REKLAM

Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: 15 şehit daha... Hâlâ hesap sorulmayacak mı?05 Ekim 2008

  1. #1

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    A29 15 şehit daha... Hâlâ hesap sorulmayacak mı?05 Ekim 2008

    15 şehit daha... Hâlâ hesap sorulmayacak mı?05 Ekim 2008 08:14Vakit Atalarımız; “Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar” demiş ya, işte dün yine “analar” ağladı... Analar, yine karalar bağladı...

    Her zaman olduğu gibi; ateş, yine düştüğü yeri yaktı... Dün Şemdinli’deki Aktütün Karakolu’na yapılan “PKK saldırısı”nda 15 evlâdımızı daha kaybettik... Elbette hepimiz üzüldük, hepimizin yüreği yandı...
    Ancak, her kim “çok üzüldük” dese de, “şehit askerlerin ailesi” kadar hiç kimse üzülemez, onların yüreği kadar hiç kimsenin yüreği yanamaz... Demiş ya atalarımız; “Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar!”
    Çünkü; “ateş, düştüğü yeri yakar!”
    Olaya “duygusal boyut”tan bakarsak, durum böyle... Ne var ki; bir de “sorulması gereken sorular” var ve bunlara “doğru cevap” verilmediği sürece “yürekler yanmaya, ocaklar sönmeye ve analar ağlamaya” devam eder!..

    ORALAR BBG EVİ Mİ, PKK EVİ Mİ?

    Ne yalan söyleyeyim;
    Olayı ilk duyduğumda, “İkinci Dağlıca mı?” sorusu geldi aklıma...
    Evet, “ikinci Dağlıca mı?”
    Öyle ya;
    Tıpkı Dağlıca’da olduğu gibi, Aktütün Karakolu’na yapılan saldırıda da, “ihmal”ler var!..
    Düşünebiliyor musunuz;
    Bu karakol, son 15 yıl içinde, tam 3-4 saldırıya maruz kalmış ve o karakolda bugüne kadar “43 şehit” verilmiş!..
    Bu, demektir ki;
    Karakolun “zayıf” bir noktası var... Bu zayıflık, bugüne kadar acaba niye “tahkim” edilmedi?..
    İkincisi... PKK’lı teröristler “pusu” filân kurmuyor, “doğrudan saldırıyor” ve bunu “güpegündüz” yapıyor!.. Hem de, “4 kilometre öteden” ve “yürüyerek” geliyorlar!.. Üzerlerinde de “ağır silâhlar” var!.. Dahası, “400-500 kişilik bir grup”la saldırıyorlar ve “3-4 saatlik çatışma”dan sonra, arkalarında “25 ölü” bırakarak geri çekiliyorlar!.. Bu “3-4 saatlik çatışma” esnasında, niye “helikopter” veya “uçak” desteği yok?.. 400-500 terörist, niye kuşatılmadı, niye imha edilmedi?..
    Dahası “istihbarat” nerede?..
    “Uydu”lar nerede?..
    Türkiye ile “anlık istihbarat paylaşımı yapan ABD” nerede?..
    O an, “ABD istihbaratı”na güvenen Genelkurmay eski Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt’ın 17 Aralık 2007 tarihli gazetelerde yer alan sözleri geliyor gözlerimin önüne...
    Org. Büyükanıt diyordu ki;
    “Dün gece hiç uyumadım... Harekâtı anı anına Genelkurmay’da görüntülü olarak çıplak gözle izledim... TSK’nın geldiği düzeyi gördük, gururlandık... Kış da olsa, kar da yağsa, mağarada da olsalar, bulup vururuz... Artık bizim için onların kampları BBG Evi gibidir...”
    Bu nasıl “BBG Evi”dir, bu nasıl “gözetleme”dir ki; adamlar “karda-kışta” değil, “mağara”dan çıkarak da değil, “4 kilometre ötedeki kamp”tan üstelik güpegündüz “yürüyerek” geliyor ve biz, onları görmüyoruz!..
    “Çuvallar dolusu para” ödenerek alınan “teçhizat”lara ne oldu?.. Bırakın “termal kamera”ları filân, “dürbün”lere ne oldu?..
    Üstelik, bu adamlar “Kuzey Irak”ta değil, “Türk toprakları”nda 4 kilometre yürüyor ve karakola saldırıyor ama, onları ne “ABD uyduları” görüyor, ne de “dürbün”ler!..
    Dönüş yolunu da, ellerini-kollarını sallayarak katediyorlar ya, daha ne diyeyim?..
    Bu, nasıl iştir anlayamadım!..

    DAĞLICA’NIN HESABI SORULSAYDI!

    Şunu düşünüyorum:
    Eğer Dağlıca Tabur Komutanı Yarbay Onur Dirik’ten “hesap” sorulabilseydi, PKK böyle bir baskına cür’et edebilir miydi acaba?..
    “Dağlıca soruları”na, “doğru ve inandırıcı cevap” verilebilseydi, “ikinci bir Dağlıca” yaşanır mıydı?
    Biliyorsunuz; 13 askerimizin şehit olduğu, 8 askerimizin de PKK tarafından kaçırıldığı Dağlıca konusunda, “cevapsız kalan sorular” şunlardı:
    * PKK’nın saldırı hazırlığında olduğu, 2 gün önceye kadar biliniyordu da neden tedbir alınmadı, niçin destek istenmedi?
    * PKK’lıların birliğimize 8 km uzakta termal kameraya yakalanmalarından sonra neden sadece 3 adet havan topu saldırısıyla yetinildi?.. Neden teröristlerin tespit edildiği, karargâha bildirilerek yardım istenmedi?
    * Bazı medya organlarına yansıyan ‘telsizlerin susturulduğu’ iddiası ne kadar doğru?.. Zira yaralı asker, “Biz onların telsiz konuşmalarını dinleyebiliyorduk” diyor. PKK telsizleri çekerken, nasıl oluyor da askerî telsizler susturulabiliyor?
    * Askerî telsizler susturulduysa, kim ve nasıl susturuyor? Daha önce Şırnak’ta 13 askerin şehit edilmesinin ardından da telsizlerin susturulduğu iddia edilmişti... O zamandan bugüne hiçbir tedbir alınmadı mı?
    * Askerler, yüzlerce PKK’lının kendilerine doğru geldiğini gördüğü ve hatta seslerini bile duyabilecek kadar yakın olduklarını söylediği halde neden yaklaşmalarına izin verdi?
    * Çatışma gece yarısı saat 00.20’de başladığı halde helikopterler neden 03.45’te geldi? Telsiz bağlantıları kesikse helikopterler haberi nereden aldılar?.. Telsiz bağlantıları varsa, neden geciktiler?

    YARBAY-ERGENEKONCU İLİŞKİSİ

    Evet, aylarca bu “soru”lara “cevap” aradık ve en azından “Dağlıca Tabur Komutanı’nın görevden alınmasını” bekledik!..
    Ama, “sorulara cevap” vermesi gerekenler, “Yarbay’a yönelik eleştiriler”e cevap verdiler ve onun “aslanlar gibi görevinin başında olduğunu” açıkladılar!
    Evet; 13 askerimiz “toprağın altında”ydı ama Yarbay Dirik, “aslanlar gibi görevinin başında”ydı!..
    Ehh, ne diyelim;
    “Vatan sağolsun” deyip, yüreğimize taş bağladık...
    Öyle ya;
    Yarbay Onur Dirik bir “asker”di ve bu ülkede herkes hesap verirdi ama “askerler asla hesap vermez”lerdi!.. Çünkü onlar, “hata yapmazlar”(!)dı!..
    “Baskın anı”nda “düğünde eğleniyor” bile olsalar!!!..
    Evet, evet; onlar “hata yapmaz”(!)lardı!..
    “Ergenekon Terör Örgütü üyesi” bir kadına “Dağlıca Taburu’nun krokisi”ni gönderseler bile...
    Olayı biliyor olmalısınız..
    20 Ağustos 2008 tarihli Taraf’ta yer alan bir haberde, şöyle bir iddia vardı:
    “13 askerin şehit edildiği Dağlıca’nın komutanı Yarbay Dirik, Ergenekon sanığı Asuman Özdemir’e, baskın öncesinde taburun stratejik fotoğraflarını göndermiş.
    Ergenekon iddianamesinin ekleri, sanıklardan Asuman Özdemir ile Onur Dirik’in yazışmasını da kapsıyor. Dirik, baskından bir yıl önce Özdemir’e Dağlıca’yı anlatmış.”
    Dirik’in Özdemir’e gönderdiği fotoğrafların üzerindeki notlarda, askerlerin konuşlandığı tepeler, stratejik noktalar ve intikal yolları gibi ayrıntılı bilgiler yer alıyor.
    “Askerî sır”ları böylesine uluorta ifşâ eden bir komutanın “vatana ihanetten yargılanmasını” veya en azından “görevden alınmasını” beklersiniz değil mi?..
    Nerdeeee!.. Yarbay Onur Dirik, uzun süre “aslanlar gibi görevinin başında kalmaya” devam etti... Daha sonra da, Afyon’da konuşlu İkmal Komutanlığı Lojistik Şube Müdürlüğü’ne tayin edildi!..
    Herhalde söylemeye gerek yok...
    Haklarındaki iddialardan dolayı Şaban Dişli’lerin istifa ettiği, Deniz Feneri Derneği yöneticilerinin yargılanıp hapsedildiği, Dengir Mir Mehmet Fırat’ların 70 milyonun önünde hesap verdiği bir dünyada; “13 askeri şehit veren bir tabur”un komutanı ne hesap verdi, ne de istifa etti!..
    Tam aksine “taltif” edildi... Hem de “askerî sırları ifşa etmesine” rağmen!..
    Sorarım size;
    Böyle bir ülkede “PKK saldırıları” durur mu?.. Hele de, “PKK” denilen bu “terör örgütü”nün, bir başka “terör örgütü” olan “Ergenekon” yapılanması ile “işbirliği” içinde olduğu ve “ortak eylemler gerçekleştirdikleri” ortaya çıkmışsa!..

  2. #2

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Ne diyelim, ne yapalım kardeş elden bir şey gelmiyor ki. Ama; bir gün bulacaklarına inanıyorum. Beter olacaklar, tabi suçları ve kusurları varsa. İddialarla hareket etmemek gerekir. Bu devletin mahkemelerine ve hakimlerine güvenmekten başka çare de yok. Ayrıca, bilgilendirmen için teşekkürler.

  3. #3

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    süleyman kardeş yazdıkların taraf kokuyor senin olduğun tarafın millet vekilleri belediye başkanları başta bunu unutma en dindar insanlarda doğu güneydoğu da şehler ve toprak ağalarıda şu anda hükümetinin enbüyük destekçisi yükü yalnız askere yıkmakbiraz ayıp yukarıda bahsettğim insanlar istese herşey millete vaadedilen cennet gibi olur orada terör olayıda biter hepimizde gercekten din kardeşi olurduk o yüzden sen yukarıdakileride askeri kötüledğin gibi temizle bir istersen amerikadan herşeye yetişen gülen o cada amerikan gereen cardı aldı bari o el atsa yeter bence bukadar güçlü bir insan herşeye yetişiyor ama bu olayda tık yok garip birde dişli olayından bahsetmişsin niye dokunulmazlığını kaldırıp hakim önünde hesap vermedi dişli başka kendine benzeyenler çıkaçak diye mi korkuldu deniz fenerinden hiç bahsetmeyeyim o radan daha çok pislik çıkaçak göreceksin hele savçılar türkiyedeki uzantılarına bir el atsın adalet bakanı izin verirse göreceksin fırata birşey demiyeyim adam kendini hala bey zannetiyor zamanında aysun kayacı diye bir mankenle uğuraşmıştı kızın ne orospuluğu ne başka birşeyini bırakmıştı bey tırlarında esrar çıkması hele hele 2007 de tayibbeyin izniyle tırların transit geçiş hakkı yeter bence dürüstlük buysa neden transit geçiş hakkı istiyorsun diğer firmalar bilmem nemi

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •