Beşiktaş Aşkı Bu Olsa Gerek :((

[Aziz46]

Arkadaşlar bu okuyacağınız yazı bi sitede gözüme çarptı çok hoşuma gitti ve beni acaip bi şekilde duygulandırdı Ve burda paylaşmak istedim...Bu yazıyı okuyunca gözlerimden yaş geldi resmen...kelimeler boğazıma kilitlendi...sizde bir okuyun eminimki begeneceksiniz ..YAZI UZUN DİYİPDE OKUMAMAZLIK YAPANLAR ÇOK ŞEY KAYBEDECEKTİR BENCE!...

Sevdamız uğruna canlar verdik biz tezahuratını o gece daha bir hırslı daha bir içten söylüyordur yarın askere gidecek olan genç Ali. Beşiktaş semtinde doğmuş Beşiktaş semtinde büyümüş bir kasabalı gençtir(çArşı) Ali. Şimdi inönüde kapalının önünden semte doğru yürüyordur. Ağlamaklıdır gözleri canı kadar sevdiği semtinden ve Beşiktaşından ayrılacağından dolayı. Yapacak bir şey yok ne de olsa vatani görev deyip bir sigara yakar Kız Kulesine karşı. O gece eve geç gitmeye karar verir. Beşiktaşıyla son gecesini geçiriyordur ne de olsa. Oturur sahile bir beleş tepeye bir inönüye bakar. Beleştepeye baktığı sırada ULAN AZ MI İZLEDİM KARTALIMI ŞURDAN diye iç geçirir tam o sırada gözlerinden bir damla yaş süzülür İLK DEFA AĞLIYORDUR. Seviyoruz ulan diye bağırır kız kulesine karşı. Sesi çok az çıkar nitekim bu akşam son gecenin hatrına son nefesine kadar bağırmıştır Beşiktaş_sakarya maçında.Üzerindeki Beşiktaş amblemine bir anne şevkati kadar saf temiz bir öpücük kondurur . Gözyaşları artık seri şekilde üstünü ıslatıyor ve buna engel olamıyordur Ali. O an ölmek ister Karakartalı uğruna. Musalla taşını mırıldanır sonra kendi kendine. Çarşılı arkadaşlarının yarın onu uğurlamaya geldiklerinde ağlamayacağına dair söz verir kendi kendine. Yakışırmıydı hiç çArşıya ağlamak. Gece geç saatte gider evine. Güneşin doğmasını izlemiştir. Sabaha karşı uyumak için binbir çaba harcasa da nafile yatakta dönüp durur. Ne zaman uykuya dalmayı denese, Beşiktaşından ayrılık mıh gibi çakılır kabuslarına, uyandırır onu. Hatta son daldığında şehit olduğunu görür. Sonunda gecenin üstesinden gelip binbir güçlükle sabahı etmiş, artık arkadaşlarının onu uğurlamaya gelmesini bekliyordur. Bütün çArşı gelir sonunda. Dışarı çıkar, arkadaşları ona mükemmel bir beste yapmıştır. Ali göz yaşlarını daha fazla hapis edemez göz bebeklerinde. Bütün çArşı ağlamaklı otobüsü bekliyorlardır şimdi. Tam o sırada; En azından geride bırakacağım bir annem ,babam yok diye teselli eder kendini ASKER ALİ. Nihayet otobüs gelir. Ali, annesinden ayrılmak istemeyen küçük bir çocuk edasıyla boynunu büker. Otobüse bindiği sırada arkadaşlarına bakarak deplasman maceralarını geçirir gözünün önünden __ Ne güzeldi be semtimiz, Beşiktaşımız uğruna ölmek için çıkardık yola kör bıçakların üstüne sanki hiç ölemeyecekmişiz gibi atlardık. Nihayet otobüs yola çıkar. Çok sevdiği semti çok gerilerdedir artık. Acemi birliğine gelir otobüs. Herkes memleketlisini bulmak için örneğin; Antalya diye bağıran kişinin hemşehrisi sesini duyar yanına gider ve hoşça vakit geçirirler.Elazığ , Artvin, Antalya. bursa ve diğer illerin sesi yankılanırken Alinin daha şimdiden semti,Beşiktaşı,Çarşısı, Kazanı, gözünde tütmektedir. Birden yerinden dorulur ve __ Allah aşkınıza söyleyin siyah beyaza gerçekten gönül vermiş olan var mı? Diye bağırır. Orda bulunan diğer askerler onun gerçek bir deli olduğunu düşünür. Çaresiz oturur yerine. İçinden ;AŞIĞIM ULAAN! diye haykırır var gücüyle. Acemi birliğindeki görevi tamamlanan Ali, asıl askerliğini yapacağı yer olan Şırnağın Beytüşebap ilçesindedir artık. Artık iyiden iyiye hasretini çekmektedir Beşiktaşının. Sık sık operasyona gidiyor olmaları Alinin bazen Beşiktaş maçlarını izlemesine engel olmaktadır. Ancak tv dan İnönüdeki maçları istisnasız izliyordur. Bazen deplasmandaki maçları kaçırmasının askeriliğin bir olgunluğu olduğunu bilecek kadar da olgundur Ali… Tv dan İnönüde izlediği her maçtan sonra__Yahu bizim sesimiz bu kadar fazla mı çıkıyormuş? Demek biz kendimizden geçtiğimiz için fark edemiyoruz Diyerek güler kendi kendi kendine Büyük Beşiktaşlı. Yarın Beşiktaşının Bursayla olan maçını tv dan izlemeyi planlamaktadır Ali…Ancak nöbetçi çavuşunun gelip beyler yarın operasyona gidiyorsunuz. Operasyonun tehlikesi sıfıra yakın ancak uzun süreli kalacaksınız demesiyle dünyası başına yıkılır. Hiç bir şey diyemez kalbi iki değrmen taşının arasına sıkışmış gibidir__Ama yarın maç var diyecek olur. vatani görev deyip teselli eder kendini. Nede olsa vatanı için canı fedadır. Terörist pkk ya ağzına geleni söylemekten başka yapacağı fazla bir şeyde yoktur zaten. Nöbetçi çavuşu az sonra yine gelir şunları söyler Vatan Bekçilerine; Beyler biraz öncede söylediğim gibi sizin çıkacağınız operasyonda tehlike yok denecek kadar az fakat çok uzun süreli bir operasyon olacak. Ancak size göre daha deneyimli bir gurup kısa süreli ama gerçekten tehlikeli bir operasyona çıkacak… Ve o deneyimli guruptan 1 askerimiz operayona çıkamayacak kadar hasta onun için sizden gönüllü olan bir kişiyi o guruba nakletmek istiyoruz. Bu ölümcül operasyona kimsenin katılmayacağından emindim ama söylemek zorundaydım. Ali; __eğer bu operasyona katılırsam yarın dönebilirmiyim diye bir soru yöneltir çavuşa. Çavuş evet dönebilirsin ama gerçekten çok tehlikeli, teröristlerin yuvası olan kandil dağına girecekler… Ali eğer bu operasyona katılırsam yarın KARASEVDAMIN maçını izleyebilirim diye düşünür. Askerlerin içinden Ali elini kaldırır, __katılmak istiyorum. Çavuş Alinin şaka yaptığını düşünerek ciddi olup olmadığını sorar. Ali__ ‘’gözlerime bak onların hiç şaka yapar gibi bir hali var mı?’’ Gerçektende bir Kartal edasıyla kuşkuya yer bırakmayacak bir bakışı vardır Alinin… Diğer askerler Alinin bu yaptığına anlam vermeyerek anlamsız bakışlar atarlar Ali’ye. Herkes Alinin çıldırmış olduğunu düşünüyordur şimdi. Ali bukez kendinden emin ve yüksek bir sesle ‘’AŞIĞIM ULAAN’’ diye haykırır askeriyenin nemli duvarlarına karşı. Operasyon hazırlığı tamamlandıktan sonra yola çıkarlar. Terörist yuvası kandil dağına geldiklerinde şiddetli çarpışmalarla birlike kayıplar verilmeye başlanmıştır. Ali, korkusuz gözleriyle Karakartalı ve cennet vatanı uğruna ölümüne çarpışmaktadır kansızlar ordusuyla… Alinin arkadaşları(çArşı) istisnasız herkesi kendine aşık eden semtimizde Beşiktaş Çarşısının kazanında bursa maçında kapalıdaki yerlerini almak için son hazırlıklarını yaparlar. Bu sırada can dostları Ali vatan hainleriyle çarpışmaktadır. Alinin de amacı eğer bir aksilik olmazsa kArtalının bursayla olan maçını tv dan izlemektir. Ali korkusuz bir kartal gibi çatıştığı sırada sanki olacakları anlayarak cebinden Beşiktaş armasını çıkararak sıcak bir öpücük kondurur. Ancak tam o sırada KANSIZ KURŞUNU Aliyi tam alnından vurur. ŞEHİT ALİ şanlı armamızı öyle sıkı sarmıştır ki; elinden kimse alamıyordur.Alinin arkadaşları (çArşı) olanlardan habersiz Karakartallarını var güçleriyle destekliyorlardır bursa maçında kapalının tam ortasında… Tam o sırada kapalı sessizliğe bürünür. Can dostları, kader arkadaşları Alinin şehit olduğu haberi tez ulaşmıştır kapalıya. Ancak beklenenin aksine çArşı susmak yerine daha bir hırslı daha bir içten haykırır şehit arkadaşı için; SENİNLE AĞLADIK SENLE GÜLDÜK BİZ SEVDAMIZ UĞRUNA CANLAR VERDİK BİZ SİYAHIN ZİNDAN OLSUN BEYAZ AYDINLIK HERKESE NASİP OLMAZ BEŞİKTAŞLILIK.
Sayın numaralı sizin satılmış diye haykırdığınız gençlerin sattıkları tek şeyleri Beşiktaşları uğruna canlarıdır oda varsın kartallarına feda olsun be!!! Alıntıdır Yazan arkadaşımıza cok tesekkur edıyoruz...