Kuvay-ı milliyeyi amil,milli iradeyi hakim kılmak demek milli iradenin üstünde güç tanımamak demektir. Yani ül***i yönetecek ,milletin kaderini belirleyecek gücün millet tarafından seçilenlere ait olması demektir. Daha öz ifadeyle atanmışların değil, seçilmişlerin son sözü söylemesidir.
Türkiye uzun yıllardır askeri vesayetin cenderesi altında yaşamaktadır. Paşaalarımız milletin vergileriyle aldıkları silahı milletin seçilmişlerine yöneltmişler,darbe yapmışlar,başbakan asmışlar,halkın seçtiği iktidarı al aşağı etmişlerdir.
Millet kendi seçtiği iktidarı kendi değiştirir. Bunu elinde silah olanlar yaptımı bunun adına darbe derler.Darbe milllete hakarettir.Milleti adam yerine koymamaktır.
Milleti adam yerine koymayan darbeciler artık adam gibi yargılanacaktır. Kendi belirledikleri aydınlanmacı,pozitivist ideolojiye uymayanları, yani namaz kılan, oruç tutan, Allah diyen insanları yaş kararlarıyla ordudan atamayacaklardır.Eşinin giysisinden dolayı kimseyi işinden, aşından edemiyecekler bundan sonra. Çünkü yaşa yargı yolu açılmaktadır.
Suç işleyen herkes ister general ,ister vekil,ister zengin olsun daha geniş bir anayasa değişikliğinde hukuk önünde hesap verecektir, vermelidir.
Bütçenin büyük bölümünü ham eden ordu harcamaları sayıştay denetimine açılacaktır.
Herkes kendi işini yapmalıdır. İşini yapmıyor,terörü bitiremiyor,siyasetle uğraşıyorsa o ordunun içindeki çürüklerle uğraşılmalı.Ordu çürüklerden arındırılmalıdır.Gerekirse Eski düzenden vazgeçip yeni bir yapılanmayla profesyonel orduya yönelinmelidir
Sonuç olarak ül***i yönetecekleri ben seçmeliyim.Seçtiklerimi yine ben değiştirmeliyim. KUvay-ı milliyeyi amil, mili iradeyihakim kılmaktan muradım budur. Bu söz Kurtuluş savaşı başlamadan yapılan kongrelerde alınan bir karardır. Bugün de geçerlidir.
Yer imleri