30.11.2008 pazar hafta sonu haberleri

[sarıkanarya_41]

49 koltuk 49 YTL

SunExpress, kış tarifesi kapsamındaki tüm iç hat uçuşlarında geçerli olacak yeni bir kampanya başlattı.

Kampanya kapsamında, SunExpress’in iç hat uçuşlarında her uçuşta 49 koltuk, her şey dahil (tüm vergiler, servis ücreti ve harç masrafları) 49 YTL’den satışa sunulacak.
Kampanya hakkında bilgi veren SunExpress Satış Pazarlama Müdürü Emre Bahtoğlu, “Yaşanılan küresel dalgalanmalara rağmen, SunExpress olarak Türkiye’nin geleceğine çok olumlu bakıyoruz. Bu kapsamda filomuzu yenileyip 3 yeni uçak daha ekliyor ve pazarı büyütecek bir kampanyaya başlıyoruz. Yolcularımıza büyük avantaj sağlayacağına inandığımız kampanya süresince, her uçağımızda 49 koltuğu en ekonomik fiyattan sunacağız.” dedi.
Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, kış tarifesi kapsamında, iç hatlarda Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’den Adana, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. , Bursa, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Kars, Kayseri, Malatya, Samsun, Sivas, Trabzon ve Van’a; Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’dan Adana, Bursa, Diyarbakır, Erzurum, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Sabiha Gökçen, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. , Trabzon ve Van’a; Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Sabiha Gökçen’den ise Adana, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. , Diyarbakır, Erzurum, Kars, Samsun, Sivas, Trabzon ve Van’a aktarmasız seferler düzenliyor. Ayrıca Bursa’yla Diyarbakır, Erzurum, Trabzon, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ve Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. arasındaki karşılıklı uçuşlar da devam ediyor. Adana ile Trabzon ve Erzurum arasında da haftada bir karşılıklı uçuş gerçekleştiriliyor.

[sarıkanarya_41]

Tüketici karta yüklenecek, borç ödemeyen artacak

Tüketici karta yüklenecek, borç ödemeyen artacak Merkez Bankası, bankaların tüketici kredisi verme koşullarını sıkı tutmasının, tüketiciyi faizi daha yüksek olsa da kredi kartı kullanımına yönlendireceğine dikkat çekerek, "Bu durum, borcunu ödeyemeyenlerin sayısını artıracak" mesajı verdi.

KASIM ayı İstikrar Raporu’nu açıklayan Merkez Bankası, bankaların tüketici kredisi verme koşullarını sıkı tutmasının, kredi kartlarında sıkıntı yaratabileceği uyarısında bulundu. Bu durumdü tüketicilerin kredi kartını bir kredi aracı olarak daha fazla kullanabileceğine dikkat çeken Merkez Bankası, bu konuda şu öngörüde bulundu: "Tüketicilerin kredi ihtiyaçlarını, faizi tüketici kredilerine göre daha yüksek olan kredi kartlarıyla karşılamaları ise borcunu ödeyemeyenlerin sayısında artışa yol açabilecektir. Esas itibariyle bir ödeme aracı olan kredi kartlarının amacına uygun olarak kullanılmasına özen gösterilmesi, finansal piyasaların sağlığının korunması açısından önem arzetmektedir."
Dış finansman ihtiyacı
Küresel krizin, 2008’in ikinci yarısından itibaren gelişmekte olan ülkeleri de etkisi altına aldığı, Türkiye’ye ilişkin şu değerlendirme yapıldı: "Küresel kriz nedeniyle dış finansman imkanlarının azalması ve sermaye çıkışlarının ivme kazanması, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin cari açığının finansmanında güçlük yaratabilecek unsurlar olarak değerlendirilebilir. Ancak enerji fiyatlarındaki düşüş, iç talepteki yavaşlama ile YTL’de gözlenen değer kaybı cari açığın hızlı bir şekilde daralmasına ve dolayısıyla dış finansman ihtiyacının azalmasına yol açacak."
2007’nin reel sektör firmalarının kárlılıklarını koruduğu ve mali bünyelerinin sağlıklı seyrettiği bir yıl olduğu ifade edilen raporda, şu değerlendirme yapıldı: "Bununla birlikte, 2008’in ikinci yarısında YTL’nin değer kaybetmesi, doların Euro karşısında değer kazanması ve finansman maliyetlerindeki artışlara paralel olarak önümüzdeki dönemde, başta açık pozisyon taşıyanlar olmak üzere, reel sektör firmalarının mali bünyelerinde bozulma ve buna bağlı olarak borç geri ödeme kapasitelerinde gerileme bekleniyor. Bu durum, Türk bankacılık sektörünün tahsili gecikmiş alacaklarında bir miktar artışa neden olabilecek."
Banka kárları azalabilir
Merkez Bankası’nın, bu dönemin en az sorunla atlatılabilmesi, ödemeler sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışmaya devam etmesi için önlemleri aldığı ve almaya devam edeceği vurgulanan raporda, bu tedbirlerin amacına ulaşabilmesi için bankaların ’ihtiyatlı ve etkin’ likidite yönetimine devam etmesi istendi. Raporda şöyle denildi:"Türk bankacılık sektörünün kárlılık performansı, 2008 yılı üçüncü çeyreğinde sınırlı da olsa azaldı. Önümüzdeki dönemde ekonomik konjonktürdeki olumsuz gelişmelerin bankaların tahsili gecikmiş alacaklarını artırması ve dolayısıyla kárlılık performanslarını olumsuz etkilemesi bekleniyor."

[sarıkanarya_41]

Dünya ’aşk’a sarıldı Türkler ’para’cı çıktı

Ayşegül AKYARLI GÜVENDünyayı etkisi altına alan ekonomik kriz Google’da aranan kelimlere de yansıdı. ’Tazminat’, ’özgeçmiş’, ’iş’, ’kriz’ ve ’kariyer’ kelimeleri aramalarda son 4 yılın rekorunu kırdı. Google Trends’e göre kriz döneminde dünya ’aşk’a sığınırken Türkiye’de tercihlerde para, aşka oranla açık ara öne geçti.

KRİZİN Türkiye’ye de yansımasıyla birlikte işten çıkarma haberlerinde görülen artış Google’da aranan kelimeleri de etkilemeye başladı. ’Tazminat’ ’özgeçmiş’ ’kariyer’, ’kriz’ ve ’iş’ kelimeleri aramalarda 2008 Kasım ayında son 4 yılın rekorunu kırdı. Google’da yapılan aramalarda kelimelerin ölçümünü sağlayan Google Trends’e göre kriz döneminde ’aşk’ ve ’para’ kelimelerine ilgi ise Türkiye’de dünyanın geneline göre farklılık gösterdi. Dünya krizde de aşkı üstün tutarken, Türkiye’de ’para’ ’aşk’ karşısında açık ara öne geçti.

Resesyon dile girdi

Google Trends’e göre, resesyon (ekonomik durgunluk) kelimesi Türkiye’de 2007 yılının ilk çeyreğinde konuşulmaya başlandı. En faza arandığı dönem ise 2007 yılının altıncı ayı oldu. Bu yıl eylül ayında aramalardaki yeri yükselmeye başlayan resesyon kasım ayında çok fazla ilgi görmedi. Resesyonun İngilizcesi olan "recession" kelimesi Google’da ise 2003 yılından bu yana Trends grafiklerinde az da olsa yer alıyor. Ancak, "recession"ın da tıpkı Türkçe karşılığı olan resesyon gibi 2007’nin 6’ncı ayında arama rekoru kırmış olması göze çarpıyor.

İzlanda’da Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. rekoru

Son 30 günlük aramalara bakıldığında Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’in en fazla arandığı ülke İzlanda oldu. Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. de zor durumda kalan ve bitr dönem E-Bay’de satışa çıkış olayıyla gündeme gelen İzlanda’ya İzlanda’yı Pakistan, Güney Kore, Macaristan ve Hong Kong izledi. Türkiye Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’nin en çok arandığı ülkeler listesinde yer bulamadı. Buna karşın Türkçe Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. kelimesinin yer aldığı aramalarda kullanılan 7’nci dil oldu.

Fannie Mae galip

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’de ödenmemiş mortgage kredilerinin yarısına sahip olan ve 5.3 trilyon dolarlık borç yükü yaşıyan Freddie Mac ve Fannie Mae bugüne kadar gördüğü en büyük ilgiyi kurtarmanın gerçekleştiği temmuz ayında gördü. İlginç olan ise Google’da Freddie Mac’e oranla çok daha küçük olan ve ’Freddie’nin küçük kardeşi’ olarak anılan Fannie Mae’nin ratingi daha yüksek çıkmasıydı.

AIG, Lehman’ı geçti

Krizin yeni bir boyuta ulaşması konusunda en büyük etkiyi yarattığı söylenen Lehman Brothers Google’daki aramalarda zordaki finans kuruluşları arasında birinci gelemedi. Merrill Lynch’in Bank Of America’ya devredildiği, Lehman Brothers’ın da battığını bildirdiği Temmuz ayında, zordaki sigorta şirketi AIG ilgi konusunda bu iki kurumu da geriye bırakmayı başardı. Tüm bu gelişmelerin yaşandığı haziran-eylül döneminde AIG aranan kelimeler arasında en popüler olurken Lehman Brothers ancak ikinci gelebildi.

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’nin TMSF’si FDIC temmuzda rekor kırdı

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’nin TMSF’si FDIC krizde en büyük ilgiyi Freddie Mac ve Fannie Mae’yi kurtardığı ve Indymac’e el koyduğu dönemde gördü. Indymac’e el koyduğu gün banka şubelerinin önünde kuyruk oluşturan mevduat sahipleri FDIC’nin verdiği 100 bin dolarlık garantiden yararlanmanın yollarını arıyordu.

Güçlü dolar YTL’yi Google’da da yendi

KRİZ döneminde YTL dolar karşısında sadece piyasalarda değil, Google’da da güç kaybediyor. Türkiye’den yapılan aramalara bakıldığında dolar, YTL kaşısındaki en büyük üstünlüğü 1.70’leri gördüğü ekim-kasım aylarında yaşadı. Bu dönemde dolar, ortalamanın 3 katı fazla ilgi görerek YTL’ye karşı son 5 yılın rekorunu kırdı.

Barack Obama başkan seçildi Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’un reytingi düştü

GOOGLE’da Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Başkanı George W. Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. aramaları kriz döneminde bir artış veya düşüş göstermedi. Ancak, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’un internetteki ratingini asıl etkileyen yeni başkan Barack Obama’nın seçilmesi oldu. Obama, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’a olan ilgiyi sadece kriz döneminde geçmekle kalmadı. Başkan seçildiği gün Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’un 2004 yılı başından bu yana gördüğü ilgiyi tek bir kalemde silmeyi başardı.

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’nin tahtına Gordon Brown oturdu

AVRUPALI liderler arasında kriz döneminde popülerlik yarışı da kızıştı. Ancak, kriz döneminde Google’da Almanya Başbakanı Angela Merkel’e olan ilgi Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Cumhurbaşkanı Nicolas Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ve İngiltere Başbakanı Gordon Brown’un gerisinde kaldı. Krizin ilk başladığı dönem olan 2007 yılı son çeyreğinde Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. popülerlikte açık ara önde giderken, özellikle son 6 ayda bu popüleriteyi Gordon Brown’a kaptırdı.

[sarıkanarya_41]

’Yarabbi, bizi krizden koru’ duası yaptılar

Denizli’de eğitimciler, diyanet çalışanları ve sağlık çalışanları, düzenledikleri ortak basın toplantısında ekonomik krizden çıkmak için dua etti.

Türkiye Kamu-Sen Denizli İl Temsilcisi Rayif Kurşunoğlu tarafından, Türk Eğitim-Sen Denizli İl Temsilciliğinde düzenlenen basın toplantısına Türk Sağlık-Sen, Türkiye Eğitim-Sen ve Türk Diyanet Vakıf-Sen üyeleri katıldı. Kamu görevlilerine ILO standartlarında sendikalı haklar tanınarak toplumsal uzlaşı ve güven ortamının sağlanması, çalışma hayatında karşılaşılan sorunların ele alınması amacıyla düzenlenen toplantıda, ekonomik kriz tartışıldı.

Kriz bizi etkiledi

Toplantının sonunda Türk Diyanet Vakıf-Sen Denizli Şube Başkanı Ahmet Oktan, toplantıya katılanları ekonomik krizden kurtulmak için dua etmeye çağırdı. Oktan, dünyada etkili olan ekonomik krizin Türkiye’yi de etkilemeye başladığını ve bunun her geçen gün daha çok hissedildiğini belirtti. Türkiye Kamu-Sen Denizli İl Temsilcisi Rayif Kurşunoğlu da, Türkiye’de krizin finans sektöründe değil, reel sektörde yaşanacağını söyledi. Siyasi iradenin, sanayici, esnaf ve küçük işletme sahiplerine faizsiz kredi imkanı sunarak krizden korumaya çalıştığını ifade eden Kurşunoğlu, şunları söyledi:

Tüketici desteklensin

"Ancak bu kesimin ürettiklerini satın alacak ve piyasaları canlandıracak olan tüketiciye yönelik hiçbir tedbir alınmamıştır. Ülkemizdeki dar ve sabit gelirliler, son 6 yıldır uygulanan düşük ücret politikası nedeniyle yaşam mücadelesi içindeyken, bir de bu krizle baş etmesi imkansızdır. Memur, işçi, emekli ve işsiz vatandaşlarımız desteklenerek bu krizi aşmak ve iç piyasayı canlandırmak mümkündür. Finans, üretim, pazarlama ve tüketim, piyasaların temel unsurlarıdır. Krizden çıkmak için bu unsurların tamamı istisnasız olarak desteklenmelidir. Tüketici kesim olan memur, işçi, emekli gibi dar ve sabit gelirliler ihmal edildiğinde, krizin faturası da bu kesime yüklenmiş olur."

Duanın tam metni

TÜRK Diyanet Vakıf-Sen Denizli Şube Başkanı Ahmet Oktan, şu duayı okuttu

Bu kriz gerek memurlarımızı, gerek emeklilerimizi gerek çiftçilerimizi etkiliyor. Bizlere, bu krizden bir an önce kurtulmayı nasip eyle yarabbi.

İlahi yarabbi. Şu günlerde ülkemizde ekonomik kriz yaşanmaktadır. Ekonomik kriz bizi de etkilemektedir. İlahi yarabbi, ülkemizi, beldemizi, memleketimizi her türlü kötülüklerden, belalardan, afetlerden, zelzelelerden, sıkıntılardan, düşman hücumlarından, krizden koru yarabbi.

Amin diyen kamu çalışanlarını ihsan eyle yarabbi.

[sarıkanarya_41]

Başımı örtüp TMSF’den paramı geri alacağım

Uzanlar’dan film çekmek için aldığı 300 bin dolar yüzünden iki yıldır TMSF ile başı dertte olan Hülya Avşar, kızkardeşi Helin Avşar’ın sitesi ’guardianturk’ten, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk’e tepkisini dile getirmeye devam ediyor. Hakkını bir yandan mahkemede, bir yandan da yazılarıyla arayan Avşar, "Senin gibi iktidarın arkasına sığınıp başımı örteceğim, benden aldıklarını geri alacağım" dedi.

TMSF’ye geçen yıl 1 milyon 150 bin dolar ödemesine karşılık, geçtiğimiz günlerde 1 milyon dolar daha borcu bulunduğu iddiası ile tüm banka hesaplarına el konulan Avşar, ’Ahmet Efendi’ diye seslendiği, Ahmet Ertürk’e hitaben şunları yazdı:

Diktatörlük yapıyorsun

Ne yazık ki senin niyetin kötü! Bu ülke asıl senin yüzünden bu durumda. Şimdi kimse sana söz geçiremiyor! Bırak demokrasiyi, diktatörlük yapıyorsun. Diğerleri senden korkuyor ama ben hakkımı savunacağım. Yıllarımı verdiğim tüm yatırımlarımı senin her gün değişik saat takman için feda etmeyeceğim!

Peki ben ne yapacağım biliyor musun? Önümüzdeki hafta önce TMSF binasının önüne gelip saatlerce seni seyredeceğim. O da mı olmadı? Avrupa İnsan Hakları Komisyonuna gideceğim ya da o da olmadı, en sonunda ben de senin gibi iktidarın arkasına sığınıp başımı örteceğim ve benden aldıklarını geri alacağım.

Hayır işle bari

Bak ben senin yerinde olsam ne yapardım biliyor musun? Şu devlet adı altında eline geçirdiğin paraları bari bir hayır işleyerek değerlendir de aldığın beddualara maruz kalma!

Zaten bu ülkenin zor durumda kalmasında en büyük sebep sensin. Sen Ahmet Efendi! Gerçekten bu ül***i düşünüyor olsaydın ya da biraz duyguların olsaydı, Uzanlardan, Topraklardan, Aksoylardan ve diğerlerinden aldıklarınla ülke yararına yatırımlar yapardın.

Eğer onlardan aldıklarınla şu ülkede işsiz insanların yararına yatırım yapsaydın ya da şu saydığım insanların paralarına el koyacağına onlara iki fabrika diktirseydin, işte o zaman sana söyleyecek lafım kalmazdı.

Üstelik maliyenin herkese "yurtdışındaki paralarınızı getirin, sizden vergi almayacağız" dediği şu günlerde sadece sendeki paraları alsalar, dünyadaki krize rağmen ülkede bu kadar insan işsiz ve aç kalmazdı. Bizde bu ül***i düşünen birileri olduğuna inanır, biraz ümitlenirdik.

Ertürk: Çok ayıp

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Habertürk’te soruları yanıtlarken, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’ın açıklamalarına tepki gösterirek, şöyle konuşmuştu: "Bize bela okumalar, çok ayıp şeyler bunlar. Kurnazlık peşinde insanlar. Hani biz romantiğiz, şuyuz buyuz ama bu kurnazlıkları yutacak kadar enayi değiliz."

[sarıkanarya_41]

Kriz var diye yılbaşı piyangosu, kredi kartına 12 taksitle satılıyor

Büyük ikramiyenin bu yıl 25 milyon YTL olduğu Milli Piyango’nun yılbaşı özel biletleri satışa sunuldu.

Tam biletlerin 24 YTL’den, yarım biletlerin 12 YTL’den, çeyrek biletlerin ise 6 YTL’den satıldığı yeni yıl özel çekilişine için daha ilk günden ilgi büyük olurken, bayiler bu yıl küresel krizin etkisiyle talebin daha da katlanacağını belirtiyor. Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’un ünlü Nimet Abla’sının Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. bayisinde bilet satan Erdal Doğuş ise biletin satışa çıkardıkları ilk saatlerden itibaren ilginin beklediklerinden yüksek olduğu belirtirken, kredi kartı ile de bilet satan bayi Çetin Koç, insanların artık nakit sıkıntısı çektiğini, cebinde parası olmayan insanlara da kredi kartı yoluyla satış olanağı sunduklarını kaydetti. Vatandaşlara çeyrek bileti dahi kredi kartı ile satın alma imkanı sunduğunu anlatan Koç, 100 ve daha fazla bilet alana komisyonsuz 12 taksit seçeneğinin de bulunduğunu ifade etti.

[sarıkanarya_41]

Türk kahvesi liköre tat kattı, pazar artıya geçti

Demet CENGİZ BİLGİNTürk kahveli kremalı likör, son yıllarda küçülen likör pazarında U dönüşü yaptırdı. Hare’nin Türk kahvesi kremalı likörü, 2006 yılında yüzde 22, 2007’de yüzde 11 küçülen likör pazarının 2008’de yüzde 8.5 büyümesine katkı sağladı.

TÜRKİYE’de yok olmaya yüz tutmuş likör pazarını Türk kahvesinin hatırı kurtardı. Yeni Rakı’nın ve Kayra şemsiyesi altındaki şarapların üreticisi Mey İçki, geliştirdiği yeni ürünlerle içki pazarını büyütmeyi sürdürüyor. Mey İçki Pazarlama Direktörü Çiçekten Becel, küçülen likör pazarının Hare marka likörle canlanmasını sağladıklarını, ’Türk Kahveli Kremalı’ likörün pazara hayat öpücüğü verdiğini söyledi. Hare’nin pazarda çok tutulan Türk kahveli kremalı liköründen sonra kahve dünyasının çok beğenilen aromaları Beyaz Çikolatalı Mocha ve Caramel Macchiato ile kahve severlere yine çarpıcı tatlar sunduklarını belirten Çiçekten Becel, "Yarım bardak sıcak süte, yarım bardak Beyaz Çikolatalı Mocha veya Caramel Macchiato’yu ekleyip kış kahvesi ***finizi ikiye katlayın" dedi.

Pazar U dönüşü yaptı

Becel, likör pazarındaki değişikliği şöyle anlattı: "Bir yıl önce piyasaya sunduğumuz Hare Türk Kahveli Kremalı likörünü Türk tüketicisi çok beğendi. Kahveli likör sayesinde pazar büyüdü, likör pazarındaki küçülmeyi durdurduk ve 2006 yılında yüzde 22, geçen yıl da yüzde 11 küçülen likör pazarının 2008`de yüzde 8.5 büyümesine önemli bir katkıda bulunduk. Hatta bu büyük oranı ekim ayında yüzde 10’a çıktı" dedi.

İki ürün daha

Çiçekten Becel, 5 yıl öncesinde Türkiye’de likör tüketiminin 1 milyon litre civarında olduğunu, 2008’de bu rakamın 350 bin litrelerde seyrettiğini belirterek, yaptıkları yeniliklerle likör pazarındaki iniş trendini durduklarını söyledi. Becel, sözlerine şöyle devam etti: "Tüm dünyada kremalı likörler pazarı büyüyor. Hemen her gün yeni bir ürün piyasaya çıkıyor. Bizim de bu kategoride iki ürün formülüz daha var. Yeni çıkan Mocha ve Macchiato’nun durumuna göre, bunları da piyasaya süreceğiz. Kriz ortamı da tabi pazarı nasıl etkilecek göreceğiz."

Pazar payı yüzde 64.5

Çiçekten Becel, likör pazarında Mey’in yüzde 64.5’lik pazar payıyla lider olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: "Mey İçki’nin pazardaki liderlik oranı 3’tür, yani kendine en yakın rakibin 3 katı pazar payına sahip. Toplam likör satışlarının yüzde 43’ü Marmara Bölgesi’nde yüzde 34’ü Ege’de, yüzde 12’si de Akdeniz bölgesinde gerçekleşiyor. Yüzde 30’u Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’da olmak üzere satışların yüzde 50’si üç büyük şehirde yapılıyor. Hare meyveli likörler Türkiye genelinde, kremalı likörler ise yoğun olarak metropollerde tüketiliyor. Hedef kitlenin yüzde 70’ini A-B grubu oluşturuyor."

Kadın-erkek eşitliği sağlandı

MEY İçki Pazarlama Müdürü Zeliha Şener, likörlerin uni**** ürünler olduğunu belirtip, şu bilgileri verdi: "Genelde alkol kategorilerinde kadın oranı yüzde 25-30, erkek oranı yüzde 75-80’dir. Kahveli likör tüketiminde ise kadın-erkek oran eşit; yüzde 50-50. Araştırmadan bu sonuç çıkınca biz de şaşırdık. ’Daha çok kadınlar likör içer’ diye düşünülür, ama öyle değilmiş. Likör ismi aslında meyveli likörleri çağrıştırıyor. Kahve ve kremalı bu üç ürünümüz yeni bir kategori aslında. Kahve dünyasının içinde açılan yeni bir kategori demek daha doğru. ’Alkollü kahve’ yada ’kahve içinde alkol’ diyoruz."

Kremalı likör nasıl içilir

TÜRKİYE’de bir ilk olan Hare’nin kremalı serisinin diğer likörlerden en büyük farkı kahvenin tamamlayıcısı olarak, sek ve kahve yerine içilebiliyor olmasından kaynaklanıyor. Bu likörler, kışın sıcak sütün, suyun veya kahvenin içine katabilecek ya da yazın bol buz, soğuk kahve veya süt ile ***ifle tüketebilecek.

Eskiden yüzde 50’si bayramlarda satılırdı

LİKÖR satışlarının eskiden yüzde 50’sinin bayramlarda yapıldığını, tüketicilerin eskiden likörü sadece bayramlarda ve aile toplantılarında içtiğini hatırlatan Çiçekten Becel, şöyle konuştu: "Dünyada bir ilk olan Hare Kremalı ve Türk Kahveli Likör ile kategorinin konumu değişti. Kremalı likörler kahve dünyasına yeni bir ***if getirdi ve şimdi de kategoriyi büyütüyor. Likör pazarındaki büyümenin yüzde 85`i kahveli likörden geliyor" değerlendirmesini yaptı."

[sarıkanarya_41]

Krize karşı kararlar alıyoruz illa bunları ambalaja mı koyalım

Ümit ÇETİN/KIZILCAHAMAMFinans sektörünü yine fırsatçılıkla suçlayan Başbakan Tayyip Erdoğan, vatandaşlara, "Türkiye bu süreci atlatacak. İşler değişince siz de onları kapınızda bekletin" tavsiyesinde bulundu.

Erdoğan, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. 13. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılışında ekonomik krize ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

Islanmamak mümkün değil

Yağmurda yürüyüp ıslanmamak mümkün değil. Artık belirsizlik nedeniyle dünya genelinde talebin düştüğünü, reel sektörün daraldığını görüyoruz. Dışa açık dünyaya entegre olmuş Türkiye de bundan etkilenecektir. Sermaye akımının yavaşladığını, faiz ve döviz kuru üzerinde baskı oluştuğunu, reel sektörün bu süreçten etkilendiğini müşahede ediyoruz.

İlla ambalajlı mı olacak

Çok sağlam, çok sağlıklı duruş sergileniyor. Krizin etkilerini asgaride tutmak için cesaretle kararları alıyoruz. Varlıkların getirilmesi, hisse senetlerinde spotajın kaldırılması, mevduata güvence. İmalatçı kobiler, esnaf ve sanatkarlara yönelik 350 trilyonluk sıfır faizli kredi desteği paketi Kosgeb tarafından uygulamaya konuldu. Vergi borçlarının 18 ay taksitlendirme imkanı getirdik. Bunlar, paketin uygulamaya konulması. İlla bunları ambalajlayıp bir paket diye mi sunacaktır. Bunun arkası da gelecek.

Siz de kapınızda bekletin

Fırsatçıların iş başında olduğunu görüyoruz. Bankalardan fona devredilen var mı? Yok. Kredileri geri çağıranlar. Türkiye bu süreci atlatacak. İşler değişince siz de onları kapınızda bekletin. O günler gelecek.

Bedelini milletim öder

Bu kriz Türkiye kaynaklı değildir. Dolayısıyla kimse bu krizin faturasını Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. iktidarına çıkaramaz. Krizin içindeki aktörler, hepsinin dünya ile bağlantıları var. Tedbirini alamamış, şimdi faturasını bize kesiyorlar. Biz faturasının üzerine atlayacak olursa bedelini milletim öder.

İlkelerden taviz vermeyiz

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ile bugüne kadar 19 anlaşma yapılmış. İktidara gelen partilerin hepsi Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ile anlaşma yaptılar. Şu anda Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ile masadayız, konuşuyoruz. Ama ülkemin çıkarlarına olmayacak bir anlaşmaya imza atamayız. Bunu Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. başkanına Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’de söyledim. Arkadaşlarım ekipleriyle çalışıyor. Kendilerine bazı ilkeleri açıkladık. Bu ilkelerden taviz vermemiz mümkün değil.

Milleti garantiye alacağız

’Türkiye bu süreci atlatamaz’ diyorlar, Türkiye bu süreci atlatır. Bir şeyler bilerek söylüyoruz. Bankalarla oturup konuştuk, bizden bazı şeyleri istediler, ’yok kusura bakmayın’ dedik. Onlar hep kendilerini garantiye almak istiyorlar. Biz de milleti garantiye almayı istiyoruz.

[sarıkanarya_41]

14 ay önce ölen hasta muayene için çağrıldı

30 Kasım 2008Ali DAĞLAR.hurriyet2008-detailbox-newslink { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Adli Tıp Kurumu, pankreas kanserine yakalandığı için bağlanan malul maaşının kesilmesi üzerine SSK’yı dava eden ve 23 Temmuz 2007’de hayatını kaybeden TIR şoförü Osman Görener’i muayeneye çağırdı. Kurum Başkanı Keramettin Kurt ve Uz. Dr. Nur Birgen imzalarıyla mahkemeye gönderilen yazıda, Görener’in ’muayeneye gönderilmesi’ istendi.

TIR şoförü Osman Görener, 2003 yılında pankreas kanseri olduğunu öğrendi. Aynı yıl yapılan ameliyatla pankreası ve oniki parmak bağırsağının bir bölümü alındı. Ameliyatın ardından SSK’ya malulen emeklilik başvurusu yaptı ve 2004’te maaşı bağlandı. 2006’da SSK, "kontrol raporu" istedi. Okmeydanı Hastanesi’nden alınan raporda kanserde yayılma olmadığı bildirildi. SSK 4 Temmuz 2007’de hastanın çalışma gücünü üçte iki oranında kaybetmediği gerekçesiyle maaşını kesti. Görener, tedavisinin sürdüğünü belirtip Yüksek Sağlık Kurulu’na itiraz etti ama sonuç değişmedi. 2007 başında Kartal İş Mahkemesi’nde dava açarak, birikmiş maaşlarını istedi ve 5 bini maddi, 50 bini manevi 55 bin YTL’lik tazminat talep etti.

Dava dilekçesinde, pankreas kanserinin insanlarda görülen en ağır ve en az yaşam süresi biçilen kanser türü olduğu vurgulandı.

Osman Görener davayı açtıktan dört ay sonra 49 yaşında hastanede hayatını kaybetti. Aile, açılan davayı devam ettirdi, yazışmalar bir yıl sürdü. Son olarak dosya, bilirkişi incelemesi için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Adli Tıp’tan gelen ve 14 ay önce ölmüş davacıyı muayeneye çağrı yazıda aynen şöyle denildi: "Kişinin, Kurulumuz muayene günleri olan Pazartesi, Çarşamba, Cuma günlerinden birinde kimlik belgesi ve tüm tıbbi belgeleriyle birlikte saat 08.30’da Kurumumuzda hazır bulunacak şekilde muayeneye gönderilmesi." Adli Tıp Kurumu, Hüseyin Üzmez hakkında verdiği skandal raporla da günlerce gündemde kalmıştı.

TIP DOKTORU VE HUKUKÇU YILDIZ ERTUĞ ÜNDER

Adalet duygusu zedeleniyor

Adli Tıp Kurumu’nda gündeme gelen bilim dışı ve usule aykırı işlemler yeni değil, tıp ve hukuk çevrelerinde bilinen ve çokça yakınılan bir konu. Usulsüz işlemlerin son dönemde sıkça kamuoyuna yansıyor olması vahametin arttığını gösteriyor. Türkiye’de alanında tek resmi bilirkişi kurumu olan Adli Tıp Kurumu, denetimini de kendisinin yaptığı sağlıklı olmayan bir işleyişe sahip. Bu olayda da bilirkişiliğin en önemli koşulu olan güvenilirliğin ve adalet duygusunun zedelendiğini görüyoruz.

[sarıkanarya_41]

İşte son fotoğrafı

30 Kasım 2008Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), (DHA).hurriyet2008-detailbox-newslink { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Eski Futbol Federasyonu Başkanı Mustafa Kemal Ulusu, Atatürk’ün bilinmeyen yönleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Atatürk'ün aslında Çankaya Köşküne gömülmek istediğini açıklayan Ulusu yayınladığı kitabında da Atatürk'ün en son çekilmiş fotoğrafını yayınladı.

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
ATATÜRK’ün Çankaya Kütüphanecisi Nuri Ulusu’nun oğlu eski Futbol Federasyonu Başkanı Mustafa Kemal Ulusu, Atatürk’ün bilinmeyen yönleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Atatürk’ün son 12 yılında sürekli yanıbaşında olan babasının anılarından derlenen ve geçen ay çıkan ‘Atatürk’ün Yanı Başında’ isimli kitabından alıntılar yapan Mustafa Kemal Ulusu, “Atatürk’ü son zamanlarda büyük devlet adamlığının yanı sıra farklı gösterip, onu farklı tanıtmak isteyenler var. Atatürk Cumhurbaşkanı olduktan sonra hiçbir yurt dışı gezisine çıkmadı. Tüm dünya liderleri, krallar dahil onu görmek için Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’ya gelmek zorunda kaldı. Şimdikiler öyle mi? Üç kuruş için dünya yol gezip, okyanusları aşıyorlar” dedi.

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. 68 yaşındaki Kemal Ulusu, Muğla’nın Bodrum İlçesi'ne bağlı Gündoğan Beldesi’nde, öğretmenler haftası çerçevesinde Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Palace Otel’de düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katıldı. Konferansı Nafiz Ilıcak İlköğretim Okulu ile Fahriye Ilıcak Meslek Lisesi'nden 120 öğretmenin hazır bulunduğu, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. 'li Gündoğan Belediye Başkanı İbrahim Birgi, Nafiz Ilıcak İlköğretim Okulu Müdürü Köksal Başara ve öğretmenlerin ilgiyle izledi. Ulusu'nun, Atatürk ile Çankaya Köşkü'nde son 12 yılında birlikte olan ve yanından hiç ayrılmayan Çankaya Kütüphanecisi babası Nuri Ulusu’nun anılarının ve Ulu Önder’in bilinmeyen fotoğraflarının yer aldığı ve bir ay önce yayımlanan ‘Atatürk’ün Yanı Başında’ isimli kitabından alıntılar yaparak verdiği konferans öğretmenlerin sık sık yoğun alkışlarıyla kesildi.
Mustafa Kemal Ulusu kimdir?
MUSTAFA Kemal Ulusu 1940 yılında Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’da doğdu. Yüksek Ticaret Lisesi’ni bitiren Ulusu, uzun yıllar özel sektörde yöneticilik ve danışmanlık yaptıktan sonra, Ulaştırma Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Başbakanlık Spor danışmanlıkları yaptı. 1998’de DYP’den Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Belediye Başkan adayı oldu. Aynı zamanda aktif bir sporcu da olan Ulusu, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Kulübü Yönetim Kurulu Üyeliği, Üsküdar Anadolu Kulübü Genel Kaptanlığı, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü görevlerinde bulundu. 1984- 1986 yılları arasında Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı oldu, 1990'da, Ömür Boyu Türkiye Futbol Federasyonu Genel Kurulu üyeliğine kabul edildi. Cumhuriyet, Tercüman, Takvim, Akşam, Star gibi gazetelerde spor yazarlığı, TGRT’de kendi adına bir futbol programı yapmış olan Mustafa Kemal Ulusu, halen Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ’da yaşıyor.

Futbol Federasyonu eski Başkanı Mustafa Kemal Ulusu, Ulu Önder’e yönelik son zamanlarda anlaşılmayan bir karalama kampanyasının başlatıldığını, dünyanın 100 yılın lideri olarak kabul ettiği Atatürk’ün, ‘güya kişiliğine yönelik bilinmeyenlerin anlatılarak’ farklı gösterilmeye çalışıldığını belirtti. Ulusu, “Atatürk, Cumhurbaşkanı olduktan sonra hiçbir zaman yurt dışına çıkmadı. Vaktini tarlada, dağda, sanayide, işçinin arasında, ülkesinin sorunlarını, vatandaşlarını, köylülerini, kalkınma projelerini inceleyerek geçirdi. Şimdikiler gibi ülke ülke gezmedi, üç kuruş için okyanusları aşmadı, İngiltere Kralı dahil dünya liderleri onu görmek, ziyaret etmek için Türkiye’ye geldiler” dedi.

ORDUYA BÜYÜK SAYGI DUYARDI

Babası Nuri Ulusu’nun sürekli onun yanı başında, en sevdiği yardımcılarından biri olduğunu, dil ve tarih çalışmalarında aktif görevlerde bulunduğunu, tüm yurt gezilerinde, tatbikatlarda ona eşlik ettiğini belirten Mustafa Kemal Ulusu, Atatürk’ün Türk ordusuna ve komutanlarına büyük saygı duyduğunu söyledi. Ulusu, “Atatürk'ün Çankaya Köşkü'nde akşamları hazırlanan içkili sofralara davet ettikleri konukları randevu ile gelirler, onları içki sofralarında dinler, her konuda yardımcı olmaya çalışırdı. Atatürk bir tek kişi geldiğinde köşkün kapısına kadar gider, bizzat kendisi karşılar, onun yanında yemekte içki içmez, o gittikten sonra rakısını içerdi. Bu kişi Mareşal Fevzi Çakmak’tı. Ordu’ya büyük saygı duyar, bu ül***i hem yüceltecek ve koruyacak yegane kurumun ordu olduğunu söylerdi” dedi.

KARA ÇARŞAF, PEÇE, BAŞÖRTÜSÜ

Ulusu, babasının anılarından derlediği kitabın ‘Bir kadınla baş örtüsü hikayesi’ başlıklı bölümünde yer alan bilgilerin, bugünün Türkiye'sinde bile ders alınması gereken unsarlar içerdiğini ifade etti. Ulusu, babasının anısını şöyle anlattı:

“Atatürk, verdiği özel bir izinle Dolmabahçe sarayında yapılan, bir generalin kızının düğününe katılır. Atatürk kendi kızının düğünü gibi yemekten dekorasyona kadar herşeyle kendisi ilgilenmiş, herşeyin kusursuz olmasını istemişti. Seçkin davetli topluluğunun katıldığı düğünde atmosfer mükemmeldi, her yer süslenmiş, içkiler, en müstesna yemekler, müzikler çalınıyor, şarkılar söyleniyordu. Atatürk yine o gece her zamanki gibi çok şık giyinmişti. Herkesin gözü onun üzerindeydi. Atatürk ise gelin, damat ve yakınlarıyla sohbet ediyor, hoş vakit geçiriyordu. Dans edenleri ***ifle izlerken nedense o gece ilk kez dans etmediğini fark ettim. Esasında muhakkak bir hanımfendiyi eşinden müsade alarak dansa davet ederdi. Atatürk’e yakın masalardan birinde şık giyinmiş ancak başında siyah bir örtü olan bir kadın oturuyordu. Bu kadın düğünün başından beri Atatürk’ün dikkatini çekmişti. Gece saat üçte düğün sona erdikten sonra Atatürk yerinden kalkıp o başı siyah örtü ile kapalı hanımefendinin yanına nazikçe gidip, kendine has nezaketi ile ‘Hanımefendi kıyafetiniz çok güzel, otururken de sizi izledim, her şey güzel de şu başınızdaki siyah örtüyü anlayamadım. Ben artık kara çarşaflar, kara peçeler, baş örtüleri pek istemiyorum, müsade eder misiniz, şunu bir kafanızdan çıkarıp atayım' dedi. Hanım önce şaşırdı, sonra başıyla olur gibi ifade kullanınca, Atatürk hanımefendinin başörtüsünü eliyle zarif bir şekilde çıkartıp yanında bulunan bir beye verdi ve ilave etti: ‘Bu güzel saçlar kapatılırmı hiç?’ ve yavaşça eğilip yaşlı hanımın elini hafifçe öptü. Kadıncağızın gözleri dolu dolu oldu ve ‘Paşam elinizi öpebilir miyim?’ deyince, elini uzatan Paşa’nın ellerini defalarca öptü ve ağlayarak ‘Söz Atam söz, artık başımı asla kapatmayacağım’ dedi.”

ÇANKAYA KÖŞKÜ'NE GÖMÜLMEK İSTİYORDU

Babasının anılarında Atatürk’ün Etnografya Müzesi’ni mimari açıdan asla beğenmediğini, hatta yıktırma fikrinde bile olduğunu belirten Mustafa Kemal Ulusu, “Babam, Atatürk’ün 1938 ve 1953 yıllarında Etnografya Müzesi’nde defnedildiğini, bu yüzden Ata’nın kemiklerinin sızladığını söylerdi. ‘Çünkü Atatürk orayı mimari olarak hiç sevmiyordu. Hatta yıktırmayı istediğini söylüyordu. Ayrıca Atatürk yaşasaydı, gömülmek için Anıtkabir’i de istemez. O sadece Çankaya Köşkü’nün bahçesine gömülmek istiyordu. Çünkü Atatürk bir Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. aşığıydı ve Çankaya’ya hayrandı’ diye anlatırdı” dedi.

Yaklaşık 45 dakika süren konferansta konuşmaları sık sık öğretmenlerin alkışları ile kesilen Mustafa Kemal Ulusu, ‘Atatürk'ün Yanı Başında- Çankaya Köşkü Kütüphanecisi Nuri Ulusu'nun Anıları’ isimli kitabını da imzalayarak, öğrentemenlere hediye etti. Doğan Egmond Yayıncılık ve Yapımcılık Ticaret A.Ş. tarafından ilk baskısı ekim, 4'üncü baskısı kasım ayında yapılan kitap 13 YTL'den satılıyor