Bu geceki CEVİZKABUĞU programında; Cemal Sofuoğlu, Mustafa Yıldırım ve şimdi ismini hatırlayamadığım üç profun hazırladığı "ÜCE KURAN, AÇIKLAMALARI, YORUMLARI VE MEALİ" adlı kitabın tanıtımı ve tartışması vardı. On yılda hazırlanan bu meal bizim bildiklerimizi alt-üst eden bir meal. Çünkü buna karşılık bütün program boyunca (04:15'e kadar) Dinayetten bir tevsir yazan kişi çıkıpta sizin dedikleriniz yanlış, doğrusu bizim mealimiz diye programa katılmadılar. Oysa bu proflar; dinayetin benimde karşı çıktığım parantezleme işlerini gayet güzel açıkladılar. Dinayetin tefsirlerinde parantez içi sanki Yüce Alah'ın emriymiş gibi millete sunuldu. Oysa parantez içi o tevsiri yapan kişinin özel yorumu olduğunu bu milletten şimdiye kadar sakladılar. Tabi anlayan anlıyordu, ama onlar için anlamayan çoğunluk önemliydi.
Örnek: ENAM SURESİ 20. AYET: Dinayet tefsirnide; O kabilenin, milletin başına (kaba tabirle) alçakları, düzenbazları, hırsızları, din düşmanlarını biz getirdik. Onlar, din düşmanlığına, bozgunculuğa devam ederler. Mealen böyle bir ayet.
Burdan bizler ne anlıyorduk? Bu itleri, uğursuzları, din düşmanlarını Allah'ın başımıza musallat ettiğini değil mi?
Oysa bu profların tefsinde "din düşmanları bile çok çalışırlarsa o makama gelmek için getiririz" diyor. Şimdi bu çok büyük bir fark değil mi? Dinayetin, tvlerde hergün kafamızı ütüleyen bülbülleri bu konularda malesef sanırım dut yemişlerdi! Hiç sesleri çıkmadı da; o bakımdan hani!
Bunu sizlerle paylaşmak istedim.:49:
Saygılar.
Yer imleri