Lüks arabalı yeşil kart sahipleri!
Konya Vakıf Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bahattin Adam, "Altında lüks arabasıyla ve Yeşil Kartla hastanelere koşan ve katılım payı ödemediği için aklına gelen ilacı alan vatandaşlar var." dedi.
Konya Vakıf Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bahattin Adam, vatandaşın sağlık kuruluşlarına ulaşılabilirliğinin kolaylaştığını buna karşın sağlık harcamalarının da arttığını söyledi. Prof. Dr. Adam, kamu hastanelerinin birleştirilmesi ve vatandaşın istediği hastaneye gitmesinin sağlanmasının takdir edilecek bir gelişme olarak değerlendirirken sorumsuzca dağıtılan yeşil kartlar konusunda uyardı.
Prof. Dr. Bahattin Adam, "Sağlık harcamalarının arttığı bir gerçek. Bir hastalık olduğunu tespit eden Maliye Bakanlığı teşhis ve tedavi konusunda sağlık bakanlığından görüş alması gerekiyor. Ancak, Sağlık Bakanlığı'na güvenmediği gibi bu hizmeti sunan hiçbir sağlık kurum ve kuruluşuna güvenmiyor. Maliye Bakanlığı'nın bürokratlarına göre sağlık sektöründeki hemen herkes, sağlık bakanlığı hastaneleri de dahil, devleti soymaya çalışıyor. Devletin soyulmaması için aldıkları tedbirlerin faturası kime çıkmış önemli değil." dedi.
Vatandaşın sağlık kuruluşlarına ulaşılabilirliğinin kolaylaştığına işaret eden Prof. Dr. Adam, "Hükümetin taktir edilecek en önemli icraatlarından biri kamu hastanelerinin birleştirilmesi ve vatandaşın istediği hastaneye gitmesinin sağlanmasıydı. 10 yıl içinde bir defa bile hastaneye gidemeyen vatandaş yılda on defa gitmeye başladı. Bu da zaten olması gereken bir medeniyet ölçüsüdür. Ancak sorumsuzca dağıtılan yeşil kartlar ve altında lüks arabasıyla ve yeşil kartla hastanelere koşan ve katılım payı ödemediği için aklına gelen ilacı, hem de tüm aşiretine yetecek kadar, alan vatandaşları kamuda çalışan doktorlara sormak lazım." dedi.
Prof. Adam, kamu hastanelerinde çalışanların performansa göre döner sermaye alması gerektiğini söyledi. Gösterdiği performans kadar maaş alması insan doğasının gereği olduğunu hatırlatan Prof. Adak, "Ancak yapılan tahlil ve tetkiklerin gelirlerini de performansa katarsanız bu defa gerekli gereksiz tahlil-tetkik istemleri yapılır ve faturalar şişer. Sağlık kuruluşlarına giden hasta sayısının artması beraberinde ilaç ve tıbbi sarf malzeme giderlerini de artırdı. Her ne kadar devletin ilaç fiyatlarını düşürmesi, muadil ucuz ilaç uygulaması ve ilaçtan katılım payı alınması ilaç sarfiyatını düşürdüyse de ilaç giderlerinin artışına tam olarak engel olamadı. Dövizdeki artışta bunun tuzu biberi oldu." şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Adam çözüm önerileri olarak şunlar kaydetti: "Vatandaşın hastanelere gitmesi engellenmesin ve hastanesini seçebilsin. Bir süre sonra herkes bu hizmeti istediğinde alabileceğine inanırsa yılların verdiği açlık giderilmiş olur. Yeşil kart veya genel sağlık sigortası içindeki eşdeğer uygulaması daha sorumluca yapılmalı ve gerçek fakirler bulunmalıdır. Ne olursa olsun bir miktar katılım payı alınmalı ki keyfe keder kullanım engellenmiş olsun. Sağlık çalışanlarının performansları yaptıkları muayene ve tıbbi işlemlerle ölçüsün. Tahlil ve tektiler performanstan çıkarılsın. Elektronik ortamda provizyon ve fatura takibine geçene kadar fatura kontrol birimleri gelen faturaları daha sıkı kontrol ederek suiistimalleri engellesin. Bunu alışkanlık haline getiren kuruluşlarla anlaşmayı iptal etsin."
Yer imleri