Orijinalini görmek için tıklayınız : 27/04 Türkiye'de Neler oluyor
KREDİ KARTI AFFINDA SON 5 GÜN
60 günlük başvuru süresinin 1 Mayıs'ta sona ereceği belirtildi.
27 Nisan 2006 Perşembe 08:08
Kredi Kartı Yasası kapsamında, borçlarını taksitlendirmek isteyenler için son 5 güne girilirken, bugüne kadar başvuru yapmayanların bu fırsatı değerlendirmek amacıyla duyarlı olmaları istendi. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Bülent Deniz, yaptığı açıklamada, 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren Banka ve Kredi Kartları Yasası'nın geçici 4'üncü Maddesi ile kart borçlarının yeniden yapılandırılarak tasfiyesi için öngörülen 60 günlük başvuru süresinin 1 Mayıs'ta sona ereceğini kaydetti.
/Sabah
KATİL KIYMIĞA YAKALANDI
Konya polisi, dizilerdeki FBI ajanları gibi çalıştı. Sokakta öldürülen kişinin saçına yapışan 1 santimlik sopa parçasıyla cinayeti çözdü.
27 Nisan 2006 Perşembe 01:35
Konya polisi, dizilerdeki FBI ajanları gibi çalıştı. Sokakta öldürülen kişinin saçına yapışan 1 santimlik sopa parçasıyla cinayeti çözdü
SICAK takip şöyle gerçekleşti: Medek Koçaker'in (36), 2 gün önce İstanbul Caddesi'nde başına sert bir cisimle vurulduktan sonra bıçaklanarak öldürülmesini araştıran dedektifler, caddede dolaşan sabıkalıları takibe aldı. Durumu şüpheli görülen Uğur G'nin (34) evi basıldı. Aramada bir kanlı bıçakla, bir sopa bulundu.
BİR HİÇ UĞRUNA ÖLDÜ
BİR santimlik parçanın, bulunan sopadan koptuğu belirlenince Uğur G, birlikte yaşadığı D.G. (41), oğlu K.G. (24) ve evde kalan E.K. (25) gözaltına alındı. D.G. sorgusunda, bir başka grupla kavga ederken ayırmak için araya giren Koçaker'in 'kendisine küfür ettiği' için, yolunu keserek kafasına sopayla vurduğunu, Uğur G'nin de bıçakladığını itiraf etti.
FLAŞ.. FLAŞ.. TERÖRİSTLER KARAKOLA SALDIRDI: 2 ŞEHİT!..
Tunceli'de bir karakola düzenlenen saldırıda 2 güvenlik görevlisinin şehit olduğu bildirildi.
27 Nisan 2006 Perşembe 01:26
HAYDAR YAVUZAK
TUNCELİ (İHA) - Alınan bilgilere göre dün gece saat 23.00 sıralarında Tunceli merkeze bağlı Karşılar Karakoluna PKK'lı teröristlerce yapılan roketli saldırıda 2 güvenlik görevlisi şehit oldu, 1 er yaralandı. Güvenlik güçlerinin karşılık vermesi üzerine karanlıktan faydalanan teröristler kaçtı.
Bölgede geniş çaplı operasyonların başlatıldığı belirtildi.
ŞOK İDDİA: 'BU SÖZÜ ATATÜRK SÖYLEMEDİ!..'
“Anadolu Ajansı Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır” sözünü aslında kim söyledi?
27 Nisan 2006 Perşembe 10:20
Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nda halkla ilişkiler daire başkanlığı yapan ve 1994 yılında Anadolu Ajansı’nın genel müdürlüğüne getirilen Ekrem Ergin Karaismailoğlu AA ile özdeşleşen ifadenin ajansın 15 yıl boyunca genel müdürlüğünü yapan Atilla Onuk’a ait olduğunu öne sürdü. Anılarını “Sivri Kayalar Üzerinde Çıplak Ayakla Dolaşmak” isimli kitapta toplayan Karaismailoğlu “Anadolu Ajansı Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır” cümlesinin ortaya çıkışıyla ilgili süreci şöyle anlatıyor: “Anadolu Ajansı, Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır; Milli Mücadele sürecinde Anadolu insanının yabancı kaynaklı gerçek dışı haberlerin tuzağına düşmesini önlemek ve Kurtuluş Savaşı sürecinde yaşanan gelişmelere ilişkin haberleri hızla Anadolu’ya yaymak üzere 6 Nisan 1920 tarihinde kurulan Anadolu Ajansı’nın görev ve sorumluluğunu gösteren güzel ve veciz bir söz. Atatürk’e ait olduğu söylenir. Herkes tarafından öyle bilinir. Acaba gerçekten öyle midir?”
Karaismailoğlu, ajansın tarihçesini araştırırken Atatürk’ün bu sözü ne zaman, nerede söylediğini merak ettiğini; ancak ortada sözün Atatürk’e ait olduğunu gösteren bir belge ya da bilginin olmadığını söylüyor. Atatürk’ün ajans hakkında kayda geçirdiği sözlerin bir genelgeyle sınırlı olduğunu ve Hey’eti Temsiliye Reisi Mustafa Kemal imzasıyla yayımlandığını kaydeden Karaismailoğlu, genelgede de bu ifadenin yer almadığını kaydediyor. Karaismailoğlu kaynaklarda başkaca bir belge ve bilgi bulamayınca birisinin genelgenin lafzından ve ruhundan aldığı ilhamla Anadolu Ajansı’nın tarihine böyle bir not düşmüş olmalı diye düşündüğünü belirtiyor. “İyi de kimdi bu şahıs?... Sordum, soruşturdum. Sabırla, inatla iz sürdüm! Kuşkular iki kez görev üstlendiği Anadolu Ajansı’nda toplam on beş yıl genel müdürlük yaparak kırılması çok güç bir rekora imza atan Attila Onuk’ta yoğunlaşıyordu.” diyen Karaismailoğlu hemen Onuk’a ulaştığını ve ‘Doğru mu ağabey?’ diye sorduğunu bildiriyor. “Hiç zorluk çıkarmadan itiraf etti!” diyen Karaismailoğlu, Onuk’un itirafını kitabında şöyle veriyor:
“Bir 10 Kasım öncesiydi. Zamanın genel müdür yardımcısı Turgay Üçöz, Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Perin ve ben oturmuş, konuşuyorduk. 10 Kasım’da bir etkinlik yapma kararı aldık. Giriş kapısının solunda bir Atatürk köşesi yapacak ve 10 Kasım’da açacaktık. Derhal çalışmalara başlanıldı. Kısa bir süre sonra çalışmaları görmem için beni aşağı çağırdılar. Güzel bir köşe olmuştu ve güzel de bir büst yerleştirilmişti. Ancak arkadaşlar, Atatürk’ün ajansla ilişkisini ifade edebilecek bir söz veya slogan aradıklarını; fakat bulamadıklarını söylediler. O an aklıma birdenbire şimdi kullanılan slogan geldi: ‘Anadolu Ajansı Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır-Kemal Atatürk’ yazın ve büstün altına koyun.’ dedim. Ertesi gün geldiğimde meşhur slogan pirinç harflerle büstün altında gösterişli bir şekilde duruyordu. Ondan sonra da bu yakıştırma gerçekten tuttu ve bugüne kadar geldi.”
/Alper Sancar -Zaman
HIRSIZ BAŞINI KALDIRINCA, HABERCİLERİN KAMERASINA YAKALANDI
KONYA'da bir tekel büfesine hırsızlık amacıyla giren ve polis tarafından yapılan aramada bulunamayan 32 yaşındaki Burak Bülent Kuyumcu, habercilerin kamerası tarafından görüntülenince yakalandı.
27 Nisan 2006 Perşembe 09:47
Selçuklu İlçesi, Babalık Mahallesi, Ergün İş Merkezi, zemin katında bulunan Ali Tunç'a ait tekel büfesi ve gazete bayisinin kapısını sapı olmayan bir kazma ile kıran Burak Bülent Kuyumcu, içeriye girdi. Hırsızın dükkana girdiğini haber alan polis olay yerine geldi.
Dükkanı arayıp hırsızı bulamayan polis ekibi geri dönerken, bu sırada zanlı Burak Bülent Kuyumcu, polislerin gidip gitmediğini kontrol etmek için gizlendiği tezgahın arkasından başını kaldırdı. Tam bu sırada olayı haber yapmak için bulunan habercilerin kamerası zanlıyı görüntüledi. Muhabirin uyarması ile geriye dönen polis, zanlı Burak Bülent Kuyumcu'yu yakaladı.
'SİGARALAR İÇİN VALİZ GETİRMİŞ'
Yere yatırılarak kelepçe takılan Kuyumcu'un üzerinde arama yapan polis plastik torba içinde 115 YTL bozuk para ele geçirdi. Kuyumcu'nun yapılan kısa sorgulamasında kapıyı kırdığı sapı olmayan kazma, levye ve kerpeten ile dükkanın içinde raflardan indirdiği 60 karton yabancı sigaraları koymak için getirdiği boş iki valiz ele geçirildi.
Hırsızlık yapmak üzere Çorum'dan Konya'ya geldiği belirtilen Burak Bülent Kuyumcu'nun hırsızlık suçundan poliste bir çok kaydı bulunduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan zanlı, sorgulanmak üzere polis merkezine götürüldü.
KENDİSİNİ AZARLAYAN ÖĞRETMENE KURŞUN YAĞDIRDI!
MERSİN'in Tarsus İlçesi'nde, Coğrafya öğretmeni 38 yaşındaki Yusuf Uluk, görev yaptığı dershane önünde beklerken azarlayıp kovduğu 18 yaşındaki Şener Kaya tarafından bacaklarından vuruldu.
27 Nisan 2006 Perşembe 09:42
Olay, Eski Ömerli Mahallesi'ndeki Lisan Fen Dershanesi önünde meydana geldi. İddiaya göre, öğretmen Yusuf Uluk, 3 gün önce dershane önünde bekleyerek kız öğrencilere laf atan Şener Kaya'yı azarlayarak kovdu. Buna sinirlenen Kaya, bugün dershane önünde pusu kurup, öğretmen Uluk'a kurşun yağdırdı. Her 2 bacağına 4 kurşun isabet eden Uluk, götürüldüğü Tarsus Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk tedavisinin ardından Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi.
Zanlı Şener Kaya, gözaltına alınarak soruşturma başlatıldı.
'FUHUŞ' TERÖR KAPSAMINA NASIL GİRER?
Meclis'te Terörle Mücadele Yasa Tasarısı görüşmelerine, "terör amacıyla işlenen suçlar" kapsamının genişletilmesi nedeniyle, "terörist fuhuşu" örneği damgasını vurdu.
27 Nisan 2006 Perşembe 08:55
Meclis gündemine alınan yeni TMY'ye hem AKP'liler, hem CHP'liler tepki gösterdi. En çarpıcı eleştiriyi CHP'li Kesimoğlu yaptı: Fuhuş terör kapsamına nasıl girer, terör örgütü randevuevi zinciri mi kuracak?.
Meclis'te Terörle Mücadele Yasa Tasarısı görüşmelerine, "terör amacıyla işlenen suçlar" kapsamının genişletilmesi nedeniyle, "terörist fuhuşu" örneği damgasını vurdu. TBMM İçişleri Komisyonu'nda hem AKP'liler, hem de CHP'liler tasarıya tepki gösterirken, Adalet Bakanı Cemil Çiçek "Bu tür yasalar benim de rahatsızlık ve huzursuzluk duyduğum düzenlemeler" dedi. Çiçek bu yasayla terörün çözülemeyeceğini de vurgulayarak, "Yasadan tavşan çıkmaz" uyarısı yaptı. Tasarıya CHP'nin yanı sıra AK Parti'li milletvekillerinin de yaptığı muhalefet dikkat çekti.
AK Parti Çorum Milletvekili Ali Yüksel Kavuştu "Terörle mücadele için halkın yanınızda olması gerekir. Halkı suçlu görürsen nasıl yanına alacaksın" diye tepki gösterdi. AK Parti'li Sinan Özkan da "Masum gençler 'paralı eğitime hayır' derse, aynı şey terör örgütünün propagandaları arasında da varsa, nasıl ayırt edeceğiz" sorusunu yöneltti. CHP'li Melmet Kesimoğlu ise, "Tasarıda olması gerekenler yok, olmaması gerekenler var' dedi ve terör amacıyla işlenmesi durumunda fuhuş, hırsızlık, cinsel istismar gibi suçların da terör suçu sayıldığına dikkat çekti. Kesimoğlu şöyle devam etti: "Çocuğun cinsel istismarının terör suçu olup olmadığını nasıl tespit edeceğiz? Hırsızlık malının terör suçu kapsamına girip girmediğini nasıl anlayacağız? Fuhuş bile terör kapsamına alınmış. Fuhuşta 2 kişi söz konusu. Bu, nasıl terör kapsamında olacak anlamadım? Terör örgütleri, terör randevuevleri zinciri kurmayacak ya da Nataşalar'ı kullanmayacak herhalde. Kapsamın genişletilmesi, terörle mücadelede zaaf doğuracaktır.'
/SABAH
Polis aracı kaza yaptı: 1 ölü, 1 yaralı
Ankara'da içinde 2 polis memurunun bulunduğu Olay Yeri İnceleme Şubesi'ne ait polis aracı görev dönüşü kaza yaptı. Kazada 1 polis memuru hayatını kaybetti 1 poli memuru da ağır şekilde yaralandı.
Alınan bilgiye göre, kaza gece saat 00.30 sıralarında Akköprü İstanbul Caddesi Adese Mağazası önünde meydana geldi. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Osman Melike'nin kullandığı 06 A 4958 plakalı polis aracı virajı alamayan bir kamyon tarafından sıkıştırıldı. Kontrolden çıkan araç orta refüjü aşarak karşı istikametten gelen 06 AR 6838 plakalı kamyona çarptı.
Kazada polis aracı hurdaya dönerken polis memuru Yaşar Dadak kazayı görerek duran vatandaşlar tarafından ticari taksiye bindirilerek Ankara Numune Hastanesi'ne gönderildi. Araçta bulunan diğer polis memuru Osman Melike ise sürücü mahalinde sıkıştı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi gönderildi.
İtfaiye ekipleriyle birlikte çalışma yapan polis ekipleri meslektaşları Osman Melike'yi sıkıştığı yerden çıkarmaya çalıştı. Ancak sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolün ardından polis memuru Melike'nin hayatını kaybettiği ortaya çıkınca şehit polisin meslektaşları gözyaşlarına hakim olamadı.
Polis memuru Osman Melike'nin cansız bedeni sıkıştığı yerden güçlükle çıkartılarak Ankara Numune Hastanesi morguna kaldırıldı.
Kaza sonrası olay yerine gelen Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz ise incelemelerde bulunurken, Polis ekipleri kaza ile ilgili soruşturma başlattı.Kaçan kamyon sürücüsünün bulunması için çalışmalarını sürdürüyor.
İstanbul Vergi Dairesi'nden konut kredisi kullananlar hakkında araştırma 27.04.2006
--------------------------------------------------------------------------------
İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Akif Ulusoy, konut kredisi kullanan kişilerle ilgili bir araştırma başlattıklarını bildirdi.
Ulusoy, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin (ASKON) düzenlediği toplantıda, vergi yasalarında yapılan son değişiklikler ve vergi mevzuatındaki güncel uygulamalar hakkında dernek üyelerini bilgilendirdi.
Mevcut hükümetin vergi indirme politikası izleyen bir hükümet olduğuna işaret eden Ulusoy, ''Hiçbir hükümet güle oynaya vergi artırmaz. Ama şartlar yerine gelirse vergi indirimleri de mümkün. Ve içinde yaşadığımız süreç bunun bir göstergesi'' diye konuştu.
Akif Ulusoy, geçen yılki mükelleflerin 4'te 3'ünün asgari ücretin altında beyanda bulunduğunu anımsatarak, ''Mükellefimizin önemli bir kısmı neredeyse zekata tabi olacak'' görüşünü aktardı.
Geçen yıl mükelleflerin yüzde 27'sinin sıfır matrah bildirdiğini, bu yıl bu oranın yüzde 30'a çıktığını kaydeden Ulusoy, ''Yapılan indirimlerin karşılığını güzel bir şekilde mükellefimizden bekliyoruz'' dedi.
Konuşmasının ardından üyelerin sorularını da yanıtlayan Ulusoy, tekstil sektöründeki KDV indiriminin fason ve aksesuara yansıyıp yansımayacağının sorulması üzerine, aksesuarda muhtemelen böyle bir indirimin söz konusu olmayacağını söyledi. Ulusoy, ''Zannediyorum fasonda yüzde 8'e düşürülme çalışmaları var'' dedi.
Akif Ulusoy, inşaat sektörüne ilişkin bir soru üzerine de bu konuda vergi denetiminde biraz ''cinlik'' yapmaya çalıştıklarını kaydetti.
Ulusoy, ''Konut kredisi kullanan kişilerle ilgili bir araştırma başlattık. Bankalardan 100 bin YTL'nin üzerinde konut kredisi kullanan yaklaşık 7 bin kişiyi inceliyoruz. Yapmak istediğimiz, kullandıkları krediyle satın aldıkları gayrimenkulün değerinin kıyaslamasını yapmak'' diye konuştu.
Konut kredisi kullanan kişilerin, gayrimenkulü değerinden daha fazla göstererek kredi kullanmalarında mahsur bulunduğunu ifade eden Ulusoy, ''Yarın başınıza iş gelirse kusura bakmayın, iyi karşılayamayız. Mükellefler bu konuda dikkatli olsunlar'' dedi.
Ordu'daki sakız olayı, binbaşının fantezisi çıktı 27.04.2006
--------------------------------------------------------------------------------
Başbakan Erdoğan, 23 Nisan töreninde sakız çiğnediği gerekçesiyle tutuklanan AKP Fatsa İlçe Başkanı'nı aradı. Başkan Dalcı'ya "Hakkını ara" dedi. Dalcı, davaya hazırlanıyor.
23 Nisan törenlerinde Atatürk Anıtı'na çelenk koyarken sakız çiğnediği gerekçesiyle tutuklanan AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Veysel Dalcı, "Kesinlikle sakız çiğnemedim. Sakız çiğnediğimi o kadar kişi arasında sadece binbaşı görmüş. Binbaşı hakkında suç duyurusunda bulunacağım" dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan'da tahliye olduktan sonra Veysel Dalcı'yı arayarak "geçmiş olsun" dedi. Erdoğan'a bütün detayları anlatan Dalcı'ya Başbakan'ın "Bütün kanuni haklarını sonuna kadar kullan" dediği öğrenildi.
23 Nisan günü yaşanan olayları Yeni Şafak'a anlatan Dalcı, "Stadyumda yapılan törenler için eşim ve çocuklarımla beraber hazırlandık. Çocuklarıma bile asker kıyafeti giydirdim. Sıramız okununca Atatürk anıtına çelenk koydum. Herkesle bayramlaştık. Fatsa Askerlik Şubesi Başkanı olan binbaşı tören alanını terk ederek kaymakamlığa gitmiş. Kaymakam ve savcının olduğu ortamda 'Suç işleniyor hiçbiriniz bir şey yapmıyor. Atatürk'e hakaret ediliyor kılınız kıpırdamıyor' diye bağırmış. Ama kimsenin böyle birşeyi gördüğü yok" dedi.
BİNBAŞIYA SUÇ DUYURUSU
Tören sırasında sakız çiğnemediğini belirten Dalcı, "2 yıl önce boğazımdan ameliyat oldum. Sık sık yutkunuyorum. Ama sakız çiğnemem söz konusu değil.
Yanımdaki arkadaşlarım görmediklerini söylüyor. Karşımızda bulunan öğretmen de görmediğini söylüyor. Sadece televizyon kamerasının çektiği görüntüler var. Benim yanımda ve önümde bulunanlar görmüyor ama 30 metre arkamda bulunan binbaşı görüyor. Binbaşının yerel ve ulusal medya kuruluşlarını arayarak bunun haber yapılması konusunda baskı yaptığını öğrendik. Daha sonra Doğan Haber Ajansı'na da çalışan bir muhabir haber olarak geçmiş.
Binbaşının bu haksız isnadından dolayı şahsım ve partim adına suç duyurusunda bulunacağım. Hakkımda haksız iftiralar atan medya organlarına dava açacağım" diye konuştu.
EYÜP FATSA'DAN DESTEK
Dalcı, yapmadığı bir eylemden dolayı tutuklandığını belirterek, "Hukukçular bana isnad edilen suçunu 5816 sayılı kanunu kapsamındaki bir suç olmadığını belirtiyor. Bir ilimizde Atatürk heykeline 'PKK' yazan bir kişinin Atatürk'e hakaret etmediği gerekçesiyle hakkında dava bile açılmadığını öğrendim"
dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa da 23 Nisan'daki olay bahane edilerek partilerinin yıpratıldığını belirtirken, "Ortada sakız çiğneme yok. Buna rağmen Binbaşı kaymakamlık binasında kaymakam ve savcıya fırça atabiliyor. Bu olayın ardından medya organlarını arayarak bunun haber yapılması konusunda baskı yapıyor. Olayları incelemekle görevlendirilen Samsun Milletvekili Mehmet Kurt'a bilgi bile vermiyor" şeklinde konuştu.
EN PAHALI CİKLET
Veysel Dalcı, bir üst mahkemeye yapılan itiraz sonucu dün 5 bin YTL kefaletle serbest bırakıldı. Veysel Dalcı, gazetecilerin soruları üzerine haksız olarak tutuklandığını belirterek, "Mahkeme zaten bunu teyit etti. Olay yargıya intikal etti. Yargıya güveniyorum" dedi.
yenişafak
Özel hastaneler: Devlet iyi fiyat verirse fark almadan ücretsiz tedavi yaparız 27.04.2006
--------------------------------------------------------------------------------
1 Ocak 2007'den itibaren tüm vatandaşları sağlık sigortası kapsamına alan ve tedavi hizmetlerinde kamu-özel ayrımına son veren reform paketine özel hastanelerden şartlı destek geldi.
Anlaşmalı özel hastanelerde vatandaşların fark ödemeden ücretsiz tedavi olabilmesine imkan tanıyan düzenlemeyi ‘devrim' olarak nitelendiren sektör temsilcileri, uygulamanın devletin mevcut muayene ve tedavi ücretlerini artırması halinde başarılı olabileceğini kaydediyor. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Muharrem Usta, fiyatlandırmada uygun şartlar olmazsa Sosyal Güvenlik Kurumu ile anlaşmayacaklarını söylüyor. Özel sektör ile kamu kurumları arasında önemli bir maliyet farkının olduğunu belirten Usta, ücretlerin belirlenmesinde özel sektörün maliyetinin dikkate alınması gerektiğini ifade ediyor. Bütçe Uygulama Talimatı'na göre SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı, özel hastanelerle bazı branşlarda anlaşma yapabiliyor. Kamu kurumlarında muayene ücreti 14 Yeni Türk Lirası, ancak özel hastaneye muayene olmak isteyen vatandaş 30 ila 70 YTL arasında değişen fark ödüyor. Örneğin katarakt ameliyatı olmak isteyen 300 ile 3 bin YTL arasında değişen miktarda fark ödemek zorunda. Genel Sağlık Sigortası'nın yürürlüğe girmesinden sonra söz konusu farklar vatandaşın cebinden çıkmayacak. Bunun yanında vatandaş özel hastanede her türlü tedavi olabilecek.
Vatandaşın özel sektörden ücretsiz tedavi olabilmesini ‘devrim' şeklinde değerlendiren Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Usta, yeni sistemin sağlık sorunlarını çözeceğini düşünüyor. Sosyal Güvenlik Kurumu ile özel sektörün yapacağı anlaşmanın önemine dikkat çeken Usta'ya göre, protokolde en kritik nokta muayene ve tedavi ücretlerinin belirlenmesi. Fiyatlandırmada özel sektörün kamu ile bir tutulması gerektiğini belirten Usta, “Özel hastanelerin aylık giderinin yüzde 75'ini yatırımlar, personel ödemeleri, vergiler, çalışanların sigorta primleri ve bina kirası oluşturuyor. Yatırımları özel sektör kendisi yapıyor. Personel ödemelerini de kamuda devlet, özelde ise kurum sahibi yapıyor. Özel sektör her faturanın vergisini ödüyor. Kamu ile özel sektör arasında önemli bir maliyet farkı var.” diyor. Özel sektörün tedavi ücretlerinde vatandaştan aldığı farkla ayakta kalabildiğini vurgulayan dernek başkanı, maliyet esaslı fiyatlandırmanın yapılmaması durumunda özel sektörün kalite düşüreceğini kaydediyor. Böyle bir durumda birçok hastanenin devletle anlaşmaya yanaşmayacağının, birçoğunun da batacağının altını çizen Usta, “Yeni sistemde Bütçe Uygulama Talimatı'na göre fiyatlandırma olursa özel sektör yaşayamaz.” diye konuşuyor.
‘Fiyat düşük olursa kalite düşer’
Özel Hastaneler Platformu Derneği Başkanı Mehmet Altuğ da hastadan tedavi için alınan farkın karşılanması halinde sistemin işleyişinde herhangi bir problem çıkmayacağını düşünüyor. Güven Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükel ise yeni sistemin sağlıktaki rekabeti artıracağını belirtiyor. Tedavi fiyatlarının belirlenmesinde bir standart oluşturulamadığını belirten Küçükel, “Özel sektör, devlet kurumları ve üniversite hastaneleri temsilcilerinden oluşan bir kurul oluşturulmalı ve hizmetler sınıflandırılmalıdır. Lüks ve çağın teknolojisini kullanan kurumlarla, 50 yataklı hastanelere farklı fiyatlar uygulansın. Bu ücrete razı olmayan kurum anlaşmasın.” önerisinde bulunuyor. Memorial Hastanesi Başhekimi Cumhur Kılınç ise devletin sağlık hizmeti ile özel hastanenin sağlık hizmeti arasında maliyet farklılığı olduğuna dikkat çekerek, tedavi ücretinin düşük olması halinde kalite sorunu yaşanacağını dile getiriyor. Kaliteden ödün vermeyeceklerinin altını çizen Kılınç, bu durumda anlaşma yapmayabileceklerini ya da sadece acil hastalara bakabileceklerini söylüyor.
Özel Sema Hastaneleri Muhasebe Müdürü Murathan Efe de “Kamu hastaneleriyle aynı oranda fiyat almamız cihaz ve bina yatırımlarımızı daraltır. Muayene ücreti 15 YTL'ye indirilirse özel hastaneler sürümden kazanmak için 5 dakikada 20 hastaya bakar.” diyor. Özel Lokman Hekim Hastanesi Başhekimi Necmettin Din de “SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı hastalarına bu kurumlar vasıtasıyla muhatabız. Şu anki ödemelerde farklı fatura kesiliyor. Her kurumun bize uygulaması farklı. Ancak tek talimat uygulamasına geçilmesi bizler için iyi olacak.” tespitinde bulunuyor. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Ramazan Akdemir ise uygulamanın kamu hastanelerini kaliteyi artırmaya zorlayacağını vurguluyor.
zaman
SINIFTA CİNAYET!
Lise öğrencisi, derse girdikten bir süre sonra sınıfa gelen kız arkadaşı tarafından sırasında oturduğu esnada tabancayla vurularak, öldürüldü.
27 Nisan 2006 Perşembe 11:23
Adana’nın Kozan ilçesinde, lise öğrencisi, derse girdikten bir süre sonra sınıfa gelen kız arkadaşı tarafından sırasında oturduğu esnada tabancayla vurularak, öldürüldü.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 11. sınıf öğrencisi Tuğral Ülger (17), bir süre önce, okulun başka sınıfında eğitim gören kız arkadaşı S.M (16) ile tartıştı.
Bu sabah okula gelen S.M, ders zili çaldıktan bir süre sonra, Tuğral Ülger’in sınıfına gelerek, biyoloji öğretmeninden izin alıp sınıfa girdi, çantasından çıkardığı tabancayla Ülger’e bir el ateş ederek, göğsünden vurdu.
Sınıftaki öğrencilerin panik yaşamasının ardından, okul yöneticileri ve vatandaşlar tarafından Kozan Devlet Hastanesine kaldırılan Tuğral Ülger, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olayın ardından S.M, yakalanarak gözaltına alındı. Bu arada, olay sırasında sınıfta bulunan öğrenciler ve öğretmen, ifadelerine başvurulmak üzere emniyet müdürlüğüne götürüldü.
Okula gelerek sınıfta incelemelerde bulunan emniyet müdürü Murtaza Çuhacıoğlu, ailelerin her ikisinin de Aslanlı köyü kökenli olduğunu ve ilçede oturduklarını, ilgili soruşturmanın sürdüğü kaydetti.
BAĞ-KUR BORCU 2 MEZAR AÇTIRDI
Denizli'de 1999 yılında meydana gelen ve aynı araçtaki 2 kişinin hayatını kaybettiği kazadan sonra kayıtlarda sürücü olarak geçen şahsın ailesine, Bağ-Kur'dan 40 bin YTL'yi bulan borç gelmesi üzerine sürücünün belirlenmesi amacıyla 2 kişinin mezarı açıldı.
27 Nisan 2006 Perşembe 11:05
SONER KARABAŞ-TÜRKER BEKTAŞ
DENİZLİ - Denizli'de 1999 yılında meydana gelen ve aynı araçtaki 2 kişinin hayatını kaybettiği kazadan sonra kayıtlarda sürücü olarak geçen şahsın ailesine, Bağ-Kur'dan 40 bin YTL'yi bulan borç gelmesi üzerine sürücünün belirlenmesi amacıyla 2 kişinin mezarı açıldı.
Edinilen bilgiye göre, 1999 yılında Buldan-Denizli Karayolu'nda meydana gelen kazada 2 kişi hayatını kaybetmişti. Düğünlerde müzisyen olarak çalışan Ali Algün ile Muhsin Altun, Buldan'a bağlı Yenicekent Beldesi'nde bir düğünden dönerken, eski Buldan-Denizli Karayolu'nda 20 PU 491 plakalı otomobilin şarampole yuvarlanmasıyla hayatlarını kaybetmişti. Gece meydana gelen kaza, sabah saatlerinde vatandaşlar tarafından fark edildi. Olay yerinde inceleme yapan Buldan Cumhuriyet Savcılığı tarafından gerekli tutanaklar yazılarak, dosya 2 ölümlü trafik kazası olarak kapatıldı. Kazanın ardından Bağ-Kur, Ali Algün'ün eşine maaş bağlarken, kazada araç sürücüsü olarak belirtilen Muhsin Altun'un yakınlarına Buldan Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla tazminat davası açtı. 7 yıl önce 9 bin YTL olarak açılan dava, ailenin parayı ödememesi sebebiyle faizleriyle birlikte yaklaşık 40 bin YTL'ye ulaştı. Haklarında tazminat davası açılan Muhsin Altun'un yakınları, kazada araç sürücüsünün Muhsin Altun olmadığını, kaza sırasında aracı kullanan Ali Algün'ün camdan fırladığını, yan tarafında oturan Muhsin Altun'un da şoför koltuğuna yan yattığını ileri sürdü. Mahkeme, kaza anında araç sürücüsünün belirlenmesi için 2 kişinin mezarlarının açılarak cesetlerinin alınmasına ve İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesine karar verdi. Mahkeme kararının ardından, Denizli'ye bağlı Çameli İlçesi'nde bulunan Muhsin Altun ile Denizli Asri Mezarlık'ta bulunan Ali Algün'ün cesetleri çıkarılarak İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Bağ-Kur tarafından tazminat davası açılan Muhsin Altun'un kardeşi Ömer Altun, diğer kardeşleriyle birlikte Bağ-Kur'un açtığı tazminatı ödeyecek güçlerinin olmadığını söyleyerek, "Kardeşim ve iş arkadaşı Ali, 7 yıl önce Buldan'dan bir düğünden dönerken kaza yaptı. Kaza sırasında aracı kullanan Ali Algün bulunduğu koltuktan fırlayarak 4 metre uzağa düşmüş. Şoför koltuğunun yanında oturan kardeşim de çarpmanın etkisiyle şoför koltuğuna yan yatmış. Olay yerinde inceleme yapan yetkililer, kardeşime araç sürücüsü olarak işlem yapmış. Ancak böyle bir durum yok. Kazanın ardından Bağ-Kur, ölen Ali Algün'ün eşine maaş bağlamış, kazaya sebebiyet verdiği iddiasıyla da kardeşimin yakınları olarak bize tazminat davası açtı. Biz de bunu kabul etmiyoruz. Mahkeme kararıyla cenazeler çıktı ve incelenmek üzere İstanbul'a gönderildi. Bizim bu parayı ödemeye gücümüz yok ve haksız yere bu para bizden isteniyor. İncelemenin ardından kimin haklı olacağı belli olacak" dedi.
İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak incelemede, kemiklerin kırıkları ve zedelenmeleri incelenecek. Adli Tıp Kurumu raporunun, 2 aya kadar çıkmasının beklendiği öğrenildi.
TUNCELİ ŞEHİTLERİNİN KİMLİKLERİ BELİRLENDİ
Tunceli'de teröristler tarafından bir jandarma karakoluna yapılan saldırıda, şehit olan 2 askerin isimleri belirlendi.
27 Nisan 2006 Perşembe 11:00
HAYDAR YAVUZAK
TUNCELİ -Tunceli'de teröristler tarafından bir jandarma karakoluna yapılan saldırıda, şehit olan 2 askerin isimleri belirlendi.
Tunceli Baki Deresi mevkiinde yol keserek el koydukları araçla merkeze bağlı Karşılar Köyü Jandarma Karakolu'na geldikleri öğrenilen bir grup teröristin buradaki kontrol noktasında nöbet tutan jandarma erinin "Dur" ihtarına el bombası ve otomatik silahlarla karşılık vermesi üzerine, Jandarma Er Mahmut Yeşilçam (Giresun) ve Şahin Abanoz (Bingöl) şehit olmuştu. 1 astsubayın da yaralandığı saldırıdan sonra şehit cenazeleri helikopterle Elazığ'a getirilmişti.
Şehit erler için yapılacak uğurlama töreninden sonra cenazelerin memleketlerine gönderileceği belirtildi. Bölgede başlatılan operasyonların devam ettiği bildirildi.
TUNCELİ'DE BÜYÜK OPERASYON...
Karakol basan teröristlerin iki askeri şehit etmesi üzerine skorsky helikopterleri ile bölgeye komando timleri taşınıyor...
27 Nisan 2006 Perşembe 13:20
TUNCELİ'de yol kesen 3 terörist gasp ettikleri bir otomobille jandarma karakoluna yanaşarak otomatik tüfekle tarayıp, el bombası atarken 2 eri şehit etti, 1 astsubayı yaralaması üzerine güvenlik güçleri bu tür saldırılara karşı uyarıldı.
Karşılar Karakolu'na dün saat 22.00 sıralarında otomobille yanaşan bir grup terörist el bombası attıktan sonra otomatik silahlarla ateş açtı. Açılan ilk ateş sırasında Bingöl nüfusuna kayıtlı er Mahmut Yeşilçam ile Giresun nüfusuna kayıtlı er Şahin Abanos şehit oldu, 1 uzman çavuş da yaralandı. Saldırı ardından gece olmasına rağmen Sikorsky helikopterlerle bölgeye çok sayıda komando timi indirildi. Sabah erken saatlerdede karadan gönderilen çok sayıda askerler de Karşılar Köyü ile Geyiksuyu Bölgesi'nde kapsamlı operasyon başlattı.
Tunceli Valisi Mustafa Erkal yaptığı, bir grup teröristin Tunceli-Ovacık karayolu üzerindeki Bali Deresi Mevkii'nde yol kestiğini bir otomobili durdurarak aracı gasp ettiğini, araçlarda bulunanların cep telefonlarını da alarak Munzur Çayı'na attığını açıkladı. Otomobili gasp eden PKK’lı 3 teröristin Karşılar Karakolu kontrol noktasına yanaşarak el bombası attıktan sonra uzun namlulu silahlarla kontrol noktasındaki askerleri taradığını abildirdi. Vali Erkal, “Askerlerin karşılık vermesi sonucu teröristler gasp ettikleri aracı karakola yakın mesafede terk ederek, gecenin karanlığından yararlanarak ormanlığa doğru kaçtı' dedi.
Bu eylem üzerine Tunceli’deki bütün jandarma ve polis noktaları uyarılarak araçların kontrol noktalarına 50 metre uzaklıkta durdurulması, içindekilerin ağı indirilerek kontrollerin yapılması talimatı verildi.
VAHŞET!... CİNSEL ORGANINI KESİP ÖLDÜRDÜLER
Mamak’ta bir kişi, cinsel organı kesilmiş halde ölü bulundu.
27 Nisan 2006 Perşembe 13:26
Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, Mamak Akşemsettin Mahallesi 3. Cadde’deki bir evde oturan İsmet Akgül’ün (41) cesedi, eşi tarafından bulundu. Eşinin ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, Akgül’ün bıçaklandığını ve cinsel organının kesildiğini belirledi.
Soruşturma başlatan polis ekiplerince Haydar G., gözaltına alınırken, olaya karıştığı öne sürülen Selçuk B.’nin ise yakalanmasına çalışıldığı bildirildi.
Haydar G. ifadesinde olayın, Selçuk B.’nin kendisiyle cinsel ilişkiye girmek isteyen İsmet Akgül’ü bıçaklaması ve cinsel organını kesmesi sonucu meydana geldiğini iddia etti.
ÖLDÜRÜLEN PTT VEZNEDARINA SON YEMEK KATİLDEN
KAYSERİ’de PTT Şubesi’nde veznedar olarak görev yapan 50 yaşındaki Yusuf Pırtıcı’yı bıçaklayarak öldüren, eski posta baş dağıtıcısı 48 yaşındaki Celal Yıldırım’ın arkadaşına önce yemek ısmarladığı, sonra da bıçaklayıp öldürdüğü ortaya çıktı.
27 Nisan 2006 Perşembe 13:30
Suçunu itiraf eden Yıldırım’ın kasadan aldığı parayla otomobil, bir cep telefonu aldığı, parmak izinin bulunduğu telefon ahizesini de yanında götürerek, yaktığı belirlendi.
Kayseri’de, Fevziçakmak Mahallesi’ndeki, telefon faturaları, SSK emekli maaşları, internet kullanım ücreti, havale gibi tüm işlemlerinin yapıldığı PTT Şubesi’nde 20 Nisan’da, izinli olan arkadaşının yerine baktığı günde, kasasının başında önce kafasına sert bir cisimle vurulduktan sonra bıçakla öldürülen veznedar Yusfu Pırtıcı’nın cinayeti aydınlatıldı. Yusuf Pırtıcı’nın katil zanlısı, arkadaşı olan eski posta baş dağıtıcısı Celal Yıldırım çıktı. Suçunu itiraf eden Celal Yıldırım’ın kasadan 16 bin YTL aldığı, parayı birlikte yaşadığı 32 yaşındaki B.U. ve kardeşi Z.U. ile harcadığı belirlendi.
ÖNCE YEMEK ISMARLADI
Yapılan soruşturma sonunda cinayet şöyle meydana geldi: Kayseri PTT Baş Müdürlüğünden önce Adana, daha sonra Ankara’ya sürülen ve Ankara’da çeşitli idari suçlardan dolayı görevine son verilen Celal Yıldırım, 20 Nisan’da öğle tatili sırasında Yusuf Pırtıcı’nın yanına geldi. Daha önce veznedar Pırtıcı’dan 70 YTL borç alan Yıldırım’ın borcunu ödemeyediği için üzgün olduğunu, ancak kısa sürede ödeyeceğini belirterek yemek ısmarlamak istedi. Teklifi kabul eden ölen Pırtıcı ile katili Yıldırım, bir lokantada yemek yedi. Yıldırım burada 5-6 şişe de bira içti. PTT Şubesi’ni saat 17.30’da kapatan Pırtıcı, hesapları ve paraları kontol ettiği sırada eski arkadaşı Celal Yıldırım yine geldi. Pırtıcı ile bir süre yanındaki sandalyeye oturarak sohbet eden Yıldırım, binada kimse kalmayınca önce, arkadaşının kafasına taşla vurdu, ardından arkasına geçerek bıçağı önden göğüs kısmına 6 kez sapladı. Yıldırım, daha sonra kasada bulunan 16 bin YTL’yi ve parmak izinin kaldığı telefon ahizesini sökerek kaçtı.
OTOMOBİL ALDI
PTT Şubesi’nden çıkan Celal Yıldırım, önce Kayseri’nin Hisarcık Beldesi’ne gitti. Burada boş bir yerde 6-7 şişe bira daha içen Yıldırım, PTT şubesinde eli değdiği için yanına aldığı telefon ahizesini de burada yaktı. Kısmen yanan ahizeyi, daha sonra suya attı. Eski posta dağıtıcı daha sonra, Develi İlçesi'nde 6 bin YTL'ye otomobil ve cep telefonu aldı. Yıldırım karısından boşandığı için birlikte yaşadığı B.U. ve B.U’nun kızkardeşi Z.U’yu almak için Ankara’ya gitti. Paranın yarısını da burada harcadı. Polisin sıkı takibi sonucu Kayseri'ye gelişleri sırasında yakalanan arkadaş katili ve geçmiş yerel seçimler sırasında Develi’nin Şıhlı Beldesi'nden DYP’den belediye başkan aday adayı olan Celal Yıldırım, çıkarıldığı mahkemede de suçunu itiraf ederek tutuklandı. Birlikte yaşadığı kadın ile onun kardeşi ise salıverildi.
İSTANBUL'DA EYLEM HAZIRLIĞINDAKİ 4 TERÖRİST YAKALANDI
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, bölücü terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı ele geçirildiğini ve 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
27 Nisan 2006 Perşembe 13:38
ADNAN SULAR
İSTANBUL - İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, bölücü terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı ele geçirildiğini ve 4 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde açıklama yapan Cerrah, İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) müşterek operasyon düzenlediğini söyledi. Cerrah, "Operasyonda, 12 kilo 25 gram plastik patlayıcı madde ele geçirildi. 24 Nisan 2006 tarihinde toplam 4 kişi gözaltına alındı. Bunların bulundukları yerlerde yapılan aramalarda ayrıca, 6 adet elektrikli fünye, bin 205 dolar ile örgütsel malzemeler ele geçirildi' dedi. Bu kişilerin İstanbul'da kanlı eylem yapmak üzere patlayıcı maddeleri temin ettiklerini belirten Cerrah, yakalanan kişilerin adliyeye sevk edildiğini bildirdi.
Celalettin Cerrah, İstanbul halkından daha duyarlı olmalarını isteyerek, 'Alışveriş merkezlerini çalıştıranların işyerlerine kamera sistemi yerleştirmelerini, özel güvenlik teşkilatlarını süratle kurmalarını, küçük iş merkezlerinin dükkanları önlerine yerleştirecekleri kameralar ile bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Halkımız, apartmanına, sokağına, mahallesine sahip çıksın, şüphelendikleri kişileri polise bildirsin' diye konuştu. Cerrah, bir basın mensubunun 'Hedeflerinde alışveriş merkezi mi vardı?' şeklindeki sorusu üzerine, 'Eylemlerinin hedef yerlerini arkadaşlarımız biliyor. Ona göre de tedbirlerimizi alıyoruz. 'Alışveriş merkezi var' demedim. Ama geçmişte yaşadığımız eylemler var. Onların çözülmesinde sıkıntı çektik. Bu yerlerde yeterli kamera sistemi olsa idi, çok kısa sürede çözümlenirdi' cevabını verdi.
1 Mayıs İşçi Bayramı'ndaki önlemlere de değinen Cerrah, her türlü tedbirin alındığını söyledi. Cerrah, "Kutlamalar Kadıköy ve Kartal rıhtımda yapılacak. Beyoğlu eski Tüyap mevkiinde de basın açıklaması yapılacak. 5 binin üzerinde polis görev yapacak. İzinleri kaldırdık.12/12 çalışıyoruz. Ayrıca 1 Mayıs günü görevden çıkacak arkadaşlarımız da beklemeye devam edecekler. Tamamını sayacak olursak 6 binden fazla polisimiz görev alacak' dedi.
HUKUK FAKÜLTELERİ, 5 YILA ÇIKARTILIYOR
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç başkanlığında "Rektörler Komitesi" toplandı.
27 Nisan 2006 Perşembe 14:04
UĞUR ALICI
ANKARA - YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç başkanlığında "Rektörler Komitesi" toplandı.
Başkan Teziç, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada, Hukuk Fakülteleri'ne yabancı dil hazırlık sınıfı konulduğunu, ayrıca bir süre Hukuk Fakültesi açılmaması yönünde bir karar ortaya konduğunu bildirdi. Teziç, Hukuk Fakülteleri'nin hazırlık sınıfı uygulamasının önümüzdeki eğitim-öğretim yılından itibaren uygulamaya başlanacağını söyledi. Teziç ayrıca, Türkiye'deki üniversiteler arasında öğrenci ve öğretim üyeleri değişimini öngören yasal düzenlemeye gidileceğini, bunun için de bu yönde bir çalışma yapıldığını belirtti.
İKİTELLİ'DEKİ FABRİKA YANGININI PKK ÜSTLENDİ
İkitelli Organize Sanayi Bölgesi'nde kimyasal maddeler bulunan fabrikada çıkan yangını, bölücü terör örgütü PKK üstlendi.
27 Nisan 2006 Perşembe 17:32
ADNAN SULAR
İSTANBUL - İkitelli Organize Sanayi Bölgesi'nde kimyasal maddeler bulunan fabrikada çıkan yangını, bölücü terör örgütü PKK üstlendi.
Bölücü terör örgütünün internet üzerinden yayın yapan bir web sitesinin konuya ilişkin haberine göre, yangın PKK tarafından bilinçli bir şekilde çıkarıldı. Kimya fabrikasının yanması olayını bölücü terör örgütü PKK üstlenirken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'de olaya ilişkin geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.
16 Nisan 2006 tarihinde Bakırköy Ebu Ziya Caddesi üzerinde gerçekleşen patlamayı da aynı örgüt üstlendi.
Öte yandan, İstanbul'da Beyoğlu ve Şişli Adliyesi'nde çalışan hakim ve savcıları taşıyan servis otobüsüne konulan bombanın uyarı amaçlı olduğu, bilerek patlatılmadığı da öne sürüldü.
TUGAY'DAKİ KİLİSEDEN ALTIN ÇAN ÇALINDI!
1'i Yarbay, 4'ü astsubay 14 kişi gözaltında...
27 Nisan 2006 Perşembe 15:38
5. Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı sınırları içerisindeki tarihi kilisenin altın karışımı olduğu bildirilen çanının çalınması olayıyla ilgili Sivas ve Çankırı'da düzenlenen operasyonlarda 1 yarbay ve 4 astsubayın da aralarında bulunduğu 14 kişi gözaltına alındı.
Yaklaşık 1 yıl önce Sivas 5. Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı sınırları içerisinde kalan tarihi kilisenin yaklaşık 250 kilogram ağırlığındaki çanının çalınması üzerine, Sivas Garnizon Komutanlığı ile İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri ortaklaşa inceleme başlattı.
Yapılan istihbarat çalışmaları ve telefon kayıtları sonucu çanın Çankırı'da olduğu bilgisine ulaşan ekipler, bu ilde operasyonu başlattı.
Çankırı'da düzenlenen operasyonda, yüklü miktara satılmak istenen çan ile birlikte 1'i astsubay 3 kişi gözaltına alındı.
Operasyonu Sivas'a kaydıran ekipler, tarihi çanın çalınması olayına karıştıkları iddia edilen 1 yarbay ile 3 astsubayı da gözaltına aldı.
Konuyla ilgili 1 astsubayın da arandığını kaydeden yetkililer, askerlerle birlikte toplam 14 kişinin gözaltına alındığını ifade ettiler.
Gözaltına alınan askerlerin askerî cezaevinde tutulduğu, sivillerin ise Emniyet Müdürlüğü'nde sorgusunun devam ettiği belirtildi.
Zanlılar için ek gözaltı süresinin alındığı ifade eden yetkililer, zanlıların sorgularının ardından Sivas Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edileceğini kaydettiler.
Büyük gizlilik içerisinde yürütülen soruşturmayla ilgili olarak Sivas Valisi Hasan Canpolat, açıklamada bulunamayacaklarını, zamanı gelince gereken açıklamada bulunulacağını söyledi.
POLİSE RÜŞVET TEKLİF ETTİĞİ İDDİA EDİLEN İŞ ADAMI TUTUKLANDI
Samsun'da aracında kubar esrar ele geçen bir iş adamı, polise 200 dolar rüşvet teklif ettiği iddiasıyla tutuklandı.
27 Nisan 2006 Perşembe 17:05
MUAMMER AY
SAMSUN - Samsun'da aracında kubar esrar ele geçen bir iş adamı, polise 200 dolar rüşvet teklif ettiği iddiasıyla tutuklandı.
Edinilen bilgiye göre olay, Samsun Emniyet Müdürlüğü binasında meydana geldi. Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü Narkotik Büro Amirliği ekipleri, uyuşturucu operasyonuyla ilgili iş adamı Veysel T.'yi (46) gözaltına aldı. Veysel T.'nin İl Emniyet Müdürlüğü bahçesine çekilen 06 EG 987 plakalı otomobilinde arama yapan polis, 5 gram kubar esrar ele geçirdi. Asansörle Narkotik Bürosu'na çıkan Veysel T.'nin görevli polis memuru Ali A.'ya "Bunun idari yolunu bulalım" diyerek cebinden çıkarttığı 200 ABD doları parayı rüşvet olarak teklif ettiği iddia edildi.
Hakkında "görevli memura rüşvet teklif etmek" suçundan soruşturma açılan Veysel T, polisteki sorgulanmasının ardından bugün Samsun Adliyesi'ne sevk edildi. Savcı tarafından ifadesi alındıktan sonra tutuklanması için nöbetçi mahkemeye sevk edilen Veysel T, "polise rüşvet teklif etmek" suçundan tutuklanarak Samsun Kapalı Cezaevi'ne gönderildi.
Amanos Dağları'nda operasyon!.. Mayına basan astsubay yaralandı 27.04.2006
--------------------------------------------------------------------------------
Hatay’ın İskenderun ilçesinde, terör örgütü PKK’ya yönelik operasyon sırasında mayına basan astsubayın yaralandığı bildirildi.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, İskenderun ve Dörtyol ilçesinin Denizciler mevkiinin dağlık kesiminde, terör örgütü mensuplarına yönelik gerçekleştirilen operasyon sırasında Sarıseki Jandarma Karakol Komutanlığı’nda görevli Jandarma Astsubay Bünyamin Nergis, mayına basarak yaralandı.
Ağır yaralanan Bünyamin Nergis’in, ilk müdahalenin ardından helikopterle Adana’ya sevk edildiği bildirildi.
Konut kredileri, kredi kartlarını yakaladı 27.04.2006
--------------------------------------------------------------------------------
Bankaların kullandırdığı konut kredileri 17.2 milyar YTL'ye kadar yükselerek kredi kartı borçlarını yakaladı.
Merkez Bankası'nın verilerine göre geçen hafta (14-21 Nisan) konut kredileri 370 milyon YTL'lik büyüme kaydetti ve 17 milyar 247 milyon YTL'le kadar çıktı. Konut kredilerinde 2005 yılı sonundan bu yana ise toplam 4 milyar 917 milyon YTL'lik artış kaydedildi. Daha önce alınan konut kredilerinin geri ödemelerinin yapıldığı da dikkate alındığında bankalar geride kalan 16 haftada ortalama 300 milyon YTL'den daha fazla yeni konut kredisi kullandırdılar.
Konut kredileri bu haliyle söz konusu hafta 398 milyon YTL azalarak 17 milyar 5 milyon YTL'ye gerileyen tüketicilerin bankalara olan kredi kartı borçlarına yakın bir büyüklük oluşturdu.
Bu arada söz konusu hafta taşıt kredileri 23.4 milyon YTL, diğer amaçlarla alınan tüketici kredileri ise 165.1 milyon YTL arttı. Taşıt kredileri 6 milyar 401 milyon, diğer tükeitici kredileri ise 11 milyar 936 milyon YTL'ye yükseldi. Toplam tüketici kredileri ise 668.3 milyon YTL'lik artışla 35 milyar 612 milyon YTL'yle çıktı. Tüketici kredilerinde yılbaşından bu yana ise 7 milyar 138 milyon YTL'lik büyüme kaydedildi.
Tüketici kredileriyle kredi kartı borçlarından oluşan tüketicilerin bankalara olan toplam borcu ise geçen hafta 160 milyon YTL artarak milyar 147 milyon YTL'ye yükseldi. Tüketicilerin toplam borcunda yıl başından bu yana yaşanan artış ise 7 milyar 5 Tüketicilerin toplam borcunda yıl başından bu yana yaşanan artış ise 7 milyar 639 milyon YTL oldu.
Powered by vBulletin® Version 4.2.5 Copyright © 2025 vBulletin Solutions, Inc. All rights reserved.