Bu şerefsizlere,bu köpeklere yardım ve yataklık yapanlara Allah bintürlü belalarını versin.
Bu şerefsizlere,bu köpeklere yardım ve yataklık yapanlara Allah bintürlü belalarını versin.
araştıramazlar terör meclisin içinde o yüzde adamlar onun için rahat rahat haraket edip bey gibi yaşıyorlar bizlerde enayi gibi bilebile onlara oy verip meclise yolluyoruz bakın referendumda da evet çıkacak bu insanlar önce kızarlar sonrada baş köşede ilah yaparlar
bunların hepsi kominist allah bunlara büyük bela versin
belki de apo hedef şaşırtıyor ne malum.....
hükümet apo'nun lafını ciddiye almıyodur....yalan söylemeyeceğinin bir kanıtı var mı....
mesela orda niye yalçın küçük yok....halbuki apo ile görüşmeleri var....
şivan perver hayatının hiç bir döneminde apo için konser vermemiştir...sadece kürt sanatçısıdır o kadar....vatanından kaçmak zorunda kalan kürt sanatçısı...
ahmet kaya'nın apo'nun resimleri altında konser verdiği bilgisi zaten iftira....
ki bu iftirayı atan ...foto montaj yapan hürriyet gazetesi bunu kabul bile etmiştir....o gecede ona çatal atan serdar ortaç yaptıklarından dolayı daha sonradan ahmet kaya ailesinden özür dilemiştir....
bunlar ahmet kaya'yı aklamaya yeter....
bunlar ortadayken...apo itinin sözlerimi bizi bağlıyacak....
düzeltme....yukarıda ben ahmet kaya'nın ....apo resimleri altında konser vermediğini söylemiştim....ss2007 arkadaşım beni düzeltti....saolsun....
ama demek istediğim....ahmet kaya'nın.....kürdistan haritası önünde verdiği poz du....hürriyet gazetesi onu foto montaj yapmıştı...
ama şunu ekleyeyim....siz devlet olarak...bir kısım vatandaşınızı üvey ewlat olarak görürseniz....onlarda istemediğiniz noktalara gelebilir....
biz ne zaman kürtleri kucakladık ki....
ahmet kaya'nın dün söyledikleri...yani kürtçe klip ve konuşma bugün serbest....onun tek suçu ...bu doğruları sadece erken söylemesiydi...
ahmet kayanın hayatı da zikzaklı...keşke elinden tutabilip...dışlamasaydık....
yahu erdal bende anasız babasız büyüdüm devlet bana ne kadar sahip çıktı ise onlarada o kadar sahip çıktı kürt halkını savunacaksan eyvallah ama hiç bir neden açlıktan gebermekte buna dahildir bu vatana ihanet etmeni askere kurşun sıkmanı gerektirmez tutturmuşuz devletde devlet diye arkadaş hırsızın hiçmi suçu yok ahmet kayaya devlet daha nasıl sahip çıkacak kasetlerinden tonla para kaldırdı burada benim insanım çöpten ekmek topluyor hemde kürt değil anlatabiliyormuyum eğer senin dediğin gibi üvey evlat muamelesi görülüyorsa devletten bunu bir tek kürtler görmüyor fazlası ile hepimiz görüyoruz bu arada ahmet kaya ile ilgili ılımlı konuşmuşsun
bu adam roj denen kanalda çıkıp şerefsizlerin memleketinde arabamı evimi bıraktım diyecek kadarda pkk lıdır yukarıda yazılan belgeleri biz kafamızdan uydurmadık bizzat imralıdaki itin savcılığa soruşturma kapsamında verdiği ifadelerdir zaten belirtilmiştir
biz ne zaman kürtleri kucakladıkki diyorsun peki soruyorum kürtler ne zaman bu vatana gerçek anlamda sahip çıkıp bizleri gönülden kucakladı askerine bayrağına milletine sahip çıktı öyle demi ama herşeyide her zaman devletten beklemeyeceksin eğer gerçek anlamda kürtler bu memlekete bağlı olsaydı dağda askere kurşun sıkan bir tane it kalmazdı ama olmaz ne yapacaklar 70 yaşında teyzenin eline apo itinin resmini verecekler 9 10 yaşlarındaki çocukların eline molotof ve taş verecekler apo apo diye sokaklarda dolaşacaklar ve kürdistan hayalleri ile yaşayacaklar ben sana bir şey söyleyeyim arkadaşım vatanına milletine bayrağına bağlı insanlar bu ül***e karşılıksı menfaat olmadan gönülden bağlanırlar fazla bir beklentileri değil hiçbir beklentisi olmadan ve ül***i bölme hayali kurmazlar !!!!!!!!
şarkıya bak kürdüz sonuna kadar vallahi biz apoyu özledik!
ondan sonra kalkacaz bu devlet ahmet kayaya haksızlık yaptı diyeceğiz bu mudur?
Türkiye’ye getirilmeye çalışılan şarkıcı Şivan Perwer için şimdiye kadar kamuoyuna, “Kürtçe şarkı söyleyemediği için yurt dışına gitti” denildi. Bu hikâyeye bugüne dek pek çok kişi ya inandı veya inandırıldı. Oysa Şivan’ın yurtdışına çıktığı 1976 yılında Türkiye’de “Kürtçe yasağı” diye bir şey yoktu. Kürtçe konuşamamak veya Kürtçe şarkı söyleyememek bir yana, o dönemde “Roja Welat”, “Rizgarî”, “Kawa”, “Tîrêj” “Özgürlük Yolu”, “Jîna Nû” gibi Kürtçe-Türkçe dergilerin çıktığı biliniyor. 1982’de getirilen Kürtçe yasağının 1992’de kaldırıldığı ne çabuk unutuldu?
Şivan’ın, hep “gariban”lığı yansıtıldı ve tartışıldı. Kimse onun 35 yıldan beri dillendirdiği bölücü yönünü, PKK ile ilişkisini irdelemedi, öteki yüzünü göstermedi. Merak edenler için biraz araştırdık. İşte Şivan’ın öteki yüzü:
“Şivan Perwer” (Kürtçe anlamı: çoban sever) adıyla ünlenen şarkıcının asıl adı İsmail Aygün. 1955’te Urfa’nın Viranşehir ilçesinin Sori köyünde doğdu. 1975’te illegal çıkardığı “Govenda Azadixwazan” (Özgürlük İsteyenlerin Halayı) kaseti nedeniyle arandı. Hapse girmekten korktuğu için 1976 yılında Almanya’ya kaçtı. O gün bugündür yurtdışında. Şimdiye kadar 30 kadar kaset çıkardı. Tümü de siyasi Kürtçü mesajlar içermekte.
Şivan, 1980- 90’lı yıllarda PKK’ya yakındı. PKK’nın Avrupa’daki hemen hemen her şölenine katılır, siyasi mesajlar içeren şarkılarıyla PKK militan ve sempatizanlarını coştururdu. PKK’ya ait Med/Medya TV’de (şimdiki Roj TV) müzik programlarına çıkardı. Eşi Gülistan da “Baxçé Gulan” (Gül Bahçesi) adlı bir müzik-eğlence programı sunardı.
Şivan, PKK örgütüne o kadar yakındı ki, PKK’nın Almanya’da çıkardığı “Serxwebûn” (Bağımsızlık) ve “Berxwedan” (Direniş) adlı gazetelerin isimlerini, daha sonra doğacak olan iki oğluna ad olarak verdi. Şivan’ın bilahare, “PKK ile arasına mesafe koyduğu” iddia edildi ise de, bu doğrulanmadı. Zira Şivan, PKK’nın düzenlediği etkinliklerde yer almaya hala devam ediyor.
Şivan’ın yakın dönemde görev aldığı PKK’nın etkinliklerine dair haberlerin yer aldığı PKK’ya ait yayınlardan iki örnek sunuyoruz:
“Fransa/Paris’te, PKK’nin 31. kuruluş yıldönümü bir etkinlikle kutlandı. Önder Abdullah Öcalan ve PKK şehitlerinin posterleri, KCK ve PKK bayrakları ile donatılmış Espace Jean Monnet Salonu’nda gerçekleşen kutlamada parti tarihi anlatıldı, konuşmalar yapıldı. Ardından ise sanatçı Şivan Perwer’in sahne almasıyla kitle hep bir ağızdan ‘Biji PKK’, ‘Biji Serok Apo’ sloganları attı.” (Fırat Haber Ajansı, 23.11.2009)
“Almanya’nın Freiburg kentinde PKK’nin 31. kuruluş yıldönümü bir gece ile kutlandı. Sahne, yaşamlarını yitiren PKK kadrolarının posterleri ile süslendi. Gecenin kültür programında, Şivan Perwer, H.Kawa, Grup Sir, Koma Mozaik yer aldı.” (Yeni Özgür Politika, 08.12.2009).
AKP’li bazı milletvekilleri, ilkin TRT-6(Şeş)’in açılışına katılması için Şivan’la temasa geçtiler. 2008 sonlarında Almanya’da yapılan görüşme bir sonuç vermedi. Çünkü Şivan, siyasi görüşünü koruduğunu söylüyor ve dönüş için “Kürt sorununun çözümü” koşulunu dayatıyordu. Daha sonra, AKP Diyarbakır milletvekilleri Abdurrahman Kurt ve İhsan Arslan ile Van milletvekili Gülşen Orhan’dan oluşan heyet, Almanya/Bonn’da 14.11.2009’da katıldığı “Şıvan Perwer Kültür Merkezi”nin açılışı sonrasında, Şıvan’ı tekrar Türkiye’ye davet etti. Şivan ise heyete şunları söyledi “Kürt sorunu çözülmeden gelemem. Halk olarak özgürlük istiyoruz. ‘Kine em?’ şarkısını okumama izin vermezler.” (Fırat Haber Ajansı, 16.11.2009)
Peki, Şivan’ın “okumama izin vermezler” dediği “Kine em?” (Kimiz biz?) şarkısında neler var? İşte o şarkıdan bir bölümün çevirisi:
“Kürdistan perişan/Tutsak olmuş Kürtler/Zulmün, zorbalığın ve tutsaklığın uykusuna dalmışlar/Bir keresinde başkaldırdılar/Ama düşman erkenden kesti başlarını/İnsanlık nedir bilmiyor bunlar/Saldırın ve ele geçirin!/Boyunlarını kırın bu pis mundarların!/İçimizden kovun bunları!/Yaşasın Kürdistan!/Kahrolsun köleciler!”
Şivan, “Kine em?” şarkısında, AKP’ye destek veren Kürtlere de adeta ateş püskürüyor ve şöyle diyor: “Bazıları ağa oldu, bazıları bey/Bazıları da hain/ Kürdistan’ı sattılar düşmanlara/Mezhepçi oldular/Dinci oldular/Gerici oldular tef ve tespihleriyle/Devletin ayakları altında ezdirdiler bizi.”
Şivan’ın çoğu şarkıları siyasi içerikte. İki örnek daha verelim:
“Serhıldan jiyane” (Başkaldırı yaşamdır) adlı şarkıda; “Dağlarda başkaldırı, zindanlarda direniş/Gençlerin ve kızların seslerini iyi duyuyorum/ Başkaldırı yaşamdır, direniş yaşam/Durmak işimiz değil/Amacımız ilerlemek/ Umudumuz Kürdistan, yolumuzu gözlüyor.”
“Pır xweşe ***webûn” (Bağımsızlık çok güzeldir) adlı şarkıda; “Kürtler, yiğitler, çok güzeldir bağımsızlık/El ele verin, ilerleyelim hepimiz/Vatan için yürüyelim/Ya ölüm, ya kurtuluş/Güneş bizim için doğdu/Uyanın uykudan çabuk/Artık savaş zamanıdır.” ifadeleri yer alıyor.
Türkiye’ye döndüğünde bu tür şarkıları okumasına ses çıkarılmaması gerektiğini söyleyen Şivan, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay tarafından da 21 Mart 2010’da yapılacak Nevruz kutlamalarında konser vermek üzere Türkiye’ye davet edildi. Günay, Şıvan’la birlikte halay çekmek istediğini de beyan etti (Peyamner, 05.01.2010). Bakan’ın olaya bakışına bakınız!
Şıvan, son bombasını ise 30.01.2010 günü Viyana’daki konserinde patlattı. Bazı sözleri nedense Türk medyasına yansı(tıl)madı.
Irak/Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, AKP milletvekilleri Dengir Mir Mehmet Fırat ve Gülşen Orhan, kapatılan DTP lideri Ahmet Türk ve milletvekili Aysel Tuğluk, BDP milletvekili Sırrı Sakık’ın da katıldığı konserde, Şivan Perwer şunları söyledi: “Türkiye şu anda ateş altındadır. Baskı ve zulüm devam ediyor. Özgürlüğümüz yok. Türk-Kürt birlikte hareket edersek kurtulabiliriz. Sonra bir Anadolu Cumhuriyeti çatısı altında kardeşçe yaşayabiliriz. Türkiye’de birçok şeyin değişmesi gerekir. Bunlar gerçekleşmedikçe benim gelmem fayda etmez. Türkiye’nin beni kaldırması mümkün değil. Çünkü ben zor bir insanım, kendi gerçeklerimden vazgeçmem. Şimdilik dönmeyi düşünmüyorum.” (Rojev, 01.02.2010)
Şivan’ın bu sözleri, AKP’li Dengir Mir Mehmet Fırat’ın konser öncesinde yaptığı; “Türkiye’de başlatılan açılım sürecine Şivan Perwer’in katkısının olacağına inanıyorum. Türkiye’ye dönmesi için daha önce Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan kendisini davet etmişti. Şu an yasal bir engel yok.” (Sabah, ANF, 01.02.2010) açıklamasına bir cevap niteliğindeydi.
Şivan’ın, bir süre önce Gazeteci Neşe Düzel’e söylediği; “Kürtlerin de kendi toprakları üzerinde bağımsız yaşama hakkı var. Çözüm için PKK’nin de sürecin içinde olması gerekiyor.” (Taraf, 14.09.2009) sözlerini de hatırlayalım.
Güya “açılıma katkı” yapması için Türkiye’ye getirilmeye çalışılan Şivan’ın durumu işte bu! Böyle bir kişinin nasıl bir katkı yapacağını gerçekten merak ediyorum.
ilk kursun gazetesi
Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)
Yer imleri