Es-Es 18. Bölüm 10 Mart Carsamba Günü Saat: 22:20′de
Bazen tüm dünya, tüm insanlar karþýnýza geçip, yenileceðiniz, vazgeçeceðiniz aný bekler. “Ben demiþtim” diyebilmek için. Bazen en iyi niyetli sözcükler bile “umudunu kýrmak istemem ama…” diye baþlar. Ve siz söylenenlere kulaklarýnýzý týkayýp yolunuza devam etme gücünü her zaman kendinizde bulamazsýnýz. Ýþte o zaman içinizden tek geçen þey, kaçýp gitmektir. Kaçýp gitmek. Üzerinizdeki tüm gözlerden, sizi iþaret eden her parmaktan ve hatta bazen en sevdiklerinizden…

Kaçýp gitmek… Ve hayat her zaman adil deðildir. Ýþin kötüsü siz zaten bunu bilirsiniz. Bilirsiniz ama, yine de denersiniz… Hayalleriniz için… Size inananlar için… Geçmiþinizi bir kenara býrakýp, tüm kýrýk döküklüklerinizle, parçalanmýþlýklarýnýzla, denersiniz.
Ýncecik saplarýyla rüzgara kafa tutan gelincik çiçekleri gibi tekrar tekrar tutunursunuz hayata. Bunun için bir nedeniniz her zaman bulunur. Çünkü o çoktan kaybettiðinizi sandýðýnýz umut içinizde bir yerlerde gizlenmiþ, ona en çok ihtiyacýnýzýn olacaðý zamaný bekler. Ve iþte bir gün o umut gizlendiði yerden çýkar, size doðru bildiðiniz yolda tekrar yürüyebilecek gücü verir. Ve bu güç bazen, en beklemediðiniz, sizi en çok yaralayan, en karanlýk yerden çýkar.
Uras’ýn umut yolculuðu da týpký böyle, yeniden baþlar. Tam bitti sanýrken, yenilmiþken, kaybetmiþken, geri dönmeye karar vermiþken… Umut, karanlýk kuytusundan çýkar. Uras’ý bir peri masalýna ve bu masalý gerçekleþtirebileceðine inandýran Iþýk hoca ölmüþtür… Öldürülmüþtür… Uras’ýn kaçýp kurtulmaya çalýþtýðý tüm gözler yine dikilmiþ Uras’a bakar, tüm parmaklar yine Uras’ý iþaret eder. Artýk kaçmakla kurtulamayacaðýnýn farkýndadýr Uras. Yapýlacak tek bir þey vardýr, kalýp savaþmak.
Uras Iþýk hocanýn katillerini ne pahasýna olursa olsun bulacak, onlardan Iþýk hocanýn intikamýný alacak, üzerine sürülen bu korkunç lekeden de kurtulacaktýr. Þimdi tüm dünya Uras’ýn karþýsýnda olsa da, sevdiði kýz ondan yüz çevirmiþ olsa da artýk fark etmez. Uras ona güç veren ýþýðýn içinde olduðunu anlamýþtýr artýk. Yaþadýklarýndan öðrenmiþtir ki; Bazen umut etmek yetmez, umut olabilmek gerekir