SUDAK


Percidae ailesinin en tatlý sulardaki en büyük balýðýdýr. Bu aile, ki levrek ailesi de denebilir, yaklaþýk 8000 balýðý kapsar. Yurdumuzda Sudak, tatlýsu levreði veya uzun levrek olarak bilinirken yabancý kaynaklarda sudak, luciaperca, zander, pike-perch, walleye, sander, sandra gibi isimlerle de geçer. Sudak Doðu Avrupa kökenlidir; daha sonra diðer bölgelere getirilip salýnmýþtýr. Türkiye' ye de 1955 yýlýnda Avusturya'dan getirilmiþtir. Salýnma iþleminden sonra bazý ülkelerde negatif ekolojik etkileri olmuþtur. Türkiye'de de bu tarihte salýndýðý Eðirdir gölünde yaþayan iki Cyprinidae türünün yok olmasýndan sorumlu tutulmaktadýr. Bunlardan biri de malesef dünyada sadece bu göle özgü olan Eðirdir Balýðý veya Yað Balýðý olarak bilinen Phoxinellus Egridiri (Karaman 1972) balýðýdýr. Gerçekte de bu balýðýn ticari deðeri olmadýðýndan sudak bu iþten sorumludur. (Neyse ki burada sudak var da tüm suçu ona atabiliyoruz, ama bu gölde eskiden yaþayan þimdi olmayan balýk türü sekizdir, kerevite de veba girmiþ tükenmiþ ne hikmetse; ya sudak olmayan ama balýksýz kalan diðer iç sularýmýz, denizlerimiz onlara ne demeli?) Baþta Marmara, Trakya, Karadeniz, Göller bölgesi olmak üzere yurdumuzdaki çeþitli iç sularda bulunur. Bu günlerde miktarýnýn azaldýðý bilenmekle beraber en çok Eðirdir gölünde vardýr, Terkos gölü, Çubuk barajlarý, Hirfanlý barajý, Kesikköprü barajý, Kýzýlýrmak nehrinde de yaþadýðý bildirilmektedir.

Pelajik balýklardandýr. Vücudu uzun, kafasý küçük ve dardýr. Aðzý, turna kadar olmasa da, büyük sayýlýr alt ve üst çenesinde bulunan ikiþer köpek diþi ile önce avýný ýsýrarak yaralar ve sonra yaralý balýða saldýrarak yer; bu alýþkanlýðý canlý yemli oltalara vuruþunda rahatlýkla görülür, suni yemlerde de yaralý balýk taklidinin baþarýlý olmasý gereði daha rahat anlaþýlýr. Bazen, özellikle Avrupalý amatörler tarafýndan, Sudak' ýn Turna ile Levrek melezi olduðu sanýlýr; ve Turna-Levrek anlamýna gelen Pike-Perch diye anýlýr. Ancak sudak kendi baþýna farklý bir türdür. Çene yapýsý gereði alt çene avýna saldýrý esnasýnda açýldýðýnda üst çene ileri doðru uzayarak aðýz açýklýðýný büyütmektedir. Rengi yaþadýðý ortama göre deðiþebilir genelde sýrtý kahverengimsi sarý, alt yanlarý ve karný beyazdýr. Bazýlarýnýn sýrtýnda 7 -8 adet koyu renkli þerit görülür. Pullarý küçüktür. Kuyruk yüzgeci gayet iyi geliþmiþtir, sýrt yüzgeci iki parçalý olup ön kýsmý diðer levrek türlerinde olduðu gibi dikenlidir, bu 8-14 adet ýþýnsal diken ele batýp can yakabilir. Gözleri kedi gözü gibi ve iridir ýþýk vurunca parlar, karanlýkta ve bulanýk sularda görüþleri çok iyidir. Görüþ avantajýný kullanarak daha çok geceleri avlanýr. Görüþ alaný da oldukça geniþtir; turnanýn aksine kör bölgesi oldukça dar kalýr. Yeme vuruþunda avýn kör bölgede kalýp kaybedilmesi riski az olduðundan; turnanýn acele saldýrýsý karþýn sudak oldukça sakin ve yavaþ hareket eder. Tam etoburdur. Baþta küçük balýklar olmak üzere tatlý su karideslerini de yerler. Turnadan farklý olarak avýný çevirip kafa tarafýndan yutma alýþkanlýðý yoktur neresinden yakalarsa o þekilde yutar. Dipten ölü balýklarla beslenme alýþkanlýðý da vardýr, bu da dip oltasýna yakalanmasýný kolaylaþtýrýr.

Baharda turnadan hemen sonra sularýn 11 dereceye ýsýnmasýný takiben Nisan Mayýs aylarýnda yumurta döker. Yumurta dökümünde erkek sudak sýðlýkta yuvayý dibi kazarak hazýrlar, diþi balýk yaþýna göre 180.000 ile 1.000.000 arasýnda yumurta döker. Erkek döllediði yumurtalarýn baþýndan ayrýlmayarak inanýlmaz bir baðlýlýk ve saldýrganlýkla yuvayý korur. Bu arada kendinden çok daha büyük balýklara hatta insana bile saldýrýr. Bazen sularýn sýðlaþýp balýðýn sýrtýnýn su dýþýnda kalmasý hatta bu þekilde derisinin kurumasý söz konusu olsa dahi yuvayý terk etmediði söylenir. Sularýn sýcaklýðýna göre 5-10 gün içinde yumurtalar açýlarak yavrular kendilerini bekleyen doðal hayatýn tehlikelerine doðru yüzerler. Bu durumda yuvayý kahramanca koruyan babalarýna bile yem olabilirler. Yumurta dökümünü takip eden dönem her balýkta olduðu gibi en iyi avlanma dönemidir. Bu dönemde aç olan sudak oltaya kolayca vurur ve bolca av verir. Ýki üç yaþýna yaþýna gelen sudaklar üreme olgunluðuna eriþirler. Ortalama 16 yýl ömürleri vardýr, 130 santim boy ve 15 kilo aðýrlýkta olabilirler.



BULUNDUÐU ALANLAR


Büyük, derin, dibi sert hatta taþlýk kýrmalýk ve kayalýk, suyu bulanýk gölleri veya hafif akýþlý nehirleri severler. Bulanýk suda görüþ yeteneði fazla olan sudakýn bu avantajýný kullanarak avýný daha kolay yakalamasýný saðlar. Genelde çok iri sudaklar hariç, sürüler halinde gezerler. Bu da sudak avýnda balýk vurmaya baþladýmý devamý olacak anlamýna gelir. Sabah erken saatler ve gece veya bulutlu havalar sudak avý için ideal zamanlardýr. Yine de gün boyu oltaya vurur. Normalde 6 -12 metre derinliklerde yakalanýr.

Sudak ilkbaharda yemlenmek ve yumurta dökmek için kýyýlara sokulur. Yazlarý havalarýn ýsýnmasý ile derine çekilir, zaman zaman avlanmak amacý ile kýyýlara gelir. Su sýcaklýðýnýn 30 dereceyi bulmasý ile serin dip sularýna çekilir. Sýcak yaz günlerinde sudak derinlerde oltaya vurur, ýlýk yaz gecelerinde sýðlýklarda avýný arar. Sonbaharda havalarýn soðumasý ile soðuk gecelerde derinlerde gezinir, gündüzleri hava ýsýnýnca av amacý ile sýðlýklara yaklaþýr. Yani sonbaharda sudak avý için en uygun zaman sabahýn erken saatleridir. Kýþýn sudak yaþadýðý sudaki en derin yere çekilir ama bu avlanmaktan vaz geçtiði anlamýna gelmez; kýþýn hatta buz üstünden sudak avý yapýlabilir. Tabii kýþýn canlý yem tercih edilmelidir. Buz üstünden avcýlýkta yapay balýklara ve tvistere (sasi) vurduðu da olur.

Yukarýda nehirlerde akýmtý altýnda sudakýn av aradýðý yerlere iki örnek gösterilmektedir. Soldakinde akýntýya dik bir burunun, ki bu tür yerlerde akýntý nedeni ile oluþun türbülanslarda baþka yýrtýcý etobur balýklarda gezinir, etrafýnda iki demirleme noktasý görülmektedir. A noktasýnda tekneden pek çok yöne atýþ mümkün iken B noktasýnda sadece tek yöne atýþ yapýlabilir. Saðdaki resimde de yine akýntýya dik dip tepeleri ve buralarda avlanan sudak için olasý bulunma noktalarý. Tabii sudakýn derinlerde gezme alýþkanlýðý ve burada anlatýldýðý gibi dip tepeleri etrafýnda yemlenmesi balýðýn bulunmasý açýsýndan avantajken; bu avantajý kullanabilmemiz için bu yerleri tespit etmemize yarayacak balýk bulucuya ihtiyacýmýz vardýr.


AVLAYALIM


Sudakýn avcýlýðý çok zevklidir, amatörler arasýnda tercih edilir. Oldukça ürkek olduðundan avda fazla gürültü yapmamak ve görüntü vermemeye çalýþmak gerekir. Yemli oltalara vuruþu oldukça ihtiyatlýdýr, acele edilirse yemi býrakýp kurtulabilir. Avcýlýðý her etobur tatlý su balýðýnda olduðu gibi iki kýsýmda olabilir. Yapay ve doðal yemlerle avcýlýk.