Bunu Gerçekten Yapmalı mıyım, Yunanistan'da
İsmail Necmi'nin ilk uzun metrajlı fimi “Bunu Gerçekten Yapmalı Mıyım?”, 11. Uluslararası Selanik Belgesel Film Festivali'nde gösterilecek.
Alınan bilgiye göre, Avrupa ve Balkanlar'ın en önemli belgesel festivalleri arasında yer alan 11. Uluslararası Selanik Belgesel Film Festivali, 13-22 Mart tarihlerinde gerçekleşecek.
İsmail Necmi'nin gerçek hayatın kurmacadan daha ilginç olabileceğini iddia ettiği filmi “Bunu Gerçekten Yapmalı Mıyım?”, Avrupa belgesel sinemasının özel örneklerinin meraklılara sunulduğu festivalin “İzleyici Ödülleri”nde yer alacak.
Film, geçen yıl !f İstanbul Film Festivali ve 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde gösterildi.
Yönetmen İsmail Necmi'nin senaryosunu yazdığı, görüntü yönetmenliğini ve kurgusunu yaptığı, yapımcılığını üstlendiği filmin müzikleri Serkan Alkan'ın imzasını taşıyor. Saç, makyaj ve kostümleri Petra Woschniak tarafından tasarlanan film, İstanbul, Hamburg ve Berlin'de çekildi. Filmde, Petra Woschniak rol alıyor.
Gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkan film, İstanbul'da yaşayan Petra isimli bir Alman kadının sıra dışı yaşamını konu ediyor.
Sinemacılara fiyat düşürme önerisi
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, Türkiye'de genel gelir dağılımı içinde sinema biletlerinin fiyatlarının yüksek olduğuna dikkati çekerek, “Sinemacılar bunu göz önünde bulundurarak belki belli dönemlerde gündüz-gece-özel gösterimler şeklinde belli kategorilerde fiyat ayarlamaları yapabilirler” dedi.
Çelik, bu yılki sinemayı destekleme projelerine başvuruların 1 Şubatta başlayacağını duyurdu. “Yoğun başvuruyla karşılaşıyoruz” diyen Çelik, bu yıl sinemaya 15 milyon TL bütçe ayrıldığını, bunun yaklaşık yüzde 80'inin uzun metrajlı filmler için kullanılacağını kaydetti.
Abdurrahman Çelik, filmler değerlendirilirken 'fazla sayıda filme az destek' mi, yoksa 'az filme çok miktarda destek' anlayışının mı benimseneceği” sorusuna, “Bu kararı tamamen destekleme kurulu verecek. Burada bakanlık herhangi bir ön talepte bulunmuyor. O anki projelerin olabilirliğine göre belirlenecek. Zaten önce proje, sonra bütçe konuşuluyor” yanıtını verdi.
“Kriz ortamında film üretiminin düşmesi ve sinema yapımlarının geçen yıllara göre azalması gibi bir durumu bekleyip beklemedikleriyle” ilgili soru üzerine de Çelik, “En az geçen yıl üretilen film kadar yapım üretileceğini düşünüyorum. Şu an piyasada hazırlanan projelerin bir çoğunu bildiğim için üretimde bir düşüşün olabileceğini tahmin etmiyorum” dedi.
“KRİZDE, BİLET FİYATI AYARLAMASI...”
Sinema seyircisi sayısında da azalma beklemediğini belirten Çelik, “Bu tür kriz ortamlarında genellikle sinema seyircisi bir miktar artış gösterir” dedi.
Ancak bu durumun sinemanın “en ucuz eğlence araçlarından” görüldüğü Avrupa ve Amerika için söz konusu olduğuna dikkati çeken Çelik, şunları kaydetti:“Oralarda insanların gelirleriyle sinema biletleri arasındaki oran çok fazla, dolayısıyla sinema biletleri onlar için çok ucuz. Kriz dönemlerinde de insanlar diğer eğlencelerden kısıtlıyor ama sinemayı asla kısmıyor. Bu göstermiştir ki ABD'deki kriz 6 ayını geçmesine rağmen sinemada yüzde 12 artış var. Sonuç olarak aslında kriz dönemlerinde sektörde izleyici sayısının arttığı gerçek.Ama Türkiye'de genel gelir dağılımı içinde sinema biletlerinin fiyatları biraz yüksek, dolasıyla muhtemelen bu da tamamen ticari bir olay olduğu için sinemacılar, bunu göz önünde bulundurarak belki belli dönemlerde gündüz-gece-özel gösterimler şeklinde belli kategorilerde fiyat ayarlamaları yapabilirler. Bu bağlamda da Türkiye'de izleyici sayısının düşeceğini tahmin etmiyorum.”
Abdurrahman Çelik, Türkiye'de izleyici sayılarının belli yıllarda düşmesini de vizyona giren Türk filmlerine bağlayarak, “Türkiye'de geçen yıla baktığımız zaman bir 'Recep İvedik', bir 'AROG' ve 'Muro'yu topladığımız zaman, bunlara giden izleyici sayısı birden Türkiye'deki izleyici sayısını yüzde 25-30 civarında artırabiliyor,” diye konuştu.
Sinema oyuncuları örgütleniyor
Son yıllarda büyük gelişme kaydeden, Türkiye’nin uluslararası tanıtımında ciddi katkılar sağlayan ve bir endüstriye dönüşen Türk sineması, yeni bir meslek örgütüne “merhaba” demeye hazırlanıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Türk sineması oyuncuları Birleşik Oyuncular Meslek Grubu (BİROY) adı altında bir araya geliyor. Ünlü sinema oyuncuları, yeni meslek örgütleri hakkında görüşlerini almak üzere ise yarın saat 13.00’de Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ı Bakanlık Opera binasındaki makamında ziyaret edecek. Bakan Günay’la BİROY adına, ünlü sinema oyuncuları Zafer Algöz, Erkan Can, Fadik Sevin Atasoy, Nejat İşler, Burcu Kara, Fikret Kuşkan, Ali Sürmeli, Güven Kıraç, Ragıp Savaş, Olgun Şimşek, Ülkü Duru, İştar Gökseven ve Janset Pajal bir araya gelecek.
Açıklamada, sinema alanında faaliyet gösteren oyuncuların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda öngörülen çerçevede bir meslek birliğine kavuşmalarının, sinema oyuncularının haklarının takibi açısından büyük bir adım olarak nitelendirildiği ifade edildi. Son yıllarda film endüstrisinin önemli bir yatırım aracı haline geldiği ve izleyici tercihlerinin de büyük ölçüde filmde rol alan sanatçılara bağlı olarak belirlendiği belirtilen açıklamada, bu alanda gerçekleştirilecek örgütlenmenin sektörün gelişmesi açısından oldukça yararlı sonuçlar doğurmasının beklendiği kaydedildi. Yakın dönemde büyük başarılara imza atarak toplumun sevgi ve beğenisini kazanan oyunculardan oluşacak birliğin, önümüzdeki dönemde telif hakları alanında etkin ve fonksiyonel bir rol oynayarak sinema oyunculuğu alanında hakların takibi bakımından sektöre önemli katkılar sağlamasının da beklendiği belirtildi.
Yeşilçam ödüllerinde geri sayım
Türk sinemasının “Oscar Ödülleri” olarak kabul edilen “Yeşilçam Ödülleri”, 3 Mart 2009'da ikinci kez sahiplerini bulacak.
Alınan bilgiye göre, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı'nın (TÜRSAK) organizasyonu ve Turkcell'in ana sponsorluğunda düzenlenen “Yeşilçam Ödülleri” için yıl boyunca gösterime giren tüm Türk filmleri herhangi bir başvuru beklenmeksizin doğal aday kabul edilecek.
“Yeşilçam Ödülleri”, 2 aşamalı bir seçici kurulun değerlendirmesi sonucu 11 dalda verilecek.Meslek kuruluşları temsilcileri ve filmlerin yaratıcı ekiplerinin yer aldığı Birinci Aşama Seçici Kurulu'nun oy pusulalarını içeren dosyalar, önümüzdeki günlerde gönderilmeye başlanacak. Yaratıcı ekipler kendi filmleri dışındaki eserler için oy kullanabilecek.
Birinci aşamadaki sektör jürisinin her dalda belirlediği 5 aday filmin oylama dosyaları ise yaklaşık 1500 kişinin oluşturduğu ikinci aşamanın geniş katılımlı jürisine ulaştırılacak. Geniş jüri ise her kategorideki bu 5 aday içinden birincileri belirleyecek.
“En İyi Film”, “En İyi Yönetmen”, “En İyi Senaryo”, “En İyi Görüntü Yönetmeni”, “En İyi Müzik”, “En İyi Kadın Oyuncu”, “En İyi Erkek Oyuncu”, “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu”, “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu”, “Genç Yetenek” ve “Turkcell İlk Film” kategorilerinde verilecek ödül heykelciklerinin yanı sıra “En İyi Film” ödülünün sahibi 150 bin YTL, “Turkcell İlk Film” ödülünün sahibi ise 30 bin YTL'lik para ödülüyle desteklenecek.
İstanbul'da 3 Mart 2009'da düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak “Yeşilçam Ödülleri” 2008'in aday film listesi şöyle: “Rıza, Çılgın Dersane Kampta, Maskeli Beşler Kıbrıs, Çocuk, Ulak, 120, Bayrampaşa Ben Fazla Kalmayacağım, Recep İvedik, Hazan Mevsimi: Bir Panayır Hikayesi, Plajda, Hayattan Korkma, Mülteci, Miras, Ara, Peri Tozu, Cennet, Vesaire Vesaire, Münferit, O..Çocukları, Bir Tuğra Kaftancıoğlu Filmi, Made In Europe, Taş Yastık, Tatil Kitabı, Avanak Kuzenler, Dinle Neyden, Vicdan, Aşk Tutulması, Devrim Arabaları, Üç Maymun, Nekrüt, Güneşin Oğlu, Issız Adam, Son Cellat, Fırtına, Gitmek, Destere, Osmanlı Cumhuriyeti, A.R.O.G: Bir Yontmataş Filmi, Muro: Nalet Olsun İçimdeki İnsan Sevgisine, Sıcak, Saddam'ın Askerleri, Sonbahar, Şeytan'ın Pabucu, Yağmurdan Sonra.”
Sinemanın usta yönetmenlerine, yapımcı, oyuncu ve tüm emekçilerine saygı duruşu niteliği taşıyan “Yeşilçam Ödülleri”nde, geçen yıl Abdullah Oğuz'un yönettiği “Mutluluk” “En İyi Film”, Fatih Akın ise “Yaşamın Kıyısında”
adlı filmiyle “En İyi Yönetmen” seçilmişti.
“Turkcell İlk Film Ödülü”nün sahibi ise “Beyaz Melek” ile Mahsun Kırmızıgül olmuştu.
Lovelace'ın yaşamı film oluyor
Tüm zamanların en etkileyici ve sansasyonel ***** filmi olan Deep Throat (Derin Gırtlak) ile bir anda ünlü olan Linda Lovelace'ın trajik yaşam öyküsü beyazperdeye aktarılıyor. Bir aksilik olmazsa 53 yaşında bir trafik kazasında ve 5 parasız ölen Lovelace'ı Rose McGowan canlandıracak.</B>
Sinema tarihinin belki de en trajik öykülerinden biri Linda Lovelace'ın ya da gerçek adıyla Linda Boreman'ın öyküsü.
O 1971'de çekilen ve gösterime girdiği dönemde büyük gürültü koparan Deep Throat (Derin Gırtlak) adlı filmin yıldızı. Gerard Damiano tarafından senaryosu yazılıp yönetilen film aradan geçen 35 yıla karşın hala ***** endüstrisinin en ünlü yapımı olma özeliğini koruyor.
İşte o dönemde henüz 23 yaşında olan Linda Lovelace ya da gerçek adıyla Linda Boreman bu filmle adını duyurdu. Ama sadece o kadar. Çünkü film, iddialara göre tam 600 milyon dolar gişe hasılatı elde etti. Filmin başrol oyuncusu ise hiç para alamadı.
Lovelace bir trajik kazası sonucu öldüğünde henüz 53 yaşındaydı ve hem mutsuzdu hem de beş parası yoktu.
Sert ve acımasız kocası Chuck Traynor'ın dayak ve ölüm tehditleriyle önce fahişelik yaptırıp sonra da ***** imparatorluğu sahibi bir mafya grubunun eline teslim ettiği Lovelave'ın yaşamı beyazperdeye aktarılıyor.
Sektörden uzaklaştıktan sonra bir inşaat işçisiyle evlenip çocuk sahibi olan ve ***** karşıtı birf eministe dönüşen Linda Lovelace'ı filmde 35 yaşındaki yıldız Rose McGowan canlandıracak. Genç yıldız 'kariyerimin en heyecan verici ve iddialı rolü" dediği proje için anlaşma imzaladı bile. Filmin yönetmen koltuğunda kimin oturacağı ve oyuncu kadrosunda yer alan diğer isimler henüz açıklanmadı.


Teşekkur:
Beğeni:
Tüm zamanların en etkileyici ve sansasyonel ***** filmi olan Deep Throat (Derin Gırtlak) ile bir anda ünlü olan Linda Lovelace'ın trajik yaşam öyküsü beyazperdeye aktarılıyor. Bir aksilik olmazsa 53 yaşında bir trafik kazasında ve 5 parasız ölen Lovelace'ı Rose McGowan canlandıracak.</B>
Alıntı

Yer imleri