REKLAM

Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 3/4 İlkİlk 1234 SonSon
39 sonuçtan 21 ile 30 arası

Konu: Politika fıkraları

  1. #21

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Mezar Soyguncusu



    ]Köyün birinde bir mezar soyguncusu varmış. Cenaze gömüldükten bir gün sonra mezara bir gidilirmişki, mezar soyulmuş. Bütün ziynet eşyaları çalınmış. Köylü bu mezar
    soyguncusunu bilirmiş bilmesine de bir türlü yakalayamazmış. Gel zaman git zaman bu böyle sürüp giderken mezar soyguncusu ölüm döşeğine düşmüş ve oğlunu çağırarak:
    -Bak oğlum. Ben bu güne kadar sizin rızkınızı mezar soyarak çıkardım. Şimdi ölüp gidiyorum. Arkamdan tüm köylü bayram yapacak. Bir kişi bile 'Allah rahmet eylesin' demeyecek. 'ohbee öldü de kurtulduk' diyecekler, diye itirafta bulunmuş. Bu olay oğlanın çok gücüne gitmiş. Babasına:
    -Baba sana söz veriyorum herkes arkandan rahmet okuyacak demiş ve derken mezarcı ölmüş. Bütün köylü bayramda. Birkaç gün sonra köyde gene bir cenaze. Ama köylünün içi rahat. Cenaze tüm ziynetiyle beraber gömülmüş. Bir gün sonra mezarlığa gidildiğinde oda ne!!! Mezar gene soyulmuş ve eskisinden farklı olarak cenazenin kıçına koca bir kazık çakılmış. Köylüler bunu görünce:
    -Yahu Allah Rahmet eylesin A.. efendide mezar soyardı ama hiç olmazsa kazık çakmazdı demişler.

    Şimdiki siyasetçilere duyurulurr

  2. #22

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Osman Bölükbaşı ile İnönü


    ]Rahmetli Osman Bölükbaşı ile İsmet Paşa bir uçak yolculuğunu beraber yaparlar. Yanlarında da torunu, İsmet Paşa torununa derki git Osman amcandan para iste. O da gelip Osman amca bana para verirmisin der. Ne yapacaksın oğlum parayı?
    -Köylülere atacağım sevinsinler der .
    Osman Bölükbaşı cevabı patlatır :
    -Git dedeni at bütün Türkiye sevinsin.

  3. #23

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Akıllı Eşek


    Milletvekilinin biri bir köyü gezerken, bağlı olduğu değirmeni döndüren bir eşek görmüş.
    Yanındaki köylüye sormuş:
    -Bu eşeğin boynundaki zil ne işe yarıyor ?
    -Efendim, demiş köylü. O zil sustuğunda eşeğin durduğunu anlıyorum. Müdahale edince tekrar harekete başlıyor.
    -Akıllıca ,demiş vekil. Peki eşek olduğu yerde durupta başını sağa sola sallarsa nereden anlayacaksın durduğunu?
    -Anlayamam ama, ne gezer efendim sizin gibi akıllı eşek buralarda

  4. #24

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Türkiye de vergi


    Kemal Derviş,İngiliz ve Amerikan ekonomi bakanları bir sohbete katılırlar.Sohbet en son vergilerden açılır.İngiliz hemen atılır, biz ülkenin ortasına bir çizgi çekiyoruz, vergileri havaya atıyoruz çizginin sağına düşen devletin soluna düşen milletin oluyor. Amerikan ise biz bir çember çiziyoruz havaya atıyoruz içine düşen devletin dışında kalan milletin oluyor. Kemal derviş'de en son konuşan olur ve şöyle der:
    -Biz öyle çizgi falan çizmiyoruz. Paraları havaya atıyoruz yere düşen devletin havada kalan MİLLETİN..

  5. #25

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Patronluk İçin mi Yöneticilik İçin mi?


    Adamın biri sabah saat 10'a doğru bir elinde, içinde inek pisliği olan bir tene***le kafeye gelmiş,
    - "Bana bir çay.."
    diye seslenmiş,
    - "Şimdi geliyor efendim.."
    demiş garson ve çayı getirmiş.. Çayı bir yudumda içmiş adam, almış eline pislik dolu tene***i başlamış kafenin her tarafına serpmeye ve çekmiş gitmiş.. Ertesi sabah yaklaşık yine aynı saatlerde tekrar elinde pislik dolu tene***le gelip yine
    - "Bana bir çay..!"
    demesiyle,
    - "Hop..! Bir dakika bakalım.."
    demiş onu görür görmez tanıyan garson.
    - "Dünden beri senin pisliğini temizlemeye çalışıyoruz.. Neden öyle yaptın ki?.."
    - "Merak edilecek bir şey yok.."
    demiş adam.
    - "Üst düzey yöneticilik için hazırlanıyorum.. Sistem aynı.. Gel, çayını iç, etrafa bok at, millet senin yaptığını temizlemeye çalışırken tüm gün ortadan kaybol..!"

  6. #26

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Bush ve Powel


    Bush ve Powel bir barda oturuyorlarmış.İçeri bir genç girmiş ve bunları görünce şaşırmış.
    - "Hey siz ne yapıyorsunuz burada "
    diye sormuş.Bush da:
    - "üçüncü dünya savaşıni planlıyoruz "
    diye cevaplamış.Şaşıran genç
    - "peki nasıl olacak?"
    diye sormuş.Bush:
    - "10 milyon ıraklı ve bir araba tamircisini öldüreceğiz" demiş.Genç
    - "araba tamircisini niye öldüreceksiniz?"
    diye şaşkınlıkla sormuş.Bush Powel'e dönerek:
    - "ben sana demedim mi on milyon Iraklıyı öldürürsek kimse umursamaz diye".

  7. #27

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Karın Mı? Devletin Mi?


    Birgün bir amerikalı milletvekilini bir odaya almışlar ve sormuşlar:
    - Karınmı yoksa devletin mi?
    Amerikalı düşünmeden cevaplamış:
    - "Devletim"
    Ordakiler:
    - O zaman al şu tabancayı git yan odadaki karını vur.
    Adam sıkılmış terlemiş ve sonunda dayanamıyarak:
    - Yapamayacağım demiş.
    Daha sonra bir türk milletvekilini aynı odaya almışlar. Aynı soruyu sormuşlar:
    - Karınmı yoksa milletin mi?.
    Millet vekili hiç düşünmeden:
    - Devletim.
    - O zaman al şu tabancayı git yan odadaki karını vur.
    Odadan önce bir silah sesi sonra bir cam sesi gelmiş.
    Çıkınca sormuşlar:
    - Ne oldu?
    - Sizin verdiğiniz silah kurusıkı çıktı bende karıyı camdan aşağı attım.

  8. #28

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Güllük Gülistanlık

    Sakıp Sabancı'ya bir gün demişler ki:
    - "Ağa bu dünyada her şey güllük gülistanlık nereye baksak her tarafta senin şirketlerini ve fabrikalarını görüyoruz (MarSA,YünSa,LasSA,ToyotaSA)"
    - "Burada işin iş. Ya diğer tarafta ne olacak, orada ne yapacaksın, nasıl kurtulacaksın zebanilerden?"
    Sakıp Ağa gülerek cevap vermiş:
    - "Öte yanda da işimizi sağlama aldık. Bir tarafımızda iSA, diğer tarafımızda muSA"

  9. #29

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Carlo


    De Gaulle Cumhurbaşkanıyken Italya'yı resmen ziyaret etmiş. Gezi programında Fiat otomobil fabrikaları da varmış. Fabrikada dolaşırken
    De Gaulle birden :
    - "Oooo Carlo! Sen burada mısın?" diye bağırmış ve makinenin başında çalışan bir işçiye doğru yürümüş. İşçide :
    - "Vay Charles!" diye De Gaulle'e dönmüş, kucaklaşmışlar. Herkes
    şaşırmış. Koca De Gaulle ve işçi Carlo! De Gaulle yanındakilere :
    - "Carlo benim eski arkadaşımdır" demiş. "Çocukluğumuz beraber geçti.
    Çok iyi insandır", demiş.
    Fabrikanın yöneticileri hemen atılmışlar.
    - "Bizim de en iyi işçimizdir. Çok severiz kendisini!"
    Bir süre sonra İtalya'yı Nixon ziyaret etmiş. Onu da aynı fabrikaya
    götürmüşler. O da aynı bölüme gelince :
    - "O Carlo!" diye haykırmış:
    - "Sen buradasın ha!"
    - "Vay Nik! Bu ne tesadüf? Bunca yıl sonra seni görmek..."
    Sarılıp kucaklaşmışlar ve tekrar görüşmek ümidiyle vedalaşmışlar. Bu arada Nixon Carlo'yu Beyaz Saray'a çağırmış. Herkes şaşkın. Nixon gidince Carlo'yu İtalyan Dışişleri Bakanlığın'dan çağırmışlar:
    - "Hadi De Gaulle çocukluk arkadaşında. Ya Nixon'u nereden tanıyorsun?"
    Carlo gülmüş:
    - "Gençliğimde Amerika'ya gitmiştim. Bir gangsterlik olayına adım karışmıştı. Nixon da çiçeği burnunda bir avukattı. Beni savundu ve
    beraat ettim. O zamandan beri dostuz."
    Sonra bir gün İtalya'yı Sovyet Başbakanı Kosigin ziyaret etmiş. Ona da aynı fabrikayı dolaştırmışlar. Ve aynı hikaye devam etmiş:
    - "O Carlo yoldaş! Nasılsın? Seni bunca yıl sonra burada görmek beni çok sevindirdi."
    - "Vay Kosigin! Ne günlerdi onlar. Şimdi oturup iki tek votka atsak ne güzel olurdu."
    Herkes şaşkınlıktan küçük dilini yutacak.
    Kosigin, yoldaş Carlo'yu Moskova'ya davet etmiş, o da :
    - "Fırsatını bulursam gelirim.", demiş
    - "Ama bu patronlar insana hiç fırsat verir mi?"
    Kosigin gider gitmez, fabrikanın müdürü Carlo'yı çağırmış:
    - "Yahu hepsini anladık ama Kosigin'i nereden tanıyorsun?"
    - "Ben eski komünistim. Biz birbirimizi tanırız."
    Müdürün tepesi atmış:
    - "Sen böyle herkesi tanırmısın?"
    - "Tanırım ya!"
    - "Şimdi bana Papa'yı da tanıdığını söyleyeceksin herhalde!"
    Carlo müstehzi olmuş.
    - "O ne biçim laf? Elbette Paul benim en iyi arkadaşımdır."
    Müdür hırsından kıpkırmızı kesilmiş.
    - "Palavra atma yahu! Sen Papa'yı nereden tanıyacaksın?. Hem de arkadaşınmış... Lafa bak."
    İşçi Carlo gayet soğukkanlılıkla cevap vermiş:
    - "Ben iddiaya girmem, girenleride sevmem. Ama size dediklerimin doğruluğunu ispat edebilirim. Bu pazar Vatikan'a gidelim. Orada benim Papa'nın arkadaşı olup olmadığımı görürsünüz."
    Müdür pazar gününü iple çekmiş. Sabah erkenden Carlo'nun evine arbasını göndermiş ve buluşup Vatikan'a gitmişler. Vatikan meydanı ana baba günüymüş. Biraz sonra Papa balkona çıkıp halkı takdis edecekmiş. Bu arada Papa'yı merak eden herdinden ve milletten insan meydanı doldurmuş.
    İşçi Carlo müdürü bir elektrik direğinin dibine bırakıp, kalabalığı yarmış ve Vatikan Sarayı'nın kapısından içeri girmiş. Müdür şaşırmış ama, "Dur bakalım!" diye kendi kendini teselli etmiş..Biraz sonra balkonun kapısı açılmış ve Papa ile Carlo kolkola yürümüşler. Hem de gülerek. Papa ıristiyanları takdise başlarken Carlo da sağa sola bakarak müdürü aramış. Bir de ne görsün koca müdür bir****en uzanmış, yerde yatıyor ve etrafındakiler kendisini ayıltmaya çalışıyorlar. Caorlo hemen Papa'ya dönüp:
    - "Bana müsaade, bizim müdür bayılmış" diyerek ayrılmış.
    Koşup müdürün yanına gelmiş. Birini elinde kolanya müdürü ayıltmaya çalışıyor. Carlo dayanamayıp sormuş:
    - "Ne oldu bu adama?"
    - "Bilmiyoruz! Siz Papa'yla balkonda görününce arkasında duran iki japon
    -Allah Allah! Şu adam bizim Carlo! Ama yanında duran adam kim? dediler ve bu da düşüp bayıldı

  10. #30

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    20. yüzyilin basinda bir evde kucuk bir cocuk babasina sormus: - "Baba!, kedilerin kuyruklarini kesip kemer yapmak günah midir?"
    Baba ilgisizce;
    - "Günahtir evladim" demis
    - "Peki baba zencilerin derilerinden paspas yapmak günah midir?" - "O da gunahtir evladim"
    - "Peki baba japonlarin beyinlerinden corba yapmak gunah midir?" - "Ooofff! o da günahtir evladim"
    - " Peki baba yahudilerin yaglarindan sabun yapmak gunah midir?" Baba en sonunda dayanamaz:
    - "Degildir ulan. oooff bee Adolf , nerden aklina gelir boyle sorular sormak?!..."

Sayfa 3/4 İlkİlk 1234 SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •