PEYGAMBERiMiZiN ( s.a.v) iBLİS'LE MÜNAZARASI[/b]

Biraz Uzun ama Her Muslumanin Okumasi gereken bir yazi bence...







Ibn-i Abbas (r.a) Hz.' inden naklen Muaz b, Cebel rivayet ediyor :



Bir gun Resullullah ( s.a) ile beraberdik. Ansardan birinin evinde toplanmistik.. Tam bir cemaat olmustuk. Sohbete dalmistik.



Bu arada, disaridan bir ses geldi :



Ev sahibi..... icerdekiler... Eve girmem icin bana izin verir misiniz?

Benim sizden bir dilegim var.



Bunun uzerine , herkes Resullullah ( s.a)efendimizin yuzune bakmaya basladi.

Orda ve her zaman buyuk oydu... Izin ondan cikacakti.



Resullullah (s.a) Efendimiz, duruma vakif oldu ve :



>



Buyurdu.... Biz hep birden soyle dedik :



En iyi bilen ALLAH ve Resuludur.



Bunun uzerine Resullullah (s.a) Efendimiz :



>



Buyurunca; hemen Hz. Omer :



Ya Resullullah , bana izin veriniz onu oldureyim.



Dedi.... Resullullah ( s.a) Efendimiz bu izni vermedi; soyle buyurdu:



>



Sonra soyle buyurdu:







Bundan sonrasini ondan dinleyelim ; yani Ravi' den. Soyle anlatti :



Kapiyi ona actilar. Iceri girdi ve bize gorundu. Birde baktik ki, sekli su : Bir ihtiyar. Sasi. Ayni zamanda kose. Cenesinde alti veya yedi kadar kil sallaniyor. At kili gibi. Gozleri yukari dogru acilmis. Kafasi, buyuk bir fil kafasi gibi. Dudaklari da, bir manda dudagina benziyordu.



Sonra, soyle bir selam verdi ;



Selam ya Muhammed ; selam size ey cemaat-i muslimin.



>

Sonra soyle buyurdu :



>

Seytan soyle anlatti ;



Benim buraya gelisim kendi arzumla olmadi. Mecburen geldim.



Resullullah (s.a) Efendimiz sordu ;



>

Seytan anlatti ;



Izzet sahibi Rabbin katindan bana bir melek geldi. Ve dedi ki ;Allah-u Taala

sana emir veriyor : Muhammed 'e gideceksin. Ama dusuk ve zelil bir halde.

Tevazu ile. Ona gideceksin ve ademogullarini nasil kandirdigini

anlatacaksin. Onlari nasil aldattigini soyleyeceksin bir bir ona. Sonra o

sana ne sorarsa dogrusunu diyeceksin. Sonra ... Allah-u Taala buyurdu ki :

Soylediklerine bir yalan katarsan , dogruyu solemezsen .... seni kul ederim

; ruzgara savurur ... Dusmanlarinin onunde , seni rusvay ederim.

Iste ... boyle ; ya Muhammed , o emir uzerine sana geldim.



Arzu ettigini bana sor . Sayet bana sorduklarina dogru cevap vermezsem

;dusmanlarim benimle eglenecek. Su muhakkak ki , dusmanlarimin eglencesi

olmaktan daha zor bir sey yoktur.



Bundan sona Resullullah (s.a.) Efendimiz soyle sordu :



>



Seytan su cevabi verdi :



Sensin ya Muhammed. Allah' in yarattiklari arasinda senden daha cok

sevmedigim kimse yoktur. Sonra senin gibi kim olabilir ki ?



Resullullah (s.a.) Efendimiz sordu :



>



Seytan anlatti :



Muttaki bir gence ki ... varligini Allah yoluna vermistir.



Bundan sonra , sual cevap asagidaki sekilde devam etti. Resullullah ( s.a.)

Efendimiz sordu ; seytan anlatti :



>



Kendisini sabirli bildigim , supheli islerden sakinan alimi ...



>



Temizlik isinde ... yikadigi yerleri uc defa yikamayi adet eden kimseyi.



>



Sabirli olan bir fakiri ki ; ihtiyacini kimseye anlatmaz... Halinden sikayet

etmez.



>



Ya Muhammed , ihtiyacini kendi gibi birine acmaz. Her kim ihtiyacini kendi

gibi birine uc gun ust uste anlatirsa, Allah onu sabredenlerden yazmaz.



Sabirli kimselerin isi buna benzemez. Hasili , onun sabrini ; halinden ,

tavrindan ve sikayet etmeyisinden anlarim.



>



Sukreden zengin.



>



Onu gorursem ki , aldigini helal yoldan aliyor ve mahalline harciyor.

Bilirim ki : sukreden bir zengindir.



Resullullah (s.a.) Efendimiz bu defa mevzuu degistirdi ve ona baska bir sual

sordu :



>



Ya Muhammed, beni bir sitma tutar . Titrerim.



>



Cunku bir kul , Allah icin secde edince bir derece yukselir.



>



O zaman da baglanirim. Taa, onlar iftar edinceye kadar.



< Peki ya hac yaptiklari zaman nasil olursun ? >>



O zaman da cildiririm.



>



O zaman da, eririm. Tipki ateste eriyen bir kursun gibi eririm.



>



Ha, iste.. o zaman halim pek yaman olur. Sanki sadaka veren , bir testere

alir eline ve beni ikiye boler.





Resullullah (s.a.) Efendimiz sebebini sordu :



>



Bunun uzerine iblis :



Onu da anlatayim ..

Dedikten sonra anlatmaya basladi :



Cunku sadakada dort guzellik vardir. Soyle ki ;

1 - Allah-u Teala, sadaka verenin malina bereket ihsan eyler.

2 - O , sadaka veren kimseyi halkina sevdirir.

3 - Allah-u Teala, onun verdigi sadakayi , cehennemle arasinda bir perde

yapar.

4 - Allah-u Teala, belayi sikintiyi ve ahlari ondan defeder.





Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz ashabi hakkinda bazi sorular sordu

:



>



Iblis ise su cevabi verdi :



O bana cahiliyet devrinde bile itaat etmedi... Islam'a girdikten sonra nasil

bana itaat eder ?



>



Iblis ona da su cevabi verdi :



Allah'a yemin ederim ki ; her gordugum yerde ondan kacarim.



>



Ondan utanirim ... hem de cok ... Nasil ki , Rahman' in melekleri de ondan

utanirlar...,



>



Iblis onun icin de soyle dedi :



Ah onun elinden bir kurtulsam... O, kendi basina kalsa ; ben kendi basima

kalsam... O beni biraksa....ben de onu biraksam .. Ben onu birakirim ama o

beni birakmaz.



Resullullah (s.a.) Efendimiz , yukaridaki sorulari sorduktan ve seytanin

verdigi cevaplar kismen bittikten sonra , soyle buyurdu :



>



Resullullah (s.a.) Efendimiz ' in o cumlesini duyan lain iblis soyle dedi :



Heyhat, heyhat... Ummetin saadeti nerede ? Ben , o belli vakte kadar diri

kaldikca, sen ummetin icin nasil ferah duyarsin ?..



Ben , onlarin kan mecralarina girerim. Etlerine karisirim. Ama onalr , benim

bu halimi goremez ve bilemezler. Beni yaradan ve baas gunune kadar bana

muhlet veren Allah'a yemin ederim ki: Onlarin tumunu azdiririm. Cahillerini

ve alimlerini ... Ummilerini ve okumuslarini ... Facirlerini ve abidlerini

... Hasili, bunlarin hicbiri elimden kurtulamaz. Fakat , Allah'in halis

kullarini ... Evet, bunlari azdiramam.



Bunun uzerine Resullullah (s.a .) Efendimiz sordu :



>



Bu suale Iblis su cevabi verdi :



Bilmez misin ? ya Muhammed , bir kimse ki , dirhemini ve dinarini sever ...

O Allah icin bir ihlasa sahip degildir. Bir kimseyi gorursem ki ; dirhemini

dinarini sevmez ; ovulmekten, medhedilmekten hoslanmaz.. bilirim ki o :

ihlas sahibidir... Hemen onu birakir kacarim.



Bir kul mali ve ovulmeyi sevdigi sure , kalbi de dunya arzularina bagli

kaldigi muddet , o size vasfini yaptigim kimseler arasinda bana en cok itaat

edendir. Bilmez misin ki : mal sevgisi , buyuk gunahlarin en buyugudur.

Bilmez misin ki ya Muhammed , bas olma sevgisi yine buyuk gunahlarin en

buyukleri arasindadir.



Iblis anlatmaya devam etti :



Ya Muhammed , bilmez misin ? ... Benim yetmis bin tane cocugum var.

Bunlarin her birini bir baska yere tayin etmisimdir. Sonra ... o her

cocugumla birlikte yine yetmis bin tane seytan vardir.

Onlarin bir kismini ulemaya gonderdim.

Bir kismini genclere yolladim.

Bir kismini da mesayihe saldim.

Bir kismini da ihtiyar kadinlara musallat ettim.



Genclere gelince , aramizda hicbir anlasmazlik yoktur. Onlarla gayet iyi

geciniriz.



Cocuklara gelince ... Onlarla da , bizimkiler istedikleri gibi birlikte

oynarlar.



Bizimkilerin bir kismini da abidlerin basina dert ettim. Bir kismini da

zahidlerin.



Onlar bunlarin yanina girer.; halden hale sokarlar. Bir tepeden oburune ...



hep dolastirip dururlar. Oyle bir hal alirlar ki ; baslarlar, sebeplerden

herhangi birine sovmeye...



Iste ... boylece , onlardan ihlasi alirim. Onlar bu halleri ile yaptiklari

ibadeti, ihlassiz yaparlar gayri .. Ama , bu hallerin farkinda olmazlar.



Iblis, bundan sonra , aldattigi bir rahibin hikayesini anlatmaya gecti. Ve

soyle dedi :



Bilmez misin ; ya Muhammed, Rahip Borsisa, tam yetmis yil ihlas ile Allah

'a ibadet etti. Bu ibadetleri sonucunda ona oyle bir hal ihsan edilmisti ki

; Her dua ettigi hasta , duasi ve bereketi ile sifayap oluyordu. Onun pesine

takildim. Zina etti. Katil oldu. Sonunda da kufre girdi.



Bu o kimsedir ki ; Allah-u Teala aziz kitabinda , ona soyle anlatir :



> (59/16)



Iblis bundan sonra bazi kotu huylar uzerinde durdu. Ve onlarin her birinden

nasil istifade ettigini anlatti..



Bilmez misin ya Muhammed , yalan bendendir ve ilk yalan soyleyen de benim.

Her kim yalan soylerse ... o benim dostumdur. Her kim yalan yere yemin

ederse ... o da benim sevgilimdir. Bilmez misin ya Muhammed , ben Adem'e ve

Havva'ya yalan yere Allah adina and ictim.



(7/16)



Dedim... Bunu yaparim cunku yalan yere yemin gonlumun eglencesidir.



Giybet ve koguculuga gelince .... Onlarda benim meyvelerimdir ve

senligimdir.



Her kim talak uzerine yemin ederse ... gunahkar olacagindan endise edilir.

Isterse bir defa olsun .. Isterse dogru sey uzerine olsun. Her kim talaki

agzina alirsa .. taaa.. hakikati belli oluncaya kadar karisi ona haram olur.

Onlar bu halleri ile kiyamete kadar meydana getirecekleri cocuklar hep zina

cocugu olur. Agza alinan o talak kelimesi yuzunden hepsi cehenneme girer.



Ya Muhammed , namazi an be an tehir edilince ... onu da anlatayim. O her

ne zaman ki , namaza kalkmak ister; tutarim . ona vesvese veririm. Derim ki

: "Henuz vakti var. Sen de mesgulsun. Hele simdilik isine bak. Sonra

kilarsin." Boylece o, vaktinin disinda namazini kilar... Ve bu sebepten onun

kildigi namaz yuzune atilir.



Sayet o kimse beni maglup ederse .. ona insan seytanlarindan birini

yollarim... Boylece onu vaktinde namaz kilmaktan alikoyar. O, bunda da beni

maglup ederse .. bu sefer onun hesabini namazinda gormeye bakarim. O namazin icinde iken ;

saga bak .. sola bak...

Derim... O da bakar ... O ki boyle yapti... Yuzunu oksar alnindan operim.

Bundan sonra ona :



Sen ebedi yaramaz bi is yaptin.



Derim ve boylece onun huzurunu bozarim. Sende bilirsin ki ya Muhammed, her

kim namazda , saga ve sola cokca bakarsa, baska seyler dusunurse, namazindan

gafil olursa Allah onun namazini kabul etmez. Bunda da ona maglup olursam

yalniz basina namaz kildiginda yanina giderim. Ve ona ; cabuk cabuk

kilmasini emrederim. O da , baslar; namazini cabuk cabuk kilmaya. Tipki

horozun , gagasi ile yerden birseyler topladigi gibi.



Bu isi yaptirmakla da ona basari kazanamazsam bu sefer , cemaatle namaz

kilarken onun yanina varirim. Orada basina bir gem takarim. Basini imamdan

evvel secdeden ve ruku'dan kaldiririm. Imamdan evvel de secde ve ruku

yaptiririm. Iste o boyle yaptigi icin , kiyamet gunu , Allah onun basini

esek basina cevirir.



O kimse bunda da beni yener ise, bu defa ona namazda parmaklarini

citlatmasini emrederim. Boylece o beni tesbih edenlerden olur. Ama bu isi

ona namaz icinde yaptirmaya muvaffak olursam.



Bunda da maglup olursam , bu sefer ona tekrar giderim. Namaz icinde iken

burnuna uflerim. Ben ufleyince , o esnemeye baslar. Sayet o, bu esneme

esnasinda elini agzina kapamazsa onun icine kucuk bir seytan girer , dunya

hirsini ve dunyevi baglarini cogaltir. Iste bundan sonra o kimse , hep bize

itaat eder. Sozumuzu dinler. Dediklerimizi yapar.



Seytan bundan sonra konusmasina devam etti :



Sen ummetin hangisi icin ferah duyarsin ki ? Ben onlara ne tuzaklar

kurarim... ne tuzaklar. Miskinlerine , caresizlerine ve zavallilarina

giderim. Namazi birakmalarini emrederim. Ve onlara derim ki :



Namaz size gore degil.. O, Allah'in afiyet ihsan ettigi ve bolluk verdigi

kimseler icindir.

Sonra hastalara giderim :



"Namaz kilmayi birak "derim cunku Allah-u Teala : > (24/61) buyurdu. Iyi oldugun zaman kilarsin. Ve boylece o,

namazini birakir. Hatta kufre de gidebilir. Sayet o, hastaliginda namazi

terkederek olup giderse, Allah'in huzuruna cikarken, Allah-u Teala'yi ofkeli

bulur.



Sonra soyle dedi :



Ya Muhammed , eger bu sozlerime yalan kattimsa , beni akrep soksun.

Sonra.... Eger yalan varsa .. Allah 'tan dile beni kul eylesin.



Iblis bundan sonra konusmalarina devam etti ve soyle dedi :



Ya Muhammed , sen ummetin icin ferah mi duyuyorsun ? Halbuki ben onlarin

altida birini dininden cikardim.



Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz ona , yani Iblis'e asagidaki sekilde kisa kisa bazi sorular sordu. O da bunlara cevap verdi :



>

Faiz yiyen.

>

Zina eden.

>

Sarhos

>

Hirsiz.

>

Sihirbazlar.

>

Kari bosamak.

>

Cuma namazini birakanlar.



Resullullah (s.a.v) Efendimiz bu defa baska bi mevzuya gecti ve soyle sordu



>

Allah yolunda cihada kosan atlarin ksnemesi.

>

Tevbe edenlerin tevbesi.

>

Gece ve gunduz, Allah'a yapilan bol bol istigfar.

>

Gizli sadaka.

>

Gece namazi.

>

Cokca kilinan cemaatle namaz.



Resullullah (s.a.) Efendimiz tekrar bir baska mevzua gecti ve soyle sordu :



>

Namazini bilerek kasden birakanlar.

>

Cimriler

>

Ulema meclisleri

>

Sol elimle parmaklarimin ucu ile.

>

Insanlarin tirnaklarinin arasinda.



Resullullah (s.a.) Efendimiz bundan sonra , bir baska bir mevzuu sordu.

Iblis de cevap verdi .



>

On sey talep ettim.

>

Sunlardir :



Allah'tan diledim ki, beni Ademogullarinin malina ve evladina ortak ede. Bu

ortaklik talebimi yerine getirdi. Ki bu :



> (17/64) Ayet-i Celilesi ile sabittir.



Her besmelesiz kesilen hayvan etinden yerim , faiz ve haram karisan

yemeklerden yerim. Seytandan Allah'a siginilmayan malin da ortagiyim.



Cinsi munasebet aninda ; Allah'a seytandan siginmayan kimse ile birlikte

hanimi ile birlesirim. Ve o her birlesmeden hasil olan cocuk , bize itaat

eder. Sozumuzu dinler.



Her kim hayvana binerken , helal yola gitmeyi degil de , aksini isteyerek

binerse , ben de onunla beraber binerim. Yol arkadasi ve binek arkadasi

olurum. Bu da Ayet-i Kerime ile sabittir. > (17/64)



Allah-u Teala'dan diledim ki : Bana bir ev vere .. Bu diledigim uzerine

hamamlari bana ev olarak verdi.



Diledim ki bana bir mescid vere. Pazar yerlerini bana mescid yapti.



Benim icin bir okuma kitabi vermesini istedim. Siirleri bana okuma kitabi

olarak verdi.



Istedim ki ; bir ezan vere , Mezmurlari verdi.



Diledim ki ; bana bir yatak arkadasi vere.. Sarhoslari verdi.



Diledim ki ; bana yardimcilar vere ... Bunun icin de Kaderiyye mensuplarini

verdi.



Istedim ki ; bana kardesler vere ..Mallarini bos yere israf edenleri verdi.

Bir de masiyet yoluna para harcayanlari. Bunlar da su Ayet-i Kerime ile

sabittir :



> (17/27)



Bir ara Resullullah (s.a.) Efendimiz soyle buyurdu :



>



Bundan sonra Iblis devam etti :



Ya Muhammed , Allah'tan diledim ki ; Ademogullarini ben goreyim ama onlar

beni goremeyeler. Bu dilegimi de yerine getirdi.



Diledim ki ; Ademogullarinin kan mecralarini bana yol yapa ; Bu da oldu.

Boylece ben, onlar arasinda akip giderim. Gezerim. Hem nasil istersem.

Butun bu isteklerimi verdi .



Ve ben bu hallerimle iftihar ederim. Sonra sunu da ekleyeyim ki ; benimle

beraber olanlar , seninle beraber olanlardan daha coktur. Iste .. Boylece

kiyamete kadar , Ademogullarinin ekserisi benimle beraber olurlar. Bundan

sonrasini Iblis soyle anlatti :



Benim bir oglum vardir. Adi : ATEME 'dir. Bir kul, yatsi namazini kilmadan

uyursa gider ; onun kulagina bevleder. Eger boyle olmasaydi ; imkan yok ,

insanlar namazlarini eda etmeden uyuyamazlardi.



Benim bir oglum daha vardir ki ; onun adi da MUTEKAZI 'dir. Bunun vazifesi

de ; yapilan gizli amelleri yaymaya calismaktir. Mesela bir kul , gizli bir

taat islerse ve bu yaptigini da gizlemeye calisirsa MUTEKAZI onu durter. En

sonunda o gizli amelin yayilmasina ve aciga cikarmaya muvaffak olur. Boylece

; Allah-u Teala onun yuz sevabindan doksan dokuzunu imha eder. Cunku bir

kulun yaptigi gizli bir amel icin tam yuz sevap verilir.



Sonra, benim bir oglum daha vardir . Onun adi da KUHAYL dir. Bunun isi de ,

insanlarin gozlerini surmelemektir. Bilhassa, ulema meclisinde ve hatip

hutbe okurken. Bu surme onlarin gozune cekildi mi , uyuklamaya baslarlar.

Ulemanin sozlerini isitmezler. Boylece hic sevap alamazlar.



Bundan sonra Iblis soyle anlatti :



Hangi kadin olursa olsun .. Onun kalktigi yere seytan oturur. Sonra

kadinin kucaginda mutlaka bir seytan durur. Ve onu , bakanlara guzel

gosterir. Sonra o kadina bazi emirler verir. Mesela :



Elini kolunu disari cikar ; goster.

Der .. o da , bu emri tutar. Elini , kolunu acar, gosterir. Buindan sonra ,

o kadinin haya perdesini tirnaklari ile yirtar.



Iblis bundan sonra ; Resullullah (s.a.) Efendimiz ' e kendi durumunu

anlatmaya basladi :



Ya Muhammed bir insani delalete suruklemek icin elimde bir imkan yoktur.

Ben ancak vesvese veririm. Ve bir seyi guzel gosteririm. O kadar. Eger

delalete suruklemek elimde olsaydi , yeryuzunde ;



>



diyen herkesi , oruc tutani ve namaz kilani hic birakmazdim. Hepsini

delalete dusururdum. Nasil ki senin elinde de , hidayet nevinden bir sey

yoktur. Sen ancak Allah'in Resulusun. Ve teblige memursun. Sayet hidayet

elinde olsaydi, yeryuzunde tek kafir birakmazdin. Sen Allah'in halki

uzerinde bir huccetsin. Ben de kendisi icin ezelde sekavey yazilan kimselere

sebebim. Said olan kimse , taa , ana karninda iken saiddir. Saki olan da ,

yine ana karninda iken sakidir. Saadet ehli kilan da Allah , Sekavet ehli

kilan da Allah .



Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz su iki Ayet-i Kerimeyi okudu.



> (11/118-119)



> (33/38)



Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz , Iblise soyle buyurdu :



[b]