Orijinalini görmek için tıklayınız : 29\04\07 Dünyadan haberler
DEJAVU®42
29-04-2007, 18:55
Parlemento kürsüsünden evlenme teklifi
Only the registered members can see the link
Kürsüden evlilik teklifi
Danimarka parlamentosunda kürsüde konuşan bir milletvekili salonda dinleyici olarak bulunan sevgilisine evlenme teklif etti
Meclİste konuşan Danimarka Halk Partisi milletvekili Kim Christiansen, eşcinsel evlilikleri konusunda meclis kürsüsünde konuştuğu sırada gündem dışına çıkarak, "Güzel bir sevgilim var. Kendisi şu anda meclisin izleyici sırasında oturuyor. Sevgili Maibrit, bu yaz benimle evlenir misin?" sözleriyle, sevgilisi Maibrit Hartmann'a evlenme teklifinde bulundu.
Kürsüde konuşma süresi dolduğu için teklifine hemen yanıt alamayan milletvekili, televizyona yaptığı açıklamada, sevgilisinin daha sonra kendisine "evet" dediğini söyledi. Christiansen, evlilik teklifiyle ilgili olarak, "Kürsüden teklifim, mensubu olduğum partinin bu konudaki tutumunu ortaya koymak adına iyi bir gösteri oldu" dedi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 18:56
Only the registered members can see the link
En ilginç yarışma
Japonya'nın başkenti Tokyo'daki Sensoji tapınağında ağlayan bebek yarışması düzenlendi. "Bebeklerin sağlığı ve büyümeleri için dua" adlı etkinlikte, yarışmacıları amatör sumo güreşçileri tuttu. 2006'da doğan 84 bebeğin katıldığı yarışmayı en yüksek sesle ağlayan bebek kazandı.
DEJAVU®42
29-04-2007, 18:59
Only the registered members can see the link
Endonezya'da bugün erken saatlerde 3 farklı bölgede 3 hafif deprem meydana geldi. Endonezya Meteoroloji ve Jeofizik Kurumu Başkanı Suharjono, depremlerde can ve mal kaybı olmadığını ve tsunami tehlikesi oluşmadığını kaydetti. Suharjono, ilk önce Rihter ölçeğine göre 5.1 büyüklüğünde denizaltında meydana gelen depremin Sumatra adasının kuzey bölümünü salladığını söyledi. Sumatra'nın batısındaki Padang ve Timor adasındaki Kupang'da da Richter ölçeğine göre 4.3 ve 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldiği belirtildi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 18:59
Only the registered members can see the link
Almanya’da sekizi Türk, biri Yunanlı 9 kişinin öldürüldüğü seri cinayetlerle ilgili olarak yapılan son çalışmalarda, kurbanların büyük bir bölümünün dolaylı da olsa uyuşturucu ile bağlantısı olduğu ortaya çıktı. Polis, bu ipucunun cinayetlerle ilgisi olup olmadığını araştırıyor.
ALMANYA’da 2000 yılında başlayan ve son olarak 6 Nisan 2006 tarihinde internet kafe sahibi Halit Yozgat’ın vurulmasıyla toplam 9 kişinin öldürüldüğü seri cinayetlerde, uyuşturucu bağlantısı ortaya çıktı. Seri cinayetlerin kim ya da kimler tarafından işlendiği, katil ya da katillerin kiralık katil olması halinde de kimler tarafından görevlendirildiğini araştırmak üzere kurulan özel "Bosporus ekibi", yaptığı araştırmalar sonucunda bazı kurbanların uyuşturucu ile bağlantısı olduğunu ortaya çıkarttı.
Polisin internet sitesinde yapılan açıklamada, "Bugüne kadar yapılan araştırmaların ardından birçok kurbanın uyuşturucu ile dolaylı da olsa bağlantısı olduğu tespit edildi. Bu bağlantıların sonuçta tek tek işlenen cinayetlere neden olup olmadığı ise, şu an için araştırılıyor. Belki de küçük esnafın yaptığı işler, zanlılar ve muhtemelen arkasındaki örgüt için dikkat çekmiştir" denildi.
160 kişilik ekiple cinayetleri çözmeye çalışan Alman polisi, öldürülen ve hepsi küçük esnaf olan maktüllerin tehdit edildiğine dair bilgiler olduğunu, bunu tanık ifadelerinin de güçlendirdiğini belirtti. Polis, kurbanların bazılarının gelen "ziyaretçiler"in ardından "kişilik değişimi"ne uğradığına da dikkat çekti.
Polis, tüm cinayetlerde aynı silahın kullanıldığını, sadece Enver Şimşek ve Süleyman Taşköprü cinayetlerinde henüz belirlenemeyen 6.35 mm çapındaki başka bir silahın da kullanıldığının saptandığını açıkladı. Rostock’ta 25 Şubat 2004’te işlenen Yunus Turgut cinayetinden sonraki cinayetlerde susturucu kullanıldığı kaydedildi. Bu arada beş cinayetin çarşamba günleri sabah saatlerinde işlendiği de ayrı bir ortak yön olarak göze çarpıyor.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:00
Only the registered members can see the link
ABD ordusu, patlamaların nedenine dair herhangi bir açıklama yapmazken, ordu sözcüsü Korgeneral Christopher Garver, zaman zaman ordunun operasyonları desteklemek için top ateşinde bulunduğunu söylemekle yetindi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:00
Only the registered members can see the link
İran'ın, Mısır'da yapılacak genişletilmiş Irak toplantısına katılıp katılmayacağı belirsizliğini korurken, iki ülke yetkilileri arasındaki karşılıklı ziyaretler sıklaştı. İran'ın Bağdat Büyükelçiliğinden bir yetkili, devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi (UYGK) Genel Sekreteri Ali Laricani'nin "ani bir ziyaret için birkaç saat içerisinde" Bağdat'ta olacağını bildirdi. Laricani'nin Iraklı yetkililerle yapacağı görüşmelerde, öncelikli olarak Mısır'da yapılacak Irak toplantısını ele alacağı belirtildi. İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki de Şarm El Şeyh toplantısına katılıp katılmayacaklarının bugün belli olacağını söyledi. Bu arada, Irak Başbakan Yardımcısı Berham Salih de aynı konuda görüşmelerde bulunmak için bugün İran'a gelecek. Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de geçen çarşamba günü İran'ı toplantıya katılması konusunda ikna etmek için Tahran'a gelmiş, ancak net bir yanıt alamamıştı. İran yönetiminin, ABD güçlerince Erbil'de tutuklanan 5 "diplomatının" serbest bırakılmaması durumunda, Şarm El Şeyh toplantısını "boykot" edebileceği belirtiliyor. Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde, 3-4 mayısta yapılacak toplantıya, Irak'a komşu ülkeler, BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ve G-8 ülkeleri dışişleri bakanları katılacak. (
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:01
Only the registered members can see the link
Financial Times: ‘Türkiye’nin güçlü ordusunun’ Cuma akşamı ‘dramatik bir müdahalede bulunduğu’ değerlendirmesini yaptığı haberinde, Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklamasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gelişmeleri kaygıyla izlediğini vurguladı.
New York Times: Genelkurmay açıklamasının daha önceki darbeler göz önüne alındığında ‘fazla örtülü olmayan bir tehdit’ olduğunu yazdı. Avrupalı ve Amerikalı demokratların başta AK Parti’ye şüpheyle yaklaştığını yazan gazete ‘Ancak şimdi Erdoğan ve müttefiklerine herhangi bir itiraz işareti vermiyorlar’ ifadesini kullandı.
Bloomberg: Haberi ‘1960’dan beri 3 hükümet deviren, laikliğin ‘kararlı savunucusu’ olarak tanınan Türk Silahlı Kuvvetleri Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün İslamcı geçmişe sahip ilk cumhurbaşkanı olmasını engelleyebilir’ diye verdi.
Associated Press: Ajans ilk haberinde seçimleri anlatırken Büyükanıt’ın ‘sözde değil özde’ açıklamasına yer verdi, açıklamadan sonraki haberde ise ordunun seçimler konusunda ‘ciddi endişesini’ ifade ettiği belirtildi ordunun bundan sonra süreçle daha açıktan ilgileneceğini yazdı.
BBC: Büyükanıt’ın açıklamalarına Avrupa Birliği’nden gelen tepkileri de aktaran BBC kanalı, AB’nin politikaya müdahale etmemesi için Türk ordusunu uyardığını duyurdu.
Reuters: Haberinde ‘Genelkurmay siyasetçilere laikliğin nihai savunucusu olduğunu hatırlattı. Türk ordusu 1997 yılında İslamcı olarak kabul edilen bir hükümeti iktidardan uzaklaştırmıştı’ dedi.
El Cezire: ‘Türk ordusu laiklik tartışmasına katıldı’ başlığıyla verilen haberde ‘iktidar partisinin ülkedeki laikliğe bağlılığını kaybetmesi durumunda ordunun siyasete açıkça müdahale edeceği’ şeklinde bir ifade yer aldı...
Fransız Agence France Press: ‘Ordudan gelen sert laiklik uyarısı cumhurbaşkanlığı seçimlerini vurdu’ başlığıyla duyurduğu haberinde ‘Bildiri alışılmışın dışında sert’ dedi.
TIMES: ORDU SESİNİ YÜKSELTTİ
İngiliz Times gazetesi Genelkurmay Başkanlığı'ndan dün gece yapılan açıklamayı askerin, "Türkiye'nin ilk kez İslami kökenli bir Cumhurbaşkanı tarafından yönetilmesi karşısında duyduğu kaygı nedeniyle sesini yükselttiği" değerlendirmesiyle duyurdu. Haberde TSK'nın, "çağdaş Türkiye'nin laik kurumlarının altı kazılırken durmayacağı" uyarısında bulunduğu ifade edildi.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün seçilmesi halinde, bunun sadık laiklere karşı kazanılmış bir zafer olacağı yorumu yapılan haberde, Türkiye'de başörtüsünün Meclis'te ve üniversitelerde yasak olduğu hatırlatılarak Türkiye'deki bu yasağın Hıristiyan Avrupa'nın pek çok ülkesinden daha sert olduğu belirtildi.
Haberde, Ordunun Türkiye'de üç darbe yaptığı da hatırlatıldı.
LE MONDE: ORDU AKP'Lİ CUMHURBAŞKANI İSTEMİYOR
Fransa'nın en çok okunan gazetesi Le Monde, Abdullah Gül'ün tek başına aday olduğu Cumhurbaşkanlığı birinci tur seçimine ve Genelkurmay Başkanlığı’nın dün gece yayınladığı bildiriye geniş yer ayırdı.
Gazeteye göre gerek ordu, gerekse de yargı kurumları AKP’li bir Cumhurbaşkanı’nın göreve gelmesini, din ve devlet işlerinin birbirine karıştırılması sonucunu doğuracağından endişeleniyor. Le Monde, görevinin son günlerini yaşayan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile TSK’nın, birkaç haftadır AKP’li bir milletvekilinin cumhurbaşkanı olmaması için büyük ve ortak bir kampanya yürüttüğünü belirti. Gazete, ’ılımlı İslamcı’ olarak tanıttığı Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün olası Cumhurbaşkanlığını, ’bugüne kadarki tüm cumhurbaşkanları laik kesimden geldiği için Türkiye açısından tarihi bir gelişme’ olarak niteledi.
İSVİÇRE BASINI: TSK LAİKLİĞİ KORUYACAĞINI AÇIKLADI
Genelkurmay Başkanlığı’nın Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin olarak dün gece yaptığı sert yazılı açıklama, İsviçre medyasında da yankı buldu.
Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklamasına yer veren İsviçre’nin Fransızca yayın yapan televizyonlarından TSR 1, “Türk Silahlı Kuvvetleri laikliğin bekçisi olduğunu ve onu daima koruyacağını açıkladı” yorumunu yaptı. Haberde, “Türk Silahlı Kuvvetleri seçimde laikliğin tehlikeye girdiğini ileri sürerek hükümete yaptığı çok sert uyarı ile ordunun lakiliğin bekçisi olduğunu hatırlatarak Gül’ün adaylıktan çekilmesini istedi” denildi. Haberde ayrıca, Gül’ün daha önce kapatılan Refah ve Fazilet partilerinin etkin bir üyesi olduğunun hatırlatıldı, “Bilindiği gibi Abdullah Gül‘ün eşi de türban konusunda Türkiye‘yi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne şikayet etmişti” hatırlatması yapıldı.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:01
Only the registered members can see the link
Sağlık yetkililerinin açıklamasına göre, saldırıda 53 erkek, 5 kadın ve 5 çocuk hayatını kaybetti. Saldırıda ölen 8 kişinin kimliği ise belirlenemedi.
Ölenler arasında İranlı küçük bir kız ile 4 Hintlinin bulunduğunu belirten yetkililer, saldırıda yaralananların sayısının da 178 olduğunu söylediler.
Kerbela'da dün İmam Abbas Türbesi'nin kontrol noktasına giren aracın sürücüsü kalabalığın içinde aracı havaya uçurmuştu.
Bu saldırının, Irak'ta Şiiler ile Sünniler arasındaki mezhep çatışmalarını daha da alevlendirmesinden endişe ediliyor.
Kentte 14 nisanda yine bir araçla düzenlenen intihar saldırısında da 42 kişi hayatını kaybetmişti.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:02
Only the registered members can see the link
Suharjono, ilk önce Rihter ölçeğine göre 5.1 büyüklüğünde denizaltında meydana gelen depremin Sumatra adasının kuzey bölümünü salladığını söyledi. Sumatra'nın batısındaki Padang ve Timor adasındaki Kupang'da da Richter ölçeğine göre 4.3 ve 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldiği belirtildi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:02
Only the registered members can see the link
İngiliz yayın kurumu BBC, Türkiye’de sonraki cumhurbaşkanına ilişkin tartışmaların arasında on binlerce kişinin İstanbul’da toplanmakta olduğunu belirtti. Mitingi “büyük bir güç gösterisi” olarak nitelendiren BBC, “Türk laikliği için dev miting” ifadesini de kullandı.
BBC, Çağlayan mitingine ilişkin haberinde “Türk laikliği için dev miting” başlığını kullandı. Mitingin bir “büyük güç gösterisi” olarak nitelendirildiğine dikkat çeken BBC “Ülkenin yeni cumhurbaşkanına ilişkin oylama konusundaki tartışmalar arasında on binlerce kişinin, laikliği desteklemek üzere İstanbul’da toplanıyor” dedi.
İstanbul’daki göstericilerin “iktidardaki partinin adayın İslamcı köklerine sadık olmayı sürdürmesinden kaygı duyduklarını” belirten BBC, Cumhurbaşkanı adayı Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün ise, karşıtlarının ve ordusunun eleştirilerine rağmen çekilmeyeceğini söylediğini kaydetti.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:03
Only the registered members can see the link
Gazetede, “Burada Avrupa'nın her tarafından gelen hippi gençlik alışveriş yapıyor ve dans ediyor” ifadesi kullanıldı.
Haberde, İstanbulluların Osmanlı'dan ve Bizans'tan kalan eserlerle gurur duyduğu kaydedilerek, iki kıta üzerine kurulu metropolün “büyük adımlarla” geliştiği kaydedildi.
Haberde, kentin her tarafında inşaat yapıldığı vurgulanarak, şöyle denildi:
“Vinçler ve inşaat gürültüleri şehrin bir parçası oldu. Yeni bürolar, büyük alışveriş merkezleri ve devasa oteller inşa ediliyor. İstanbul, patlama yaşıyor.”
Taksim'deki İstiklal caddesinin İstanbul'un kalbi olduğu belirtilen haberde, burada son yıllarda dört büyük alışveriş merkezinin kurulduğuna dikkat çekildi.
BZ am Sonntag gazetesinin haberinde, Cevahir Alışveriş merkezinin yüzlerce mağazayla benzerleri arasında dünyadaki en büyük alışveriş merkezlerinden birisi olduğu ifade edildi.
İstanbulluların yüzde 60'ının 30 yaşın altında olduğu belirtilen haberde, kentte sürekli yeni kafelerin açıldığı ve buralarda rock, jazz ve blues gruplarının müzik yaptığı kaydedildi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:04
Only the registered members can see the link
Güvenlik yetkilileri, 60 yaşlarındaki Emel El Muderas'ın Eh Hadra mahallesindeki evinin çıkışında silahlı kişilerin saldırısına uğradığını söylediler.
Saldırıda birkaç yerinden vurulan El Muderas hastaneye kaldırıldı, ancak kurtarılamadı.
Irak televizyonunda "10 Dakika" programını sunan El Muderas, 1962'de Irak radyo televizyonunda görev yapmaya başlamıştı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütüne göre, Irak'ta ABD'nin 2003'teki işgalinden beri 158 basın mensubu öldürüldü.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:04
Only the registered members can see the link
Polis, tankerlerin, başkent Bağdat'ın kuzeyindeki Beici rafinerisinden batıdaki Anbar vilayetine yakıt taşıdığını belirtti.
Olayın, Bağdat'ın 100 kilometre kadar kuzeyindeki Samarra yakınlarında bu sabah erken saatlerde meydana geldiği kaydedildi.
DEJAVU®42
29-04-2007, 19:05
Only the registered members can see the link
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, Darfurlu 8 yaşındaki kız, duygu yüklü mektubunda, "İsrail'e, yaşamak üzere güvenli bir yer aradığımız için geldik. Babam uzun süredir hapiste ve annem çok üzgün" ifadesini kullandı. Afaf, Olmert'e, "Lütfen hapishanedekilerle konuşun ve babamın iyi bir adam olduğunu söyleyin. Lütfen bizi Mısır'a göndermeyin" diye seslendi.
Afaf, Olmert'e gönderdiği mektuptan aynı zamanda Likud Knesset (İsrail parlamentosu) üyesi Gilan Erdan'a ve Knesset'teki Darfur mültecileri sorunu ile ilgili grubun başkanı İşçi Partili milletvekili Avişay Braverman'a yolladı.
Afaf'ın ailesi, Sudan'dan Mısır'a kaçtı. Ailenin sorunları burada da bitmedi; tüm aile hapse konuldu. Bunun üzerine aile İsrail'e kaçma kararı aldı, ancak ülkeye girişte İsrail askerlerince yakalandı ve bir kez daha tutuklandılar.
Anne ve çocukları serbest bırakılarak, kuzeydeki bir kadın sığınma evine gönderilirken, Sudanlı baba, "Birleşmiş Milletler tarafından mülteci olarak tanınmasına rağmen, düşman bir ülkenin vatandaşı olması nedeniyle" hapiste kaldı.
Halen İsrail'de 350 Sudanlı mülteci bulunduğu belirtiliyor. Habere göre, bazı örgütler bunlardan 200'ünü kibutz ve moşavlara (çiftlikler) geçici olarak yerleştirmiş bulunmasına rağmen, mültecilerin 100'den fazlasının hapiste bulunduğu da kaydedildi.
Sudan'ın Darfur bölgesinde, hükümet yanlısı Cancavid milisleri ile isyancı gruplar arasında 2003 yılı başlarında patlak veren ve 4 yıldır süren çatışmalar nedeniyle, BM tahminlerine göre en az 200 bin kişi öldü; 2 milyon dolayında kişi de evlerinden oldu.
Uluslararası yardım kuruluşlarından Oxfam'ın, "dünyanın en büyük insanlık krizi" diye tanımladığı bu sorunda, Darfur bölgesi ile Sudan'ın sınır komşusu Çad'da insani yardıma muhtaç 4 milyon dolayında kişi bulunduğu belirtiliyor.
Powered by vBulletin® Version 4.2.5 Copyright © 2025 vBulletin Solutions, Inc. All rights reserved.