Ehl-i kitaptan birçoğu arzu etmektedir ki, sizi imanınızdan sonra çevirip kâfir etsinler: Hak kendilerine iyice belirdikten sonra bile sırf nefsaniyetlerinden ve kıskançlıktan dolayı bunu yaparlar. Buna rağmen siz şimdi af ile hoşgörüyle davranın ta Allah emrini verinceye kadar. Şüphe yok ki Allah her şeye kâdirdir. Bakara / 109.
O vakit Allah'tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz, etrafından dağılıp giderlerdi. Şu halde onları affet; bağışlanmaları için dua et; iş hakkında onlara danış. Kararını verdiğin zaman da artık Allah'a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever. Al-i İmran / 159.
* Hâlid İbnu Ma'dan -merfu olarak (yani Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in sözü olarak)- rivayet ediyor: "Resülullah buyurdular ki: "Allah refikdir, (yumuşaklık, kolaylık, musamaha sahibi). Bu sebeple rıfkı sever, rıfk sebebiyle razı olur, rıfk (sahibin)'e mahsus bir yardımı vardır ki, şiddet sahipleri bu yardımı göremez. Öyleyse bu, dili olmayan hayvanlara bindiğiniz zaman bunlara konaklama yerlerinde mola verin. Eğer geçtiğiniz arazi çoraksa, oradan hayvanın iliğini kurutmadan çıkın. Gece yürüyüşünü tercih edin. Zîra geceleyin arz, gündüzIeyin dürülmeyecek şekilde dürülür. Yol üzerine (geceleyin) konaklamaktan kaçının. Çünkü o, hayvanların yolu, yılanların sığınağıdır."
Ehl-i dalalet, şâkirdler arasındaki meşreb ve hissiyat ayrılığından istifade edip ve maişet cihetinde zayıf damarları bulup, tesanüdü birlik ve beraberliği bozmak istemelerine karşı Üstadın tavsiyesi: Sakin, dikkat ediniz, içinize bir ayrılık, aykırılık düşmesin, insan hatadan hali olmaz, fakat tövbe kapısı açıktır. Nefis ve şeytan karşedinize karşı haklı tenkide sevk ettiği zaman: (Biz değil böyle cüz'î hukukumuuzu, belki hayatımızı ve haysiyetimizi ve dünyevî saadetimizi Risale-i Nurun en kuvvetli râbıtası olan tesanüde feda etmeye mükellefiz. Onun bize kazandırdığı netice itibari ile dünyaya, enaniyete ait her şeyi feda etmek vazifemizdir, deyiniz nefsinizi susturunuz, ihtilafa sebeb olarak bir mes'ele varsa meşveret ediniz. Çok sıkı tutmayınız. Herkes bir meşrebde olmaz. Musamaha ile birbirine bakmak şimdi elzemdir.) …
Kardeşlerim, çok dikkat ve ihtiyat ediniz, sakın sakın hocalarla münâkaşa etmeyiniz. Mümkün olduğu kadar musâlâhakârâne davranınız, enâniyetlerine dokunmayınız. Bid'at taraftarı da olsa ilişmeyiniz. Karşımızda dehşetli zındıka varken, mübtedi'lerle uğraşıp onları, dinsizlerin tarafına sevk etmemek gerektir. Eğer size ilişmek için gönderilmiş hocalara rast gelseniz, mümkün olduğu kadar münâzaa kapısını açmayınız. İlim kisvesiyle îtirazları, münâfıkların ellerinde bir senet olur. (Emirdağ Lâhikası-I, s.130.)


Teşekkur:
Beğeni: 


Alıntı

Yer imleri