Teþekkur Teþekkur:  0
Beðeni Beðeni:  0
6 sonuçtan 1 ile 6 arasý

Konu: 18 mart çanakkale deniz zaferi ve þehitleri anma günü

  1. #1

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart 18 mart çanakkale deniz zaferi ve þehitleri anma günü

    ÇANAKKALE ÞEHÝTLERÝNE (Lütfen 5 dakikanýzý ayýrýp okuyunuz)

    Þu Boðaz harbi nedir? Var mý ki dünyâda eþi?
    En kesif ordularýn yükleniyor dördü beþi.
    -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
    Kaç donanmayla sarýlmýþ ufacýk bir karaya.
    Ne hayâsýzca tehaþþüd ki ufuklar kapalý!
    Nerde-gösterdiði vahþetle 'bu: bir Avrupalý'
    Dedirir-Yýrtýcý, his yoksulu, sýrtlan kümesi,
    Varsa gelmiþ, açýlýp mahbesi, yâhud kafesi!
    Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ý beþer,
    Kaynýyor kum gibi, mahþer mi, hakikat mahþer.
    Yedi iklimi cihânýn duruyor karþýnda,
    Avusturalya'yla beraber bakýyorsun: Kanada!
    Çehreler baþka, lisanlar, deriler rengârenk:
    Sâde bir hâdise var ortada: Vahþetler denk.
    Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
    Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
    Ah o yirminci asýr yok mu, o mahlûk-i asil,
    Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkýyle, sefil,
    Kustu Mehmedciðin aylarca durup karþýsýna;
    Döktü karnýndaki esrârý hayâsýzcasýna.
    Maske yýrtýlmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
    Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
    Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
    Öyle müdhiþ ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

    Öteden sâikalar parçalýyor âfâký;
    Beriden zelzeleler kaldýrýyor a'mâký;
    Bomba þimþekleri beyninden inip her siperin;
    Sönüyor göðsünün üstünde o arslan neferin.
    Yerin altýnda cehennem gibi binlerce laðam,
    Atýlan her laðamýn yaktýðý: Yüzlerce adam.
    Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
    O ne müdhiþ tipidir: Savrulur enkaaz-ý beþer...
    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
    Boþanýr sýrtlara vâdilere, saðnak saðnak.
    Saçýyor zýrha bürünmüþ de o nâmerd eller,
    Yýldýrým yaylýmý tûfanlar, alevden seller.
    Veriyor yangýný, durmuþ da açýk sinelere,
    Sürü halinde gezerken sayýsýz teyyâre.
    Top tüfekten daha sýk, gülle yaðan mermiler...
    Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
    Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmýndan;
    Alýnýr kal'â mý göðsündeki kat kat iman?
    Hangi kuvvet onu, hâþâ, edecek kahrýna râm?
    Çünkü te'sis-i Ýlahi o metin istihkâm.

    Sarýlýr, indirilir mevki-i müstahkemler,
    Beþerin azmini tevkif edemez sun'-i beþer;
    Bu göðüslerse Hudâ'nýn ebedi serhaddi;
    'O benim sun'-i bedi'im, onu çiðnetme' dedi.
    Asým'ýn nesli...diyordum ya...nesilmiþ gerçek:
    Ýþte çiðnetmedi nâmusunu, çiðnetmiyecek.
    Þühedâ gövdesi, bir baksana, daðlar, taþlar...
    O, rükû olmasa, dünyâda eðilmez baþlar,
    Vurulup tertemiz alnýndan, uzanmýþ yatýyor,
    Bir hilâl uðruna, yâ Rab, ne güneþler batýyor!
    Ey, bu topraklar için topraða düþmüþ asker!
    Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alný deðer.
    Ne büyüksün ki kanýn kurtarýyor tevhidi...
    Bedr'in arslanlarý ancak, bu kadar þanlý idi.
    Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsýn?
    'Gömelim gel seni tarihe' desem, sýðmazsýn.
    Herc ü merc ettiðin edvâra da yetmez o kitâb...
    Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
    'Bu, taþýndýr' diyerek Kâ'be'yi diksem baþýna;
    Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taþýna;
    Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namýyle,
    Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmýyle;
    Mor bulutlarla açýk türbene çatsam da tavan,
    Yedi kandilli Süreyyâ'yý uzatsam oradan;
    Sen bu âvizenin altýnda, bürünmüþ kanýna,
    Uzanýrken, gece mehtâbý getirsem yanýna,
    Türbedârýn gibi tâ fecre kadar bekletsem;
    Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
    Tüllenen maðribi, akþamlarý sarsam yarana...
    Yine bir þey yapabildim diyemem hâtýrana.
    Sen ki, son ehl-i salibin kýrarak savletini,
    Þarkýn en sevgili sultâný Salâhaddin'i,
    Kýlýç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
    Sen ki, Ýslam'ý kuþatmýþ, boðuyorken hüsran,
    O demir çenberi göðsünde kýrýp parçaladýn;
    Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmý adýn;
    Sen ki, a'sâra gömülsen taþacaksýn...Heyhât,
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
    Ey þehid oðlu þehid, isteme benden makber,
    Sana âðûþunu açmýþ duruyor Peygamber.M.AKÝF ERSOY
    ÞEHÝT ve GAZÝLERÝMÝZE NE KADAR DUA ETSEK AZDIR. ONLARI BÝRGÜN DEÐÝL HERGÜN RAHMET ve MÝNNETLE ANIYORUZ...
    Konu gungor1976 tarafýndan (18-03-2011 Saat 01:00 ) deðiþtirilmiþtir.

  2. #2

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart

    ALLAH mekanlarýný cennet eylesin

  3. #3

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart

    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.

    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.

    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.
    Bu Linki Görmeniz Ýçin SupersatForuma Uye Olmanýz Gerekmektedir.

  4. #4

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart

    18 Mart Çanakkale Zaferi
    Tarihteki ve Ulusal Yaþantýmýzdaki Yeri



    Turhan OLCAYTU * E.Tümgeneral



    3 Kasým 1914 ve 18 Mart 1915 tarihleri arasýnda Çanakkale Boðazý'nda cereyan eden bir seri deniz savaþlarýyla Gelibolu Yarýmadasý'nda 25 Nisan 1915 - 8/9 Ocak 1916 tarihleri arasýnda yapýlan kara savaþlarý, Türk tarihinin en þerefli sayfalarýný dolduran birer zafer destanýdýr.

    Çanakkale Zaferini, büyük Türk Ulusuna, Atatürk gibi dahi bir lider hediye etmiþtir. Türk baðýmsýzlýk savaþýnýn temelleri, Çanakkale'nin sularýnda, Conkbayýrý'nda ve Anafartalar'da atýlmýþ, bu zaferler Türk Kurtuluþ Savaþýna maya çalmýþtýr.

    Türk Ulusu; Ýstanbul'u kurtaran Anafartalar kahramaný Mustafa Kemal Paþayý Çanakkale'den tanýmýþ; 19 Mayýs 1919'da O, Samsun'a çýktýðý gün Suriye ve Filistin cephelerinden terhis olarak Anadolu'ya dönen Türk halký, "bu benim kahraman komutanýmdý" diyerek O'nun etrafýnda kenetlenip Ýstiklal Savaþý'na katýlmýþtýr.

    Türk Ulusu ve dünya O'nu böylece tanýrken, O da Conkbayýrý'nýn, Kocaçimen'in, kan deryasý can pazarýnda ulusunun ve Türk askerinin asýl cevherini yakýndan tanýyarak daha sonra giriþeceði Baðýmsýzlýk Savaþýný kesin zaferle sonuçlandýracaðý kanaatini daha o zamandan edinmiþtir. 18 Mart zaferi kazanýlmasaydý, düþman donanmasý, daha 1915'in Mart ayýnda Ýstanbul'a girerek Osmanlý Ýmparatorluðu'nu çökertebilecekti.

    Çanakkale Boðazý'ný denizden aþýp Ýstanbul'a giremeyen Ýtilaf Devletleri, 25 Nisan 1915'ten baþlayarak 8-9 Ocak 1916'ya kadar süren Çanakkale kara savaþlarýnda Mustafa Kemal tarafýndan durdurulamasaydý, Birinci Dünya Savaþýnda Çarlýk Rusyasý en kýsa yoldan müttefiklerinin yardýmlarýna kavuþacaðý için yýkýlmayacak, muhtemelen Ekim 1917 Bolþevik Ýhtilali de olmayabilecekti. Bu durumda Almanya'nýn yenilgisi hýzlanacak ve 1. Dünya Savaþý belki de 1915'te sona erecekti. Çanakkale Zaferi; harbin 4 yýl sürmesine, üç imparatorluðun (Osmanlý, Çarlýk ve Avusturya/Macaristan Ýmparatorluklarý) tarih sahnesinden silinmesine neden olmuþtur. Gelibolu Yarýmadasý'nda düþmana kesin darbeler vurarak onlarý yenilgiye uðratan Alb. Mustafa Kemal'in Anafartalar tepesinde yaktýðý zafer meþalesi, Kurtuluþ savaþýmýzýn da yolunu aydýnlatmýþtýr.

    Böylece 18 Mart deniz zaferimizi taçlandýran 25 Nisandan sonraki kara savaþlarýnda, Mustafa Kemal'in etkin liderliði sayesinde kazanýlan zaferlerin, ulusal tarihimize ve dünya tarihine yön veren etkin rolünü yukarda belirtilen noktalarda toplamak mümkündür.



    18 MART 1915 ÇANAKKALE DENÝZ SAVAÞI VE ÖNCESÝ

    Boðaz savunmasý, giriþten itibaren "Dýþ-Orta-Ýç Tabyalar" olmak üzere üç savunma grubu halinde tertiplenmiþti. Boðaz kýyýlarý boyunca 20 tabyamýzda, çoðunluðu kýsa menzilli ve eski model, 170 adet top mevzilendirilmiþti. Ýtilaf Devletlerinin savaþ gemilerinde çoðunluðu büyük çaplý uzun menzilli 247 adet en modern toplar bulunmaktaydý.


    Ýtilaf Devletlerinin Akdeniz Baþkomutaný Amiral Carden, Boðazý geçerek Ýstanbul'a girmek için üç aþamalý saldýrý planý yapmýþtý. Ýstanbul'a bir ay içinde ulaþacaðýný hesaplamýþtý. Plan gereðince, 3 Kasým 1914 günü 7 zýrhlý ile Boðaza bir keþif taarruzu yaptý. Giriþteki tabyalarýmýz zarar gördü. Ýkinci saldýrýyý 19-25 Þubat 1915 tarihleri arasýnda 7 gün süreyle devam ettirdi. Türk topçusunun atýþ menzili dýþýndan yapýlan bombardýmanlar etkili oldu. 19 topumuz ve Boðaz giriþindeki tabyalarýmýz kullanýlamaz hale geldi. 26 Þubat günü düþman donanmasý Boðaza girdi orta kesimdeki tabyalar 8 saat süreyle kesintisiz bombardýmana tabi tutulup sarsýldý. Bu baþarýlar üzerine Amiral Carden, Londra'ya çektiði bir telgrafta, 14 gün içerisinde Ýstanbul'a ulaþabileceðini müjdeliyordu. Amiral, hazýrlýklarýný tamamlamaktaydý. Son darbe 18 Martta indirilecekti. Ne var ki, kaðýt üzerinde yapýlan bu savaþ planýnda, Türk'ün kahramanlýðý ve savaþ azmi hesaba katýlmadýðý için evdeki hesap çarþýya uymayacaktý.



    18 MART 1915 GÜNÜ SAVAÞI

    18 Mart günü, bundan 85 yýl önce, Çanakkale'de ufuklarý ümit ve zafer neþesi kaplayan bir gün daha doðdu. Ýtilaf Donanmasý 18 savaþ gemisiyle saat 10.00'da boðazý yarýp geçmek üzere girmeye baþladýlar. Ýlk ateþi TRIUMPH zýrhlýsý, Çanakkale'ye 12 Km. mesafedeyken saat 11.15'te açtý. Savunma planýmýza göre, gemiler topçularýmýzýn ateþ menziline girinceye kadar pusuda bekleyecek ve baskýn tarzýnda ateþ açýlacaktý. Nitekim böyle yapýldý. Düþman; yaklaþtýkça, topçularýmýzýn giderek yoðunlaþan isabetli atýþlarýyla karþýlaþýyordu. Saat 12.00'ye geldiðinde orta kesimdeki 3 tabyamýz aðýr hasar almýþ, ama ayakta kalan diðer topçularýmýzýn hedefini þaþmayan mermileri AGAMENNON zýrhlýsýnýn çelik yeleðini parçalamýþ, INFLEXIBLE zýrhlýsýnýn komuta köprüsü uçurulmuþ ve bu arada düþman donanmasý Çanakkale'ye 7 Km. kadar sokulmayý baþarmýþtý. Savaþýn en þiddetli anlarý yaþanýyordu. Türk topçularý Boðazý cehenneme çeviriyor, düþman zýrhlýlarý da kýyý þeridindeki mevzilerimizi hallaç pamuðu gibi atýyor, kýran kýrana bir savaþ oluyordu.

    Bu sýrada Fransýz GAULOIS zýrhlýsý aldýðý aðýr yaralarla saf dýþý kalmýþ, BOUVET zýrhlýsý yýrtýlan çelik gömleðini yenilemek üzere geriye kaçarken, bir gece önce Dz. Yzb. Hakký'nýn NUSRET mayýn gemisiyle boðaza döþediði mayýnlara çarparak 639 personeli ile birlikte karanlýk limanýn sularýna gömülerek kayboluyordu. BOUVET'in imdadýna koþan SUFFREN ve GAULOIS da ayný akýbete uðramýþtýr. Saat 15.00'te IRRESISTIBLE ve onu takiben 16.00'da INFLEXIBLE ve 10 dakika sonra OCEAN zýrhlýlarý, tam ileri atýlacaklarken onlarýn da ayaklarý Yzb. Hakký'nýn tuzaðýna takýlarak batarken, INFLEXIBLE güçlükle kurtularak römorkör yedeðinde Ýmroz'a dönüyordu. Böylece 6 saatte 3 büyük zýrhlýsýný kaybeden, bir bu kadarý da aðýr hasara uðrayan gemilerini acýyla seyreden Amiral De ROBECK, kalanlarý kurtarabilme telaþýyla saat 17.30'da boynu bükük çekilme emrini veriyordu.









    ÇANAKKALE ZAFERÝ

    Çanakkale Savaþý yalnýz bizim tarihimizin deðil yakýn dünya tarihinin en önemli savaþlarýndan biridir. Çanakkale Boðazý'ný savaþ gemileriyle zorlayarak aþma, böylece Ýstanbul'a kavuþma isteði Avrupa büyük devletlerinin öteden beri özlemidir.

    1914 yýlýnda I. Dünya Savaþý'nýn baþlamasýyla Ýtilaf devletleri bu isteklerini gerçekleþtirme fýrsatýnýn doðduðuna inandýlar. Bu inançla Ýngiltere ve Fransa iþbirliði yaparak 3 Kasým 1914 günü alacakaranlýkta Bozcaada'dan Boðaz'ýn aðzýna doðru yaklaþtýlar. Buradan istihkamlarýmýza doðru ateþ açtýlar, Ýngilizler Seddülbahir ve Ertuðrul tabyalarýný, Fransýzlar da Anadolu yakasýnda Kumkale ve Orhaniye tabyalarýný havan topu ile dövdüler. Cephaneliðimize isabet eden top mermisiyle on bir ton barut havaya uçtu, subay ve erlerimiz þehit düþtü, Ýngiliz Donanma Komutaný Amiral Carden Çanakkale önlerinde gösteriler yaptý, düþman denizaltýlarý boðazý geçmeye kalktýlar.

    24 Kasým 1914 günü bir Fransýz denizaltýsý Boðaz sularýnda görüldü. bu denizaltýyý gören topçularýmýz düþman üstüne ateþ yaðdýrmaya baþladý. 2 Aralýk günü Ýngiliz denizaltýsý da bir deneme yaptý. Derinden engelleri aþarak Boðaz'a girdi. Yediyüzelli metre ilerde bulunan Mesudiye zýrhlýsýna torpil atarak bu gemimizi batýrdý. Zýrhlýmýzda bulunan subaylardan on'u ve erlerimizden yirmi dördü þehit düþtü.

    19 Þubat 1915 günü düþman savaþ gemileri öðleye kadar uzun menzilli bir bombardýmana giriþti. Boðaz'a iyice sokuldular. Tabyalarýmýz akþama doðru düþman savaþ gemilerine karþýlýk verdi. Ertuðrul ve Orhaniye tabyalarýndan atýlan ateþ karþýsýnda düþman oldukça bocaladý.

    Ýtilaf devletleri gemileri diledikleri gibi ilerleyemiyor, amaçlarýna ulaþamýyordu. Lodos fýrtýnasýný baþarýsýzlýklarýnýn nedeni olarak görüyorlardý. Havalar düzelince yeni saldýrýlar düzenlendi. Yine sonuç alýnamayýnca düþman gemilerine komuta eden Amiral Carden görevden alýndý. Yerine 17 Mart 1915 günü Robeck atandý. Yeni komutan 18 Mart 1915 günü donan*mayla Boðaz'a saldýracaðýný, yakýnda Ýstanbul'da olacaðýný Londra'ya bildirdi.

    Bu arada Çanakkale Müstahkem Mevki Komutaný Albay Cevat Çobanlý 17/18 Mart gecesi boðaz'a mayýn hattý döþenmesi emrini verdi. Aldýðý emir gereði Binbaþý Nazmi Bey Nusret Mayýn gemisi ile o gece yirmi altý mayýn, Boðaz'a on birinci hat olarak döþendi. Boðaz'daki mayýn sayýsý on bir hat olarak 400'ü aþmýþtý.

    18 Mart 1915: Ýngiliz ve Fransýz savaþ gemilerinden oluþan, o dönemin en büyük deniz gücü, üç filo olarak sabahleyin Çanakkale Boðazý'na girdi. Bu donanmanýn ilk grubunu oluþturan filoda, Ýngilizlerin Queen Elizabeth zýrhlýsý ile Ýnflexible, Lord Nelson ve Agamemnon savaþ gemileri bulunuyordu.

    Ýkinci grupta Ýngiliz Kalyon Kaptaný komutasýnda Ocean, Ýrresistible, Wengeance Majestic gibi savaþ gemileri yer almýþtý. Üçüncü filo ise Prince, Bouvet, Suffren gibi Fransýz savaþ gemilerinden oluþuyordu.

    Ýngilizler ve Fransýzlar zayýf Türk savunmasýný kolayca susturarak Boðaz'ý kolayca geçebileceklerim umuyorlardý. Bu umut ve güvenle 18 Mart 1915 günü düþman savaþ gemileri þiddetli bir ateþe baþladýlar. Rumeli Mecidiyesiyle merkez bataryalarý þiddetli bir ateþe tutuldu. Boðazdaki düþman gemileri Hamidiye istihkamlarýna yüklendi. Bunu gören Dardanos bataryalarý ateþi üzerlerine çekmeye çalýþtý. Az sonra, tüm gemiler, Dardanos'a saldýrdý. Dardanos tabyamýz saldýrýlara þiddetle karþý koydu. Bu arada Mesudiye tabyasý da ateþe baþlamýþtý. Mesudiye üzerine ateþ açýlýnca Hamidiye onun yardýmýna koþtu. Bu arada kýyý bataryalarýmýz düþman üstüne ateþ yaðdýrmaya baþladýlar. Bunalan düþman kaçmak isterken topçu atýþlarýyla karþýlaþýyordu. Düþman gemilerine göz açtýrýlmýyordu. Karþýlýklý bu korkunç bombardýman bir saat kadar sürdü. Bu karþýlýklý bombardýmaný bir yabancý yazar þöyle anlatýyor:

    «Ýnsan manzarayý gözlerinin önünde canlandýrabilir. Kaleler, toz duman bulutlarý içinde kaybolmuþlarda Yýkýntýlarýn arasýndan arada bir alevler yükseliyordu. Gemiler, çevrelerinde fýþkýran sayýsýz su sütun*larý arasýnda yavaþ yavaþ hareket ediyorlar, bazen duman ve serpintiler arasýnda iyice görünmez oluyorlardý. Tepelerden ateþ eden havan toplarýnýn alevleri görülüyor, aðýr toplar yer sarsýntýlarý gibi gümbürdüyordu.»

    Bombardýman sýrasýnda Türk tabya ve bataryalarý büyük zarar görmüþtü. Amiral Robeck Fransýz gemilerini geri çekerek Ýngiliz savaþ gemilerini ileri sürdü. Tam bu sýrada müthiþ patlamalar oldu. Bouvet ve Suffren savaþ gemileri mayýna çarparak sarsýldýlar, manevra kabiliyetini kaybettiler. Bir gece önce Nusret mayýn gemisinin döþediði mayýnlar görevlerini yapmýþlardý. Boðazýn berrak sulan üzerinde bir dev gibi yatan Bouvet ve Suffren'e tarihi Hamidiye bataryamýzýn keskin niþancýlarý ateþ açtýlar. Çanakkale Geçilmez kitabýnýn yazarý Alan Moorehead olayý þöyle anlatýyor.

    «Saat 13.45'de Suffren'in az gerisindeki Bouvet müthiþ bir patla*mayla sarsýldý. Güverteden göðe kesif bir duman yükseldi. Gittikçe hýzlanarak yana yattý, devrilip gözden kayboldu. Olayý görenlerden birinin ifadesine göre «Bir tabak, suda nasýl kayýp giderse o da öylece kayýp gitti.»

    Türk tabyalarý, Boðaz'ý geçmeye çalýþan düþman gemilerine durmadan ateþ ettiler. Bu arada düþman Boðazdaki mayýnlarý temizlemek için mayýn tarayýcýlarýný boðaza soktu. Tabyalarýmýz mayýn tarayýcýlarýna ateþ açtýlar. Açýlan ateþ yaðmur gibi yaðmaya baþlayýnca düþmanlar panik içinde kaçtýlar. Bu arada düþman savaþ gemilerinden Ýnflexible, Ýrressitible büyük hasar gördü. Batanlar oldu. Daha sonra Queen Elisabeth ve Agamemnon yaralandý. Ýtilaf devletleri Çanakkale Boðazý'ný denizden aþamadýlar. Büyük kayýplar vererek: Çanakkale Boðazý'nýn geçilemeyeceðini öðrendiler.

    Ýtilaf devletleri Çanakkale Boðazý'nýn savaþ gemileri ile aþamayýnca bu kez çýkarma yapmayý planladýlar. Artýk Çanakkale kara savaþlarý baþlý*yordu. Kara savaþýnda düþmanýn nereden çýkarma yapabileceði tartýþýldý. Mustafa Kemal Kabatepe ve Seddülbahir'den, Alman komutan Von Sanders ise Bolayýr ve Anadolu yakasýndan çýkarma yapýlabileceði görüþündeydi. Alman komutaný Von Sanders'in görüþü aðýr bastý, ve askerler o yöreye yerleþtirildi.

    Düþman güçleri 25 Nisan 1918 sabahý Mustafa Kemal'in düþündüðü noktadan saldýrdý. 19. Tümen Komutaný Mustafa Kemal Kocaçimen'de Conkbayýr'da, savaþtý. Cephanesi biten askerlere:

    — Süngü tak emrini verdi. Daha sonra ;
    — «Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize baþka kuvvetler ve baþka komutanlar geçebilir» dedi. Tarihin bu en büyük siper savaþý baþlamýþtý. Siperler arasý uzaklýk sekiz on metre kadardý. Türk siperlerinden hiçbir asker ayrýlmýyordu. Þehit düþenlerin yeri hemen dolduruluyordu. Her adým baþýna bir mermi düþüyor; toprak adeta tüterek kaynýyordu. Düþman dalgalar halinde Conkbayýr'a doðru ilerliyordu. Bu arada Mustafa Kemal, Anafartalar Grup Komutanlýðýna atandý. Anafartalar Savaþý'nda düþmanýn attýðý þarapnel misketi Mustafa Kemal'in göðsüne isabet etti. Ancak cebindeki saate çarptýðýndan bir þey olmadý.

    Kýsa sürede Türk ordusu her yerde büyük baþarýlar kazandý. Düþman þaþkýna döndü, bozguna uðradý. Çanakkale kara savaþlarýnýn en önemli cepheleri; Kumkale, Beþike, Bolayýr, Seddülbahir, Anbumu, Kabatepe, Conkbayýrý ve Anafartalar'dýr. 19 - 20 Aralýkta Anafartalar ve Arýburnu cephesi, 8 - 9 Ocak'ta Seddülbahir düþmanlar tarafýndan boþaltýldý. Böylece 1915 baharýnda parlak umutlarla karaya ayak basan birleþik düþman ordusu 1916 kýþýnda bozguna uðrayarak çekip gitti.

    Çanakkale savaþlarýnda 250 binin üzerinde askerimiz þehit düþtü. Düþman kayýplarý ise bu rakamýn üstündedir.

    Çanakkale savaþlarýnýn unutulmaz kahramaný, Anafartalar Grup Komutaný Mustafa Kemal'in baþarýsý ilerde baþlayacak Ulusal Kurtuluþ Savaþý'mýzýn kaynaðý oldu.

    Baðýmsýzlýðýmýzý savunmak, yurt topraklarýmýzý korumak için yapýlan savaþlar kutsaldýr. Çanakkale, Ulusal Kurtuluþ Savaþýmýz kutsal destan savaþlara birer örnektir.





    SEVGÝLÝ ARKADAÞLAR!

    Çanakkale Savaþlarý, yüzyýlýmýzýn en büyük savaþlarýndan birisidir. Birinci Dünya Savaþý’ný galip bitirmek isteyen düþman devletler, gemileriyle Çanakkale Boðazý’ný geçip Ýstanbul’u almak istiyorlardý.

    Osmanlý ordusu, Ýngiliz ve Fransýz donanmalarýna karþý Çanakkale Boðazý’nda aylar süren bir dizi deniz ve kara savaþý yapmýþtýr.

    300.000 askerimizin þehit olduðu bu savaþlar sonucunda, düþman donanmalarý aðýr kayýplar vererek geri çekilmiþlerdir. Çanakkale Savaþlarýnýn denizle ilgili bölümü, 18 Mart 1915 tarihinde, düþman gemilerinin geri çekilmeleriyle sonuçlanmýþtýr. Bu nedenle, her 18 Mart gününde Çanakkale Savaþlarýný anmaktayýz.
    Çanakkale Boðazýný geçmek isteyen Ýngiliz ve Fransýz gemileri, 3 Kasým 1914’de boðazýn iki yakasýndaki birliklerimize ateþ açtýlar. Birliklerimizin karþý ateþi ile geri çekilmek zorunda kaldýlar. 19 Þubat 1915’de düþman donanmasý kesin hücuma baþladý. Osmanlý ordusunun karþý ateþi ile tekrar geri çekildiler. 18 Mart 1915’de Ýngiliz ve Fransýzlar 16 harp gemisi ile büyük bir hücum daha baþlattý. Üç gemisi sulara gömülen düþman donanmasý, tekrar geri çekilmek zorunda kaldý.
    Çanakkale Boðazýný gemilerle geçemeyeceklerini anlayan düþmanlarýmýz, topraklarýmýza karadan girmeyi denediler. Ýngiliz, Fransýz, Avustralya, Yeni Zelanda ve diðer bazý sömürge ülkelere ait askerler 25 Nisan 1915 günü karadan çýkarma yapmaya baþladýlar. Kara savaþlarý, 9 Ocak 1916 tarihinde son düþman birlikleri de geri çekilene kadar devam etmiþtir. 6-7 Aðustos 1915 gecesi Anafartalara yapýlan çýkarma harekatýný Mustafa Kemal komutasýndaki birliðimiz durdurmuþtur. 25 Nisan 1915 ve 9 Ocak 1916 tarihleri arasýnda , yaklaþýk sekiz ay boyunca þiddetli kara savaþlarý olmuþtur.

    Sevgili arkadaþlar!
    Çanakkale Savaþlarý, Türk Tarihinin belki de en önemli savaþýdýr. Daha geniþ ve ayrýntýlý bilgi sahibi olmak için kaynaklarý mutlaka okumanýzý öneriyoruz. Bugün özgür olarak yaþadýðýmýz bu topraklara çok kolay sahip olmadýðýmýzýn bilinmesi gerekir.
    Allah bizlere, bir daha böyle bir savaþ göstermesin!

    (Ev ve Sýnýf Etkinlikleri Antolojisi Kitabý)

  5. #5

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart

    Allah hepsinden razý olsun. gani gani rahmet etsin.
    bizleride onlarýn seviyesine ulaþmayý nasip etsin.
    selametle...

  6. #6

    Kullanýcý Bilgi Menüsü

    Standart

    Arkadaþlar þanlý tarihimizin bu önemli günü ile ilgili açtýðým konuyu sadece 61 kiþi ziyaret edip 3 kiþi cevap yazmýþ. Konu baþlýðýný BEDAVA FREE SERVER yazsam ayný gün 1500 kiþi ziyaret ederdi. Ýþte buyuz desem abartmýþ olmam herhalde....

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Þu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanýcý var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok
  •