Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 2/2 İlkİlk 12
17 sonuçtan 11 ile 17 arası

Konu: 14/06 Türkiye'de Neler oluyor

  1. #11

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    BİLGİSAYAR ÖĞRETMENLERİ İŞSİZ KALDI

    Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2005-2006 öğretim yılında 10 aylığına sözleşmeli olarak aldığı 2 yıllık bilgisayar meslek yüksek okulu mezunu öğretmenler, bakanlığın bundan sonra 4 yıllık üniversite mezunlarıyla çalışacağını açıklaması üzerine işsiz kaldı.
    14 Haziran 2006 Çarşamba 13:45



    BURSA - Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2005-2006 öğretim yılında 10 aylığına sözleşmeli olarak aldığı 2 yıllık bilgisayar meslek yüksek okulu mezunu öğretmenler, bakanlığın bundan sonra 4 yıllık üniversite mezunlarıyla çalışacağını açıklaması üzerine işsiz kaldı.



    Bursa'da hizmet veren bir grup bilgisayar öğretmeni, 19 Haziran itibariyle ilişiklerinin kesileceğinin açıklanması üzerine şaşırdı. Bu eğitim dönemi başında, 4 yıllık üniversite mezunları arasında bilgisayar öğretmeni bulunamadığı için 2 yıllık yüksek okul mezunlarının alındığını hatırlatan bilgisayarcılar, "Bakanlık, yıl başında 2 yıllık yüksek okul mezunlarını bilgisayar öğretmeni olarak aldı. Çünkü 4 yıllıklar içerisinde bilgisayar öğretmenliği yapacak yoktu. O zaman görevlendirmeler 657 sayılı devlet memuru kanunun 4/C maddesine tabi olarak yapıldı. Danıştay'ın bu durumu bozması üzerine, bütün sözleşmeli öğretmenlerin, 4/C maddesinden devamlı maaşlı olacakları, tüm memur haklarına sahip olacakları, ancak sözleşmeli olarak 4/B maddesine tabi olacakları açıklandı. Hatta Milli Eğitim Bakanımız bütün 4/C'lerin aynı durumda alınacağını söyledi. Kimsenin işten ayrılmamasını, kendilerine güvenmemizi belirtti. 5 bin bilgisayar öğretmeni, bakanın bu açıklamasına güvenerek gelen iş tekliflerini reddetti. Çünkü devletimize ve bakanımıza güvenmemiz gerekiyordu. Sonra personel müdürü bir açıklama yaptı, büyük bir bölümü bilgisayar öğretmeni olan 2 yıllık okul mezunlarının alınmayacağını duyurdu. 5 bin civarındaki bilgisayar öğretmeni mağdur edildi" diye konuştu.



    30 Haziran'a kadar sözleşmeleri olmasına rağmen, 19 Haziran itibariyle ilişiklerinin kesileceğini anlatan bilgisayar öğretmenleri, "Gerekçe olarak da, 117 sayılı kanunda '2 yıllık mezunların öğretmen olamayacağı' ibaresi gösteriliyor. Aynı kanunda 'formasyonu olmayanlar da öğretmen olamaz' ibaresi var. Ancak onlara 19 Haziran ile 1 Temmuz arasında bir seminer verilerek formasyon kazandırılıyor. Yani bir formül bulunuyor. Bilgisayar eğitimi verenlere de bir ara formül bulunamaz mı? Diğer 4 yıllık okul mezunları öğretmen olurken, 2 yıllık mezunların ayrılmasını anlam veremiyoruz. Zaten 4 yıllık üniversite mezunları bilgisayar eğitmeni olmadığı için bizi kullandılar. Sonra söz verilmesine rağmen bizi işten attılar. Şu an 5 bin kişi çaresiz durumda. Bakanlığımızın bu konuda çare üretmesini

  2. #12

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    EVİNE HACİZ İÇİN GELEN AVUKATA KURŞUN YAĞDIRDI

    Etiler'deki evine haciz ve tahliye için gelen avukatı silahla vurarak yaralayan Ahmet Arıburnu'nun yargılanmasına devam edildi.
    14 Haziran 2006 Çarşamba 13:36



    CENGİZ İNOĞLU
    İSTANBUL - Etiler'deki evine haciz ve tahliye için gelen avukatı silahla vurarak yaralayan Ahmet Arıburnu'nun yargılanmasına devam edildi.



    İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada hakkında 12 yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu sanık Ahmet Arıburnu ile şikayetçi avukat Nihal Özcan hazır bulundu. Adliyeye koltuk değnekleriyle gelen avukat Özcan, sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi. Özcan, hala olayın psikolojisini üzerinden atamadığını belirterek, mahkemeye yazılı beyanını içeren dilekçeyi sundu.



    Tanık Serkan Doğan, "Ben olay yerine hacizli eşyaları taşımak için giden işçilerden biriyim. Bir ara yukarıya çıktığımda içerdeki eşyaların dağınık vaziyette olduğunu gördüm. Sanığın orada bulunan avukat Nihal Özcan'dan birkaç günlük süre verilmesini talep ettiğini, ancak Özcan'ın mahkemenin kararını yerine getirmek zorunda olduğu için bu konuda yapılacak bir şey olmadığını söylediğini duydum. Aşağıya bahçeye indik ve daha büyük bir araç temini için görüşmeler yapıldı. Sanıkta bahçe demirlerine dayalı vaziyette duruyordu. Bu arada sanık, süre konusunda yine tekliflerde bulundu, ancak avukat Özcan bunun mümkün olamayacağını söyledi. Bunun üzerine sanık, cebinden çıkardığı silahla Nihal Özcan'ın ayaklarına doğru ateş etti.


    Sanık 3 el ateş etti ve 2'si avukat Nihal Özcan'ın ayağına isabet etti" şeklinde konuştu.
    Şikayetçi Özcan'ın avukatı Önder Öztürel, suçun ağır cezalık olduğunu belirterek, dosyanın görevsizlik kararıyla ağır caza mahkemesine gönderilmesini talep etti. Sanık Arıburnu'nun avukatı ise, olaydan büyük bir üzüntü duyduklarını kaydederek, "Ateş edilme şekli tanıklarca belirtilmiştir. Sanığın bedeninin üst kısmına ateş etme imkanı varken, aşağıya doğru ateş etmiş olmasının yaralama niteliğinde kabul edilebileceği kanaatindeyiz. Tutuklama tedbirdir. Delilleri karatma ihtimali yoktur bu nedenle tahliyesini talep ederim" dedi.



    Adliye çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtlayan şikayetçi avukat Nihal Özcan, "Bana yapılan saldırı yargıya yapılan saldırıdır. Önce Danıştay'a bir saldırı yapıldı, geçen haftada Beyoğlu Adliyesi'nde bir meslektaşımız öldürüldü. Bunlara cevaz verilirse, bu insanlar bundan yüreklenip bu saldırılara devam edeceklerdir. Görevimi yapmam nedeniyle saldırıya uğramış olmam yargıya yapılmış demektir" ifadelerini kullandı.
    Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

  3. #13

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    FLAŞ.. FLAŞ.. VAN'DA ASKERİ ARAÇ DEVRİLDİ: 1 ŞEHİT, 3 YARALI

    Van'ın Saray İlçesi'nde, bir askeri aracın devrilmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında, 1 er şehit olurken, 3 er de yaralandı.
    14 Haziran 2006 Çarşamba 14:37


    VAN - Van'ın Saray İlçesi'nde, bir askeri aracın devrilmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında, 1 er şehit olurken, 3 er de yaralandı.
    Edinilen bilgiye göre, Kapıköy istikametine gitmekte olan Harebe-Kışla P. Takım Komutanlığı'na ait piyade er Hüseyin Silin yönetimindeki askeri araç devrildi. Kazada, araçta bulunan askerlerden piyade er Ramazan Sağlam olay yerinde şehit olurken, piyade onbaşı Ali Ayvazoğlu ile piyade erler Hüseyin Demirtaş ve Beytullah Gülen yaralandı. Askeri helikopterle Van Askeri Hastanesi'ne sevk edilerek tedavi altına alınan yaralı erlerin sağlık durumları iyi.

  4. #14

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    YUH YANİ!.. BANKALAR OKULDA BORÇ TAKİBİ YAPIYOR

    Bankalar, kart borçları için okullara dadandı. Öğrenciler zorla anne-babalarının muhbiri oldu.
    14 Haziran 2006 Çarşamba 16:20



    İnsan haklarına aykırı
    Kredi kartı batağındasınız. Banka sizi ararken, parayı denkleştirme derdindesiniz. Ancak banka boş durmuyor. Milli Eğitim'in verdiği izinle, okullarda "soyadınızın" izini sürüyor. Yani minicik yavrunuzun üzerinden sizi yakalamaya çalışıyor. Hem de onun psikolojisini yıkarak.

    Milli Eğitim'e acil çağrı
    Çocuk okuldaysa, öğretmen ya da yönetici istemeye istemeye anne-babasının adresini soruyor. Çocuğun dünyası yıkılıyor. Ama kimin umurunda! Sonunda, Eğitim-İş Sendikası isyan ediyor. "Öğretmenleri ve masum yavruları bu işe alet etmeyin" diyor...




    ***


    Okullarda borç takibi

    Kredi kartı borcu olan anne-babalara ulaşmak isteyen bankalar okullarda çocuklar aracılığıyla ev adresini temin etmeye çalışıyor.

    Yeni yöntemler...
    Kredi kartı borcunu ödeyemediği için icralık olan vatandaşları bulmak için bankalar akla hayale gelmedik yöntemler geliştirdi. Adresini tespit edemedikleri borçluların çocuklarının okudukları okulu bulan bankacılar, bu yolla anne-babalara ulaşmaya çalışıyor. Milli Eğitim- Bakanlığı'na yazı gönderen bankaların avukatları, ulaşılması gereken ailenin çocuklarının bu okulda okuyup okumadığını soruyor. Çocuğun orada okuduğu belirlenirse, avukatlar öğrenciden ya da okul idaresinden adresi öğrenip haciz yapıyor.

    DAVA AÇILACAK
    BİR başka yöntemde de banka avukatları isteklerini resmi bir yazı ile Milli Eğitim Bakanlığı aracılığı ile okula ulaştırılıyor. Okul idaresi borçlunun çocuğunun adresini cevap olarak bildiriyor. Yazışmalar yapılırken çocuklar konudan haberdar oluyor. Konuyu yargıya götürmeye hazırlanan Eğitim-Sen Genel Sekreteri Orhan Yıldırım, TAKVİM'e yaptığı açıklamada, "Okullar borç tahsilatı için araç olmamalı. Çocuk kötü duruma düşüyor. Evrensel çocuk hakları ihlal ediliyor" dedi.

    'BAKANLIK İZİN VERİYOR'
    MİLLİ Eğitim Bakanlığı'nın izin vermekten öte uygulamayı kolaylaştırdığını savunan Yıldırım şunları söyledi: "Anne-baba herhangi bir ticari faaliyeti sonunda girdiği borcun altından kalkamıyor, adresini değiştiriyor, çocuklar kanalıyla bu kişilere ulaşılmaya çalışılıyor. Böyle bir konuyu aileler çocuklarından saklıyorlar. Gelişme çağında bir öğrencinin bu durumu öğretmeninden öğrenmesi çok sakıncalı. Bakanlık, asıl takip etmesi gereken konuları takip edeceğine bu tür konulara kolaylık sağlıyor."

    'PSİKOLOJİLERİ BOZULDU'
    SORULARIMIZI cevaplandıran Eğitim İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli de Milli Eğitim Bakanlığı'na bir mektup gönderdiklerini belirterek, "Bu uygulama öğrencileri psikolojik olarak kötü etkiliyor. Çocukların kişilik haklarını hiçe sayıyor. Bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir. Adres tespitinin Yerel Yönetimler Yasası çerçevesinde köy ve mahalle muhtarlarından yapılması uygun olacaktır" dedi. Adıbelli mektuba bir cevap alamadıklarını, Danıştay'da dava açacaklarını da söyledi.

  5. #15

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Tüp bebek için zimmetine para geçiren kadına 5 yıl 10 ay hapis

    Tüp bebek yöntemiyle anne olmak amacıyla çalıştığı bankadan zimmetine para geçirdiği iddiasıyla yargılanan Sevda Küçükçetin, 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Sevda Küçükçetin katıldı.

    Duruşmada savunması sorulan Küçükçetin, "Daha önce de dediğim gibi suçumu kabul ediyorum. Kendi kendime ceza verdim. Halen annemin yanında kalıyorum. Kocam da beni terk etti" dedi.

    Mahkeme heyeti, sanığın, bir bankada müşteri hizmetleri servisi yetkilisi olarak görev yaptığı sırada, içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı nedeniyle gerçekleştiremediği anne olma isteğine tüp bebek yoluyla ulaşmak amacıyla çeşitli tarihlerde banka müşterilerinin hesaplarından usulsüz işlemlerle 135 bin 408 YTL parayı zimmetine geçirdiğinin anlaşıldığını belirtti.

    Olayın oluşu, özelliği, bankanın uğradığı zararın miktarı ve önemi, sanığın içinde bulunduğu sosyal ve kültürel ortamı dikkate alarak Küçükçetin’i, Bankalar Kanunu’nun 22. maddesinin 3. fıkrası uyarınca alt sınırdan 6 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, sanığın bu cezasını duruşmalardaki saygılı tutumu nedeniyle daha sonra 5 yıl 10 ay hapis cezasına indirdi.

    Sanığın, bankanın uğradığı zararın 64 bin 94 YTL’sini ödediğini belirten mahkeme heyeti, zararın 71 bin 314 YTL’lik kısmının sanıktan tahsiline karar verdi.

    Mahkeme heyeti, sanığın tutuklulukta geçen süresinin de hapis cezasından düşürülmesine hükmetti.

  6. #16

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    7 yaşındaki çocuk oyun oynarken katil oldu
    Adıyaman'da av tüfeğiyle oynayan 7 yaşındaki kız çocuğu, 5 yaşındaki çocuğun ölümüne neden oldu.


    Gerger ilçesine bağlı Kaşyazı köyünde, evde yalnız bırakılan Mehmet Ö. (5), komşularının kızı B.K. (7) ile oynamaya başladı. Oyun sırasında B.K, yanlışlıkla Mehmet Ö'nün babasına ait av tüfeğinin tetiğine dokundu. Ateş alan av tüfeğinden çıkan saçmaların isabet ettiği Mehmet Ö, olay yerinde hayatını kaybetti.

  7. #17

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Yine iyi bir haber yok. hep karartıcı haberler.

Sayfa 2/2 İlkİlk 12

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •