Arkadaþlar, Spor yazarý Cem Dizdar, Digitürk'le ilgili baþýndan geçen bir olayý yazdý bugün (31 Ocak Pazar) Ýlginizi çekebilir
Digitürk’ten 24 liralýk indirimi nasýl aldým?
Hesabýný kitabýný bilenlerden olmadýðým için kredi kartý ekstrelerini inceleme huyum yoktur. Ama aksilik ya son gelene göz atacaðým tuttu. Otomatik ödemeye baðladýðým harcamalarýmdan Digitürk üyeliðimin karþýsýnda 103.99 TL yazdýðýný görünce hani derler ya, 'kan beynime sýçradý'.
Yapýþtým telefona. Karþýmda sesinden anlayabildiðim kadarýyla 20'li yaþlarýn sonlarýnda bir kadýn. Tahmin ediyorum ki, kendi de sesi gibi yumuþak, iyi huylu biri.
Adýný söyledi ama þimdi hatýrlamýyorum, sordum 'sarý çiçeðe', "Nedir bu para?" diye. Dedi ki, "Cem bey, siz 'süper paket' üyesisiniz. Aralýk'ta fiyatlara zam geldiði için sizin 93.80 lira olan üyelik bedeliniz de 103.99 liraya çýktý."
Karadenizliyiz, denizimiz gibi çabuk parlar çabuk söneriz. Parladým... "Ýnsan zam yapýnca bunu haber vermez mi? Bir telefon açmak yok mu müþteriye" dediðimde yumuþak sesli kadýn tane tane anlattý; "Cem Bey, zam yapýldýðý bilgisi o ay gönderilen faturanýzda belirtilmiþtir." Ýkna olmaya niyetim olmadýðýndan ateþim hafiften yükselmeye, tansiyonum çýkmaya baþladý.
Kibar fakat kararlý bir dille anlatmaya baþladým; "Hanýmefendi, zamdan haberi olmayan ve olsa da bunu kabul etmeyecek biri olarak kendimi 2 ay kazýklanmýþ sayýyorum. Üyeliðimin devamý için zammý geri alýn ve aldýðýnýz farký geri ödeyin. Yoksa yarýn izinliyim. Birini gönderip dekoderi de, onu çanaða baðlayan kabloyu da varsa bana ait bir çanak onu da alýp götürün. Bu parayý ödemeyeceðim. Ben her faturanýn dibindeki bilgiyi satýr satýr okumak zorunda mýyým? Otomatik ödediðim için faturaya bakmam bile. Apartman kapýsý altýndan atýlan, elime geçip geçmediði bile belli olmayan bir belgeyle gönderilmiþ zam haberinin hukuki bir deðeri olur mu?" Konuþtukça açýldým, açýldýkça konuþtum.
Ve... Karþýdan hiç beklemediðim ve beni iyice çýldýrtan o öneri geldi. Ýyi huylu ses, "Cem bey þöyle yapalým. Siz bir yýl boyunca üyeliðinizi taahhüt edin ayda da 93.80 lira ödersiniz." Bunu duyunca alnýmýn ortasýndaki o görünmez tel aniden koptu. "Ýyi de ben bu indirimden þu konuþmayý yapana kadar neden haberdar deðildim. Evet, teklifi kabul edeceðim ama sizi aramasam bundan haberim olmayacaktý."
Haliyle karþý taraf yelkenleri indirdi. Mücadele ederek hak kazanmýþ birinin huzuruna kavuþtum ama iþin peþini býrakmaya da niyetli deðildim. "Hanýmefendi, bir yýl üyelik taahhüdünde bulunuyorum ancak iki ay fazladan ödediðim o yaklaþýk 20 lirayý da geri istiyorum. 'Cem Dizdar'a bu ay gidecek faturadan o 20 lira düþülecek' diye oraya not alýn lütfen!"
Huzurlu ses, "Efendim biz onu yapamýyoruz" karþýlýðýný verince "O zaman telefonumu verin hukuk bürosundan bir arkadaþ beni arasýn" diyerek karþýlýklý iyi dileklerle telefonlarý kapattýk.
Yaptýðým ikinci konuþma, hiç çaktýrmadan bir 'toplumsal kazýklanma' vakalarýndan birini de ortaya çýkardý.
Arayan ses týpký ilki gibi 'iyi huylu'ydu. Ancak bu erkekti ve efendi bir insanýn tonu vardý sesinde. Onun da maalesef adýný unuttum. Aramýzda üç aþaðý beþ yukarý þuna benzer bir konuþma geçti...
- Ýyi günler Cem Bey, ben Digitürk finans bölümünden ......... Nasýl yardýmcý olabilirim?
- Daha önce konuþtuðumuz arkadaþa taleplerimi iletmiþtim. Sanýrým konuþmalarým orada kayýtlýdýr. Bir daha uzun uzadýya tekrarlamayayým. Oradan dinler, sýkýntýmý öðrenirsiniz...
- Anlýyorum efendim ama...
(Bunun üzerine kýsa bir özet yaptým)
- Þimdi mesele þu. Evet, bir yýllýk üyelik garantisi veriyorum. Ayda 93.80 lira ödeyeceðim ama o arada ödediðim 20 lirayý gelecek faturadan düþeceksiniz...
Þimdi sýký durun...
Ya azimli ve kararlý duruþum için bana bir kýyak yapýldý, ya ses tonumun ikna ediciliði karþý tarafta þahsýma karþý bir hüsnüniyete neden oldu ya da zaten var olan ve "Alýn kardeþim dekoderinizi çýkýyorum Digitürk'ten. Maçlarý da gidip kahvede/meyhanede izlerim artýk" diye aba altýndan sopa gösteren herkese yapýlan yapýldý.
- Cem Bey, þöyle yapalým. Siz bir yýllýk taahhütte bulunun ben de sizi 79.90 liralýk pakete sokayým. Böylece fazladan ödediðiniz parayý da size geri ödemiþ olalým.
- Tamam kabul ediyorum ama þimdi size sorarým, bu adil bir ticaret mi? Kredi kartý ekstresine bakmayýp sizi aramasam her ay 24 lira kadar fazla ödeyeceðim. Bu da yýlda nereden baksanýz 290 liraya yakýn para eder.
- Evet efendim.
- Peki benim durumumdaki insan sayýsý 200 bin kiþi olsa... Bu da toplamda 200 bin çarpý 290 lira deðil midir?
- ???????
Durumum gösteriyor ki, Digitürk yöneticileri sanki futbol yayýn ihalesi girmeden önce 'ince bir hesap yapmýþ' gibiler. Benim gibi 'geç uyanan'larýn sayýsý ne kadar kabarýksa, ki kime sorduysam hiçbiri kaç para ödediðini bilmiyor, ‘havadan’ gelen para da ayný oranda artacaktýr... Eeee, Allah bereket versin
Yer imleri