PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 17/07 Türkiye'de Neler oluyor



muzo
17-07-2006, 10:43
Ordu'da düğün pastası 40 kişiyi zehirledi



Ordu'nun Ünye İlçesi'nde, bir düğünde ikram edilen yaş pastadan yiyen 40 kişi zehirlenme belirtileriyle hastaneye kaldırıldı.


Edinilen bilgiye göre, ilçede öğleden sonra gittikleri düğünde ikram edilen yaş pastadan yiyen davetlilerden bir bölümü, akşam saatlerinde bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal ve baş dönmesi şikayeti ile Ünye Devlet Hastanesi'ne müracaat etti. İlk belirlemelere göre yedikleri yaş pastadan zehirlendikleri öğrenilen hastaların midesi yıkanarak serum tedavisi uygulandı.

Zehirlenenlerin çoğunluğunu çocuklar oluştururken, zehirlenmenin orta yaşlıları da etkilediği görüldü. Çocuk hastalar, ambulanslar ile Ünye Devlet Hastanesi Çocuk Bölümü'ne kaldırıldı. Hastaneye müracaat edenlerden riskli durumda herhangi bir hastanın olmadığı öğrenildi.


Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

muzo
17-07-2006, 10:43
Saadet Partisi aracı kaza yaptı:4 ölü
Ak Parti'den sonra Saadet Partisi de trafik kazası faciası yaşadı. Parti mitinginden dönen gençlik kollarını taşıyan araç kaza yaptı, 4 partili hayatını kaybetti, 33 kişi yaralandı.



Saadet Partisi Gaziantep Gençlik Kolları üyelerini taşıyan otobüs, partinin Diyarbakır'daki mitinginden dönerken trafik kazası geçirdi. Kazada ilk belirlemelere göre, 4 kişi öldü, 33 kişi yaralandı.

Saadet Partisi'nin Diyarbakır'da düzenlediği, "Selahattin Eyyübi İsrail'i Tel'in Filistin'e Destek Mitingi"nden dönen miting otobüsü Gaziantep-Nizip karayolunda kaza yaptı. Kazada 4 kişi öldü, 33 kişi yaralandı. Görgü tanıklarının ifadesine göre kaza, karşı istikametten gelen bir aracın lastiğinin fırlamasıyla meydana geldi.

Edinilen bilgiye göre, Saadet Partililer'i taşıyan İsmail Avcı yönetimindeki 27 DH 334 plakalı otobüs, Şanlıurfa - Gaziantep karayolunun Nizip İlçesi çıkışının 6. kilometresinde karşı yönden gelen Sedat Yılmaz idaresindeki 27 NU 007 plakalı otomobil ile çarpışması sonucu şarampole yuvarlandı. Yaklaşık 30 metrelik bir uçuruma yuvarlanan otobüsteki yolculardan 4'ünün öldüğü, 33'nün yaralandığı bildirildi.

Saadet Partisi Gaziantep Gençlik Kolları Başkanı İzzettin Yıldız (26), Şahinbey İlçesi Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Selçuk Karipçin (26), Ömer Tutçu (18) ve otobüs şoförü İsmail Avcı'nın (30) hayatını kaybettiği kazada, 33 kişi yaralandı. Yaralıların 16'sı Nizip Devlet Hastanesi, 5'i Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, 7'si Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'ne, 5'i de 25 Aralık Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Bazı yolcuların ise Nizip'te indiği bildirildi.


Nizip Devlet Hastanesi'nde tedavi altında alınan yaralıların işimleri şöyle:

Sedat Yılmaz (35), Mahir Sabah (31), Kerem Arpacı (15), Fehmi Ercan (20), İbrahim İnce (21), İshak Caymaz (43), Muhammed Caymaz (11), İ.Hakkı Yaşar (15), İsmet Yıldız (13), Mehmet Gezer (19), İzzet Kılıç (23), Sercan Ceida (20), Sami Tutçu (29), Erdal Kurt (27), Necip Fazıl Söylemez (189, Hüseyin Yolcu (17).


Gaziantep Tıp Fakültesi'nde tedavi altına alınanların isimleri şunlar:

Mehmet Delen (25), Ahmet Yıldız (56), Mehmet Bakır (30), Adil Ersen (28), Ahmet Bozkaya (22)


Gaziantep 25 Aralık Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan isimler ise şöyle:

Muhammed Muzaffer Kaya (19), Fatih Demirtaş (31), Mehmet Tutçu (24), İsrafil Kılınç

(33), Mehmet Özsoy (56).


Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan isimlerde şunlar:

Memik Karabulut (51), Aziz İzzet Uyak (30), Mustafa Eğri (13), Uğur Kurt (13), Ali Uçar (48), Abdullah Atış (27), Ramazan Şeker.


Olayı haber alan yaralı ve ölenlerin yakınları olay yerinde gözyaşlarını tutamadı. Jandarma olayla ilgili soruşturma başlattı.

muzo
17-07-2006, 10:44
Otomobil Kızılırmak'a uçtu: 4 ölü Kırıkkale'de meydana gelen trafik kazasında 4 kişi öldü, 1 kişi yaralandı. Kaza, Kırıkkale Tüpraş Rafinerisi yolunun Kızılırmak Köprüsü'nde meydana geldi.



Hacılar Beldesi'nden Kırıkkale'ye gelmekte olan Ramazan Nuri Bakar'ın kullandığı 71 DC 449 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu köprü korkuluklarını kırarak Kızılırmak Nehri'ne uçtu. Kazada, otomobil sürücüsü Ramazan Nuri Bakar hafif yaralanırken, otomobilde bulunan ancak isimleri henüz belirlenemeyen 4 kişi hayatını kaybetti. Bakar, Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Kazada, 10-15 metre yükseklikten ırmağa düşen otomobil, içindeki cesetlerle birlikte, Kırıkkale Belediyesi'ne ait itfaiye ekipleri ve Tüpraş Kırıkkale Rafinerisi'ne ait vinç yardımı ile 2 saat çalışma sonucu çıkartıldı.

Çalışma sırasında yol trafiğe kapatılırken otomobil içindeki cesetler otopsi yapılmak üzere sağlık ekipleri tarafından otomobilden alınarak Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi morguna kaldırıldı.

muzo
17-07-2006, 10:44
Adıyaman'da karayolunda eylem
Adıyaman Fatih Mahallesi halkı artan kazaları çoluk çocuk hep beraber yol kapatarak protesto etti.



Son zamanlarda artan kazalar Adıyaman'da yol kapattırdı. Fatih Mahallesi'nde oturan vatandaşlar son olarak 6 çocuk babası M. Ali Hazar'ın (40) karşıdan karşıya geçmek isterken hayatını kaybetmesinin ardından yolu trafiğe kapadı.

Aynı zamanda Adıyaman-Malatya karayolu olarak da bilinen güzergahın çift şeritli olmaması halkı çileden çıkardı. Polis, öfkeli kalabalığı yatıştırmada zorluk çekti. Polislerin vatandaşları ikna etme çabalarının devam ettiği sırada yolu taşlarla ve araçlarla kapayan kalabalık ile bazı sürücüler arasında da gerginlikler yaşandı. Zaman zaman kendi aralarında da kavga eden vatandaşlar, yolu açmamakta ısrar etti. Yaklaşık 2 saat süren eylem, polislerin uzun uğraşları sonucunda eylemcilerin ikna edilemesiyle sona erdirildi.

Mahalle sakinleri, bugüne kadar bu bölgede yaklaşık 26 kişinin can verdiğini iddia ederek bir an evvel yollarının yapılmasını istedi.

muzo
17-07-2006, 10:45
Gercüş'te çatışma: 2 terörist öldü


Dün gece karakollara düzenlenen baskınlar sonrası takip edilen teröristlerle sıcak çatışmaya girildi. İki teröristin öldürüldüğü çatışmalarda bir güvenlik mensubu yaralandı.



Yılmaz Ekinci'nin haberi

Çıkan çatışma sırasında ağır yaralanan Erkan Serkan Sallar adlı güvenlik mensubunun Batman Devlet hastaresinde tedavi altında olduğu belirtildi.

Bu sabah 05.30 sularında girilen çatışma sonucu biri kadın biri erkek iki teröristin öldürüldüğü ve cesetlerinin silahları ile birlikte ele geçirildiği açıklandı.

Resmi açıklama ili ilgili detaylar bekleniyor.

muzo
17-07-2006, 10:46
Cinnet getiren baba ailesini yok etti
Gaziantep'te girdiği bunalım sonucu cinnet geçiren bir kişi ailesini öldürdükten sonra, intihar etti...



Gaziantep'te cinnet getiren bir kişi eşini ve çocuklarını öldürdükten sonra kendisini pencereden atarak intihar etti.


Edinilen bilgiye göre, Batıkent Mahallesi Fidan Sitesi B Blok 7 numaralı dairede ikamet eden Ali Nağaş (42) girdiği bunalımdan kurtulamayarak bugün sabaha karşı eşi Hatice Nağaş ile oğlu Umut Can Nağaş'ı (7) kalbine sapladığı bıçakla öldürürken, 15 yaşındaki kızı Gamze Nağaş'ı ağır yaraladı. Ali Nağaş, kendi bileğinin birini keserek evin penceresinden atlayıp intahar etti. Yaralanan Gamze hastenede tedavi altına alınırken, polis olay ile ilgili soruşturmasını sürdürüyor.

muzo
17-07-2006, 11:12
Tecavüz sanığı intihar etmiş Konya'da kaçırdığı 2 kız çocuğuna tecavüz ettikten sonra öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Ali Kemal Tufan'ın, cezaevinde ölümünün nedeni anlaşıldı...



Konya Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada, Konya E Tipi Cezaevindeki tecavüz ve cinayet sanığı Ali Kemal Tufan'ın, konulduğu tek kişilik müşahede odasında, dün saat 17.30 civarında, fanilasını üst ranzaya bağlayıp, oturur vaziyette kendisini asarak intihar ettiğinin anlaşıldığı belirtildi.

Açıklamada, olayla ilgili adli ve idari tahkikatın devam ettiği kaydedildi. Tufan, yaklaşık 5 yıl önce kaybolan 10 yaşındaki Ebru Çiftçi ile 25 gün önce kaybolan 9 yaşındaki Emine Dudu Ertekin'e fiili livatada bulunduktan sonra öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınmış, çıkarıldığı mahkemede 14 Temmuzda tutuklanmıştı

muzo
17-07-2006, 11:13
Kazaya yardım için otobüsten indi kaza kurbanı oldu
Kayseri-Malatya karayolu 40. kilometrede iki kamyonun çarpışması sonucu sürücülerden İbrahim Keskin olay yerinde hayatını kaybetti. Fezi kazada diğer sürücü ise ağır yaralandı.


Kayseri-Malatya karayolu 40. kilometrede Bünyan ilçesi yakınlarında, İbrahim Keskin yönetimindeki 65 AT 135 plakalı kamyon ile Fazlı Kırgeçit yönetimindeki 46 HD 949 plakalı kamyon çarpıştı. İbrahim Keskin (44), olay yerinde hayatını kaybetti. Yaralanan Fazlı Kırgeçit ile Yaşar Keskin, Kayseri Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. Bu kazadan sonra yardım için yol kenarına duran 34 BL 1213 plakalı yolcu otobüsünden aşağıya inen Özlem Göktaş'a ise Lütfi Sonümit yönetimindeki 44 KN 499 plakalı kamyon çarptı. Ağır yaralanan Göktaş (18), Kayseri Devlet Hastanesinde hayatını kaybetti.

muzo
17-07-2006, 11:14
Kastamonu'da trafik kazası: 1 ölü 2 yaralı Kastamonu'nun Devrekaranı ilçesinde meydana gelen kazada 1kişi hayatını kaybetti, 2 kişi yaralandı...



Kastamonu'nun Devrekani ilçesi kavşağında meydana gelen trafik kazasında 1 kişi öldü 2 kişi yaralandı.


Devrekani'den Kastamonu'ya gelmekte olan Satı Mehmet Kahvecioğlu yönetimindeki 37 AU 538 plakalı özel otoya plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen bir traktör çarptı. Çarpmanın etkisiyle kavşaktan yola fırlayan otomobile karşı yönden gelmekte olan bir başka kamyon çarptı.

Kazada Aynur Ahmetoğlu (65) hayatını kaybederken araç sürücüsü Satı Mehmet Kahvecioğlu (50) ve Muammer Ahmetoğlu ağır yaralandı. Yaralılar Kastamonu Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Jandarma kazaya sebep olduktan sonra olay yerinden kaçan traktör ve kamyonu arıyor.

muzo
17-07-2006, 11:14
Saadet'te ikinci kaza şoku! Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde otomobille tankerin çarpışması sonucu aralarında Saadet Partisi Viranşehir ilçe teşkilatından üyelerin de bulunduğu 5 kişi öldü.



Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde otomobille tankerin çarpışması sonucu aralarında Saadet Partisi Viranşehir ilçe teşkilatından üyelerin de bulunduğu 5 kişi öldü, 2 kişi yaralandı.

Diyarbakır'da dün düzenlenen ''İsrail'i Tel'in, Filistin'e Destek Mitingi''ne katılan, Şanlıurfa'ya uğradıktan sonra Viranşehir'e dönen Yusuf Akkuş idaresindeki 63 VT 714 plakalı otomobil, Sümer tesisleri yakınında, Abdülbaki Esmer yönetimindeki 73 KC 471 plakalı tankerle çarpıştı.

Kazada, Saadet Partisi Viranşehir ilçe teşkilatı üyesi oldukları bildirilen araç sürücüsü Akkuş ile araçta yolcu olarak bulunan Mehmet Nuri Bilici, Feyzullah Dursun, Sedat Doğan ve Süleyman Çimen olay yerinde öldü. Araçtaki diğer yolcu Mehmet Derin ile tanker sürücüsü Abdülbaki Esmer yaralandı. Yaralılar, Viranşehir Devlet Hastanesindeki ilk müdahaleden sonra Şanlıurfa'ya sevk edildi. Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.

muzo
17-07-2006, 11:15
Kocaeli Belediyesi'nden örnek davranış Kocaeli Belediyesi ekonomik durumu iyi olmayan yürüme engelli vatandaşlara akülü araba hediye ediyor...



Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ekonomik durumu iyi olmayan yürüme engelli vatandaşlara destek oluyor. Belediye, engelleri nedeniyle uzun soluklu ve tek başına yürüme konusunda sıkıntı çeken vatandaşlara, akülü araba hediye ediyor.


Geçen yıl itibariyle başlayan akülü araba dağıtım hizmetinde şu ana kadar 19 kişiye ulaşıldı. Özürlüler Komisyonundan geçen karar gereğince son olarak 7 kişiye arabaları teslim edilirken, gerek engelli vatandaşların gerekse ailelerinin sevinçleri görülmeye değerdi. Gebze, Gölcük, Bekirpaşa ve Üçtepeler'de yaşayan engelli vatandaşların sevincine, Genel Sekreter Yardımcısı Gülser Ustaoğlu ile Sağlık ve Sosyal İşler Daire Başkanı Dr. Osman Poyraz da eşlik etti.

Sevinçleri gözlerinden okunan özürlü vatandaşlar ilk denemelerini yaparken, hayatlarının bundan sonra daha farklı olacağını söyleyerek Belediyeye teşekkür etti. Engellilere yönelik hizmetlerinin devamlı olduğuna dikkat çeken Genel Sekreter Yardımcısı Gülser Ustaoğlu ise, "Hizmetlerimizde sürekli ilgi ve desteği ön planda tutuyoruz. Amacımız engelli vatandaşlarımızın hayatlarından engelleri kaldırarak veya azaltarak birlikte yaşamayı kolaylaştırmak." dedi. Ustaoğlu Büyükşehir Belediyesi'nin akülü araç hizmetinin bundan sonra da devam edeceğini ifade etti.

Akülü araç almak isteyen engelli vatandaşların bir dilekçe ile Büyükşehir Belediyesi Özürlüler Şube Müdürlüğü'ne başvurmaları isteniyor. Engellilerin dilekçelerine ek olarak devlet hastanesinden alınan tam teşekkülü sağlık raporu, fakirlik, kağıdı, nüfus kağıdı örneği ve ikametgah bilgilerini Özürlüler Şube Müdürlüğü'ne iletmeleri gerekiyor. Sağlık raporunda "Akülü tekerlekli sandalye kullanımı uygundur." ibaresine dikkat eden Büyükşehir Belediyesi, daha sonra araç talep eden vatandaşların adreslerine soysal hizmet uzmanlarını gönderiyor.

Uzmanların raporları ayda bir toplanan Özürlüler Komisyonu'nda değerlendirmeye alınıyor. Buradan çıkan karar gereğince de engelli vatandaşlara araçları evlerine teslim ediliyor. Büyükşehir Belediyesi engellilere dağıtılan ve fiyatı 3 bin YTL'yi bulan akülü araçlar, el seviyesinde bulunan kumandasıyla hareket ettiriliyor.

muzo
17-07-2006, 16:58
Eşekten düşen adam kendini vurdu!
Eskişehir'in Mihalıççık ilçesinde, eşekten düşen vatandaş ilginç bir şekilde vurularak hayatını kaybetti. 79 yaşındaki Mustafa Camcı'nın ölümü tüfeğinden çıkan saçlamalardan oldu!



Düşerken takıldığı tüfekten çıkan saçmaların ettiği

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Narlı köyünde yaşayan Mustafa Camcı'nın (79) tarladan eve dönerken bindiği eşek, Çamurdere mevkiinde huysuzlaştı. Dengesini kaybeden Mustafa Camcı, düşerken ateş alan tüfekten çıkan saçmaların vücuduna isabet etmesi sonucu olay yerinde yaşamını yitirdi

muzo
17-07-2006, 16:58
Geç geldi diye doktoru bıçakladı Diyarbakır'da Sami Ergin, astım hastası babası 72 yaşındaki Ali Ergin'e müdahale için gelen Dr. Berzan Miroğlu'nu geç gelmekle suçladı.



Diyarbakır'da oturan Sami Ergin, astım hastası babası 72 yaşındaki Ali Ergin'e müdahale için gelen 112 Hızır Servis'te görevli Dr. Berzan Miroğlu'nu geç gelmekle suçlayarak, sırtından bıçakladı.

Dr. Berzan Miroğlu, önceki gece yapılan ihbar üzerine belirtilen adrese ambulansla gitti. Astım hastası Ali Ergin'in oğlu Sami Ergin, “Neden geç geldiniz” diyerek Dr. Miroğlu’na bıçakla saldırdı. Sırtından 2 bıçak darbesi alan Miroğlu, astım hastası Ali Ergin ile birlikte Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Güvenlik güçleri Sami Ergin'i kısa sürede yakaladı.

Devlet Hastanesi’nde tedavisi devam eden ve hayati tehlikeyi atlatan Miroğlu, kendilerine yapılan ihbarın hemen ardından belirtilen adrese kısa sürede gittiklerini belirterek, “Bu süre kayıtlarımızda mevcut. Ancak hasta yakınları sağlık personeline olan kızgınlarından dolayı bize saldırıda bulundu” dedi.

Diyarbakır Tabib Odası Başkanı Dr. Adem Avcıkıran, doktorlara yapılan saldırıların arttığını vurgulayarak, gerekli önlemlerin alınmasını istedi. Avcıkıran, “Yılda 5- 6 doktor bu tür saldırılara maruz kalıyor. Yetkililerin önlem almasını istiyoruz. Tek görevleri insana hizmet olan doktorların saldırıya uğraması kabul edilemez” diye konuştu.

muzo
17-07-2006, 19:16
İstanbul'da tarihi eser operasyonu
Eminönü'nde düzenlenen operasyonda, el yazması bir Kur'an-ı Kerim ile 1 adet gümüş tepsi ve pişmiş topraktan yapılma bir kap ele geçirildi


AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Yorgancılar Sokak'ta, tarihi niteliği olan eserleri pazarlamak isteyen bir kişi olduğunu belirleyen Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, operasyon düzenledi.

N.K adlı şüpheliyi gözaltına alan polis, el yazması olduğu belirtilen Kur'an-ı Kerim ile 1 adet gümüş tepsi ve pişmiş topraktan yapılma bir kap ele geçirdi. Konuyla ilgili soruşturmanın sürdüğünü belirten yetkililer, ele geçirilen eserlerin müze yetkililerince inceleneceğini kaydettiler.

muzo
17-07-2006, 19:17
Şehit canazesinde bakanın gönderdiği çelenk parçalandı


Siirt'in Eruh ilçesinde şehit düşen 7 erden Mustafa Akmansoy'un cenaze töreninde vatandaşlar hükümete tepki göstererek gönderilen çelenkleri parçaladı.


Taylan Yıldırım- Ümit Yıldız'ın haberi

Siirt'in Eruh ilçesinde teröristlerle çıkan silahlı çatışmada şehit olan 7 erden Mustafa Akmansoy'un cenaze töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ve AKP hükümetine tepki gösteren vatandaşlar, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ve İzmir Valisi Oğuz Kaan Köksal'ın gönderdiği çelenkleri parçaladı.

Evliliklerinin yıldönümünde şehit olan eşinin tabutunu Türk bayrağıyla karşılayan Zeliha Akmansoy, “Şehit olursam benim için ağlama, dimdik ayakta dur demişti. Onun sevgisini ve acısını sonsuza kadar kalbimde yaşayacağım” dedi. Tören boyunca metanetini koruyan baba Veli Akmansoy ise, oğlunun tabutunun subay yerine asker arkadaşınca getirilmesine tepki gösterdi.

Siirt'in Eruh ilçesine bağlı Dağdüşü Köyü dağlık bölgesinde devriye görevi yapan askerler, burada kalabalık bir terörist grubuyla sıcak temas sağlamıştı. Gece yaşanan çatışma sırasında 1 köy korucusu ve 7 er ve erbaş şehit olmuştu. Gece yarısı uçakla Adnan Menderes Havalimanı'a getirilen şehit Jandarma Komando erlerden Mustafa Akmansoy'un cenazesi Hatay Askeri Hastanesi'ne konuldu.

RecepÇe
17-07-2006, 23:19
Müsaadenizle ilave olarak bu haberlerde benden... :(

ZONGULDAK'TAKİ TTK'YA BAĞLI KÖMÜR OCAĞINDA GÖCÜK: 1 ÖLÜ 1 YARALI
Zonguldak'ta Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) bağlı Karadon Müessesesi Kilimli İşletmesi kömür ocağında meydana göçükte 1 kişi yaralandı, 1 kişi ise hayatını kaybetti.
Edinilen bilgilere göre, TTK Karadon Müessesesi Kilimli İşletmesi 2. ocakta öğle saatlerinde, - 83 kodunda tavan göçmesi sonucu göçük meydana geldi. Kazada Savaş Çeliktürk (32) ile Mesut Korkmaz isimli işçiler göçük altında kaldı. Diğer işçilerin de müdahalesiyle Mesut Korkmaz kurtarılarak Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada ayakta tedavi olan Korkmaz taburcu edilirken, Savaş Çeliktürk, yaklaşık 4 saat süren çalışma sonucunda ölü olarak çıkartıldı. Savaş Çeliktürk'ün evli ve 1 çocuğu olduğu belirtildi.
Olay yerine gelen ve sinir krizi geçiren Savaş Çeliktürk'ün annesi Necibe Çeliktürk, yakınları tarafından güçlükle sakinleştirildi. Aynı yerde çalışan ve kurtarma çalışmalarına katılan Savaş Çeliktürk'ün ağabeyi Sezer Çeliktürk de, kardeşinin cesedinin ambulansa konuşu sırasında bayıldı. İlk müdahalesi olay yerinde bulunan doktor tarafından yapılan Sezer Çeliktürk, ambulansla Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Alıntıdır........

muzo
17-07-2006, 23:52
İzmir'de 'tefeci' operasyonu İzmir'in Menemen ve Aliağa ilçelerinde, tefecilik yaptıkları ve borçlandırdıkları kişilerin ev, arsa, işyerlerini ele geçirdikleri öne sürülen gruba yönelik operasyonda, 8 kişi gözaltına alındı.


Alınan bilgiye göre, İzmir Emniyeti Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi Müdürlüğü ekipleri, Menemen ve Aliağa bölgelerindeki bir grubun, tefecilik ve borçlandırdıkları kişilerden silah tehdidiyle tahsilat yaptığı, bazı kişilerin arsa, ev ve işyerlerini ele geçirdiği ve ''change oto'' alım satımıyla uğraştığı yönündeki şikayetler üzerine takip başlattı.

Grubun üyesi oldukları iddia edilen kişilerin ev ve işyerlerini belirleyen organize ve mali suçlar büro amirlikleri ekipleri, birçok adrese eşzamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda, grubun liderinin de aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı.

Bu kişilerin ev, işyerleri ve otomobillerinde yapılan aramalarda, ruhsatsız 3 tabanca, değişik kişilerin imzasını taşıyan çok sayıda çek ve senet, çok sayıda tapu, banka hesap cüzdanları, radar belirleme cihazı ve ''change'' olarak nitelendirilen motor-şase numaraları değiştirilmiş 2 otomobil ele geçirdi.

Zanlıların, aynı suçlardan daha önce de gözaltına alındıkları, bazılarının da hakkında dava açıldığı belirlendi. Operasyonun sürdürüldüğü ve zanlıların sorgusuna başlandığı bildirildi.

muzo
17-07-2006, 23:53
Büyük Menderes'teki ceset cinayet çıktı


Aydın'ın Söke ilçesinde, geçen cuma günü Büyük Menderes Nehri üzerinde bulunan cesedin Ramazan Köseoğlu'na ait olduğu ve kayınbiraderi tarafından cesedin nehre atıldığı belirlendi.


Alınan bilgiye göre, cesedin bulunmasından sonra soruşturmayı çok yönlü sürdüren jandarma, Ramazan Köseoğlu'nun, kayınbiraderi A.E. tarafından 11 Aralık 2005 tarihinde tek kurşunla vurularak öldürüldüğünü ve Çine ilçesi yakınlarında Menderes Nehri'ne bırakıldığını saptadı.

Jandarma yetkilileri, 7 yıl önce evlenmek için Bozdoğan'dan kaçarak evlilik yapan Ramazan Köseoğlu ve eşi Sultan Köseoğlu'nun, Söke ilçesine yerleştiğini, evliliğe karşı çıkan kayınbiraderi A.E. tarafından da tabancayla öldürüldükten sonra Çine ilçesinden Menderes Nehri'ne atıldığını bildirdiler. Jandarma tarafından gözaltına alınan A.E.'nin suçunu itiraf ettiği ve ifadesinde ''namusumu temizledim'' dediği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

muzo
17-07-2006, 23:53
Sivas'ta trafik terörü bir aileyi seçti



Sivas'ın Şarkışla ilçesinde, otomobilin devrilmesi sonucu aynı aileden 2 kişi öldü, 4 kişi de yaralandı.


Yozgat'tan Malatya'ya giden Mehmet Bolat (36) yönetimindeki 44 KU 686 plakalı otomobil, Şarkışla-Sivas karayolunun 6. kilometresinde devrildi.

Kazada, sürücü Mehmet Bolat'ın eşi Güler Bolat (33) ile kızı Yasemin Bolat (12) yaşamını yitirdi.

Sürücü Bolat, oğlu Mesut Bolat (11), diğer kızı Zeynep Bolat (14) ile yeğeni İbrahim Bolat (11) ise yaralandı. Yaralılar, Şarkışla Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

muzo
17-07-2006, 23:54
Kene yüzünden bir acı kayıp daha


Karabük'ün Eflani ilçesi Esencik köyünde, kene ısırması nedeniyle hastaneye kaldırılan ve daha sonra Ankara Numune Hastanesi'ne sevkedilen 7 aylık hamile kadın, yaşamını yitirdi.


Karabük'ün Eflani ilçesi Esencik köyünde, bir hafta kene ısırması nedeniyle hastaneye kaldırılan ve daha sonra Ankara Numune Hastanesi'ne sevkedilen 7 aylık hamile kadın, yaşamını yitirdi.

İki çocuk annesi Dilek Şahin (27), 1 hafta önce tarlada olduğu sırada üzerine yapışan keneyi kendi çabasıyla çıkardı. Daha sonra yüksek ateş, baş ağrısı ve bulantı gibi şikayetleri başlayan Şahin, Karabük Şirinevler Kadın ve Doğum Hastanesi'ne kaldırıldı.

Yapılan tetkiklerde kene ısırdığının belirlenmesi üzerine Ankara Numune Hastanesi'ne sevkedilen Şahin, müdahaleye karşın bugün yaşamını yitirdi.

Şahin'in cenazesi, hastane ambulansıyla tabut içinde Esencik köyüne getirilerek meydanda bekletildi. Cenaze namazı ise herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması amacıyla tabut araçtan çıkarılmadan kılındı.

Daha önce hazırlanan 2 metre derinliğindeki mezarın tamamıyla kireçlenmesinin ardından Şahin, tabutla birlikte toprağa verildi. Yakınları Şahin'in fotoğrafından görüntü almak isteyen basın mensuplarına tepki gösterdiler

muzo
17-07-2006, 23:55
Pozantı'da kaza 2 ölü 6 yaralı



Adana'nın Pozantı ilçesinde meydana gelen trafik kazasında, 2 kişi öldü, 6 kişi de yaralandı


Alınan bilgiye göre, Adana-Pozantı otoyolunda Hasan Ertaş yönetimindeki 01 D 7898 plakalı karpuz yüklü kamyon, freninin patlaması sonucu, Ahmet Gündoğdu'nun kullandığı 51 DP 851 plakalı otomobile arkadan çarptı.

Ertaş yönetimindeki kamyon, kazaya karşın duramayarak, Zeki Eren'in kullandığı 26 PZ 791 plakalı kamyona da çarptıktan sonra, bariyerlere sürüklenerek takla atıp durdu.

Kazada, Türkan Kılıç (65) ve Esengül Kılıç (12) olay yerinde öldü, yaralılar Hasan Ertaş, Güler Polat ile Ahmet, Neslihan, Çetin ve Cumali Gündoğdu, Pozantı Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

muzo
17-07-2006, 23:56
Şehit askerlere korucu tuzağı mı?

Bitlis'in İçgeçit Köyü yakınındaki 5 askerin şehit, 4’ünün ise yaralanmasına ilişkin yürütülen soruşturmada patlamaya yol açan uzaktan kumandada korucunun parmak izi çıktı.


Bitlis merkeze bağlı İçgeçit Köyü yakınlarında askeri araç BTR’de 5 askerin şehit, 4’ünün ise yaralanmasına ilişkin yürütülen soruşturmada ilginç gelişmeler yaşandı.

Olayın daha önceden yerleştirilen bir mayınla gerçekleşmediği anlaşılırken, patlamanın uzaktan kumandalı bir düzenekle yapıldığı anlaşıldı. Olayla ilgili yapılan soruşturmada en korkunç nokta ise ele geçirilen uzaktan kumanda da bir korucunun parmak izinin çıkması oldu.

Geçtiğimiz hafta Bitlis’in Hizan Gölü yakınlarındaki İçgeçit Köyü’nün kırsalında meydana gelen patlama ilk çapta, daha önce yerleştirilen bir mayının neden olduğu sanılmıştı. Ancak olay yerinde yapılan incelemede Jandarma yetkilileri, ilginç tespitlere ulaştılar. Askeri araç BTR’nin paramparça olarak 5 askerin şehit, 4’ünün yaralanmasına neden olan kara mayının ekstra olarak C-4 patlayıcılarla desteklendiği ve bu yüzden büyük hasar verdiği anlaşıldı.

Bu arada çevrede yapılan incelemede ayrıca düzeneğin kablolu uzaktan kumandayla yakın bir tepeden gerçekleştirildiği anlaşıldı. Kontrol cihazını bulan askeri uzmanlar yaptıkları incelemede birde parmak izine rastladılar. Jandarma Kriminal laboratuarının yaptığı incelemede cihazın üzerindeki parmak izinin bir korucuya ait olduğu belirlendi.
Parmak izinin bulunduğu korucu ve bazı arkadaşları gözaltına alınarak Jandarma Komutanlığı’nda sorgulanırken, yetkililer, “Korucu patlamadan sonra bu civarda bulunduğunu ve cihazı ellediğini söylüyor. Ancak niye bildirmediğine yönelik sorulara verdiği (bir an için korktum) şeklindeki cevaplar çok tatmin edici bulunmadığı için soruşturma aynı yönde devam ediyor” dediler.

Patlamada askeri araçta bulunan Ankara doğumlu Kıdemli Üstçavuş Hakan Toydemir, Balıkesir doğumlu Jandarma Uzman Çavuş Hayrettin Karabıyık, Kahramanmaraş doğumlu er Nurdoğan Zorgün, Sivas Yıldızeli doğumlu er Erdal Kavallı ve Samsun Çarşamba doğumlu er Ramazan Okur şehit olmuştu.

Araçtaki uzman çavuş Osman Kaya ve erlerden Orhan Çetinkaya, Ahmet Salkım, İmdat Çelik ise Tatvan Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştı.

muzo
17-07-2006, 23:57
Mezar arama için bilgisayar sistemi



Antalya'nın Alanya ilçesi belediye mezarlığında, mezarların yerini kolay bulabilmek için ''mezarlık bilgi sistemi''ne geçildi. Sistemin ayrıntıları şöyle:


Alanya Belediyesi tarafından oluşturulan ''Mezarlık Bilgi Sistemi'', düzenlenen törenle hizmete girdi. Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Akbaş, törende yaptığı konuşmada, sistem için 3 aydır çalışma yapıldığını söyledi.

Mezarlıkların daha önce içinden çıkılmaz bir durumda olduğunu belirten Akbaş, şunları kaydetti: ''Yaptığımız bu çalışma sayesinde mezarların yerini kolaylıkla bulabiliyoruz. Mezarların bulunduğu ara bölgeler adlandırıldı. Aynı bir şehir gibi her araya bir cadde adı verildi. Bu sayede, sistemden adres bilgilerini alan vatandaşlarımız, mezara olan uzaklıklarını ve yerini daha kısa sürede bulabilecekler.''

Akbaş, yabancılara ait mezar bilgilerinin de sistemde yüklü olduğunu, gelen yabancı ziyaretçilerin de sistemden yararlanabileceklerini bildirdi. Sistemi uygulayan firma yetkilisi Faruk Pehlivanlı da, ''Sistem sayesinde mezarlıklardaki birçok çilenin son bulacağını umuyoruz. Mezarlığa yeni defnedilen kişi bilgileri de aynı gün içinde sistemde yerini alacaktır'' diye konuştu.

Mezarlık Bilgi Sistemi'nde belediye mezarlığında bulunan 35 bin mezar hakkında ayrıntılı bilgi veriliyor. 60 bin YTL'ye malolan sistemde, ölen kişinin kimlik bilgileri, ekranda bulunan elektronik klavyeye yazıldığında, mezarın yeri ve uzaklığı ile ilgili bilgilerin olduğu bir döküman kullanıcıya sunuluyor. Sistemde, aynı zamanda kişinin ölüm nedeni hakkında da bilgi yer alıyor.

RecepÇe
18-07-2006, 00:02
BAKANLAR KURULU TOPLANTISI HAKKINDA…
Hürriyet Gazetesi yazarı Fatih ÇEKİRGE Bakanlar Kurulu Toplantısını değerlendirdi : “Maliye Bakanı bu toplantıya giriyorsa bir kere bütçeyle ilgili önemli değişiklikler olacak. Yani bütçeyi ilgilendiren önemli gelişmeler yaşayacağız. Artık sabır çizgisi aşılmıştır. Aslında Türkiye Cumhuriyeti bir çelişkiye düştü burada. İsrail'e yapma derken kendisi teröre güç kullanacak. ABD Büyükelçisi’nin söylediği sözün çok ötesinde bir süreç yaşanıyor. Türkiye, ABD Büyükelçisi’nin söylediği söz ile duracak durumda değil. BM kararlarının ilgili maddesine dayanarak büyük bir sıcak takip bekliyorum. Bunun için ABD’den izin almaya gerek yok. Birincisi Türkiye içindeki dağlarda büyük bir harekat, ikincisi bu sıcak takip ile Kuzey Irak’a büyük bir operasyon var. Bu konuda hükümette de askerde de büyük bir kenetlenme var.
Türkiye Kuzey Irak politikasını yeniden gözden geçiriyor. 'Öcalan’ı elimizde tutarsak terörü önleriz' anlayışının geçerli olmadığı görüldü. Talabani ve Barzani’ye uygulanan ‘kırmızı pasaport’ uygulaması da gözden geçiriliyor. Bugün ben Ankara'da bir kenetlenme gördüm bir kararlılık var. Alınan kararlar hepimizin hayatını etkileyecek.”
Alıntıdır........

RecepÇe
18-07-2006, 00:07
BAKANLAR KURULU TOPLANTISI SONRASI HÜKÜMET SÖZCÜSÜNÜN AÇIKLAMA METNİ ;

Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin teröre karşı verdiği mücadele konusunda; ''Biz şimdi Irak hükümetinden ve müttefikimiz ABD'den uluslararası hukukun, anlaşmaların ikili taahhüt ve iyi niyet beyanlarının gereği olarak, bu fitnenin oradan bertaraf edilmesini istiyoruz'' dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından toplantıda ele alınan konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Çiçek, toplantıda terörle ilgili gelişmeleri de değerlendirdiklerini söyledi.
Şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Çiçek, dün Terörle Mücadele Yüksek Kurulunun toplandığını, bugün de geniş katılımlı bir toplantının ardından Bakanlar Kurulunda da konunun değerlendirildiğini belirtti. Geçen Eylül ayından bu yana Terörle Mücadele Yüksek Kurulunun 7 toplantı gerçekleştirdiğini kaydeden Çiçek, bu konunun devlet ve hükümet olarak sürekli gündemlerinde olduğunu dile getirdi.
Çiçek, şöyle konuştu: ''Bazen güncel gelişmeler sebebiyle terörle mücadele gazetelerde ve toplumun gündeminde yer almıyor bazen de en öncelikli gündem maddesi oluyor. Ama şu bilinmelidir ki, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve hükümetlerinin gündeminde terörle mücadele her zaman gündem konusu
olmuştur. Bunlardan biri Terörle Mücadele Yüksek Kuruludur... Terörle mücadelenin her zaman gündemde olduğu platform Milli Güvenlik Kuruludur. Milli Güvenlik Kurulunun hiç değişmeyen gündem maddelerinden bir tanesi güvenlik faaliyetleridir. Üçüncüsü de gelişen ve değişen ihtiyaçlara göre de konu Bakanlar Kurulunda görüşülmekte ve alınması gereken tedbirler ve verilmesi gereken kararlar burada verilmektedir. Dolayısıyla son günlerde meydana gelen gelişmeler sebebiyle bu konuları görüştük.''
Bugünkü konuyla ilgili toplantıları anımsatan Çiçek, ''Bugüne kadar terörle mücadelede edindiğimiz bilgi ve tecrübeler ışığında daha evvel alınmış olan kararlar, yapılan uygulamalar ve tedbirler çok yönlü olarak gözden geçirilmiş ve ilave tedbirler üzerinde durulmuştur'' dedi.
Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü : ''Daha Eylül 2005'te güvenlik güçlerimizin etkin bir mücadele için
talep ettiği tüm ihtiyaçları karşılanmış ve bu konuda hükümetimizin kararlılığı açıkça ortaya konmuştur. Bunun içine yasal düzenlemeler de dahil. Ondan sonraki her toplantıda da bu mücadelenin etkin bir biçimde yapılabilmesi için bütçe kaynakları gözetilmeksizin ihtiyaç duyulan ne varsa tereddütsüzce bunlar karşılanmış, aynı zamanda eğer uygulamalar açısından bir siyasi kararlılık, bir siyasi direktif
gerekiyorsa bu da açıkça bu toplantılarda ifade edilmiştir. Dolayısıyla dün ve bugünkü toplantılarda da bu ortaya konmuştur. Yani terörle mücadele açısından hükümetten istenen bir direktif var ise bir talep söz konusu olacaksa bunun kararlılıkla gereğinin yapılacağı çok açık ve seçik bir şekilde ifade edilmiştir. Çünkü
terörle mücadele bizim hükümetimizin birinci önceliğidir. Esas itibariyle tüm cumhuriyet hükümetlerinin en öncelikli meselesidir. Bu mücadelede en büyük güç kaynağımız aziz milletimiz, kahraman ve fedakar güvenlik kuvvetlerimiz, ordumuz, polisimiz, köy korucumuz ve onlara yardımcı olan devletin diğer birimleri, vatandaşlarımız ve milli imkanlarımızdır.''
-''MEVSİMLİK DEĞİL''
Bugün kadar terörle mücadelede elde edilen başarıda bunlara borçlu olunduğunu kaydeden Çiçek, ancak dün ve bugünkü toplantılarda terörle mücadelenin mevsimlik bir iş olmadığının teyit edildiğini vurguladı. Çiçek, ''Uzun soluklu, sabırla ve soğukkanlılıkla, birbirimize inanarak, güvenerek, terör konusunu iç politika ve istismar konusu yapmadan birlik içinde ve omuz omuza sürdürmemiz gereken bir
mücadeledir'' dedi.
Terörle mücadelenin hükümetler ve partiler üstü bir mücadele olduğuna vurgu yapan Çiçek, şöyle devam etti : ''Bu, bir devlet politikası olarak bugüne kadar sürdürülmüştür, bugün de sürdürülmektedir. Her tedbir ilgili kurum ve kuruluşlarca değerlendirilmekte ve uygulamaya ondan sonra konulmaktadır. Bunun
herkes tarafından iyi anlaşılması lazım. Çünkü zaman zaman siyasi beyan olarak bu gerçek göz ardı edilmek suretiyle vatandaşımızın kafası karıştırılmakta, devlete olan güven açısından da bir kısım
zaafların ortaya konmasına sebebiyet vermektedir. Şunun herkes tarafından iyi bilinmesi lazım: Bu mücadelenin hedefi hiçbir zaman sade vatandaşlarımız ya da masum insanlar değildir. Bu mücadelenin
hedefi doğrudan doğruya bölücü terör örgütüdür ve teröristlerdir. Ülkenin birliğine, dirliğine, huzuruna, barışına, anayasal düzenine kastedenlerdir. Bunun da iyi anlaşılması lazım. Bölücü terörün içerden kaynaklanan bir gerekçesi yoktur ve olamaz. Çünkü Türkiye demokratik bir ülkedir. Herkesin kendisini ifade etme özgürlüğü de var, imkanı da var. Türkiye'nin demokratik kanalları açıktır. Ve bu konuda da çok şey yapılmıştır. Hür seçim yapılmaktadır, parlamentosu vardır, basını vardır. Kim ne söyleyecekse bu imkanlardan istifade ederek taleplerini iletebilir. Demokratik haklarını kullanabilir.''
Ancak bugün gelinen noktada bölücü terörün Kuzey Irak'ta hayat bulduğunu dile getiren Çiçek, birçok terör örgütünün Irak'ta yaşanan istikrarsızlık sebebiyle barındığını, eğitim yaptığını ve eylem
koyduğunu anlattı. Bunu, değişik zamanlarda gündeme getirip ifade ettiklerini anımsatan Çiçek, konuyu her defasında muhataplarına da ilettiklerini kaydetti.
-''BEKLENTİMİZ, IRAK HÜKÜMETİNİN TEDBİR ALMASI''-
Çiçek, şöyle konuştu : ''Türkiye Irak'ın içinde bulunduğu sıkıntılardan bir an evvel kurtulması, barışın, istikrarın ve toprak bütünlüğünün korunması için en çok çaba gösteren bir ülkedir. Gerek Irak'ın seçilmiş hükümeti, gerekse koalisyon güçleriyle her kademede temaslarını sürdürmekte, gerekli katkıyı vermektedir. Çünkü Irak bizim hem komşumuzdur hem de Irak vatandaşlarıyla hiç ayırım yapmaksızın tarihi, kültürel ve kardeşlik ilişkilerimiz vardır. Ama bir gerçeği de göz ardı edemeyiz. Bütün bunlara rağmen Irak'ın kuzeyinde bölücü terör örgütünün yuvalandığı, hayat bulduğu ve oradan beslenerek Türkiye'yi rahatsız ettiği ve kan döktüğü bir gerçektir.

Biz şimdi Irak hükümetinden ve müttefikimiz ABD'den uluslararası hukukun, anlaşmaların ikili taahhüt ve iyi niyet beyanlarının gereği olarak, bu fitnenin oradan bertaraf edilmesini istiyoruz. Bu hususu defalarca Irak hükümetine ve ABD'ye anlattık. Irak'ın zor bir süreçten geçtiği bilinmektedir. Ancak yeni hükümet kurulmuş ve çalışmaya başlamıştır. Irak güvenlik güçlerinin eğitim ve müdahale kapasitesi yükselmektedir. Beklentimiz, Irak hükümetinin süratle komşusu Türkiye'ye yönelik bu terör tehdidinin ortadan kaldırılmasını amaçlayan tedbirleri almasıdır ve müttefikimiz ABD'nin de bu süreçte Irak hükümetine destek olmasıdır. Sadece komşu ve sınırdaş olmamız nedeniyle değil, özellikle 11 Eylül sonrası BM Güvenlik Konseyinin aldığı bağlayıcı kararlar çerçevesinde de Irak'ın PKK terörüyle mücadelede yerine getirmesi sorumlulukları vardır. PKK bir terör örgütüdür. PKK bugün Irak'a bir tehdit oluşturmasa da yarın oluşturacaktır. Irak bu tehlikeyi görmeli ve tedbirlerini bugünden almalıdır. Bu hususlar bugün de Dışişleri Bakanlığımız tarafından her iki ülkenin büyükelçileri davet edilmek suretiyle Türkiye'nin beklentileri ve bu konudaki endişeleri, hakları açıkça ifade edilecektir. Çünkü bu noktada sorumlulukları vardır ve bunun gereği yapılmalıdır.
Herkes bir şeyden emin olmalıdır. Devlet ve hükümet olarak terörle mücadeleyi ne pahasına olursa olsun sonuna kadar sürdüreceğiz. Bundan tüm dünyanın haberinin olması lazım. Uluslararası işbirliğinin ve
müttefiklerimizin destek ve samimiyetlerini de bu dönemde dikkatle gözlemleyeceğiz. Bu bizim en tabii hakkımızdır. Çünkü PKK kendilerinin de kabul ettiği gibi bir terör örgütüdür. Ve her ülkenin bununla mücadeleye hakkı da vardır, yetkisi de vardır.''
Çiçek, ''Devlet ve hükümet olarak, bilinen bilinmeyen ne tedbir varsa, 1984'ten bu tarafa terörle mücadelede edindiğimiz bütün tecrübeleri de değerlendirmek suretiyle devletin her kademesinde alınabilecek ne tedbir varsa bunları alıyoruz, almaktayız ve alacağız. Bu kararlılığın herkes tarafından bilinmesi gerekmektedir''
-ORTADOĞU-
Ortadoğu'daki gelişmelere de değinen Çiçek, Ortadoğu'daki istikrarsızlık ve huzursuzluk devam ettiği sürece bundan en çok terör örgütlerinin istifade ettiğini kaydetti. Çiçek, özellikle İsrail-Filistin sorununun bölgede endişe verici boyutlara ulaştığını vurguladı. Hükümet olarak bu ihtilafın barış yoluyla çözülmesini arzu ettiklerini dile getiren Çiçek, iki tarafa yol haritası çerçevesinde sorunun barışçıl yollardan çözülmesini her defasında ifade ettiklerini söyledi. Çiçek, şöyle konuştu: ''Ancak, geldiğimiz nokta maalesef endişe vericidir. Herkesin, her ülkenin bu noktada gerekli imkanları kullanarak bu gidişi durdurması lazım, ateşkesin sağlanması lazım, sonra da barış sürecinin tekrar işletilmesi lazım diye düşünüyoruz. Beklentimiz ve çabamız budur.''
Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, PKK'yı terör örgütü olarak kabul edenlerden, destek, samimiyet ve işbirliği beklediklerini belirterek, ''Türkiye'nin uluslararası ve iç hukuktan doğan hakları var. Terörle mücadele, uluslararası hukukta ilgili ülkeye hak veriyor'' dedi. Çiçek, olağanüstü hal uygulamasının (OHAL) gündemde olmadığını, bugün ve dün yapılan toplantılarda ya da daha önce bu konunun gündeme gelmediğini bildirdi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından, açıklamalarda bulunarak, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yürürlükteki birçok yasanın değiştirildiğini, birçok yasanın uygulama alanı kalmadığını ifade eden Çiçek, imzaya açtıkları tasarıyla 118 yasanın yürürlükten kaldırılacağını bildirdi. Çiçek, 272 kanunun yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, 46 tüzük ve 38 yönetmeliğin yürürlükten kaldırılacağını ifade etti. Çiçek, bunlarla ilgili yasal düzenlemeye ihtiyaç olduğunu, bu nedenle tasarının imzaya açıldığını kaydetti.
- MERKEZ BANKASININ MEKTUBU -
Merkez Bankasının (MB) gazetelerde yer alan mektubuna işaret eden Çiçek, geçtiğimiz günlerde MB'nin hükümete brifing sunduğunu, para politikalarıyla ilgili hedeflerini açıkladığını anımsattı. Çiçek, bu hedeflerden sapma olduğunda, MB'nin, hükümete ve kamuoyuna bilgi vereceğini ifade ettiğini kaydederek, şöyle devam etti : ''Bununla ilgili mektup gelmiştir. Bu başka türlü değerlendiriliyor. Bu yasanın gereğidir, MB taahhüdünün gereğidir. Çünkü 1 Ocak 2006'dan itibaren, MB, para politikası rejimi olarak enflasyon hedeflemesi uygulamaya başlamıştır. Bunun gereği olarak MB, hükümetimize istinaden bir mektup yazıyor. Bu metin Bakanlar Kurulu üyelerine de dağıtılmıştır. Sapma olduğu takdirde bununla ilgili gerekçeleri açıklaması gerekmektedir. Bununla ilgili bir izahattır.''
Enflasyon ve para hedeflerini, MB'nin belirlediğine işaret eden Çiçek, hükümetin tam bir mutabakat halinde gerekli desteği verdiğini vurguladı. Çiçek, enflasyonla mücadelede kararlılıklarında, en ufak bir
gevşeme ve gerilemenin olmadığını ifade etti.
-DOĞRUDAN GELİR DESTEĞİ ÖDEMELERİ-
Çiçek, Bakanlar Kurulunda, 2005 yılı doğrudan gelir desteği ödemesinin dekar başına 10 YTL olarak tespit edildiğini açıkladı. Bakan Çiçek, 2006 yılına ait doğrudan gelir desteği ve ödemelerinin, mazot ve gübre desteğiyle birlikte 2007'de ödeneceğini kaydetti. ''Tarımsal destekler bağlamında bir çok destek yapıyoruz''
diyen Çiçek, doğrudan gelir desteğinin, kendilerinden önceki hükümet döneminde de sürdürüldüğünü ancak çok adil olmadığının uygulamada görüldüğünü söyledi. Çiçek, ''Doğrudan gelir desteği azaltılmakta ama
buna karşılık, ürüne daha fazla destek vermek suretiyle üretimi desteklemeye çalışıyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde doğrudan gelir desteği azalacak ama ürün desteği her geçen gün artırılacaktır. Bu hükümetin, tarımda bir politika değişikliğidir'' diye konuştu.
Çiçek, tarım desteklemesinin sağlanması amacıyla bütçenin diğer kalemlerinden, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bütçesine aktarma yapılacağını kaydetti. Doğrudan gelir desteğinin, 1.7 katrilyon lira
olduğunu belirten Çiçek, bütçe disiplinine önem verdiklerini, paket açıklarken, kaynağın mutlaka bütçe içinde gösterilmesi gerektiğini ifade etti. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının ihtiyacı olan 850 milyon YTL ek kaynağın, diğer cari giderler, cari transfer, yedek ödenek ve yatırımlardan karşılanacağını kaydeden Çiçek, doğrudan gelir desteğinin 14 Ağustostan itibaren Ziraat Bankası şubelerinden ödenmeye başlanacağını vurguladı.

-SORULAR-
Sınır ötesi bir operasyon olup olmayacağına yönelik bir soru üzerine Çiçek, Türkiye'nin uluslararası ve iç hukuktan doğan hakları bulunduğunu söyledi. Terörle mücadelenin, uluslararası hukukta, ilgili ülkeye hak verdiğine işaret eden Çiçek, şöyle devam etti : ''Dünyanın gerçeği, bölgenin gerçeği, Türkiye'nin de gerçeğidir. Bu gerçekler dikkate alındığında terörle mücadelemizi sonuna kadar ve kendi imkanlarımızla bugüne kadar sürdürdük, bundan sonra da sürdüreceğiz. Ancak uluslararası çevrelerden beklediklerimiz var ve PKK'yı terör örgütü olarak kabul edenlerden de bu noktada destek, samimiyet ve işbirliği bekliyoruz. Bu da kendilerinin taahhütleridir ya da dünya kamuoyuna yaptıkları açıklamalarının bir gereğidir.''
Bir soru üzerine Çiçek, OHAL'in gündemde olmadığını, bugün ve dün yapılan toplantılarda ya da daha önce bu konunun gündeme gelmediğini bildirdi. Çiçek, başka bir soruyu yanıtlarken, acil bir ihtiyaç olarak yasal düzenlemeye gerek olmadığını, Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda, Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu'nda düzenlemeler yapıldığını anımsattı. Bir gazetecinin, ''Başbakan Filistin'e gidecek mi?'' sorusu üzerine Çiçek, bunun, bugünkü toplantıda gündeme gelmediğini belirtti.
Alıntıdır......