufa ve servis kalitesine ulaşılabiliyor.
Yer imleri