Bu meselenin kavranmasıyla ayrıca şu da anlaşılmaktadır ki, ALLAH dilediği kulunu ışık hızında dilediği zaman boyutundan dilediği zaman boyutuna götürüp yani bizim geçmiş ve gelecek olarak kabul ettiğimiz farklı zaman boyutlarını gezdirip bazı önemli delillerini gösterebilir. İşte Hz. Muhammed Aleyhissalatü Vesselamın semaya çıkarılması olarak tabir edilen “Mirac” hadisesi de bu vakalardan biridir. ALLAH Teala İsra suresinde bu vakayı şöyle ifade buyurmaktadır:

“Bir gece kendisine bazı delilleri göstermek için kulu (Muhammed’i) Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya götüren ALLAH noksan sıfatlardan münezzehtir. O, her şeyi işiten ve görendir.” (İsra-1)



Malumdur ki Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam Mescid-i Aksa’dan da semaya yükseltilmiş ve kendisine cennet ve cehennem gezdirilmiştir. Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam Mirac gecesi güneşi gördüğünü, onu taşımaya memur ve müvekkel 360 bin melek olduğunu, ayrıca güneşin dünyadan kat kat büyük olduğunu belirtmiştir. Ayrıca Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam hadisteki ifadesinde “Bundan sonra dünya semasına eriştim. Onu ALLAH Teala yeşil zümrütten yaratmıştı, sonra onu su halinde ve duman halinde gördüm.” buyurarak dünyanın yaratılışını farklı zaman boyutlarında apaçık müşahede ettiğini belirtmiştir. Malumdur ki dünyamızın oluşum esnasında ilkin su, sonra duman, daha sonra ise kıtasal sürüklenmeden ve denizlerin oluşumundan önceki yemyeşil safhadan geçerek bu hale gelmiştir.

Delail-i Hayrat şerhi ismindeki hadis kitabında geçen dikkat çekici bir başka husus da şudur: Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam Mirac’a çıkmadan önce meleklerin kendisine özel bir kıyafet giydirdiğini belirtmektedir. Bu hadise eserin 260. sayfasında şöyle anlatılıyor: “...Bundan sonra yıkandım. Sırtıma nurdan bir hulle giydirdiler. Başıma da nurdan bir kavuk koydular.” Malumdur ki bahsedilen kıyafet tamamen günümüz astronotlarının uzaya çıkarken giydikleri özel kıyafetleri anımsatmaktadır.

Ayrıca Efendimiz Aleyhissalatü Vesselamın Miraca Burak adında bir binekle çıktığını belirtmesi ise, Mirac hadisesinin gerçekliğini apaçık ispat etmektedir. Zira Burak, Arapça’da “berk” kökünden gelmektedir. Berk ise şimşek ve hız halindeki ışık anlamındadır.



Mirac Hadisleri

1- “Bana cennet ve cehennem gösterildi. Bugünkü kadar hayır ve şerri hiçbir arada görmedim. Eğer benim bildiğimi bilseydiniz çok ağlar az gülerdiniz.”

2- “Bana ümmetimin sevaplarına karşı alacakları mükafatlar ve günahlarına karşı görecekleri cezalar gösterildi. Kur’an’dan bir ayeti unutanın göreceği cezadan büyük ceza görmedim.

3- Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: Resulullah Aleyhissalatü Vesselam buyurdular ki: “Mirac gecesi Cebrail ile bakır tırnakları olan bir kavme uğradık. Bunlar kendi yüzlerini tırmalıyorlardı. “Ya Cebrail! Bunlar da kim?” diye sordum. “Bunlar müminlerin gıybetini yapanlar ve müminlere iftira edenlerdir.” dedi.

4- Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam buyurdu ki: “Ya Ömer! Mirac gecesi cenneti gezerken bir köşk gördüm. Bu kimindir diye sordum. Senin olduğunu söylediler. Bir gezeyim diye içeri girecektim ki, bahçesinde bir huri gördüm. Senin de kıskanç olduğunu hatırlayarak girmeden çıktım.” Hz. Ömer bunu duyunca dizlerinin üzerine doğruldu ve gözyaşları içinde “Anam, babam sana feda olsun, senden de mi kıskanacağım. Keşke girseydin Ya Resulallah.” dedi.



Ayrıca Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam birçok hadis-i şerifte Mirac gecesi tüm peygamberlerle görüştüğünü belirtmekte ve onların görünüşlerini de tarif etmektedir. Bu hadisler ve kıyametten önce olacak hadiselerin haber verilmesi Efendimiz’in geçmiş ve gelecek zaman boyutlarına da gitmiş olduğunu belirtmiş olmaktadır. Zira Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam adeta sokaklarımızı ve evlerimizi gezmiştir. Mesela buyurmaktadır ki:



5- “Kıyametten önce kalem ehli (yazarlar) artar.”/ “Cemaat namaz kılacak birini bulamayıp imamlık için birbirini ileri iter.”/ “Vasıtalarla mesafe kısalır.”/ “Mescitler süslenir ve içlerinden yüksek sesler çıkar.” (Yüksek sesler mikrofon kullanımına işarettir.)/ “Kişiye köpekle meşgul olmak evladıyla meşgul olmaktan sevimli gelir.”



Ve yine mesela Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam Hz. Hamza’yı şehit eden Hz. Vahşi’yi niçin affettiği sorulduğunda “Ben onları (Hz. Hazma ve Hz. Vahşi’yi) cennette kol kola gezerken gördüm.” buyurmuştur. Oysa bunu söylediğinde Hz. Vahşi henüz hayatta idi. Hz. Vahşi Efendimiz Aleyhissalatü Vesselamın ahirete irtihalinden sonra vefat etmiştir.