Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 2/3 İlkİlk 123 SonSon
24 sonuçtan 11 ile 20 arası

Konu: 27/04 Türkiye'de Neler oluyor

  1. #11

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Özel hastaneler: Devlet iyi fiyat verirse fark almadan ücretsiz tedavi yaparız 27.04.2006

    --------------------------------------------------------------------------------

    1 Ocak 2007'den itibaren tüm vatandaşları sağlık sigortası kapsamına alan ve tedavi hizmetlerinde kamu-özel ayrımına son veren reform paketine özel hastanelerden şartlı destek geldi.

    Anlaşmalı özel hastanelerde vatandaşların fark ödemeden ücretsiz tedavi olabilmesine imkan tanıyan düzenlemeyi ‘devrim' olarak nitelendiren sektör temsilcileri, uygulamanın devletin mevcut muayene ve tedavi ücretlerini artırması halinde başarılı olabileceğini kaydediyor. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Muharrem Usta, fiyatlandırmada uygun şartlar olmazsa Sosyal Güvenlik Kurumu ile anlaşmayacaklarını söylüyor. Özel sektör ile kamu kurumları arasında önemli bir maliyet farkının olduğunu belirten Usta, ücretlerin belirlenmesinde özel sektörün maliyetinin dikkate alınması gerektiğini ifade ediyor. Bütçe Uygulama Talimatı'na göre SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı, özel hastanelerle bazı branşlarda anlaşma yapabiliyor. Kamu kurumlarında muayene ücreti 14 Yeni Türk Lirası, ancak özel hastaneye muayene olmak isteyen vatandaş 30 ila 70 YTL arasında değişen fark ödüyor. Örneğin katarakt ameliyatı olmak isteyen 300 ile 3 bin YTL arasında değişen miktarda fark ödemek zorunda. Genel Sağlık Sigortası'nın yürürlüğe girmesinden sonra söz konusu farklar vatandaşın cebinden çıkmayacak. Bunun yanında vatandaş özel hastanede her türlü tedavi olabilecek.

    Vatandaşın özel sektörden ücretsiz tedavi olabilmesini ‘devrim' şeklinde değerlendiren Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Usta, yeni sistemin sağlık sorunlarını çözeceğini düşünüyor. Sosyal Güvenlik Kurumu ile özel sektörün yapacağı anlaşmanın önemine dikkat çeken Usta'ya göre, protokolde en kritik nokta muayene ve tedavi ücretlerinin belirlenmesi. Fiyatlandırmada özel sektörün kamu ile bir tutulması gerektiğini belirten Usta, “Özel hastanelerin aylık giderinin yüzde 75'ini yatırımlar, personel ödemeleri, vergiler, çalışanların sigorta primleri ve bina kirası oluşturuyor. Yatırımları özel sektör kendisi yapıyor. Personel ödemelerini de kamuda devlet, özelde ise kurum sahibi yapıyor. Özel sektör her faturanın vergisini ödüyor. Kamu ile özel sektör arasında önemli bir maliyet farkı var.” diyor. Özel sektörün tedavi ücretlerinde vatandaştan aldığı farkla ayakta kalabildiğini vurgulayan dernek başkanı, maliyet esaslı fiyatlandırmanın yapılmaması durumunda özel sektörün kalite düşüreceğini kaydediyor. Böyle bir durumda birçok hastanenin devletle anlaşmaya yanaşmayacağının, birçoğunun da batacağının altını çizen Usta, “Yeni sistemde Bütçe Uygulama Talimatı'na göre fiyatlandırma olursa özel sektör yaşayamaz.” diye konuşuyor.

    ‘Fiyat düşük olursa kalite düşer’

    Özel Hastaneler Platformu Derneği Başkanı Mehmet Altuğ da hastadan tedavi için alınan farkın karşılanması halinde sistemin işleyişinde herhangi bir problem çıkmayacağını düşünüyor. Güven Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükel ise yeni sistemin sağlıktaki rekabeti artıracağını belirtiyor. Tedavi fiyatlarının belirlenmesinde bir standart oluşturulamadığını belirten Küçükel, “Özel sektör, devlet kurumları ve üniversite hastaneleri temsilcilerinden oluşan bir kurul oluşturulmalı ve hizmetler sınıflandırılmalıdır. Lüks ve çağın teknolojisini kullanan kurumlarla, 50 yataklı hastanelere farklı fiyatlar uygulansın. Bu ücrete razı olmayan kurum anlaşmasın.” önerisinde bulunuyor. Memorial Hastanesi Başhekimi Cumhur Kılınç ise devletin sağlık hizmeti ile özel hastanenin sağlık hizmeti arasında maliyet farklılığı olduğuna dikkat çekerek, tedavi ücretinin düşük olması halinde kalite sorunu yaşanacağını dile getiriyor. Kaliteden ödün vermeyeceklerinin altını çizen Kılınç, bu durumda anlaşma yapmayabileceklerini ya da sadece acil hastalara bakabileceklerini söylüyor.

    Özel Sema Hastaneleri Muhasebe Müdürü Murathan Efe de “Kamu hastaneleriyle aynı oranda fiyat almamız cihaz ve bina yatırımlarımızı daraltır. Muayene ücreti 15 YTL'ye indirilirse özel hastaneler sürümden kazanmak için 5 dakikada 20 hastaya bakar.” diyor. Özel Lokman Hekim Hastanesi Başhekimi Necmettin Din de “SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı hastalarına bu kurumlar vasıtasıyla muhatabız. Şu anki ödemelerde farklı fatura kesiliyor. Her kurumun bize uygulaması farklı. Ancak tek talimat uygulamasına geçilmesi bizler için iyi olacak.” tespitinde bulunuyor. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Ramazan Akdemir ise uygulamanın kamu hastanelerini kaliteyi artırmaya zorlayacağını vurguluyor.

    zaman

  2. #12

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    SINIFTA CİNAYET!

    Lise öğrencisi, derse girdikten bir süre sonra sınıfa gelen kız arkadaşı tarafından sırasında oturduğu esnada tabancayla vurularak, öldürüldü.
    27 Nisan 2006 Perşembe 11:23


    Adana’nın Kozan ilçesinde, lise öğrencisi, derse girdikten bir süre sonra sınıfa gelen kız arkadaşı tarafından sırasında oturduğu esnada tabancayla vurularak, öldürüldü.
    AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 11. sınıf öğrencisi Tuğral Ülger (17), bir süre önce, okulun başka sınıfında eğitim gören kız arkadaşı S.M (16) ile tartıştı.
    Bu sabah okula gelen S.M, ders zili çaldıktan bir süre sonra, Tuğral Ülger’in sınıfına gelerek, biyoloji öğretmeninden izin alıp sınıfa girdi, çantasından çıkardığı tabancayla Ülger’e bir el ateş ederek, göğsünden vurdu.
    Sınıftaki öğrencilerin panik yaşamasının ardından, okul yöneticileri ve vatandaşlar tarafından Kozan Devlet Hastanesine kaldırılan Tuğral Ülger, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
    Olayın ardından S.M, yakalanarak gözaltına alındı. Bu arada, olay sırasında sınıfta bulunan öğrenciler ve öğretmen, ifadelerine başvurulmak üzere emniyet müdürlüğüne götürüldü.
    Okula gelerek sınıfta incelemelerde bulunan emniyet müdürü Murtaza Çuhacıoğlu, ailelerin her ikisinin de Aslanlı köyü kökenli olduğunu ve ilçede oturduklarını, ilgili soruşturmanın sürdüğü kaydetti.

  3. #13

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    BAĞ-KUR BORCU 2 MEZAR AÇTIRDI

    Denizli'de 1999 yılında meydana gelen ve aynı araçtaki 2 kişinin hayatını kaybettiği kazadan sonra kayıtlarda sürücü olarak geçen şahsın ailesine, Bağ-Kur'dan 40 bin YTL'yi bulan borç gelmesi üzerine sürücünün belirlenmesi amacıyla 2 kişinin mezarı açıldı.
    27 Nisan 2006 Perşembe 11:05


    SONER KARABAŞ-TÜRKER BEKTAŞ
    DENİZLİ - Denizli'de 1999 yılında meydana gelen ve aynı araçtaki 2 kişinin hayatını kaybettiği kazadan sonra kayıtlarda sürücü olarak geçen şahsın ailesine, Bağ-Kur'dan 40 bin YTL'yi bulan borç gelmesi üzerine sürücünün belirlenmesi amacıyla 2 kişinin mezarı açıldı.
    Edinilen bilgiye göre, 1999 yılında Buldan-Denizli Karayolu'nda meydana gelen kazada 2 kişi hayatını kaybetmişti. Düğünlerde müzisyen olarak çalışan Ali Algün ile Muhsin Altun, Buldan'a bağlı Yenicekent Beldesi'nde bir düğünden dönerken, eski Buldan-Denizli Karayolu'nda 20 PU 491 plakalı otomobilin şarampole yuvarlanmasıyla hayatlarını kaybetmişti. Gece meydana gelen kaza, sabah saatlerinde vatandaşlar tarafından fark edildi. Olay yerinde inceleme yapan Buldan Cumhuriyet Savcılığı tarafından gerekli tutanaklar yazılarak, dosya 2 ölümlü trafik kazası olarak kapatıldı. Kazanın ardından Bağ-Kur, Ali Algün'ün eşine maaş bağlarken, kazada araç sürücüsü olarak belirtilen Muhsin Altun'un yakınlarına Buldan Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla tazminat davası açtı. 7 yıl önce 9 bin YTL olarak açılan dava, ailenin parayı ödememesi sebebiyle faizleriyle birlikte yaklaşık 40 bin YTL'ye ulaştı. Haklarında tazminat davası açılan Muhsin Altun'un yakınları, kazada araç sürücüsünün Muhsin Altun olmadığını, kaza sırasında aracı kullanan Ali Algün'ün camdan fırladığını, yan tarafında oturan Muhsin Altun'un da şoför koltuğuna yan yattığını ileri sürdü. Mahkeme, kaza anında araç sürücüsünün belirlenmesi için 2 kişinin mezarlarının açılarak cesetlerinin alınmasına ve İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesine karar verdi. Mahkeme kararının ardından, Denizli'ye bağlı Çameli İlçesi'nde bulunan Muhsin Altun ile Denizli Asri Mezarlık'ta bulunan Ali Algün'ün cesetleri çıkarılarak İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
    Bağ-Kur tarafından tazminat davası açılan Muhsin Altun'un kardeşi Ömer Altun, diğer kardeşleriyle birlikte Bağ-Kur'un açtığı tazminatı ödeyecek güçlerinin olmadığını söyleyerek, "Kardeşim ve iş arkadaşı Ali, 7 yıl önce Buldan'dan bir düğünden dönerken kaza yaptı. Kaza sırasında aracı kullanan Ali Algün bulunduğu koltuktan fırlayarak 4 metre uzağa düşmüş. Şoför koltuğunun yanında oturan kardeşim de çarpmanın etkisiyle şoför koltuğuna yan yatmış. Olay yerinde inceleme yapan yetkililer, kardeşime araç sürücüsü olarak işlem yapmış. Ancak böyle bir durum yok. Kazanın ardından Bağ-Kur, ölen Ali Algün'ün eşine maaş bağlamış, kazaya sebebiyet verdiği iddiasıyla da kardeşimin yakınları olarak bize tazminat davası açtı. Biz de bunu kabul etmiyoruz. Mahkeme kararıyla cenazeler çıktı ve incelenmek üzere İstanbul'a gönderildi. Bizim bu parayı ödemeye gücümüz yok ve haksız yere bu para bizden isteniyor. İncelemenin ardından kimin haklı olacağı belli olacak" dedi.
    İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak incelemede, kemiklerin kırıkları ve zedelenmeleri incelenecek. Adli Tıp Kurumu raporunun, 2 aya kadar çıkmasının beklendiği öğrenildi.

  4. #14

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    TUNCELİ ŞEHİTLERİNİN KİMLİKLERİ BELİRLENDİ

    Tunceli'de teröristler tarafından bir jandarma karakoluna yapılan saldırıda, şehit olan 2 askerin isimleri belirlendi.
    27 Nisan 2006 Perşembe 11:00


    HAYDAR YAVUZAK
    TUNCELİ -Tunceli'de teröristler tarafından bir jandarma karakoluna yapılan saldırıda, şehit olan 2 askerin isimleri belirlendi.
    Tunceli Baki Deresi mevkiinde yol keserek el koydukları araçla merkeze bağlı Karşılar Köyü Jandarma Karakolu'na geldikleri öğrenilen bir grup teröristin buradaki kontrol noktasında nöbet tutan jandarma erinin "Dur" ihtarına el bombası ve otomatik silahlarla karşılık vermesi üzerine, Jandarma Er Mahmut Yeşilçam (Giresun) ve Şahin Abanoz (Bingöl) şehit olmuştu. 1 astsubayın da yaralandığı saldırıdan sonra şehit cenazeleri helikopterle Elazığ'a getirilmişti.
    Şehit erler için yapılacak uğurlama töreninden sonra cenazelerin memleketlerine gönderileceği belirtildi. Bölgede başlatılan operasyonların devam ettiği bildirildi.

  5. #15

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    TUNCELİ'DE BÜYÜK OPERASYON...

    Karakol basan teröristlerin iki askeri şehit etmesi üzerine skorsky helikopterleri ile bölgeye komando timleri taşınıyor...
    27 Nisan 2006 Perşembe 13:20


    TUNCELİ'de yol kesen 3 terörist gasp ettikleri bir otomobille jandarma karakoluna yanaşarak otomatik tüfekle tarayıp, el bombası atarken 2 eri şehit etti, 1 astsubayı yaralaması üzerine güvenlik güçleri bu tür saldırılara karşı uyarıldı.
    Karşılar Karakolu'na dün saat 22.00 sıralarında otomobille yanaşan bir grup terörist el bombası attıktan sonra otomatik silahlarla ateş açtı. Açılan ilk ateş sırasında Bingöl nüfusuna kayıtlı er Mahmut Yeşilçam ile Giresun nüfusuna kayıtlı er Şahin Abanos şehit oldu, 1 uzman çavuş da yaralandı. Saldırı ardından gece olmasına rağmen Sikorsky helikopterlerle bölgeye çok sayıda komando timi indirildi. Sabah erken saatlerdede karadan gönderilen çok sayıda askerler de Karşılar Köyü ile Geyiksuyu Bölgesi'nde kapsamlı operasyon başlattı.
    Tunceli Valisi Mustafa Erkal yaptığı, bir grup teröristin Tunceli-Ovacık karayolu üzerindeki Bali Deresi Mevkii'nde yol kestiğini bir otomobili durdurarak aracı gasp ettiğini, araçlarda bulunanların cep telefonlarını da alarak Munzur Çayı'na attığını açıkladı. Otomobili gasp eden PKK’lı 3 teröristin Karşılar Karakolu kontrol noktasına yanaşarak el bombası attıktan sonra uzun namlulu silahlarla kontrol noktasındaki askerleri taradığını abildirdi. Vali Erkal, “Askerlerin karşılık vermesi sonucu teröristler gasp ettikleri aracı karakola yakın mesafede terk ederek, gecenin karanlığından yararlanarak ormanlığa doğru kaçtı' dedi.
    Bu eylem üzerine Tunceli’deki bütün jandarma ve polis noktaları uyarılarak araçların kontrol noktalarına 50 metre uzaklıkta durdurulması, içindekilerin ağı indirilerek kontrollerin yapılması talimatı verildi.

  6. #16

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    VAHŞET!... CİNSEL ORGANINI KESİP ÖLDÜRDÜLER

    Mamak’ta bir kişi, cinsel organı kesilmiş halde ölü bulundu.
    27 Nisan 2006 Perşembe 13:26


    Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, Mamak Akşemsettin Mahallesi 3. Cadde’deki bir evde oturan İsmet Akgül’ün (41) cesedi, eşi tarafından bulundu. Eşinin ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, Akgül’ün bıçaklandığını ve cinsel organının kesildiğini belirledi.
    Soruşturma başlatan polis ekiplerince Haydar G., gözaltına alınırken, olaya karıştığı öne sürülen Selçuk B.’nin ise yakalanmasına çalışıldığı bildirildi.
    Haydar G. ifadesinde olayın, Selçuk B.’nin kendisiyle cinsel ilişkiye girmek isteyen İsmet Akgül’ü bıçaklaması ve cinsel organını kesmesi sonucu meydana geldiğini iddia etti.

  7. #17

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ÖLDÜRÜLEN PTT VEZNEDARINA SON YEMEK KATİLDEN

    KAYSERİ’de PTT Şubesi’nde veznedar olarak görev yapan 50 yaşındaki Yusuf Pırtıcı’yı bıçaklayarak öldüren, eski posta baş dağıtıcısı 48 yaşındaki Celal Yıldırım’ın arkadaşına önce yemek ısmarladığı, sonra da bıçaklayıp öldürdüğü ortaya çıktı.
    27 Nisan 2006 Perşembe 13:30


    Suçunu itiraf eden Yıldırım’ın kasadan aldığı parayla otomobil, bir cep telefonu aldığı, parmak izinin bulunduğu telefon ahizesini de yanında götürerek, yaktığı belirlendi.
    Kayseri’de, Fevziçakmak Mahallesi’ndeki, telefon faturaları, SSK emekli maaşları, internet kullanım ücreti, havale gibi tüm işlemlerinin yapıldığı PTT Şubesi’nde 20 Nisan’da, izinli olan arkadaşının yerine baktığı günde, kasasının başında önce kafasına sert bir cisimle vurulduktan sonra bıçakla öldürülen veznedar Yusfu Pırtıcı’nın cinayeti aydınlatıldı. Yusuf Pırtıcı’nın katil zanlısı, arkadaşı olan eski posta baş dağıtıcısı Celal Yıldırım çıktı. Suçunu itiraf eden Celal Yıldırım’ın kasadan 16 bin YTL aldığı, parayı birlikte yaşadığı 32 yaşındaki B.U. ve kardeşi Z.U. ile harcadığı belirlendi.

    ÖNCE YEMEK ISMARLADI
    Yapılan soruşturma sonunda cinayet şöyle meydana geldi: Kayseri PTT Baş Müdürlüğünden önce Adana, daha sonra Ankara’ya sürülen ve Ankara’da çeşitli idari suçlardan dolayı görevine son verilen Celal Yıldırım, 20 Nisan’da öğle tatili sırasında Yusuf Pırtıcı’nın yanına geldi. Daha önce veznedar Pırtıcı’dan 70 YTL borç alan Yıldırım’ın borcunu ödemeyediği için üzgün olduğunu, ancak kısa sürede ödeyeceğini belirterek yemek ısmarlamak istedi. Teklifi kabul eden ölen Pırtıcı ile katili Yıldırım, bir lokantada yemek yedi. Yıldırım burada 5-6 şişe de bira içti. PTT Şubesi’ni saat 17.30’da kapatan Pırtıcı, hesapları ve paraları kontol ettiği sırada eski arkadaşı Celal Yıldırım yine geldi. Pırtıcı ile bir süre yanındaki sandalyeye oturarak sohbet eden Yıldırım, binada kimse kalmayınca önce, arkadaşının kafasına taşla vurdu, ardından arkasına geçerek bıçağı önden göğüs kısmına 6 kez sapladı. Yıldırım, daha sonra kasada bulunan 16 bin YTL’yi ve parmak izinin kaldığı telefon ahizesini sökerek kaçtı.

    OTOMOBİL ALDI
    PTT Şubesi’nden çıkan Celal Yıldırım, önce Kayseri’nin Hisarcık Beldesi’ne gitti. Burada boş bir yerde 6-7 şişe bira daha içen Yıldırım, PTT şubesinde eli değdiği için yanına aldığı telefon ahizesini de burada yaktı. Kısmen yanan ahizeyi, daha sonra suya attı. Eski posta dağıtıcı daha sonra, Develi İlçesi'nde 6 bin YTL'ye otomobil ve cep telefonu aldı. Yıldırım karısından boşandığı için birlikte yaşadığı B.U. ve B.U’nun kızkardeşi Z.U’yu almak için Ankara’ya gitti. Paranın yarısını da burada harcadı. Polisin sıkı takibi sonucu Kayseri'ye gelişleri sırasında yakalanan arkadaş katili ve geçmiş yerel seçimler sırasında Develi’nin Şıhlı Beldesi'nden DYP’den belediye başkan aday adayı olan Celal Yıldırım, çıkarıldığı mahkemede de suçunu itiraf ederek tutuklandı. Birlikte yaşadığı kadın ile onun kardeşi ise salıverildi.

  8. #18

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    İSTANBUL'DA EYLEM HAZIRLIĞINDAKİ 4 TERÖRİST YAKALANDI

    İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, bölücü terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı ele geçirildiğini ve 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
    27 Nisan 2006 Perşembe 13:38


    ADNAN SULAR
    İSTANBUL - İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, bölücü terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı ele geçirildiğini ve 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
    Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde açıklama yapan Cerrah, İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) müşterek operasyon düzenlediğini söyledi. Cerrah, "Operasyonda, 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı madde ele geçirildi. 24 Nisan 2006 tarihinde toplam 4 kişi gözaltına alındı. Bunların bulundukları yerlerde yapılan aramalarda ayrıca, 6 adet elektrikli fünye, bin 205 dolar ile örgütsel malzemeler ele geçirildi' dedi. Bu kişilerin İstanbul'da kanlı eylem yapmak üzere patlayıcı maddeleri temin ettiklerini belirten Cerrah, yakalanan kişilerin adliyeye sevk edildiğini bildirdi.
    Celalettin Cerrah, İstanbul halkından daha duyarlı olmalarını isteyerek, 'Alışveriş merkezlerini çalıştıranların işyerlerine kamera sistemi yerleştirmelerini, özel güvenlik teşkilatlarını süratle kurmalarını, küçük iş merkezlerinin dükkanları önlerine yerleştirecekleri kameralar ile bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Halkımız, apartmanına, sokağına, mahallesine sahip çıksın, şüphelendikleri kişileri polise bildirsin' diye konuştu. Cerrah, bir basın mensubunun 'Hedeflerinde alışveriş merkezi mi vardı?' şeklindeki sorusu üzerine, 'Eylemlerinin hedef yerlerini arkadaşlarımız biliyor. Ona göre de tedbirlerimizi alıyoruz. 'Alışveriş merkezi var' demedim. Ama geçmişte yaşadığımız eylemler var. Onların çözülmesinde sıkıntı çektik. Bu yerlerde yeterli kamera sistemi olsa idi, çok kısa sürede çözümlenirdi' cevabını verdi.
    1 Mayıs İşçi Bayramı'ndaki önlemlere de değinen Cerrah, her türlü tedbirin alındığını söyledi. Cerrah, "Kutlamalar Kadıköy ve Kartal rıhtımda yapılacak. Beyoğlu eski Tüyap mevkiinde de basın açıklaması yapılacak. 5 binin üzerinde polis görev yapacak. İzinleri kaldırdık.12/12 çalışıyoruz. Ayrıca 1 Mayıs günü görevden çıkacak arkadaşlarımız da beklemeye devam edecekler. Tamamını sayacak olursak 6 binden fazla polisimiz görev alacak' dedi.

  9. #19

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    HUKUK FAKÜLTELERİ, 5 YILA ÇIKARTILIYOR

    YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç başkanlığında "Rektörler Komitesi" toplandı.
    27 Nisan 2006 Perşembe 14:04


    UĞUR ALICI
    ANKARA - YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç başkanlığında "Rektörler Komitesi" toplandı.
    Başkan Teziç, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada, Hukuk Fakülteleri'ne yabancı dil hazırlık sınıfı konulduğunu, ayrıca bir süre Hukuk Fakültesi açılmaması yönünde bir karar ortaya konduğunu bildirdi. Teziç, Hukuk Fakülteleri'nin hazırlık sınıfı uygulamasının önümüzdeki eğitim-öğretim yılından itibaren uygulamaya başlanacağını söyledi. Teziç ayrıca, Türkiye'deki üniversiteler arasında öğrenci ve öğretim üyeleri değişimini öngören yasal düzenlemeye gidileceğini, bunun için de bu yönde bir çalışma yapıldığını belirtti.

  10. #20

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    İKİTELLİ'DEKİ FABRİKA YANGININI PKK ÜSTLENDİ

    İkitelli Organize Sanayi Bölgesi'nde kimyasal maddeler bulunan fabrikada çıkan yangını, bölücü terör örgütü PKK üstlendi.
    27 Nisan 2006 Perşembe 17:32


    ADNAN SULAR
    İSTANBUL - İkitelli Organize Sanayi Bölgesi'nde kimyasal maddeler bulunan fabrikada çıkan yangını, bölücü terör örgütü PKK üstlendi.
    Bölücü terör örgütünün internet üzerinden yayın yapan bir web sitesinin konuya ilişkin haberine göre, yangın PKK tarafından bilinçli bir şekilde çıkarıldı. Kimya fabrikasının yanması olayını bölücü terör örgütü PKK üstlenirken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'de olaya ilişkin geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.
    16 Nisan 2006 tarihinde Bakırköy Ebu Ziya Caddesi üzerinde gerçekleşen patlamayı da aynı örgüt üstlendi.
    Öte yandan, İstanbul'da Beyoğlu ve Şişli Adliyesi'nde çalışan hakim ve savcıları taşıyan servis otobüsüne konulan bombanın uyarı amaçlı olduğu, bilerek patlatılmadığı da öne sürüldü.

Sayfa 2/3 İlkİlk 123 SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •