Trafik; Yol, araç ve insan üçlüsünden oluşmakta, bunlardan herhangi birinde oluşan bozukluk trafik kazalarına neden olmaktadır.
Trafik kazaları tüm ülkelerde önemli bir sorundur. Amerika Birleşik Devletleri'nde kazalarını, 4. ölüm nedeni olduğu ve motorlu araç kazalarının %51 ile en çok ölüme neden olan kaza türü olduğu bildirilmiştir.
Yurtdışında yapılan farklı çalışmalar da bu bulguyu desteklemektedir.
Ülkemizde farklı bölgelerde yapılan araştırmalarda adli olayların büyük bölümünü trafik kazalarının oluşturduğu görülmektedir.
İstatistiklere göre 1998 yılında ülkemizde 440.149 trafik kazası olmuş, 4.935 kişi ölürken 114.552 kişi yaralanmıştır.
Gerçekte bu sayı olay yerinde ölenleri içermekte, kazadan sonra hastaneye kaldırılıp orada yaşamını yitirenleri içermemektedir. Halbuki Dünya Sağlık Örgütü kazadan bir ay sonraya kadar ölümleri trafik kazası ölümü olarak kabul etmektedir. Bu nedenle yılda tahminen 10 bin kişinin ülkemizde trafik kazası kurbanı olduğu tahmin edilmektedir.
Trafik kazalarında aşırı hız, alkol alımı, tehlikeli araç kullanmanın yanında uykusuzluk da önemli bir nedendir.
ABD Ulusal Otoyol Trafik Güvenliği Yönetimi yıllık tüm kazaların yaklaşık %1,5’inde temel nedenin uykusuzluk ve yorgunlukla ilişkili olduğunu tahmin etmektedir
İngiltere, Norveç ve İsviçre’de yapılan farklı çalışmalarda %1-16 arasında değişen oranlar bildirilmiştir
Uykuyla ilişkili kazalar açısından en çok risk altında olan sürücüler;
a) Uykusu bozulmuş veya yorgun sürücüler:
> Mola vermeksizin uzun süre araç kullananlar,
> Gece, öğleden sonra ve normalde uyuduğu saatlerde araç kullananlar,
> Uyku yapan ilaçlar veya alkol alanlar,
> Tek başına araç kullananlar,
> Uzun, kırsal, sıkıcı yollarda araç kullananlar,
> Sık yolculuk edenler,
> İngiltere’de yapılan araştırmada uykuyla ilişkili kazaların saat 02.00 - 06.00 ve
16.00 civarlarında 3 pik yaptığı saptanmıştır.
b) Genç Sürücüler:
Uykuyla ilişkili kazaların geç kalma eğiliminde olan, az uyuyan ve gece araba kullanan gençlerde yaygın olduğu saptanmıştır. Kuzey Carolina’da bu tür kazaların % 55’i 25 yaş ya da daha genç kişilerce yapıldığı görülmüştür. Bu sürücülerin % 78’i erkektir. İngiltere ve Norveç’te yapılan çalışmaların sonuçları da benzer şekildedir.
c) Vardiyalı Çalışan Sürücüler:
ABD’de 25 milyon insan vardiyalı olarak çalışmaktadır. Bu alışılmadık programlarla çalışanların % 20 - 30’unun yorgunlukla ilişkili araba kazası geçirdiği saptanmıştır. Özellikle gece vardiyasından eve dönüş tehlikeli olmaktadır.
d) Ticari Araç Sürücüleri:
Özellikle kamyon sürücüleri yorgunluğa bağlı kazalara eğilimlidir. Kamyon sürücülerinde uyku apnesi olarak adlandırılan uyku ve solunum bozukluğu yüksek oranda görülebilir. Tüm ağır kamyon kazalarının en az % 30-40’ında sürücü yorgunluğunun, katkıda bulunan faktörlerden biri olduğu ileri sürülmektedir.
e) Tanı Konulmamış Uyku Bozuklukları Olan Sürücüler:
Uyku bozukluklarının kazaları arttıran bir risk faktörü olduğu bildirilmiştir.
Kronik insomnia (uykusuzluk) , uyku apnesi ve narkolepsi gibi aşırı gündüz uyuklamasına neden olan bozukluklar tahminen 30 milyon Amerikalıda görülmektedir. Uyku bozukluğu olan pek çok kişi tanısız ve tedavisiz kalmaktadır. Örneğin; uyku apnesi orta yaşlı erkeklerin % 4’ünde, aynı yaş grubundaki kadınların % 2’sinde bulunmaktadır. Bu bozukluk kaza riskini 37 kat arttırmaktadır.
İngiltere’de yapılan araştırmada uykuyla ilişkili kazaların şu kriterlerle saptandığı belirtilmiştir:
> Sürücünün alkolometre ve kan alkol seviyesinin yasal limitin altında olması,
> Aracın yoldan çıkmamış veya başka bir aracın arkasına çarpmamış olması,
> Fren izlerine rastlanmaması,
> Araçta mekanik bir problem olmaması,
> İyi hava şartları ve görüşün açık olması,
> Hız ve öndeki araca çok yakın kullanmak gibi nedenlerin eliminasyonu,
> Olay yerine gelen polis memurlarının esas neden olarak uyuklamaktan şüphelenmesi,
> Kazadan hemen birkaç saniye önce sürücünün çıkış noktasını ya da çarptığı aracı açıkça görmesi,
Mc Cartt ve arkadaşlarının 593 uzun mesafe kamyon şoförüyle yüz yüze yaptıkları görüşmelerde, sürücülerin oldukça büyük bir kısmının direksiyonda uyuduklarını saptamışlardır. Sürücülerin % 47,1’i daha önce, % 25,4’ü ise son bir yıl içinde direksiyonda uyuduklarını ifade etmişlerdir.
ABD’de uyku nedenli kazaların, yıllık 23.318 ölüm ve 1.907.072- 2.474.430 sakatlığa yol açan yaralanma ile ilişkili olduğu tahmin edilmektedir. Bunun maliyetinin ise 43.15-56.02 milyar dolar olduğu sanılmaktadır.
Uykuyla İlişkili Kazaları Engellemede Etkili Olabilecek Önlemler:
1) Yolculuk Öncesi Öneriler:
> Sürücü iyi bir gece uykusu uyumalıdır. Bireysel farklılık göstermekle birlikte, ortalama 8 saatlik bir gece uykusu gereklidir.
> Uzun yolculuklar bir arkadaşla beraber yapılabilir. Yolcular yorgunluk belirtilerini fark ederek ya da aracı sıra ile kullanmak şeklinde yardımcı olabilirler.
> Her 100 mil (yaklaşık 160 km) veya 2 saatte bir düzenli molalar verilebilir.
> Alkol ve performansı azaltan ilaçlar kullanılmamalıdır. Alkol ve yorgunluk birbirlerinin etkilerini arttırır.
> Sık olarak gündüz uyuklaması, gece uyumakta zorluk veya her gece yüksek sesle horlama gibi şikayetler varsa uyku bozuklukları açısından bir doktora danışılmalıdır.
2) Uykulu Sürücüler İçin Öneriler:
> Yorgunluğu uyarıcı işaretlerine dikkat edilmelidir.
a) Sürücü kullandığı son birkaç kilometreyi hatırlamıyorsa,
b) Yolda sağa-sola sapıyor veya yolda ya da yol kenarında bulunan, sürücüyü hız ve yol sınırı açısından uyaran bariyerlere çarpıyorsa,
c) Dalıyor ya da dikkatini toplayamıyorsa,
d) Tekrar tekrar esniyorsa,
e) Gözlerini açık tutmakta zorlanıyorsa,
f ) Önünüzdeki arabaya çok yakın kullanıyor veya trafik işaretlerini kaçırıyorsa,
g) Başını tutmakta zorlanıyorsa,
h) Aracı ani duruş ve kalkışlarla sarsa sarsa kullanıyorsa uyuma tehlikesinin olduğunu bilmelisiniz.
> Sadece radyoyu açmakla yetinmeyin, pencereyi de açın ve onu uyanık tutmak için diğer “numaraları” deneyin.
> Mola vermek için güvenli bir yer bulun.
> Trafikten uzak, güvenli bir alana gidin ve kısa bir süre (15-45 dakika) uyumasını sağlayın.
> Eğer gerekiyorsa kısa süreli uyanıklık için kahve veya başka kafeinli içecekler alın (kafeinin kan dolaşımına geçmesi yaklaşık 30 dakika alır).
3) Yol Değişiklikleri:
Anayollardaki hız kesici ve yol kenarını belirleyen bariyerler sürücüyü yoldan çıktığı an uyarabilir. Tekerlekler bu bariyerlere çarptığında oluşan sarsıntı ve gürültü anayollardaki, aracın yoldan çıkmasına bağlı kazaları önlemede oldukça etkili olabilir. Kazalardaki kesin azalma bilinmemekle birlikte çalışmalar % 15-70 oranında azalma bildirmektedir. Sürücü bu bariyerlere çarptığında yorgun olabileceğini düşünerek dinlenmelidir.
(Afyon Kocatepe Anadolu Lisesi Bülteni 2004)
Yer imleri