Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
9 sonuçtan 1 ile 9 arası

Konu: 07.12.2008 saglık haberleri

  1. #1

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    New41 07.12.2008 saglık haberleri

    Midesinden 1,5 kilo saç çıktı! 3 yıldır saçlarını yiyor... 07.12.2008 15:49:24
    Eskişehir'de 31 yaşındaki bir kadının midesinden, ameliyatla 1.5 kilo ağırlığında saç çıkarıldı.

    Eskişehir'in Seyitgazi İlçesi'nde oturan bir aylık evli Ü.A., kusma ve iştahsızlık şikayetiyle yakınları tarafından Eskişehir Özel Anadolu Hastanesi'ne götürüldü. Yapılan tetkikler sonucunda ameliyata alınan Ü.A.'nın midesinden 1.5 kilo saç çıkarıldı.

    Özel Anadolu Hastanesi genel cerrahi uzmanlarından Op. Dr.İhsan Oruk, Ü.A.'nın psikolojik rahatsızlığı nedeniyle 3 yıldan bu yana saçlarını yediğinin anlaşıldığını belirterek şöyle konuştu:

    "Bu tip hastalar saçın yanı sıra metal, pamuk veya bitki artıklarını yutuyorlar. Saç yumakları mide çıkışını tıkadığı için hasta bize karın ağrısı, kusma ve yemek yiyememe şikayetiyle geldi. Yapılan tetkiklerde mide bölgesinde büyük bir kitlenin olduğunu tespit ettik. Yaptığımız ameliyatla hastanın midesinden bir buçuk kilo saç çıkarttık."

  2. #2

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Pasif içicilik kısırlık nedeni! Sigara tiryakisi olmaya gerek yok... 07.12.2008 14:36:29
    ABD'de yapılan bir araştırma, çocukluğunda ya da gençliğinde pasif içici olan kadınların kısırlık sorunu yaşamaya da düşük yapma ihtimallerinin oldukça yüksek olduğunu ortaya koydu.

    Araştırmaya göre, sigarada bulunan toksinler, üremeyle ilgili hormon faaliyetlerini etkileyerek, kadınların bünyelerinde kalıcı hasara yol açabiliyor. New York'ta bulunan Rochester Üniversitesinin öğretim üyesi Luke Pepponeve Roswell Park Kanser Enstitüsünde görevli Dr. Kenneth Piazza'nın öncülüğünde yapılan, 4 bin 800 kadının durumunun incelendiği çalışmada, sigara içen ya da pasif içici olan kadınlara, hamileliklerinin detayları, hamile kalma girişimlerive yaptıkları düşüklerle ilgili sorular soruldu.

    Sonuçları "Tobacco Control" dergisinde yer alan çalışmada, denek kadınların yüzde 11'inin hamile kalmakta zorlandığı, üçte birinin ise en az bir düşük yaptığı belirlendi. Araştırmaya göre, ebeveynleri sigara içen kadınlar, sigarasız ortamda büyüyen kadınlara göre yüzde 26 oranında daha zor hamile kalıyor ve düşük yapma oranları da söz konusu kadınlara kıyasla yüzde 39 daha fazla.

  3. #3

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart


    5 binden fazla kişi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, mutlululuk iş arkadaşları dışında, arkadaşlar ya da aile bireyleri arasında bulaşıcı.

    Harvard Tıp Okulu’ndan Nicholas Christakis ve Kaliforniya Üniversitesi’nden James Fowler, 5 binden fazla kişinin katıldığı araştırmanın sonucunda mutluluk ve mutsuzluğun sosyal ve coğrafi yakınlık kıstaslarına bağlı olduğu sonucuna vardı.

    Buna göre, örneğin bir kişinin arkadaşı kendisine 800 metreden az uzaklıkta yaşıyorsa bu kişinin mutluluğunun artma ihtimali yüzde 42. Arkadaşın 1,5 kilometreden az uzaklıkta yaşaması durumundaysa mutluluk yüzde 25 artıyor, uzaklık arttıkça mutluluk oranı azalıyor.
    1971-2003’te arasında yapılan, 21-70 yaş grubunda 5124 kişinin katıldığı araştırmaya göre, mutluluk şansı mutlu bir eşle beraber yaşama durumunda yüzde 8, yakında mutlu bir arkadaşın yaşaması durumunda yüzde 14, mutlu komşuların olması durumundaysa yüzde 34 artıyor.
    Mutluluğun sosyal gruplar arasında yayılabildiğine dikkati çeken araştırmacılar, ancak bu formülün iş yerinde geçerli olmadığını, burada duygusal durumun yayılmasının sınırlı kalabileceğini belirtti.
    Araştırma, İngiliz Tıp Dergisi’nde yayımlandı.

  4. #4

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    İstanbul İl Sağlık Müdürü Mehmet Bakar, korsan ambulansların polis telsizi dinleyerek 112 Ambulanslarından önce olay yerine gittiğini söyledi. Bakar, korsan ambulansların hasta ve yaralıları anlaşmalı oldukları hastaneye pazarladıklarını belirtti.

    Geçtiğimiz günlerde özel bir ambulansın trafik kazası geçiren yaralıyı karga tulumba taşıması ile ilgili görüntüler, özel ambulansların hasta kapma yarışını gündeme getirmişti. Hasta kapma yarışı yapan bazı özel ambulansların polis telsizi dinleyerek olay yerine 112 ambulanslarından önce gittikleri ortaya çıktı. Konuyla ilgili Cihan Haber Ajansı'nın sorularını cevaplayan İl Sağlık Müdürü Mehmet Bakar, özel ambulansları periyodik olarak denetlediklerini, şartlara uymayanların ruhsatlarının iptal edildiğini belirtti. Şartları uygun olan bazı ambulansların ise korsan olarak hasta ve yaralılara müdahalede bulunduğunu vurgulayan Bakar, "Zaten bu ambulanslar İstanbul'un her yerinde faaliyet göstermezler. Birkaç yerde kendilerini konumlandırmışlardır. Olay yerine hızlı gitmek için polis telsizi dinliyorlar. Asıl amaç hastaya erken ulaşmak değil orada. Ana mesele hastayı götürecekleri hastaneyle olan ilişkileridir. Ya o hastanenin ambulansıdır. Ya da bazı özel hastanelere hasta pazarlamak gibi bir iştir bu." diye konuştu. Emniyetin telsiz dinlemeyi engellemediğini söyleyen Bakar, "Biz de engelleyemeyiz." ifadesini kullandı.

    Korsan ambulansların yakalandıktan sonra ruhsatlarına el konulduğunu bildiren Bakar, hasta sahipleri şikayet etmediği için bir şey yapamadıklarını vurguladı. Bakar, "Ortada bir şikâyet söz konusu değilse biz bir şey yapamıyoruz. Burada amaç anlaşmış olduğu hastayı götürüp hasta üzerinden prim alması söz konusu olabilir." ifadesini kullandı.
    Korsan özel ambulansların vatandaşları fahiş fiyatlarla taşıdıklarını aktaran Bakar, şikayet gelmesi halinde işlem yapılacağını dile getirdi. Bakar, "Vatandaş farkında bile olmadığı için orada fahiş fiyatlarla taşınıyor. Eğer vatandaşımız, kendisini rahatsız edecek bir fiyat istendiği takdirde bunu ispat edebileceği bir fatura söz konusuysa müdürlüğümüze müracaat ettiğinde biz gereken işlemi yaparız." şeklinde konuştu.
    Yapılan yanlışların tüm özel ambulanslara mal edilemeyeceğine dikkat çeken Bakar, "Bunlar sadece birkaç ambulanstan ibarettir. Bunu çok geniş bir özel ambulans ağıyla karıştırmamak lazım." Şeklinde konuştu.
    "İSTANBUL HAVA AMBULANSARINA KAVUŞUYOR"
    İstanbul'da çok kısa bir süre içinde 2 helikopterin hava ambulansı olarak hizmete başlayacağını belirten Bakar, 1 hava ambulansının da kafileye ekleneceğini ifade etti. Hava ambulanslarının daha çok yakın illerden İstanbul'a getirilecek hastaları taşımak için kullanılacağının altını çizen Bakar, "Bütün altyapımızı hazırladık. Yakında helikopterlerimizi gelecek. Gelir gelmez İstanbul'a komşu vilayetlerden sürekli hasta nakli olur. Biz en kısa zamanda hava ambulansımızı aktif bir şekilde kullanmak istiyoruz. " dedi.
    Bu doğrultuda bazı hastanelerin bahçelerine helikopter pistleri yapıldı. İstanbul'da hizmet verecek 3 hava ambulansı yakın şehirlerden getirdiği acil vakaları kısa bir süre içinde ilgili hastaneye ulaştırabilecek.

  5. #5

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Bilim insanlarının araştırmalarına göre psikopatlar iş yerlerinde en savunmasız arkadaşlarını ‘gözlerine kestiriyor’
    Psikopatların, güçsüz olanları kestirebildiği bildirildi. New Scientist dergisinin internet sitesinde yer alan haberde, yapılan bir araştırmanın, psikopatların özelliklerine sahip kişilerin, iş yerinde iyi bir kariyere sahip olan değil, en savunmasız arkadaşlarını "gözlerine kestirme" eğiliminde olduklarını gösterdi.

    Araştırmada, yaygın inanışın aksine birçok psikopatın hiçbir zaman ağır suç işlemediğine dikkati çekilerek, toplumda her 100 kişiden birinin, psikopatça addedilen anti sosyal davranışlar gösterdiği, bunlardan en sık görülenin, kendi arzularının yerine gelmesi için diğerlerini ustaca idare etme yeteneği olduğu belirtildi.

    Kanada’daki Dalhousie Üniversitesi’nde görevli bilim adamı Kevin Wilson ve ekibi, bu davranışı araştırmak için yaptıkları incelemede, 44 erkek öğrenciyi, psikopatça özelliklerin ölçüldüğü bir teste tabi tuttuktan sonra ikiye ayırdı.

    Wilson, bu öğrencilerin hiçbirinin psikopat olarak nitelendirilmediğini, ancak bazılarının psikopatlarla bağdaştırılan davranışlara sahip olduğunu belirtirken, öğrencilere, bir dizi yüz gösterildi ve bu yüzlere sahip kişilerin isimleri, işleri, ilgi alanları ve hobileri hakkında bilgi verildi.

    Araştırma çerçevesinde, daha sonra öğrencilerden bu ayrıntıları hatırlamaları istendiğinde, psikopatça davranışlara sahip olanların, üzgün görünen ve başarısız olan kadınları ve bu kadınların yaşamlarıyla ilgili detayları tarif etmekte normal öğrencilerden daha başarılı oldukları gözlendi. Kevin Wilson, "Psikopatlar, en zayıf kurbanları seçmekte daha iyi" dedi.

  6. #6

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Çocuklarda daha çok 4 ila 12 yaşlarında nöbet biçiminde görülen “gece korkularının” (pavor nocturna) kalıtsal olabileceği belirtildi.

    Kanada’nın Montreal kentindeki Uyku Bozuklukları Merkezinden bir ekibin yaptığı araştırma, “gece korkularının” yüzde 40’ının soya çekimle açıklanabileceğini ortaya koydu.

    En büyüğü 30 aylık 390 tek ve çift yumurta ikizleri üzerinde yapılan araştırma, tek yumurta ikizlerinden biri böyle bir sorun yaşadığında diğerinde bu bozukluğun görülme ihtimalinin yaklaşık yüzde 68 olduğu görüldü. Çift yumurta ikizlerindeyse bu riskin yüzde 24’e düştüğü belirlendi.

    Araştırmacılar, ebeveynleri bu davranış bozukluğuna sahip çocuklarda “gece korkularının” görülme riskinin daha fazla olduğu sonucuna vardı.
    Önceki araştırmaların da kalıtsal etkenlerin, uyurgezerlik ya da uykuda konuşma vakaları gibi bazı uyku bozukluklarının nedeni olabileceğini gösterdiğini belirten araştırmacılar, ateş, uyumadan hemen önce yemek yemek, idrar torbasının dolu olması ya da ailede stresli bir olayın yaşanması gibi başka etkenlerin de “gece korkularına” yol açabileceğini vurguladılar.
    Tüm durumlarda gece korkularının (sık ve sürekli olduğu durumlar hariç) psikolojik veya sosyal sonuçlar doğurmadığına dikkati çeken araştırmacılar, bu bozukluğun yaş ilerledikçe kendiliğinden kaybolabileceğini belirttiler.
    Araştırma Pediatrics dergisi ve Fransız Nouvel Observateur gazetesinin internet sitesinde yayımlandı.
    PAVOR NOCTURNA NEDİR?
    “Gece korkuları” çocuklar uykuya daldıktan 1-2 saat sonra nöbet biçiminde görülen önemli bir bozukluk. “Gece korkuları” olan çocuk panik şekilde çığlık atarak uyanır, terlenir.
    Çocuğun yatakta derin soluk alıp verdiği ve kalbinin hızlı çarptığı gözlenir. Bu nöbet 10 dakika içinde kendiliğinden geçer. Bozukluk, genellikle, yaş ilerledikçe kendiliğinden kaybolabiliyor, ancak bazı durumlarda tedavi gerekebiliyor.

  7. #7

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Fareler üzerinde denenen yeni kök hücre tedavisi ile yıpranmış kalp onarılabilecek. Geliştirilen yeni kök hücresi tedavisiyle, gelecekte kalp nakilleri tarihe karışabilir.
    Zira, fareler üzerinde denenen yöntem, insanlarda da başarı sağlarsa, tespit edilen özel hücreler geliştirilerek yıpranmış kalp onarılabilecek.
    Her 1 milyon normal kalp hücresinde, sadece 300 tane bulunuyor. İşlevi, kalbi yıpranma ve aşınmalara karşı korumak. ABD’li Profesör Michael Schneider’ın kalp kasında tespit ettiği özel kök hücre, kalp nakillerini ortadan kaldırabilir.
    ABD’li profesör İngiliz meslektaşlarıyla fareler üzerinde denediği yöntemle özel hücreleri, kalpten ayırıp laboratuar ortamında klonladı ardından da hücreleri çoğaltıp farenin kalbine doku olarak yerleştirdi.
    Yöntem farelerde başarılı oldu. Bu sayede kalp onarıldı, kan pompalama gücü de arttı.
    Bilimadamları çalışmayı insanlara benzer bir anatomiye sahip domuzlar üzerinde denemeye hazırlanıyor. Bunu 2-3 yıl içinde insanlar üzerindeki deneyleri izleyecek.
    Yeni buluşlara verilen tıbbın Oscar’ı, The Medical Futures Innovation ödülüne layık görülen yöntemin, kalp hastalıklarının tedavisinde çok önemli kazanımlar sağlaması bekleniyor.

  8. #8

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Sezaryenle doğan bebeklerin astıma yakalanma riskinin normal doğanlardan daha fazla olabileceği bildirildi.

    Son yıllarda özellikle gelişmiş ülkelerde astıma yakalanan çocukların sayısı arttı. Hollanda'daki Sağlık ve Çevre Enstitüsünden Dr. Caroline Roduit ve ekibi, 8 yıl boyunca Hollanda'da Mayıs 1996 ile Aralık 1997'de dünyaya gelen, 247'si (yüzde 8,5) sezaryenle doğmuş 2 bin 917 çocuğun sağlık durumunu araştırdı.

    Bu çocuklardan yüzde 12,4'ünün 8 yaşından itibaren astıma yakalandığını gören bilim adamları, sezaryenle doğan çocukların astıma yakalanma riskinin daha fazla olduğu sonucuna vardı.
    Araştırmacılar, anne ya da babası alerjik bünyeye sahip çocukların astım riskinin iki kat, bu riskin anne ve babası da alerjik olanlarda üç kat arttığına dikkati çekiler.
    Thorax adlı dergide yayımlanan araştırmanın, çocuğun astıma yakalanmasında kalıtsal ve çevresel etkenlerin birleşmesinin önemini gösterdiğini belirten bilim adamları, sezaryen oranının artmasının tıbbı gereklilik olmadan, kısmen annelerin talebinden kaynaklandığını ifade ettiler.
    Son yıllarda özellikle gelişmiş ülkelerde astıma yakalanan çocukların sayısı arttı. Sezaryenle doğum oranı da gelişmiş ülkelerin çoğunda artış gösterdi. Sezaryenle doğum oranı 1970'lerde yüzde 5 iken bazı yerlerde 2000'de yüzde 30'un üzerine çıktı.

  9. #9

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Uzmanlar, et tüketiminin arttığı Kurban Bayramı öncesi vatandaşlara, etin tüketimi konusunda bazı uyarılarda bulundu.
    Adana İl Sağlık Müdürlüğünde görevli Diyetisyen Serpil Demiray, yazılı açıklamasında, kurban bayramında aşırı et tüketiminin sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etti.
    Etin, sindirimi zor bir yiyecek olduğunu belirten Demiray, özellikle yeni kesilmiş etin dinlendirilmeden tüketilmesi durumunda, midede şişkinlik ve hazımsızlık gibi şikayetlere yol açabileceğini vurguladı.
    Fazla et tüketiminin kolesterolü olanlar ile kalp ve karaciğer hastaları için sakıncalı durumlar yaratacağını ifade eden Demiray, bayramlarda özellikle diyet yapan kişilerin diyetlerini bozmamaları gerektiğini bildirdi.
    Demiray, kurban bayramında et tüketilirken görünen yağ kısımlarının mutlaka temizlenmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
    ''Çünkü doymuş yağ oranı yüksek olan hayvansal gıdalar, kalp damar hastalıklarına davetiye çıkarır. Etler hazırlanırken görünen yağ temizlendikten sonra, soğutucuda bir iki gün dinlendirilmeli, pişirileceği zaman ayrıca yağ eklenmemeli. Etler haşlama veya fırında pişirilirse daha sağlıklı olur. Izgara yapılan etlerde etin yanmasından dolayı oluşan kanserojen maddeler sağlık için olumsuzluklar yaratır.
    Bayram ziyaretlerinde şeker, çikolata, hamur tatlıları ve beraberinde tüketilen et, hem kolesterolün yükselmesine hem de kilo alımına neden olur.
    Bayramlarda sebze ve meyve tüketimi arttırılmalı, posadan zengin kuru baklagil ve kepekli ekmek tüketimine önem verilmeli.''
    Demiray, sağlıklı yaşamanın temel koşullarından biri olan ''fiziksel aktivite''nin bayram süresince yapılarak, günde 2,5 litre su tüketilmesini de önerdi.
    Kahvaltı öğününün de atlanmaması gerektiğine dikkati çeken Demiray, şöyle devam etti:
    ''Ev ziyaretlerine gidilirken düşük kalorili çorba, yoğurt, meyve, salata gibi yiyecekler yenerek evden çıkılmalı. Böylece ikramlara 'hayır' deme şansı doğar. Ayrıca çay ve kahve gibi, içeceklerin tüketimi fazla olursa kalp ritim bozuklukları, uykusuzluk ve mide şikayetleri artabilir. Bu içeceklerin tüketim miktarını sınırlamak gerekir. Şerbetli hamur tatlıları yerine de sütlü tatlılar tercih edilebilir.''

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •