Sevgili dostlar, yazılarınızı baştan buraya kadar okudum. Bir ikisi haricinde ,hepiniz kriz içindeyiz diye yazmışsınız. Kriz olup olmadığını size daha dün beden eğitimi dersimde gördüklerimi kısaca anlatayımda kriz olup olmadığına karar verin. Dün Çarşamba günü Akhisar'ın büyük pazarıydı. Çocuklar top oynarlarken ben geziniyordum. Okulun kapısında eskiden çalıştığım köye kadar gelen pamuk şeker satanı gördüm. Oralardan tanıştığımız için yanına yaklaşıp hoş-beşten sonra hayırdır dedim teyibi sökmüşsün düldülden dedim. -Hocam nasıl sökmeyim o zamanlar satışım iyiydi ve köylere kadar gidiyordum. Şimdi millette ne para var ne de pamuk şeker alan var dedi. Yol üstünde durduğu için -Pazarın durumu nasıl? dedim. -Hocam bak şuradan geçenlerin ellerindeki torbalara nasıl olduğunu anlarsın dedi. Vallahi huyum gereği şimdiye kadar pazardan gelenin eline bakmak aklıma gelmemişti. Biraz pazardan gelenleri izledim. İnanın milletin torbaları küçüldükçe küçülmüş. En babayiğitinin elinde dört çeşit torba var. Onların içinde de evde yok demesinler türünden birkaç sebze çeşidi. O kadar. Pamuk şekerci dönüp bana: Hocam gördün mü millet 5 lira ile haftalık erzakını alıyor dedi. Bende haklısın dedim. Kırpıklar top kavgası ettikleri için yanlarına gittim. Kriz olup olmadığına siz karar verin artık. Birde her dönem gelen iktidarların mabadını yalayan proflardan değil; gerçekten bu işin uzmanı olanlardan tvlerde izlediğim ve edindiğim sonuç şu:
Pazartesi günkü borsadaki dalgalanma bizim şark kurnazlarına göre sayın başsavcının yüzünden olmuştu! Ama ertesi gün toparlanınca dilleri bir yerlerine kaçmış gibi sustular. Arkadaşlar krizin gelip gelmeyeceği ABD'de ki Morgıç sistemindekaptırılan paraların dönüp dönmemesine ve Iraktaki duruma bağlı. Şöyle ki; ABD bankaları bu Morgıç sistemine (taksitle ev alma projesi) kredi açarken bu paraların bir kısmının dönmeyeceğini bile bile vermişler. Bu kredileri götürüp bir sigorta şirketine sigortalatmışlar. Sigorta şirketleride bu kredilerin çoğunun dönmeyeceğini bile bile sigortalamışlar. Ve bu paraları götürüp borsaya yatırmışlar. Şimdi ABD'de bu sisteme kaptırılan paranın ne kadar olduğunu hesaplayamıyorlarmış. Önceleri birkaç milyar dolar lafı etmişler, sonra birkaç yüz milyadan; şimdi ise hiç para miktarını konuşan yokmuş. Bunun üstüne birde Ikak işgaline harcanan parayı ekleyin ve düşünün ABD ekonmisini. Bu durumu gören AB ülkesinin devedişi 16 ülkesi önlem olarak kendi aralarında 500 milyonluk mu, milyarlık mı orasını iyi anlayamadım, bir fon oluşturmuşlar. Yakında gelmesi olası krizin etkilerini hafifletmek için. Şimdi gelelim;
TÜRKİYE'YE ETKİSİNE: Bizim ABD ile ticaretimizin hacmi 5 milyar dolar civarında. Bizim esas ihracat yaptığımız ülkeler AB ülkeleri. ABD bu kriz nedeniyle Avrupa'dan yaptığı ithalatı kısıyor. Avrupanın da en büyük ihracat yaptığı ülke ABD. Avrupa ülkeleri bizden ve kendi ürettiklerini satamayınca nolacak? Mal alımını kısacak. Dolayısıyla bizde ihracat yapamıyacağız. İşadamlarımız mal satamayınca nolacak? İşçi çıkaracak, kendini ayakta tutabilmek için. Buda bırakın işsizlere iş bulmayı, elinde işi olanların bir kısmı daha işsiz kalacak demektir. Uzun lafın kısası bu yılın sonbaharında bir krize hazır olmalıyız. Ve uzmanların dediklerine göre bundan insanımız ayağını yorganına görede değil, yorganın yarısına kadar uzatmaları gerekiyormuş. Peki tüm bunları Avrupa ülkeleri filan görüp önlem almaya çalıştıkları bir sırada bizim şark kurnazı siyasilerimiz ve yalaksı medya napıyor dersiniz. Daha geçen gün maliye bakanı çıkıp bizim ekonpmimizin çok sağlam temeller üzerinde olduğunu, ABD'nin güçlü bir ekonomisi ve kendini savunacak durumda olduğunu basın toplantısında anlatmadılar mı? Allah!ın eli yok ki parmağını gözüne sokup çıkarsın. Onların gerine gerine çok sağlam dedikleri borsa pazartesi günü ABD'den esn hafif bir rüzgarda 8-9 puan birden düşüverdi. Bir zamanlar Güneş TANER isimli bir ekonomiden sorumlu bir bakanımız vardı. Uzakdoğudan esen kriz rüzgarları estiğinde oda aynı lafları etmişti. Ve eğer kriz bize gelirse tutamayacağı bir takım sözlerde vermişti hatırlarsanız. İşin uzmanları aman etmeyin, yapmayın kriz geliyor gereken önlemleri alın dedikçe o zaman ki yalaka medyada ona çanak tutuyordu ve kriz bizi fena vurmuştu.
Sevgili dostlar niye mi bu kadar uzun yazdım? Birilerinin işkembe-i kübralarından atmamaları için yazdım. İster okuyun, ister okumayın. Bilgilerinize sunulur. Hal vaziyet böyle. Keşke böyle olmasada, bizler yalancı ve iftiracı olsak. Korkarım ağlayan analar yine bizim analarımız olacak.
Saygılar.
Yer imleri