Türkiye'de her bin 500 çocuktan biri lösemili
SAMSUN (İHA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Samsun Lösemili Çocuklar Derneği Başkanı Prof. Dr. Davut Albayrak, Türkiye'de her bin 500 çocuktan birinin lösemi hastası olduğunu belirterek, bu çocukların yaşama umudunun sevgi ve yapılacak yardımlarla artırılması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Davut Albayrak, OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören lösemili çocuklarla sık sık ilgilenirken, löseminin sadece doktor ve aile ile aşılamayacağını, bu konuda herkesin yapabileceği bir şeylerin olduğunu dile getirdi. Hastalığın tedavi edilebilir ve çocuklarda iyileşme oranının yüzde 60-70 olduğunu kaydeden Prof. Dr. Albayrak, "Çocukları lösemili olan ailelerin kaygı duymasına gerek yok. Bu hastalık soydan geçmediği gibi bulaşıcı ve mikrobik değildir. En önemli belirtileri kansızlık ve ateştir. Koruyucu tedbirlere önem verilerek erken teşhisle ilaç kullanılarak tedavisi mümkündür. Bu çocuklarımızdan ilgi, sevgi ve yardım esirgenmemelidir. Böylece yaşama umutları artırılmalıdır" dedi.
Dünyada her 100 bin kişiden 3'ünde kanser görüldüğünü, Türkiye'de ise her bin 500 çocuktan birinin lösemili olduğunu ifade eden Albayrak, kesin sebebi bilinmeyen ve sinsi bir hastalık olan lösemili çocuklara yapılacak en büyük yardımın kan bağışı olduğuna dikkat çekti.
İlacı Bölerek İçmek Öldürebilir
Uzmanlardan ilaç kullananlara uyarı. Yutamadıkları gerekçesiyle ilaçları bölerek içenlerin, tehlikeli yan etkilerle karşılaşabilecekleri uyarısı yapıldı. Bu şekilde alınan ilaçların vücutta çok hızlı emilmesi felç ve kalp krizi riskini artırıyor.Uzmanlar hapları yutamadığı için kıranları ya da ilaç kapsüllerini boşaltarak içenleri ciddi yan etkileri konusunda uyarıyor.Özellikle ilaçları yutamadıkları gerekçesiyle bu yola başvuran yaşlıların zaman zaman ölümcül olabilecek yan etkilerle karşılaşabileceği belirtiliyor. Çoğu zaman doktorların da tavsiye ettiği bu yöntem normalde ortaya çıkmayacak yan etkileri de beraberinde getiriyor. Her hapın ya da kapsülün vücuttaki emilme hızına göre özel bir dış yüzeyi bulunduğunu belirten uzmanlar ilaçlar bölündüğünde bu yapının bozulduğuna dikkat çekiyor. Bu durumda vücutta yavaş yavaş eriyerek emilmesi gereken bir ilaç çok hızlı emilebiliyor. Bu da başdönmesi ve başağrısına neden olduğu gibi, felç ve kalp kirizi riskini de artırıyor. Bölünerek yutulan ilaçlar çok hızlı emilip aynı hızla vücuttan atıldığından zaman zaman da etkili bir tedavi yapılamıyor. Uzmanlar pekçok ilacın artık sıvı şeklinin de üretildiğini belirtiyor ve hapları yutmakta güçlük çekenlere bu ilaçları tercih etmelerini öneriyor.
Yer imleri