171. Zeru
Zerû, iki şekilde tefsir edilir:
1. Zernî lafzı, beni (onunla başbaşa) bırak/onu ba*na bırak Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Bana bırak [zernî], tek olarak halkettiğimi/Beni bı*rak [zernî], tek olarak haîkettiğimle... (Müddessir/11)
Allah Teâlâ, "Beni (onunla başbaşa) bırak!" sözünü, birilerinin Kendisini engelleyeceğinden korktuğu için değil, onu tek başına helak edeceğini beyan sa*dedinde söylemiştir.
{Fir'avn dedi ki}: "Bırakın beni [zerûnî] (yani, beni o'-nunla başbaşa bırakın}, Musa'yı öldüreyim." (Mü'min/26)
Fir'avn, birilerinin kendisini engelleyeceğinden korkmaksızm, "Beni onunla başbaşa bırakın!" de*miştir.
2. Zerû kelimesi, herhangi bir şey için bırakın, iliş*meyin manasında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:
{Salih dedi kij: "Bu Allah'ın dişi devesi, sizin için bir âyettir [işarettir/alâmettir]; onu bırakın/ona ilişme*yin [zerûkâ] Allah'ın arzında otlasın, ona kötülükle dokunmadın!" (A'râtf73)
Faizden arta kalanı bırakın [zerû] (yani, faiz yeme*yin}. (Bakara/278)
Günahın zahirini ve bâtınını bırakın [zerû] (yani, (açık ve gizli) günah işlemeyin}! (En'âm/20) Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
172. Efleha
Efleha, iki şekilde tefsir edilir:
1. Efleha; mutlu, bahtiyar manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Mü'minler felah buldu (yani, mutlu I bahtiyar oldu}. (Mü'minûn/1)
Tezekki eden felah buldu (yani, mutlu I bahtiyar ol*du}. (Alâ/14)
2. el-Felâh, fevz [umduğunu ele geçirmek I umduğu*na nail olmak, kurtuluşa ermek] manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Hakikat şu ki, mücrimler Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. felah bulmaz/iflah ol*maz (yani, âhirette kurtuluşa ermez, umduğuna nail olmazlar}. (Yûnus/17)
Hakikat şu ki, zâlimler felah bulmaz/iflah olmaz (ya*ni, kurtuluşa ermez, umduğuna nail olmazlar}. (Yû*suf/23) Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Yer imleri