Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 4/58 İlkİlk 12345678910111213142954 ... SonSon
573 sonuçtan 31 ile 40 arası

Konu: Güncel Galatasaray Haberleri

  1. #31

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Şaka gibi!




    Galatasaray Kulübü'nün resmi yayın organı ''Galatasaray Dergisi''nde röportajı yayınlanan Serkan, küçükken ağabeyi Serdar ile mahalle aralarında top oynadıklarını dile getirerek, ''Babam benden umutluydu. Ağabeyimin bu çıkışı yapmasını beklemiyordu. Ben daha ön plandaydım. Küçük olduğumdan bana bir başka bakardı tabii'' ifadesini kullandı.

    Serkan, ağabeyiyle mahallede çoğunlukla karşılıklı takımlarda oynadıklarını anlatarak, ''İkimiz aynı takımda olunca, takım güçlü olurdu. Genelde bizim üzerimize takım kurulurdu. Ağabeyimle arkadaş grubumuz ortaktı. Birbirimizi çok kızdırırdık. Mahallede o takımını kurardı, ben de takımımı kurardım'' diye konuştu.

    Bursaspor forması altında Turkcell Süper Lig'de ağabeyinin oynadığı Beşiktaş ile yaptıkları karşılaşmanın kendisi için çok farklı olduğunu dile getiren Serkan, şunları kaydetti:

    ''Beşiktaş ile deplasmanda oynadık. Sonuçta ağabey kardeşiz ama iki kulüp arasındaki diyalog açısından zor bir maçtı. En son mahalle maçlarında karşılıklı oynamıştık. Ağabeyim çok rahat biridir. Beni de maç başlarken rahatlatmak istedi. Sakin olmamı söyledi. Maçın ilk dakikalarında ona bir faul yaptım. Sonra yürümeye devam ettim. Yere düşen ağabeyim, beni neden kaldırmıyorsun anlamında bana bakıyordu. O maç atmosferinde kimi düşürdüğümün bile farkında değildim.''

    -''GALATASARAY'A TRANSFERİM ŞAKA GİBİYDİ''-

    Serkan, Galatasaray'a transferinin kendisi için çok şaşırtıcı olduğunu anlattı.

    Bursaspor'da kadro dışı kaldıktan sonra Galatasaray'ın kendisiyle ilgilendiğini duyduğunu belirten genç futbolcu, ''Ama ben böyle bir transfer olursa sezon sonu olur, diye düşünüyordum. Moralsiz bir dönemdeydim, tek başıma çalışıyordum. Transferin son gününde menajerim beni aradı ve 'İstanbul'a imza atmaya gidiyoruz' dedi. Transfer döneminin son günüydü ve bitmesine birkaç saat kalmıştı. İstanbul'a geldik ve imzayı atarak Galatasaraylı oldum. Benim için şaka gibiydi. Çok mutlu olmuştum'' ifadelerini kullandı.

    Serkan, Türkiye'de genç futbolculara yeteri kadar şans verilmediğini de dile getirerek, ''Bu biraz da gelenek olmuş, tecrübeyi tercih etmek. Belki de bir güvensizlik var. Genç futbolcu demek, tecrübesiz ve bir sürü eksiği var anlamına da geliyor doğal olarak. Fakat bu eksikler de oynayarak gideriliyor'' diyerek sözlerini tamamladı.

    A.A

  2. #32

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Yıldız'ın alternatifi!



    Sarı-kırmızılı ekipte, Ümit Karan'ın "Ben asla Sivas'a gitmem" demesi üzerine, Mehmet Yıldız transferi resmi imzanın eşiğinden döndü. Bu son dakika şoku üzerine Cimbom ibreyi, transfer listesinde Yıldız'ın yedeği olarak bekletilen Aston Villa'lı John Carew'e çevirdi. Norveçli golcü gelmeye hazır.

    Cimbom'a dev kule

    Sarı-kırmızılı takım, Sivas'ın Mehmet için 5 milyon euroda diretmesi üzerine yedekte beklettiği Norveçli'yi gündemine aldı.

    Galatasaray'da Mehmet Yıldız defteri şimdilik rafa kaldırıldı ama golcü arayışları bitmedi. Necati Ateş ve Ümit Karan'ın gitmek istememesiyle oyuncu takasını devreden çıkartan Sivasspor'un 5 milyon euro talep etmesi üzerine Mehmet'in transferi soğumaya alınırken, sarı-kırmızılı ekibin Fotomaç'ta yer alan habere göre, John Carew'e yöneldiği öğrenildi. "Mehmet Yıldız olmazsa alacağımız golcü hazır" diyen Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin'in, Norveçli golcü ile görüştüğü ve olumlu yanıt aldığı öğrenildi.

    Sözleşmesi sürüyor

    Aston Villa'da mutlu olmayan ve ayrılmayı düşünen 1.95'lik golcünün, "Kulübüm Aston Villa ile anlaşırsanız yeniden Türkiye'de oynamak isterim" dediği öğrenildi. Galatasaray'ın 2011 yılına kadar sözleşmesi bulunan Carew'i öncelikle kiralamak istediği, İngiliz kulübünden kabul görmezse bonservisiyle almaya çalışacağı öğrenildi. 29 yaşındaki futbolcu 2004- 2005 sezonunda Beşiktaş forması giyerken, ligde oynadığı 24 maçta 13 gol atmıştı.

  3. #33

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Arda'yı rapor kurtardı!



    Galatasaray'ın genç yıldızı Arda Turan'ın 5 Ekim tarihinde oynanan Bursaspor maçı sonrası girdiği doping kontrolünde stereoid içeren ağrı kesici olan "metilprednisolone" kullandığı belirlendi.

    Milli futbolcu, Bursa deplasmanı öncesinde Bellinzona ile oynanan UEFA Kupası 1. tur rövanş maçında sakatlanmıştı. Sabah gazetesinin haberine göre, kulüp doktorlarının milli futbolcuya leğen kemiğindeki ağrılarını dindirmek için bu ilacı kullandıklarını önceden beyan etmeleri Arda'yı olası bir cezadan kurtardı.

    Doktor Murat Çevik, "Arda'ya ilacı vermeden önce TFF ile yazıştık. Onay almasak zaten bu iğneyi yapamazdık. Çünkü steroid içeriyor" dedi.

    Metilprednisolone, sorulmadan kullanılsa veya Arda'nın test kağıdına bunu kullandığına dair beyanda bulunulması doping testi pozitif sayılacaktı. TFF'nin internet sitesinde bu testin sonucu ancak dün işlendi. Arda'ya verilen ilacın yanına "8 Ekim 2008 tarihli FIFA tedavi amaçlı kullanım istisnası onayı" notu düşüldü. "FIFA'nın yazısının sisteme neden 2.5 ay sonra girdiği?" sorusu TFF'den yanıt bekliyor.

  4. #34

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    GALATASARAYLI FUTBOLCU BAROS: "GALATASARAY'IN KALİTESİ İŞİMİ KOLAYLAŞTIRIYOR"



    Galatasaray'ın Çek Futbolcusu Milan Baros, Tamsaha Dergisi'ne Verdiği Röportajda Galatasaray'ın Kalitesinin İşini Kolaylaştırdığını Söyledi.

    Galatasaray'ın Çek futbolcusu Milan Baros, TamSaha Dergisi'ne verdiği röportajda Galatasaray'ın kalitesinin işini kolaylaştırdığını söyledi.
    Sarı-kırmızılı takımın golcü futbolcusu Baros, Türkiye Futbol Federasyonu'nun(TFF) resmi yayın organı TamSaha Dergisi'ne birbirinden ilginç açıklamalar yaptı.
    Baros röportajının ayrıntıları şöyle:
    -Euro 2004'te Gol Krallığı ve 2005'te Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşayan bir oyuncunun Turkcell Süper Lig'de oynamasından duyduğumuz memnuniyeti belirterek başlayalım ve hemen Banik Ostrava'da parlayıp Liverpool'a transfer olduğun günlere dönelim. Henüz 21 yaşındayken Dortmund, Juventus ve Inter'in transfer listesine girebilmen önemliydi. İlk sorum, o yaşta bu denli ön plana çıkmayı nasıl başardığın?


    18-19 yaşımda profesyonel oldum ve 3 yıl boyunca Banik Ostrava'nın A takımında oynadım. Bu süreçteki performansımla birçok takımdan transfer teklifleri aldım ama Liverpool'unkini değerlendirdim. Çünkü küçük yaştan beri hayalim İngiltere'de futbol oynamaktı.
    -Liverpool'da bir Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamana karşın sürekli oynayan bir futbolcu olamadın. Ardından Aston Villa'da da benzer sıkıntıları yaşadın. İngiltere'de aradığını bulamadığını söyleyebilir miyiz?

    Futbolda böyle şeyler oluyor. Beni her iki takıma götüren teknik direktör de kısa zaman sonra takımdan ayrıldı. Yeni gelen teknik direktörler de kendi tercih ettikleri oyuncularla takımlarını kurmak istedi. Fakat ben hem Liverpool'da hem de Aston Villa'da takımın gol kralı oldum. Dolayısıyla İngiltere'de geçirdiğim dönemi kariyerimdeki bir düşüş ya da mutsuz yıllar olarak değerlendirmiyorum.
    -Ardından bir Lyon deneyimin var ve talihsiz bir olayla son buluyor. Orada ırkçılıkla suçlanmıştın. Bu konuda neler söylersin?
    Ne yazık ki medya dünyanın her yerinde olmayan şeylerden kendisine malzeme çıkartıyor. Bu kesinlikle doğru değil. Ben yurtdışı kariyerimde oynadığım tüm kulüplerde son derece mutlu oldum ve hiçbir kulüpte ya da ülkede hiçbir oyuncuyla aramda sorun yaşanmadı. Lyon'da daha fazla kalmak istemememin tek nedeni vardı; o da daha fazla oynuyor olmayı istemek. Lyon'da bana tanınmayan şansları başka bir kulüpte aramayı arzu ettim.
    -Kulüp takımlarındaki gol performansına baktığımızda 3-4 maçta bir gol atabildiğini görüyoruz. Oysa Çek Milli Takımı'nda iki maçta bir gol atıyorsun. Bu farkı nasıl açıklayabilirsin?
    Oynadığım kulüplerde başarılı olduğum için milli takım kadrosuna davet edildim. Form seviyemin yüksekliği nedeniyle de her iki maçta bir gol atma şansına sahip oldum. Ama oynayıp oynayamamak teknik direktörün tercihine bağlı bir şeydir. Kulüp takımlarında bazı maçlarda fazla süre alamadığınız için atamadığınız goller, sizin ortalamanızı doğal olarak düşürür.


    -"İSPANYA'YI DEĞİL GALATASARAY'I TERCİH ETTİM"-

    -Galatasaray'dan teklif aldığında seni isteyen başka kulüpler de var mıydı? Neden Galatasaray'ı seçtin? Bu teklifte sana cazip gelen neler vardı?
    Galatasaray'a gelmeden önce başka teklifler de almıştım. İngiltere'den bazı teklifler vardı ama 6 yıldır orada yaşıyordum ve artık sıkılmıştım. İspanya'dan bazı teklifler gelmişti ancak önerilen sözleşmeler benim çok tercih ettiğim şartları içermiyordu. Galatasaray'ın teklifi ise bana çok yakındı. Diğer taraftan düşünmek gerekirse Galatasaray gerçekten çok iyi bir takım. Büyük bir kulüp. İyi oyuncuları var. Avrupa kupalarında her sezon oynama şansına sahip. Onun dışında evinizde oynadığınız maçlarda stadın dolu olacağını biliyorsunuz. Galatasaray son derece tutkulu bir taraftara sahip. Tüm bunları birleştirdiğimde Galatasaray'ın teklifi, diğerlerinin arasında benim için en çekici olanıydı.
    -Galatasaray'ın senden önceki golcüsü Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. 'dü ve takım için efsane sayılıyordu. Transferin de onun yerine gerçekleştirildi. Böyle bir oyuncunun yerini doldurmak zorunda olmak seni endişelendirdi mi?
    Ben hiç böyle düşünmedim. Zaten böyle düşünmemek de gerekir. Futbolda bir şey biter, yerine bir yenisi başlar. Hakan gerçekten çok önemli bir oyuncuydu. Galatasaray'ın en fazla gol atan oyuncusu oldu, gol rekorları kırdı fakat kariyerinin sonuna geldi ve artık yok. Ben de Galatasaray oyuncusu olarak elinden geleni yapmaya gayret etmekle yükümlüyüm. Mümkün olduğunca fazla gol atmak ve takıma katkı yapmakla sorumluyum. Hakan'ın yerini doldurup doldurmamakla ilgili hiç bir endişem olmadı.
    -Buraya gelmeden önce kafanda nasıl bir Türkiye ve İstanbul imajı vardı? Buraya geldikten sonra nasıl bir İstanbul'la karşılaştın?
    Benim için bu imajın çok da önemi yoktu. Büyük kulüplerde futbol oynarken yaşam hep aynıdır. Antrenman yaparsınız, maç oynarsınız ve evinize gidip yemek yer, dinlenir, sonra da uyursunuz. Dolayısıyla ben Galatasaray'a gelmem söz konusu olduğunda hiç kimseye "Şehir nasıl bir yerdir, orada yaşam nasıldır?" diye sormadım. Çünkü bunu bilmeye ihtiyacım yoktu. Futbol oynadığınız zaman belli bir düzeyin üzerindeyseniz hayat sizin için her yerde aynıdır.
    -Şehri gezme fırsatı buldun mu? Beğendiğin ve beğenmediğin yönlerden söz eder misin?
    Birkaç kez yemek yemek veya alışveriş yapmak için şehir merkezine gittim. İstanbul'un her şeyi kolaylıkla bulabileceğiniz çok güzel bir şehir olduğunu düşünüyorum. Şehirde alışmakta zorlandığım herhangi bir şey de yok. Benim için önemli olan bir an önce evime gidebilmek. Evime girdikten sonra da dediğim gibi hayat her yerde aynı.
    -Bir oyuncunun takımın bünyesine uyumu onun performansını fazlasıyla etkiler. Galatasaray'a geldiğinde takım arkadaşların seni nasıl karşıladı?
    Yeni bir kulübe geldiğim zaman o kulübün tüm işleyişini bilmekle yükümlü değilim. Önemli olan tek bir şey var, takım arkadaşlarımla birlikte sahadaki en iyi sonuçları almak. Başarılı sonuçlar edindiğiniz zaman bu uyum sürecinin daha kolay atlatıldığını da görürsünüz. İyi sonuçlar sayesinde üzerinizdeki baskılar azalır ve alışmanız kolaylaşır.
    -Liverpool'dan takım arkadaşın Kewell'la birlikte olmak senin için bir avantaj sayılabilir mi?
    Harry Kewell'la birlikte oynamanın ve aynı takımda bulunmanın tabii ki faydası var. Çünkü iyi bir oyuncu ve çok da iyi bir insan. Fakat sadece Harry ile değil diğer takım arkadaşlarımla da İngilizce konuşuyorum. Neredeyse takımdaki herkes kendisini İngilizce ifade edebiliyor. Benim için işleri kolaylaştıran sadece Harry'nin burada olması değil. Ama onun gibi bir oyuncunun Galatasaray'da olmasının kulüp için çok faydası olduğunu belirtmek isterim.
    -Galatasaray'da İngiltere'deki ortalamalarının üç-dört kat üzerinde bir gol ortalamasıyla oynuyorsun. Bunu neye bağlamak gerekir?
    Röportajın başında dediğim gibi oynadığınız sürece kendinize güveniniz yerine gelir ve gol atarsınız. Örneğin bir Aston Villa'da öyle olmamıştı. Orada takım kompozisyonu da çok farklıydı. Çok genç oyuncular vardı ve o genç oyuncular kendilerinden beklenen verimi sahaya yansıtamıyorlardı. Galatasaray'da gerçekten bireysel yetenekleri çok güçlü, kaliteli oyuncular var. Böyle oyuncularla oynadığınızda gol atma şansınız daha yüksek oluyor. Galatasaray bana oynama ve gol atma şansını veren bir takım olduğu için performansım bu kadar yüksek.

    -"GAZETELERİ TAKİP ETMİYORUM"-

    -Galatasaray'da üst üste gol atamadığın maçlar oldu ve basından eleştiriler almaya başladın. Bu konuda neler düşünüyorsun? Türk insanı biraz sabırsız mı yoksa dünyanın her yerinde böyle midir?
    Türkiye'de gazeteleri hiç takip etmedim fakat tahmin ediyorum ki basın her yerde aynı. Sonuç itibariyle gazetecilerin işi bu. Bir şeyler yazmak zorundalar ve yazıyorlar. O sayfaların bir şekilde dolması gerek. Fakat futbolda 4-5 hafta gol atamamak da son derece olağan karşılanması gereken bir şey.
    -Bir futbol yorumcusu olsaydın, Milan Baros'u nasıl tanımlardın?
    Futbol yorumcusu olmak istemiyorum ve dolayısıyla kendimi nasıl tanımlayacağımı hiç bilmiyorum.
    -Türk oyuncular hakkında bir kanaatin mutlaka vardır. Buraya geldikten sonra onları yakından tanıma fırsatı da buldun. Onları nasıl yorumluyorsun?
    Türk Milli Takımı'nın son Avrupa Şampiyonası'nda geldiği yarı final bence Türk oyuncuların ne düzeyde olduğunu gözler önüne serdi. Son derece şanssız bir şekilde yarı finalde kaybettiniz. Evet, Türk Milli Takımı daha önce şanslı sayılacak maçlar da kazandı ama finali kaçırması şanssızlıktı. Galatasaray'da bulunan yerli oyuncuların tümü son derece kaliteli ve zaten hepsi Milli Takım'ın birer parçası. Elinizde bu kalitede oyuncular varsa, onları aynı düzeyde yabancı oyuncularla bir araya getirdiğinizde çok iyi takımlar oluşturabiliyorsunuz. Tıpkı Galatasaray'da olduğu gibi.
    -Ligimizde özellikle Anadolu takımlarından beğendiğin oyuncular var mı?
    Maçlarımızı hep Cumartesi-Pazar oynadığımız için diğer takımları fazla seyretme şansım olmuyor. Dolayısıyla bu birkaç aylık dönemde diğer takımlardaki oyuncular hakkında çok fazla bilgi sahibi olamadım.
    -Avrupa Şampiyonası'nda Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçı oldukça ilginç bir karşılaşmaydı. 2-0 öndeyken bu maçı kaybedebileceğiniz aklına gelmiş miydi? Sence bu yenilginin nedeni neydi?
    Futbolun güzelliği burada zaten. Futbol bu nedenle bu kadar fazla ilgi çekiyor. Sevinirken, zafer şarkıları söylerken, 10 dakika sonra başınıza neler geleceğini bilemiyorsunuz. Maç 2-2 olduğunda herkes uzatmalara gidileceğini beklerken üçüncü golü yedik ve kaybettik. Bundan birkaç yıl önce benzer bir olayı İstanbul'da Liverpool formasıyla Milan'a karşı oynadığım Şampiyonlar Ligi finalinde yaşamıştım. 3-0 yenilgiden 3-3'lük beraberliği yakaladık ve penaltılarla kupayı aldık. Futbolun ne kadar değişken olacağını göstermesi açısından önemli bir örnekti ve dediğim gibi futbolun güzelliği de burada zaten.
    -Otoriteler, Karel Brückner'in 2-0'dan sonra seni oyuna almamasını büyük bir hata olarak değerlendirdi. Sen bu görüşe katılıyor musun? O maçta oyuna girseydin sonucu değiştirebilir miydin?
    Öyle olsaydı ya da böyle olsaydı diye düşünmek istemiyorum. O gün sahada bir hücum oyuncusu daha olsaydı acaba bir gol daha atar mıydık, bunu bilemeyiz. Oynanmış, bitmiş bir maç. Ben hiçbir zaman geriye bakmamayı tercih ederim.
    -O maçta yedek kulübesinde otururken sarı kart gördün. O sırada ne yapmıştın?
    Türk Milli Takımı'nın attığı ikinci golün ofsayt olduğunu düşünüyordum ve hakeme seslendim. Bunun üzerine sarı kart gördüm.
    -Biz kariyeri yüksek yabancı oyunculardan, genç Türk oyunculara yol göstermesini de bekliyoruz. Senin bu anlamda genç oyuncularla diyaloğun nasıl?
    Dediğim gibi Galatasaray'da çok yetenekli genç oyuncular var ama bu tecrübeleri kendi kendilerine edinmek zorunda olduklarını bilmeleri gerek. Ben bazen onlara bir-iki tavsiyede bulunabilir ya da bazı şeyler gösterebilirim, ancak kendi çabaları olmadan, oynama şansı elde etmeden ya da oynayacak gibi çalışmadan hiçbir şey yapamayacaklarını bilmeleri lâzım. Benim onların kariyeri üzerinde bir etkim olamaz. Eğer bir yere geleceklerse bu sadece onların çok çalışmaları sayesinde olacaktır.

    -" Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. KUPASI NEDEN OLMASIN?"-

    -Premier Lig'de hep iyi oyuncularla dolu kadrolarda oynadın. Bugün formasını giydiğin Galatasaray'ın kadrosunu o takımlarla kıyasladığında ortaya nasıl bir tablo çıkıyor? Özellikle Galatasaray'ın Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Kupası'ndaki şansı hakkında neler söylersin?
    Galatasaray yerli oyuncularla yabancı oyuncuların bir arayla geldiği son derece iyi bir karışım. Sadece 10-11 kaliteli oyuncudan oluşmuyor. Bizim her maçta sahada göremediğimiz, bazen yedek kulübesinde oturan bazen de kadro dışında kalan 18-19 çok iyi oyuncumuz var. Perşembe-Pazar oynadığımız yoğun tempo içinde sakatlıklar olması durumunda bile eksik oyuncuların yerine son derece iyi bir yeni oyuncunun geldiğini ve takımdaki o eksikliği hissettirmediğini görüyoruz. Evet, Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Kupası'nı kazanmak gerçekten çok zor fakat imkânsız değil. Olur mu, olur. Ama şimdiden Galatasaray'ın Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Kupası'nı kazanma şansının ne olacağını söylemek de doğru olmaz. Bunu önümüzdeki dönemde göreceğiz. Kazanma ihtimalimiz var mı, tabii ki var.
    -Bundan sonrası için kariyer planlamanda neler var?
    Bu cevaplandırması son derece güç bir soru. Şu anda Galatasaray'dayım ve kendime çok yakın hedefler koydum. Dolayısıyla birkaç yıl sonra ne yapacağım konusunda düşünmek dahi istemiyorum. Benim öncelikli hedeflerim Türkiye'de lig şampiyonu olmak ve ardından da Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Kupası'nı kazanmak. Bunlar çok yakın hedefler ve ben de kendimi bunlara odaklıyorum.
    -Bazı dizi ve filmlerde oynadığını biliyoruz. Futbolu bıraktıktan sonra oyunculuk yapmak gibi bir planın var mı?
    Evet, bazı film ve dizilerde görüntülerim kullanıldı fakat ben kameranın önüne geçip oyunculuk yapmadım. Çeşitli maçlardan sahneler alındı ve o filmlerin içerisine monte edildi.
    -Fransa'da 271 kilometre hızla araba kullandığın için ehliyetinin alındığı doğru mu? Hız tutkunu musun?
    Evet doğru. Ama her zaman öyle kullanmam. Arabayı yeni almıştım, yol dümdüzdü ve üç şeritli bir otoyoldu. Arabayı bir deneyeyim derken o sürate çıkmışım.
    -Futbol dışındaki hayatında neler var?
    Kız arkadaşım tenis oynuyor. Ben de zaman zaman onunla oynamaya gidiyorum. İngiltere'deyken buz ho***i oynardım ama burada böyle bir şansım yok. Bunların dışında okumayı severim. Boş zamanlarımda internete girip sörf yapmaktan hoşlanırım. Sinema ve tiyatroya giderim ama burada dil sorunu önüme engel çıkarıyor. Sinemaya gidebiliyorum ancak Türkiye'de tiyatroya gidememek benim için bir kayıp.



  5. #35

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Baros, Şükür'le kıyaslanması konusunda net konuştu!



    Galatasaray'da sezonun ilk yarısında attığı gollerle kalitesini gösteren Çek golcü Milan Baros, takıma geldiğinde Hakan Şükür'ün yerini doldurma konusunda hiçbir endişe duymadığını söyledi.

    Futbol Federasyonu tarafından yayınlanan “TamSaha” dergisinin ocak ayı sayısında röportajı yer alan Milan Baros, futbolda her şeyin başlangıcı ve sonu olduğunu vurgulayarak, Hakan Şükür'ün faal futbol hayatı boyunca önemli başarılar kazanarak kariyerini tamamladığını kaydetti.

    Hakan Şükür'ün gerçekten önemli bir oyuncu olduğuna dikkat çeken Baros, “Galatasaray'ın en fazla gol atan oyuncusu oldu, gol rekorları kırdı. Fakat kariyerinin sonuna geldi ve artık yok. Ben de Galatasaray oyuncusu olarak elinden geleni yapmaya gayret etmekle yükümlüyüm. Mümkün olduğunca fazla gol atmak ve takıma katkı yapmakla sorumluyum. Hakan'ın yerini doldurup doldurmamakla ilgili hiç bir endişem olmadı” diye konuştu.

    Galatasaray'a transferi öncesi İngiltere'den aldığı teklifleri o ülkede artık sıkılmış olması nedeniyle, İspanya'dan gelen teklifleri ise beğenmediği için kabul etmediğini anlatan Çek golcü, “Galatasaray gerçekten çok iyi bir takım. Büyük bir kulüp. İyi oyuncuları var. Avrupa kupalarında her sezon oynama şansına sahip. Onun dışında, evinizde oynadığınız maçlarda stadın dolu olacağını biliyorsunuz. Galatasaray son derece tutkulu bir taraftara sahip. Tüm bunları birleştirdiğimde, Galatasaray'ın teklifi diğerlerinin arasında benim için en çekici olanıydı” ifadelerini kullandı.

    'UEFA Kupası neden olmasın?'
    Milan Baros, Galatasaray takımının UEFA Kupası'nı kazanma ihtimalinin bulunduğunu belirterek, “Neden olmasın ?” dedi.

    Sarı-kırmızılı takımın çok kaliteli futbolculardan kurulu bir ekip olduğunu vurgulayan golcü oyuncu, şunları söyledi:

    “Galatasaray yerli oyuncularla yabancı oyuncuların biraraya geldiği, son derece iyi bir karışım. Sadece 10-11 kaliteli oyuncudan oluşmuyor. Bizim her maçta sahada göremediğimiz, bazen yedek kulübesinde oturan bazen de kadro dışında kalan 18-19 çok iyi oyuncumuz var. Perşembe-pazar maç oynadığımız yoğun tempo içinde sakatlıklar olması durumunda bile eksik oyuncuların yerine son derece iyi bir yeni oyuncunun geldiğini ve takımdaki o eksikliği hissettirmediğini görüyoruz. Evet, UEFA Kupası'nı kazanmak gerçekten çok zor, fakat imkansız değil. Ama şimdiden Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı kazanma şansının ne olacağını söylemek de doğru olmaz. Bunu önümüzdeki dönemde göreceğiz. Kazanma ihtimalimiz tabii ki var.”

    Avrupa Şampiyonası, futbol seviyesini gösterdi
    Milan Baros, Türk Milli Futbol Takımı'nın 2008 Avrupa Şampiyonası Finalleri'nde sergilediği performansın ve yarı final oynamasının, Türk futbolunun geldiği seviyenin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

    Elde edilen başarının Türk futbolcularının ne düzeyde olduğunu gözler önüne serdiğini dile getiren Baros, “Son derece şanssız bir şekilde yarı finalde kaybettiniz. Evet, Türk Milli Takımı daha önce şanslı sayılacak maçlar da kazandı ama finali kaçırması şanssızlıktı. Galatasaray'da bulunan yerli oyuncuların tümü son derece kaliteli ve zaten hepsi Milli Takım'ın birer parçası. Elinizde bu kalitede oyuncular varsa, onları aynı düzeyde yabancı oyuncularla biraraya getirdiğinizde çok iyi takımlar oluşturabiliyorsunuz. Tıpkı Galatasaray'da olduğu gibi” dedi.

  6. #36

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Aslantepe'de yine eylem!

    Aslantepe inşaatında yine eylem yapıldı

    Galatasaray'ın yeni stadı Aslantepe'nin yapımını üstlenen Tera isimli taşeron şirkete bağlı yaklaşık 650 işçi, paralarını alamadıkları ve çalışma şartlarının kötü olması gerekçesi ile iş bıraktı.


    Eren Talu: Ödemeler pazartesi günü yapılacak

    Şantiye önünde yaktıkları ateşin etrafında toplanan işçiler, 2 aydır paralarını alamadıklarını belirterek, paraları ödenene kadar işe başlamayacaklarını söylediler. 'İşçiyiz hakkımızı alırız' sloganları atan işçiler yeni yıla parasız gireceklerini dile getirdiler. TOKİ'nin yüklenici firmaya verdiği Aslentepe'nin inşaatında çalışan işçiler, paralarını alamadıkları gerekçesiyle daha önce de eylem yapmışlardı.


  7. #37

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Muhtar Kent G.Saray'da

    Ailesi ile birlikte yılbaşı tatilini geçirmek üzere İstanbul'da bulunan Muhtar Kent, Galatasaray Spor Kulübü üyesi oldu.

    Yakın dostlarıyla birlikte Galatasaray Nevzat Özgör*** Binicilik Tesislerinde yeni yılı kutlayan Kent'e yeni yıl hediyesi olarak Kulüp üyeliği kartı ve Galatasaray rozeti bizzat Başkan Adnan Polat tarafından verildi.

    ''Türkiye'nin adını olumlu olarak tüm dünyaya tanıtan bu iki firmanın bir çatı altında buluşması heyecan verici'' diyen Polat, Muhtar Kent'in bugüne kadar bir taraftar olarak desteklediği kulübünü bundan böyle bir kongre üyesi olarak daha yakından takip edeceğini umduğunu söyledi. ''Sayın Kent hem isim olarak hem de üye olarak Galatasaray'a büyük katkılar sağlayacaktır'' diyen Galatasaray Başkanı Kent'in rozetini takarak kendisini tebrik etti ve camiaya hayırlı olmasını diledi.

    14277 sayılı Galatasaray Kongre üyesi olan Muhtar Kent, bugüne kadar aldığı en ***ifli yılbaşı armağanı olarak nitelediği üyelik kartını ve rozetini büyük bir gururla taşıyacağını belirtti.

    ''Galatasaray hem sportif başarıları hem de camia olarak sadece Türkiye'nin değil dünyanın da sayılı kurumlarından biridir" diyen Kent Türkiye'nin dünya platformuna çıkan her türlü pozitif görüntüsünün ülkenin tanınmasında büyük katkılar sağladığını belirterek başta Başkan Adnan Polat olmak üzere tüm Galatasaray camiasına teşekkür etti.

  8. #38

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    'F.Bahçe olabilir!'

    Hakan Şükür'den çarpıcı açıklama. Bugün gazetesine konuşan Kral, "Bir gün Fenerbahçe ve Beşiktaş'tan teknik direktörlük teklifi gelirse gider misin?" sorusu üzerine, "O kariyer ve başarıya ulaştığım taktirde, samimiyetle bunu yapabileceğime inanırlarsa neden olmasın? Oralarda teknik direktörlük yapabilirim" dedi.

  9. #39

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    'Bordeaux'dan üstün bir takımız'
    Tecrübeli futbolcu, takımın motivasyonuna güveniyor.

    Galatasaray Kaptanı Ayhan Akman, UEFA Kupası'ndaki rakipleri Fransız Bordeaux'yu eleyeceklerinden emin olduğunu söyledi. Tecrübeli futbolcu, en çok takımın içindeki havaya güvendiğini ifade ederek, "Final için çok istekliyiz. Arkadaşlarımda bu heyecanı çok net görüyorum.

    Bordeaux'dan üstün bir takımız. Bu maçta motivasyonumuzun daha üst düzeye çıkacağını
    düşünüyorum" diye konuştu.

  10. #40

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Türkiye'nin internet medyası sitelerinden internethaber, yeni yılın ilk komik gafına imza attı.



    İşte 2009 yılının ilk büyük gafı.

    Türkiye'nin internet medyası sitelerinden internethaber, yeni yılın ilk gafına imza attı.

    Türk Milli Takımı forması giymek istediğini açıklayan Brezilyalı Lincoln’ün, asgari 5 yıl beklemesi gerektiği üzerine yapılan haberde, internet medyası sitelerinden internethaber büyük bir hata ile okuyucularının karşısına çıktı. İnternethaber, manşetten verdiği haberde 1.5 yıldır G.Saray forması giyen Lincoln'ü 'F.Bahçeli Lincoln'e kötü haber!'

    LİNCOLN, 1 SAATLİĞİNE FENERLİ OLDU

    Saat 19:01'de okuyucularına 'F.Bahçeli Lincoln'e kötü haber!' diye aktarılan bu haber, 20:02'de 'Sambacı Lincoln'e kötü haber' diye değiştirildi. Böylece süper star Lincoln, bir saat Fenerbahçeli olmuş oldu.
    diye okuyucularına servis yaptı.

Sayfa 4/58 İlkİlk 12345678910111213142954 ... SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •